Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Pakistan’ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan’ın nükleer silah programının kurucularından Dr. Abdul Kadir Han, ülkesinin nükleer güce kavuşmasında kilit rol üstlendi.

Published

on

Bugün 85 yaşında hayatını kaybeden Pakistan’ın nükleer  bilimcisi Dr. Abdul Kadir Han, “Pakistan’ın nükleer silah teknolojisinin babası” olarak anılıyordu.

Han, 1 Nisan 1936’da İngiliz Hindistanı’nın Bhopal şehrinde doğdu. Hindistan ile Pakistan’ın 1947’de bağımsızlıklarını kazanmasının ardından ailesi ile 1952’de Pakistan’a göç etti.

Karaçi Üniversitesi Metalürji Bölümünden 1960’ta mezun olan Han, bu tarihten sonra yüksek eğitimine Batı Almanya ve Hollanda’da devam etti.

Han, 1972’de Belçika’daki Katolik Üniversitesinden Metalürji Mühendisliği dalında doktora derecesini elde etti.

URENCO’da işe girmesi dönüm noktası oldu

Uranyum zenginleştirmeyi araştırmak ve geliştirmek üzere İngiltere, Almanya ve Hollanda ortaklığında oluşturulan URENCO nükleer konsorsiyumunda 1972’de çalışmaya başlayan Han, burada elde ettiği başarılı çalışmalarla tesisin en önemli alanlarına ve gizli belgelerine erişim iznine sahip oldu.

Han, 1974’te Hindistan’ın nükleer denemesini gerçekleştirmesinin ardından dönemin Pakistan Başbakanı Zülfikar Ali Butto’ya Pakistan’ın nükleer silah programı çalışmalarına katılmayı teklif etti.

Bir süre sonra bu teklifin kabul edilmesinin ardından ülkesine dönen Han, 1976’da Pakistan Atom Enerjisi Komisyonunun (PAEC) üyesi oldu. Aynı yıl Han, “Han Araştırma Laboratuvarı”nı kurdu.

Pakistan’ın ilk nükleer denemesini gerçekleştirdi

Bu tarihten sonra Han, çalışmalarını Pakistan’da yürüttü. Hindistan’ın 1998’de ikinci nükleer denemesinin ardından Pakistan da ilk nükleer testini yaptı.

Han, Yeni Delhi ile İslamabad arasındaki nükleer silah rekabetinde Pakistan’ın bu konudaki kilit isimlerinden oldu.

Nükleer teknolojiyi “çalmakla” suçlandı

Han, Hollanda’dan ülkesine dönmesinin ardından 1979’da “uranyum zenginleştirme teknolojisini çalmakla” suçlandı.

Pakistan’ın URENCO’ya ait nükleer teknoloji bilgilerine Han aracılığıyla erişim sağladığı iddiasıyla Hollanda hükümeti, Han hakkında soruşturma başlattı. 1985’te yerel bir Hollanda mahkemesi Han’ı gıyabında 4 yıl hapis cezasına çarptırdı. Bu kararı temyize götüren Han, bir süre sonra bu suçlamadan aklandı.

Nükleer bilgi sızdırma iddiaları

Han, 1990’larda ABD tarafından nükleer savaş başlığı taşıyabilen füzeler karşılığında Kuzey Kore’ye son derece hassas nükleer teknoloji satmakla suçlandı. Han’ın daha sonra benzer şekilde İran ve Libya’ya da nükleer sır sattığı iddia edildi.

Eski Pakistan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı Pervez Müşerref yönetiminde 2001’de Bilim ve Teknoloji Danışmanı olarak hizmet vermeye başladı.

ABD tarafından 2003’te Pakistan’a nükleer teknolojinin yayılımında Han’ın rolüne yönelik kanıtlar gönderildi.

Bunun üzerine Müşerref’in görevine Ocak 2004’te son verdiği Han gözaltına alındı.

Han, 2004 ile 2009 arasında ev hapsinde kaldı

Han 4 Şubat 2004’te, İran’a 1989-1991’de, Kuzey Kore ve Libya’ya da 1991-1997’de nükleer teknoloji transfer ettiği itirafında bulundu. Bu itiraftan 1 gün sonra Müşerref, Han’ı affettiğini duyurdu. Bununla birlikte Han, 2009’a kadar ev hapsinde kaldı. Bu tarihte ise Han, mahkeme tarafından serbest bırakıldı.

Han, daha sonra yaptığı açıklamalarda, 4 Şubat’ta yaptığı açıklamaları geri çekerek, Müşerref tarafından bu açıklamaları yapmaya zorlandığını öne sürdü.

Ev hapsi kararının kaldırılmasının ardından gözlerden uzak bir hayat süren Han, 10 Ekim 2021’de kötüleşen sağlık durumu nedeniyle kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

85 yaşında yaşamını yitiren Han, aralarında 2 Pakistan devlet madalyası olmak üzere çok sayıda ödüle layık görüldü. Han’ın yayımlanan 2 kitabı ve çok sayıda makalesi bulunuyor.

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

Pakistan'ın nükleer bilimcisi: Dr. Abdul Kadir Han

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Netanyahu’nun usulsüz olarak atadığı yeni Şin-Bet şefinin ateşkese karşı olduğu bildirildi

Published

on

By

İsrail’de Yüksek Mahkeme’nin aksi kararına rağmen Başbakan Binyamin Netanyahu’nun yeni iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet (Şabak) direktörü olarak atadığı Tümgeneral David Zini’nin Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı olduğu belirtildi.

İsrail’de yayın yapan Kanal 12 televizyonuna konuşan kaynaklar, Netanyahu’nun Şin-Bet’in başına atadığını duyurduğu Tümgeneral Zini’nin Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı olduğunu güvenlik toplantılarında çok kez dile getirdiğini aktardı.

Zini’nin İsrail’in 19 ayı geçen saldırılarını sona erdirecek ve esirlerin serbest kalmasını sağlayacak anlaşmaya ilişkin “Esir takası anlaşmalarına karşıyım. Bu ebedi bir savaştır.” ifadelerini kullandığı dile getirildi.

Geçen yıl Genelkurmay Başkanlığı’nda gerçekleştirilen toplantılarda Zini’nin tutumunu birkaç kez üst düzey İsrail ordusu yetkililerinin önünde açıkça ortaya koyduğu kaydedildi.

-İsrailli esirlerin ailelerinden Tümgeneral Zini’ye sert tepki

İsrail müzakere heyeti içinde yer alacak yeni Şin-Bet şefi Zini’nin ateşkes ve esir takası anlaşmasına yönelik tutumuna esir ailelerinden sert tepki geldi.

Ailelerin oluşturduğu çatı platformdan yapılan açıklamada, “İsrailli esirlerin kaderine karar verecek birinin yaptığı söz konusu açıklamalar, şok edici ve kınanması gereken ifadeler” denildi.

Açıklamada, “Netanyahu’nun savaşını esirlerin geri getirilmesinin önüne koyan bir Şin-Bet şefinin atanması, bir suç ve tüm İsrail halkına karşı bir haksızlık.” ifadeleriyle Zini’ye sert tepki gösterildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail Yüksek Mahkemesinin İç İstihbarat Teşkilatı Şin Bet (Şabak) Direktörü Ronen Bar’ın görevden alınmasının yasal olmadığına hükmetmesine rağmen Tümgeneral David Zini’yi yeni İç İstihbarat Şefi olarak atamıştı.

– Netanyahu’nun Şin-Bet Direktörü’nü görevden alması

İsrail Başbakanı Netanyahu, Şin-Bet Direktörü Bar’ı güvensizlik gerekçesiyle görevden almaya karar vermişti.

İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, Başbakan’ın Şin-Bet Direktörü’nü keyfi olarak görevden alamayacağını ifade etmişti.

İsrail Yüksek Mahkemesi ise Netanyahu’nun kararını önce dondurmuş, sonra da Bar’ın görevden alınmasını ve yerine başkasının atanmasını engelleyen geçici ihtiyati tedbir kararı almıştı.

Netanyahu’nun Bar’ı görevden alma kararı, İsrail siyasetinde hararetli tartışmalara yol açmış, muhalefetin yaptığı çağrılarla İsrail genelinde kitlesel gösteriler başlamıştı.

Başbakan Netanyahu’nun görevden almak istediği ancak Yüksek Mahkeme engeline takılan Bar, 7 Ekim başarısızlığının sorumluluğunu üstlendiğini belirterek 15 Haziran’da istifa edeceğini açıklamıştı.

Bar, bu başarısızlığın sorumluluğunu başta siyasi kademe olmak üzere herkesin üstlenmesi gerektiğini ifade etmişti.

Devamını Oku

Dünya

Erdoğan, Ahmed Şara ile İstanbul’da bir araya geldi

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi.

Erdoğan, Şara’yı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde resmi törenle karşıladı.

Görüşmede, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ve bazı yetkililer de yer aldı.

Devamını Oku

Dünya

Trump’ın ekibi, Suriye’ye yaptırımların kaldırılması için ilk etapta 6 aylık muafiyet öneriyor

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump’ın dış politika ve ulusal güvenlik ekibinin, SurWASHINGTON (AA) – ABD Başkanı Donald Trump’ın dış politika ve ulusal güvenlik ekibinin, Suriye yaptırımlarının kaldırılması için ilk adımda 6 aylık muafiyet önerisinde bulunduğu bildirildi.

Amerikan Associated Press (AP) haber ajansının, 3 ABD’li yetkiliye dayandırdığı haberine göre Trump yönetimi, Suriye yaptırımları konusunda somut adımlar atmaya hazırlanıyor.

Buna göre Trump yönetiminin, Suriye yaptırımlarının kaldırılması için ilk etapta 6 aylık muafiyet sağlamayı ve bu ülkeyle iş yapmak isteyen firmalara sınırlamaları kaldırmayı önerdiği belirtildi.

İlk adımın kısa süre içinde atılmasını beklediklerini dile getiren yetkililer, bu muafiyetle birlikte Suriye’deki geçici yönetimin “nefes almasının” ve yavaş yavaş uluslararası piyasalarla çalışmaya başlamasının önünün açılacağını kaydetti.

Aynı yetkililer, bu süreçte hem Dışişleri Bakanlığının hem de Hazine Bakanlığının Suriye yaptırımlarıyla ilgili yasal düzenlemeler konusunda hızlı bir şekilde çalışmaya devam ettiğinin altını çizdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, perşembe günü yaptığı açıklamada, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması için yoğun şekilde çalıştıklarını belirterek, “Belirli bir tarih vermeden, bunun hızlı ve kesinlikle alıştığımızdan daha hızlı şekilde yapılacağını söyleyebilirim.” demişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam