Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Öztürkler: Belediyeler Yasası çalışmaları çok verimli bir şekilde devam ediyor

Published

on

İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler, Belediyeler Yasası çalışmalarının çok verimli şekilde devam ettiğine işaret ederek, hep birlikte samimiyetle tartışıp, siyasi irade ortaya koyarak bu önemli yasanın oy birliği ile geçmesini istediklerini söyledi.

Bakan Öztürkler, “Belediyelerimizin önünü açmak, halkımıza daha iyi hizmet ulaşmasını sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi.

İçişleri Bakanı Öztürkler katıldığı bir televizyon programında gündeme ve bakanlığın icraatlarına yönelik açıklamalarda bulundu.

Bakanlık basın bürosundan verilen bilgiye göre İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler, uzun süredir gündemde olan Belediyeler Reformu ve değişim konusuna değinerek, “Bu göreve, geçmişin yanlışlarını tekrarlamak, ilerleme yerine dönüp dönüp aynı noktaya varmak için gelmedim. 21. yüzyılda halen 20-30 yıl önce yapılması gereken yasalar duruyor, halkımız bizden laf değil icraat bekliyor” dedi.

“İnsanların hayatına dokunacak, çağımıza uygun, halkımıza yakışan hizmetleri vermek, işleyen, verimli ve çağdaş bir sistem yaratmak istiyoruz” diyen Bakan Öztürkler, bu hedefle de çalışmaya, üretmeye devam edeceklerini söyledi.

Belediyeler Reformu’nun ilk bacağı olan Belediyelerin Birleştirilmesine İlişkin (Özel) Yasa Tasarısı’nın yakın zamanda Meclis Genel Kurulu’nun olağanüstü oturumunda 17 saatlik bir tartışma ortamından sonra oy çokluğu ile geçtiğini hatırlatan Öztürkler, Yıllardır yapılması gerektiği herkesçe söylenen, üzerinde tartışılan fakat bir türlü ileriye götürülemeyen bu konuda önemli bir adım atılmıştır” dedi.

Şimdi sırada yarım asırdan fazladır aynı şekilde duran 51/95 Sayılı Belediyeler Yasası’nın günün koşullarına göre düzenlenmesi olduğunu ifade eden Bakan Öztürkler, bu konuda Belediyeler Reformu’nun tam anlamıyla hayat bulması adına 51/95 sayılı yasanın geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

51/95 Belediyeler Değişiklik Yasası’nın günün koşullarına göre güncellenmesi için komite çalışmalarının çok verimli bir şekilde devam ettiğini belirten Öztürkler, “Ülkede her zaman mevcut durumun devamından yana olan bir kısım insanımız vardır. Onlar dahi konuşmaya gelince hep değişim, ilerleme ve reformdan bahsederler fakat sonuç almaya gelince, belli korkular sanırım ön plana çıkıyor. Bir an önce geleceğin refahı, daha güzel bir ülke için değişmemiz gereken yasaları, ilerlememiz gereken konuları cesaretle ele almalıyız” dedi.

-“Toplumsal faydanın, ilerlemenin ve değişimin yanında, halkımızın hizmetinde olmaya devam edeceğiz”

Sadece siyasette değil, genel anlamda her zaman karşıt fikir ve önerileri can kulağıyla dinlemeye, yapılan eleştirilerden faydalanmaya özen gösteren bir bakış açısıyla hareket ettiğini ifade eden Bakan Öztürkler, “Beni tanıyanlar eleştirinin kıymetine inandığımı çok iyi bilirler. Ortak akılla bir şeyler üretmek en güzelidir. Bu çalışmalar yapılırken gerek komite aşamasında, gerekse de Meclis Genel Kurulunda muhalefetin görüş ve eleştirilerinden de yararlanılmıştır” şeklinde konuştu.

51/95 Belediyeler Değişiklik Yasası’nın geçmişten günümüze kadar şekillenme sürecine bakıldığında ana muhalefet başta olmak üzere birçok siyasi partinin bu yasada katkıları olduğuna dikkat çeken Öztürkler, “Bizim amacımız, Belediyeler Reformu’nun en önemli bacağı olan 51/95 Sayısı Belediyeler Yasası’nı ortak akılla hızlıca geçirerek belediyelerimizin nefes almasını sağlamaktır. Eleştiriler her zaman olacaktır. Bugün, yarım asırdan fazladır güncellenmeyen eski yasa ile ileriye gidilmesi mümkün değildir” dedi.

“Biz, değişim ve ilerleme adına bu iradeyi toplumsal fayda temelinde ortaya koyuyoruz” şeklinde konuşan Öztürkler, şöyle devam etti:

“2001 tarihinden bu yana belediye resmi harç ve vergilerinde hiçbir güncelleme yapılmadı. Belediyelerimizin yerelde büyük projeleri gerçekleştirebilmesi, insanımızın hak ettiği hizmet ağına kavuşması adına güçlendirilmeleri, denetlenebilir, sürdürülebilir mali yapılara kavuşmaları için düzenlemeler elzem görünüyor. Düşünün ki, 1995 yılından günümüze devamlı değişen, gelişen ekonomik koşullara, ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara cevap veremeyecek, adeta belediyelerimizin elini kolunu bağlayan, geçerliliğini çoktan yitirmiş bir yasa vardır.”

Sendikaların, belediyelerin ve muhalefetin de bu konuya hassasiyetle yaklaştıklarını belirten Bakan Öztürkler, “Burada niyet önemlidir. Hep birlikte samimiyetle tartışıp, siyasi irade ortaya koyarak bu önemli yasanın oy birliği ile geçmesini istiyoruz. Belediyelerimizin önünü açmak, halkımıza daha iyi hizmet ulaşmasını sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi.

-“Ülkede kayıtlılığın sağlanması adına muhaceret affı önemli”

Gündemde olan yeni muhaceret affı hakkında da bilgiler veren Öztürkler, “Yakın zamanda çıkarılan muhaceret affının mecliste kapsamı çok daraltılmış ve bu nedenle de gerekli verim alınamamıştır. Birçok insanımız kısıtlı süre ve covid koşullarından dolayı kaçak yaşamaya, cezalı kalmaya devam etmiştir” şeklinde konuştu.

Yeni muhaceret affının genel bir af şeklinde daha kapsayıcı olacağını ifade eden Öztürkler, “Muhaceret affını, ülkede kaçak duruma düşen, yurt dışında kalmak zorunda kalan veya gerekli sürede işlemlerini tamamlayamayan kişilerin kayıt altına alınması açısından da önemli bir adım olarak görüyoruz. Bir anlamda da ülkede kayıtlılığın sağlanması adına muhaceret affını önemli bir fırsat olarak görüyoruz” dedi.

Muhaceret affı kapsamında gelinen aşamada yasal ve teknik çalışmaların tamamlanmış, komite aşamasına getirilmiş olduğunu belirten Öztürkler, muhaceret affının ülkede kayıtlılığın sağlanması adına yürütülen çok yönlü çalışmaların önemli bir ayağını oluşturduğunu, bu bağlamda da affın rastgele çıkarılmadığını kaydetti.

Öztürkler, “Genel anlamda bir yandan ülkede düzensiz kalan ve suça karışan yabancıları deport ediyoruz. Diğer yandan ülkelerinde suça karışmış kişilerin ülkeye girişine engel koyuyoruz. E-Vize çalışmalarını sürdürüyoruz. Bunun tamamlayıcısı olarak da genel kapsamlı bir muhaceret affını yürürlüğe koyuyoruz” dedi.

Muhaceret affının iyi değerlendirilmesi için kapsamını geniş tuttuklarını da ifade eden Öztürkler, “Ülkede bir nedenle cezaya düşmüş veya yurt dışındayken cezaya düşmüş yabancıların muhaceret affının son bir şans olarak değerlendirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Çavuşoğlu, Azerbaycan’da KKTC üniversiteleri mezunlarıyla buluştu

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan KKTC üniversiteleri mezunlarıyla bir araya geldi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre Çavuşoğlu, Azerbaycan temasları kapsamında, hukuk, mimarlık, işletme ve ekonomi gibi bölümlerden mezun olup Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan Azerbaycanlı mezunlarla buluştu. Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki iş birliğinin önemine dikkat çekti.

Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesi gerektiğini ve bu bağlamda özellikle eğitim alanındaki temasların artırılacağını söyledi.

Türk dili ve edebiyatı mezunu olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, geçmişte Kiril alfabesini öğrenerek Azerbaycan edebiyatına ait bazı eserleri okuduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, KKTC’den mezun olan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, “Azerbaycan’da kendimi evimde gibi hissediyorum. Azerbaycanlı soydaşlarımızı kendimizden ayrı görmüyoruz. KKTC’de dostluklar, arkadaşlıklar edindiniz. Sizler de KKTC’ye geldiğiniz zaman kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz. Bu bağları güçlendirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı ile yapılan görüşmeler kapsamında, Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına “önemli adımlar” atıldığını açıklayan Çavuşoğlu, “Doğu Akdeniz Üniversitesi 25, Lefke Avrupa Üniversitesi 25, KKTC Milli Eğitim Bakanlığı olarak 20 Azerbaycanlı öğrenciye burs vereceğiz” dedi.

Çavuşoğlu, Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı’nın da kendi değerlendirmesinin ardından burs katkısında bulunmasıyla, toplamda yaklaşık 100 Azerbaycanlı öğrencinin burslu olarak KKTC’de eğitim görmesinin planlandığını belirtti.

KKTC üniversitelerinin Azerbaycan’da daha görünür hale gelmesi için tanıtım ofisleri açıldığını açıklayan Çavuşoğlu, yapılan bu çalışmalarla iki ülke gençliği arasında yakınlaşmayı artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Azerbaycan’da görev yapan başarılı mezunlarla gurur duyduğunu belirten Çavuşoğlu, “Buraya gelişimizin sebebi birlikteliğimizi yeniden hatırlamak ve Türk yurdunu, Türk milletini birlikte yüceltmek için burada olduğumuzu söylemektir” ifadelerini kullandı.

“Geleceği birlikte şekillendirmek için yola devam ediyoruz” diyen Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki kardeşlik köprülerinin eğitim alanında daha da pekiştirileceğini kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu’na temaslarında KKTC Bakü Temsilcisi Büyükelçi Ufuk Turganer, Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Behçet Çelebi, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ve  Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen eşlik etti.

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar’dan TMT’ye yönelik sosyal medya paylaşımlarına tepki

Published

on

By

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik bazı sosyal medya paylaşımlarına tepki göstererek, “TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı” ifadesini kullandı.

Bayar ayrıca, “Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu” dedi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı ile Harper Orhon tarafından yapılan sosyal medya paylaşımlarında Türk Mukavemet Teşkilatı’na ilişkin bazı ifadelere tepki gösterdi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar, Orhon’un paylaşımıyla ilgili, “TMT saflarında görev yapmış, 55. Bölük Komutanı, eski Mukavemetçi, omuz omuza birlikte savaştığımız Şehit Ecvet Yusuf’un oğlu, Harper Orhon’un Facebook’taki paylaşımını görünce, orada ima ettikleri yalan yanlış, kin dolu, TMT’cilere saldırılarından ve suçlamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz. Bu vesile ile Şehidimiz Ecvet Yusuf’u rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun.” dedi.

Bayar, “Harper Orhon’a TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı. Önce bunu hatırlatırız! Harper Orhon da bugün bu paylaşımları yapıyorsa TMT sayesinde paylaşıyor ve TMT sayesinde kendisi de hayattadır. TMT camiasını bu tür suçlamalarından dolayı tekrar tekrar şiddetle kınıyoruz.” ifadelerini kullandı.

– Bayar’dan Harmancı’ya: “TMT Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu”

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediye (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı’nın sosyal medya paylaşımına da tepki göstererek, “LTB Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır.’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz” dedi.

Bayar, açıklamasında, “TMT saflarında görev yapmış Mukavemetçi Mücahit Hüseyin Harmancı’nın oğlu, Lefkoşa Türk Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz ve kendisine TMT’nin Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kurulduğunu bir kez daha hatırlatırız.” ifadelerini kullandı.

Bayar açıklamasında devamla, şunları kaydetti:

“EOKA, adadaki Türkleri yok etmek ve adayı Yunanistan’a bağlamak için kurulan ve bunu icra ederken, Kıbrıs Türklerine her türlü zulmü, vahşeti ve katliamı yapmaktan çekinmeyen bir örgüttü. TMT ise bir gurup Türkün direniş amaçlı kurduğu, sonradan kadınlarıyla, çocuklarıyla, yaşlılarıyla, öğrencileriyle, çiftçileriyle, öğretmenleriyle elbirliğiyle fedakarca canlarını tehlikeye atarak Kıbrıs Türklerini EOKA terör örgütünden korumak için kurulan bir örgüttü. Sayın Harmancı’nın EOKA ile TMT’yi aynı kefeye koymasından dolayı şiddetle kınarken, kendisine TMT olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türkün kalmayacağını ve adanın çoktan Yunanistan’a bağlanmış olacağını bir kez daha hatırlatırız.”

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’a yönelik iddialar içeren kitaba örgütlerden tepki

Published

on

By

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı hedef aldığı gerekçesiyle kamuoyuna yansıyan kitap ve yazarına ilişkin çeşitli örgütler kınama mesajı yayımladı.

– KKTC Karadeniz Kültür Derneği

KKTC Karadeniz Kültür Derneği’nden yapılan açıklamada, söz konusu kitabın Denktaş’a yönelik “aşağılayıcı ifadeler” içerdiğini öğrenmekten derin üzüntü ve öfke duydukları belirtilerek, “Sayın Denktaş, sadece Kıbrıs Türklerinin değil, tüm Türk dünyasının tarihinde müstesna bir yere sahip, ömrünü halkının bağımsızlığına adamış, ilkeli, onurlu ve kararlı bir liderdir.” denildi.

Açıklamada, Denktaş’a hakaret etmenin sadece onun aziz hatırasına değil, Kıbrıs Türk halkının mücadelesine, şehitlerine ve bağımsızlık iradesine yapılmış “alçakça” bir saldırı olduğu kaydedilerek, “Karadeniz Kültür Derneği olarak bu tür sorumsuz, provokatif, toplumun değerlerini aşağılayan yaklaşımları en sert şekilde kınıyoruz” ifadesine yer verildi.

“Basın özgürlüğü, ifade hürriyeti elbette demokrasimizin temel taşlarındandır. Ancak bu özgürlük, tarihi gerçekleri çarpıtmak, milletin ortak değerlerine hakaret etmek ve toplumu ayrıştırmak için bir araç olarak kullanılamaz.” denilen açıklamada, yayın hakkında yasal sürecin bir an önce başlatılması ve yetkili makamların gereğini yapması çağrısında bulunuldu.

– Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği

Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği Başkanı Kazım And tarafından yapılan açıklamada, hayatını Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığına, onun özgürlük ve bağımsızlığına adayan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ve TMT’ye yönelik saldırıların kınandığı kaydedildi.

Açıklamada “Sözde yazar yalan ve iftiralarını tedavüle sürerek; halkımız, Kurucu Cumhurbaşkanımız ve Kıbrıs Türk mücadele tarihini karalayarak kendi ahlak anlayışını gün yüzüne çıkartmıştır.” denildi, Denktaş’ın  “Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın, her dönemin adamı değil her dönem adam olacaksın.” sözleri hatırlatıldı.

– Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği

KKTC Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği’nden (DAAK) yayımlanan açıklamada, Rauf Raif Denktaş’ın yalnızca KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı değil; aynı zamanda bir halkın bağımsızlık ve varoluş mücadelesinin simgesi, ömrünü Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne ve onuruna adamış büyük bir lider olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Denktaş’ın şahsına ve mirasına yönelik yapılan her türlü küçümsemenin, aslında bu halkın tarihine, mücadelesine ve bağımsızlığına yapılmış açık bir saygısızlık olduğu kaydedildi.

“Bu çirkin ve maksatlı ifadeleri şiddetle kınıyor, tarihimize ve milli değerlerimize yapılan bu tür saldırıların karşısında dimdik duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, tarihi şahsiyetlerin arkasından edilen hakaretlerin fikir özgürlüğü kisvesi altında meşrulaştırılamayacağı belirtildi.

– Emekli Astsubaylar Derneği

KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Astsubaylar Derneği Genel Başkanı Esen Ömürlü tarafından yapılan açıklamada, söz konusu kitapta yer alan ifadeleri ve “seviyesiz” söylemleri derin bir üzüntü ve öfkeyle karşıladıkları kaydedildi.

Açıklamada, “Büyük Kıbrıs Türk mücadelesinin mihenk taşı olan Rauf Raif Denktaş’a yönelik çirkin ve aşağılayıcı ifadelerin yalnızca bireysel ahlaki zaaf değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine yapılmış aleni bir saldırı olduğu belirtildi.

“Denktaş, sadece bir devlet adamı değil; aynı zamanda yüz yılı aşkın bir mücadelenin sembolü, halkımızın bağımsızlık ve özgürlük inancının vücut bulmuş halidir. Ona yönelik saldırılar, biz emekli askerlerin, mücahitlerin, halkımızın ve genç nesillerimizin maneviyatına, tarih bilincine ve milli şuuruna yapılmış bir hakarettir.” denilen açıklamada, kitapta kullanılan dilin ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilemeyeceği savunuldu.

Denktaş’ı karalamaya yönelik  girişimlerin şiddetle kınandığı açıklamada, ilgili mercilerden söz konusu şahsın iftiralarına karşı hukuki sürecin ivedilikle başlatılması, kamuoyunun ise bu türde karalama kampanyalarına duyarlı olması talep edildi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam