Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Özersay: Aldığımız karar, bir başlangıçtır

Published

on

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, demokrasiyi, halk iradesini, bağımsızlığı, devleti ve devletin itibarını önemsedikleri için sine-i millet kararı aldıklarını belirterek, bu kararı “işaret fişeği ve başlangıç” olarak niteledi.

HP’den yapılan açıklamaya göre, Kudret Özersay, Parti Meclisi’nin HP’li milletvekillerin görevlerinden istifa etmesini içeren sine-i millet kararı hakkında açıklama yaptı.

Özersay, demokrasiyi, halk iradesini, bağımsızlığı, devleti ve devletin itibarını önemsedikleri için sine-i millet kararı aldıklarını belirterek, yaşanılan süreçte tüm bu değerlerin yıpratıldığını savundu. Özersay, “Bunun önüne geçmek ve toplumu da tepki vermeye teşvik etmek için bir işaret fişeğine ihtiyaç vardı. Yaptığımız bir işaret fişeğidir, başlangıçtır. Esas önemli olan bunun ertesinde yapılacak olanlardır. Örgütlü bir biçimde tepki vermek, sıkıntıların gerçek nedenlerini tartışmaya teşvik etmek, oluşacak kamuoyuyla iradenin daha yüksek katılımla sandığa yansıyacağı bir seçimi zorlamak adımıdır bu aynı zamanda” ifadelerini kullandı.

Parti Meclisi’nin almış olduğu sine-i millet kararının milletvekilliğinden istifa etmekten ibaret olmadığını, bundan sonra atılacak adımların büyük önem taşıdığını vurgulayan Özersay, halktan hükümet kurmak için yetki almayan birinin Başbakan olmasının ve Türkiye ile ilişkilerin yanlış zeminde şekillenmesinin ülkedeki krizi derinleştirdiğini savundu.

“Bundan sonra toplumun farklı kesimleriyle, ana muhalefet partisiyle, meclis dışındaki diğer siyasi partilerle, sivil toplum örgütleriyle ve meslek kuruluşlarıyla istişare ederek bu durumu konuşup, belli prensipleri ortaya koyup, asgari müşterekte buluşmak hedefimizdir” diyen Özersay, daha kolektif bir hareketle sonuç alıcı şekilde başarıya ulaşılacağına inanç belirtti ve bunun için çaba ortaya koyacaklarını ve sahada olacaklarını kaydetti.

“Meclis bize göre de elbet meşrudur ancak bu şartlarda meşru olmayan hükümetle Meclis’te ne işimiz olabilir? Muhalefet meşru kabul etmediği hükümetle Meclis’te temas etmeden, yasama faaliyeti olarak ilişkiye girmeden nasıl çalışacak? Muhalefeti Meclis’te çoğunluğu ile hiçleştirmeye çalışan, yok sayan, kaale almayan, yanıt dahi vermeyen, salonda dahi durmayan tahakkümcü bir yaklaşımla ne işimiz olabilir?” diye soran Özersay, demokrasinin bu olmadığını vurguladı.

Siyasi bir mücadelenin içinde olmak için milletvekili olmaya gerek olmadığını vurgulayan Özersay, yola milletvekili olarak çıkmadıklarını belirtti ve Meclis’te mücadele etmeyi tercih eden CTP’ye saygı duyduklarını ifade etti.

 

“Sistem içinde bir meşruiyet sorunu yaratıldığına ve demokrasiye de zarar verildiğine” dikkat çeken Özersay, katıldığı BRT yayınında şöyle konuştu:

“Bir süredir çok boyutlu şekilde bu meşruiyet sorununu yaşıyoruz. İçinde bulunduğumuz durumda seçimin de giderek sorgulandığı ve sandığa gitmede düşüş yaşandığını görüyoruz. Seçimlerin anlamlı olması için sonucuna saygı duyulması lazım. Seçimin sonucunda kazanan bir kenara çektirilir ve bir başkasına görev verilirse devlete olan saygı erozyona uğrar. Halk iradesine de saygısızlıktır. Memlekette yapılan seçimin sonucunda, defalarca Cumhurbaşkanına çağrı yapmamıza rağmen demokratik teamüllere aykırı görevlendirme yaptı. Memleketin içindeki durumu doğru analiz etmemiz lazım.”

İki temel sorunla karşı karşıya olunduğunu kaydeden HP Genel Başkanı, UBP-DP-YDP hükümetinin yozlaşmış siyasetin dibine vurduğunu öne sürdü.

Makam, mevki ve menfaate dayalı siyasi yapının halk iradesini temsil değil, teslim ettiğini söyleyen Özersay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ne ilginç tesadüftür ki, milliyetçi olduğunu söyleyen UBP-DP-YDP döneminde devlet en büyük zararı gördü. Eminin getirildiğimiz noktada, Kıbrıs Rum yönetimi gülüyor, bizimle dalga geçiyordur.

Bugünkü duruma gelmemizin ikinci nedeni Türkiye Cumhuriyeti – KKTC arasındaki ilişkinin gelmiş olduğu noktadır. Son bir buçuk yıldır görüyoruz ki, ilişkiler sağlıklı değildir, yanlış bir zemindedir.

KKTC’nin ayrı, bağımsız bir devlet olduğu olgusuna zarar verir hale gelmiş bir ilişki şeklidir. Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini kurma hakkını savunarak kurmadık mı bu devleti? Şaka olsun diye kurulmadı, bir yığın emek ve fedakarlık var.

Başbakanın, bakanların kim olacağına, kabinenin nasıl olacağına, hangi bakanın nasıl görevden alınacağına karar verirken Türkiye’yi de işin içine dahil edecek şekilde hareket edilmesinin sonunda ilişkilerin geldiği nokta bellidir. KKTC’ye zarar vermektedir ve uluslararası alandaki itibarımızı da yıpratmaktadır. Bir önceki hükümette bir oyun oynandığını gördüğümüzde Meclis toplantılarına girmemiş, boykot etmiştik. Bunu yaptığımız zaman gördük ki, muhalefet olmadığında hükümet meclisi çalıştıramaz. Bugünkü tavrımız daha da nettir.”

 

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

BBC: Google, Kahramanmaraş depremlerinde 10 milyon kişiye uyarı gönderemediğini kabul etti

Published

on

By

Google, 6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde erken uyarı sisteminin doğru çalışmadığını ve insanlara gerekli uyarıların yapılamadığını açıkladı.

BBC’deki habere göre, Google’ın algoritmaları doğru çalışsaydı, depremlerin merkez üslerine 157 kilometre çapında yaşayan yaklaşık 10 milyon kişi, Google’ın en ciddi uyarı seviyesi olan “harekete geç” uyarısını alarak, sarsıntıdan 35 saniye öncesine kadar haberdar edilebilirdi.

Fakat 7,8’lik ilk depremde “harekete geç” uyarısı yalnızca 469 kişinin telefonuna gönderildi.

BBC’ye bilgi veren Google, 500 bin civarı kişiye ise hafif sarsıntılar için hazırlanan daha düşük bir uyarı gönderildiğini belirtti.

Teknoloji devi, daha önce deprem uyarı sisteminin “iyi çalıştığını” açıklamıştı.

Google’ın uyarı sistemi Türkiye’deki akıllı telefonların yüzde 70’inden daha fazlasını çalıştıran Android işletim sisteminde bulunuyor.

Depremlerde 55 binden fazla kişi ölmüş, 100 binden fazla kişi de yaralanmıştı.

İlk depremde hayatını kaybeden pek çok kişi, sarsıntıya uyurken yakalanmıştı ve erken uyarı almaları, binaları terk etmelerine veya önlem almalarına olanak sağlayabilirdi.

Bunun gerçekleşmemesinin nedeni, Google’ın erken uyarı sisteminin depremin büyüklüğünü yanlış hesaplaması oldu.

Bir Google sözcüsü “Her depremde öğrendiklerimizle bu sistemi geliştirmeye devam ediyoruz” dedi.

-Nasıl çalışıyor?

Google’ın Android Deprem Erken Uyarı Sistemi, çok sayıda cep telefonunun sarsılmasından bir deprem olduğunu tespit edebiliyor.

Deprem dalgaları kara üzerinde görece yavaş ilerlediği için Google, sarsıntılar depremin merkez üssünden uzak yerlere ulaşmadan önce oradaki kişilerin telefonlarına bildirimler gönderebiliyor.

Google’ın en ciddi deprem uyarısının adı “Harekete Geç” alarmı. Bu uyarı, telefonların uyku modunu devre dışı bırakıp gürültülü bir uyarı sesi çıkarıyor ve telefonun bütün ekranında büyük bir uyarı beliriyor.

Daha hafif sarsıntılarda ise telefonların uyku modunu devre dışı bırakmayan “Dikkatli Ol” uyarısı iletiliyor.

Devamını Oku

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam