Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Ekonomi

Rekabet Kurulu’nun ‘çimento’ soruşturması sürüyor

Rekabet Kurulu Başkanı Birol Küle, “Çimento sektörüne ilişkin maalesef bazı eksik ve yanlış bilgiler var kamuoyunda. Çimento sektöründe bu yılın dördüncü ayında başlamış kapsamlı bir soruşturma sürüyor” dedi.

Published

on

Rekabet Kurulu Başkanı Birol Küle, yeni tip koronavirüs (COVID-19) sürecinde fiyatı artan temel ihtiyaç ürünleriyle ilgili soruşturmaların da gelecek aylarda karara bağlanacağını söyledi.

Birol Küle, yaptığı açıklamada, kurul tarafından soruşturma açılmasına karar verildikten sonraki süreçlerin son derece şeffaf olduğunu, Rekabet Kurumunun internet sitesinden hem yürüyen soruşturmaların konusunun, taraflarının ve kapsamının hem de geçmiş kararların takip edilebildiğini anımsattı.

“Kapsamlı bir soruşturma sürüyor”

Çimento sektöründeki kartel iddialarına ilişkin değerlendirmede bulunan Küle, “Çimento sektörüne gelince, maalesef bazı eksik ve yanlış bilgiler var kamuoyunda. Çimento sektöründe bu yılın dördüncü ayında başlamış kapsamlı bir soruşturma sürüyor. Gerek tarafların savunma haklarının etkin kullanılması gerekse de sağlıklı analizlerin yapılması adına biliyorsunuz soruşturma süreçleri sözlü savunma toplantısı ve nihai karara kadar gizli sürüyor.” diye konuştu.

Küle, konuya ilişkin 20 Nisan 2021’de bir duyuru yayımladıklarını da anımsatarak, “Web sitemizden dileyen herkes bu duyuruya ulaşabilir ve dilediği bilgi ve belgeyi Kurumumuzla paylaşabilir.” dedi.

Tarımsal girdiler ve diğer bazı tüketici ürünleri ilgili bir soruşturmalarının da gündemlerinde olduğunu kaydeden Küle, “Yine COVID-19 sürecinde temel ihtiyaç ürünleri ve organize perakende başta olmak üzere, yoğun şikayetler sonucu başlatılan dosyalar da önümüzdeki aylarda nihai karara dönüşecek ve kamuoyuyla paylaşılacaktır.” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin rekabet alanı süreci dünyayla uyumlu

Küle, küreselleşmeye tam entegre bir ülke otoritesi olarak kurumun faaliyetlerinin dünyadan kopuk algılanması halinde yanlışa düşülmüş olacağını bildirirdi. Rekabet hukuku alanındaki tarihsel gelişime işaret eden Küle, geçmişte “piyasa aksaklığı bir şekilde düzelir; yanlış müdahalelerin toplumsal maliyeti yüksek olur.” yaklaşımının benimsendiğini anlattı. Küle, bu şekildeki politika reçetelerinin son 40 yıl boyunca hiç arzulanmayan bazı vahim sonuçlara yol açtığına dikkati çekti.

Türkiye’nin rekabet alanındaki kanun yapma ve kurumsal dizayn sürecinin birebir dünya ile uyumlu olduğunu bildiren Küle, bugün ABD’de Başkan Joe Biden yönetiminin rekabet hukukunu tekrar gölge bir düzenlemenin ötesine taşıdığını söyledi.

“Bu dönüşümün aktörlerindeniz”

Küle, dünyada da rekabet hukuku alanında reform çalışmalarına gidildiğine dikkati çekerek, “Bizler de dünyayı tam takip eden ve kendini sürekli modernize eden ilerlemeci bir Kurum olarak elbette gerek hukukun uygulanması dediğimiz yaptırım mekanizmalarımızla gerekse de savunuculuk faaliyetlerimizle bu dönüşümün aktörlerindeniz. Bu çerçevede, tartışmaların zirve yaptığı son 2-3 yıla baktığımızda, gerek ceza miktarı ve açılan dosya sayısı gerekse de dosyaların tek tek kapsamları ve çeşitliliği bakımından ciddi bir genişleme ve derinleşme görebiliriz.” dedi.

“Başarının yegane ölçütü topluma fayda sağlayıp sağlamadığınızdır”

Bir kurumun başarısını ölçmek için çeşitli yöntemler olduğunu aktaran Küle, şöyle devam etti:

“Ancak benim şahsi görüşüm başarının yegane ölçütü topluma fayda sağlayıp sağlamadığınızdır. Büyük ölçekli oyuncuların pazar gücü onlara bazen caydırıcı rekabet hukuku uygulamaları için de kalkan olabiliyor. İşte son iki yıldır tam da bunun bertaraf edilmesi, hukukun ve savunuculuğun yalnızca görünen ya da kolay tespit edilen sorunlara değil, daha karmaşık piyasa sorunlarına karşı da uygulanması için çalışıyoruz.”

Kurumun ceza uygulamasının oransal ve mutlak olarak arttığını, bunda tespit kapasitesinin artmasının da etkili olduğunu belirten Küle, “Dosya sayımız artarken başta gelen sektörler şunlar oldu: Hızlı tüketim ürünleri, organize perakende, çimento, gıda, otomotiv, gübre, liman hizmetleri, dijital hizmetler, tıbbi cihaz, lojistik, emtia ve istihdam. Her bir sektör farklı aksaklıklara konu olabilen, bir yandan da toplumsal refah için ciddi önem arz eden sektörler.” ifadelerini kullandı.

“Kapasitemize yatırım yapmak zorundayız”

Başkan Küle, piyasalarda yaşanan sorunlar nedeniyle reformların da kaçınılmaz hale geldiğini kaydederek “Elbette bu reformlar da zaman ve cesaret gerektiriyor. Önümüzdeki birkaç yılda çok ciddi ve karmaşık bir politika reform süreci toplumları bekliyor.” dedi.

Kendilerinin de bu alandaki çalışmalarının sürdüğünü bildiren Küle, “Sektör incelemelerimiz, mevzuat çalışma gruplarımız ve yeni uygulamalarımızla bu yıl bitmeden reformların bazılarını paydaşlarımızın da daha net anlaması için paylaşacağız.” diye konuştu.

Küle, kurumsal olarak attıkları adımları da anlatarak, “Diğer taraftan piyasaların dinamizmine ayak uyduracak, dünyayı merak eden ve alanında fedakarlıkla çalışmaktan hiçbir şekilde yılmamış görece genç arkadaşlarımızı da yönetici kadrolarımıza dahil ederek belki de bir kurumun başına gelebilecek en vahim olgu olan ‘kurumsal sürüklenme’ riskini bertaraf ettik.” değerlendirmesinde bulundu.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

DAÜ’DE RÜŞVET SARMALI!

Published

on

By

Doğu Akdeniz  Üniversitesi (DAÜ)’de büyük yolsuzluk.

Doğu Akdeniz Üniversitesi  DAÜ’nün  ekonomik  sorunlar nedeni ile devletin bütçesine büyük yük okurken,  yönetim okul içinde dönen  rüşvet sarmalına sadece kulak kabartıyor.

Okul içinde Rüşvet sarmalı kurmuşlar!

Öğrenci işleri ve uluslararası ofiste çalışanlar, öğrenci getiren ajans ve temsilcileri rüşvete bağladığı iddia edilirken , Yüzbinlerce euroluk rüşvet  ile okulun batışı  için herşeyin yapıldığı belirtiliyor.

Uyarılar görmezlikten geliniyor.

Haber merkezine ulaşan bilgiler de

İlgili makamlardan gelen uyarılara, Rektör kulak tıkıyor. İhbarlar sümenaltı ediliyor.

 

Devamını Oku

Ekonomi

DAÜ’YE DEVLET DESTEĞİ VAR AMA ÖĞRENCİ SAYISI VE GELİRLERİNDE HIZLI  DÜŞÜŞ VAR! 

Published

on

By

KIM TUTAR SENİ KILIÇ!

ÇÖZÜMÜ GEZMEKTE VE RANTA GÖREN REKTÖR  OKULU İFLASA BİLE BİLE MI GÖTÜRÜYOR👈

 

Prof. Dr.  Hasan kılıç’ın politikaları  Doğu Akdeniz Üniversitesi’ni finansal batağa sürüklüyor.  Kötü yönetim ve yapısal sorunlar nedeniyle öğrenciler, öğretim görevlileri ve çalışanlar büyük tedirginlik içerisinde.

DAÜ’nün  birçok sorun nedeni ile ekonomik kriz yaşarken yeni Rektör Hasan Kılıç, üniversitenin geleneksel karar mekanizmalarını çalışamaz hale getirdi. VYK ve Rektör arasıda eşgüdüm olmaması ve karar almada Rektör Hasan Kılıç’ın keyfi davranışları öğretim üyeleri arasında tartışmalara sebep olduğu iddia ediliyor.

REKTÖRÜN SAVURGAN HARCAMALARI GÖZDEN KAÇMIYOR

Rektör Prof.dr. Hasan Kılıç, üniversitenin mevcut sıkıntılarını bildiği halde gezilerdeki kişisel harcamalarına özen göstermemesi dikkatlerden kaçmıyor. Ayrıca üniversitede sadece  bir adet Gambiya’li  öğrenci varken, sırf harcırah almak için yurtdışı seyahate çıkarak DAÜ’yü kendi keyfi için zarara uğrattığı da gelen başka iddialar arasında. Gambiya seyahatinde; neredeyse günlük 200 dolar a yaklaşan harcirah  ve limitsiz harcamalı kredi kartı harcamaları, toplu yemekler, hediyeler, 5 yıldız otel masrafları çalışan maaşları bile zor ödenen DAÜ’de vicdanları sızlattığı iddia ediliyor.

ÜSTEL HÜKÜMETİ, DAÜ’YE MADDİ OLARAK TÜM DESTEKLERİ YAPIYOR.

Hükümet DAÜ’ye büyük önem veriyor. Başbakan Ünal Üstel “DAÜ gözbebeğimiz” diyerek her fırsatta DAÜ’ye destek veriyor. Geçen hafta maaşların ve borçların ödenmesi için, Maliye Bakanlığı tarafından  400 milyon hibe verildi. Bilindiği gibi birkaç ay önce DAÜ’nün devlete olan yaklaşık 1.5 milyar TL. borcu hükümet tarafından üstlenilerek silinmişti.

MİLLİ EĞİTİM BAKANI NAZIM ÇAVUŞOĞLU MÜDAHELE EDECEK Mİ?

Hükümet DAÜ’nün tüm borçlarını üstlenip bataktan kurtardığı hade;  Rektör Hasan Kılıç’ın kötü yönetimiyle üniversitenin içinden çıkılamaz batağa sürükleneceği ve Kıbrıs Türk Hava Yollarının akıbetine benzer bir felaket yaşanacağı üniversite camiasını ve kamuoyunu tedirgin ediyor.

Rektör Hasan Kılıç’ın kötü yönetimiyle; üniversiteyi zarara uğrattığı iddia edilirken, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun DAÜ içerisinde ki bu keyfi duruma ne vakit müdahale edeceği merakla bekleniyor.

REKTÖR HASAN KILIÇ İRAN GEZİSİNİ NEDEN İPTAL ETTİ

Rektör Hasan Kılıç’ın, basında çıkan olumsuz yorum ve haberlerden sonra İran gezisini iptal etti. İran’da görüşeceği, DAÜ’de mezun olan kişilerle buluşacağı ve bir kişiye özel temsilcilik vereceği haberleri ortaya çıkınca İran gezisini iptal etti. Bu kişilerin kim olduğu bizde saklı. Rektör niye ülke ülke gezer, ya da gezer mi , o konu da ayrı bir -özel  haber- konumuz olacak.

REKTÖRÜN KARDEŞİNE ÖZEL AYRICALIK

DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç okulda yaşanan onca ekonomik kriz varken kardeşi Cemal Kılıç’a; resmi görevlendirme olmadan gayri resmi ultra yetkiler(!) verilmesi basında çıkınca tepkilere neden olmuştu. Bu durum, VYK’nın görevlendirmesi olmadan, VYK Başkanı Özcenk’in atlanarak  görmezden gelinmesi DAÜ’de hayretler içerisinde izleniyor. Ayrıca, Rektör Yardımcılarının yetki alanlarına giren konularda Cemal Kılıç’ın karar sahibi olması ve kararlara müdahele etmesi, geleneklerin etkili olduğu DAÜ yönetiminde ve kamuoyunda rahatsızlığa sebep olduğu iddia ediliyor.

Devamını Oku

Ekonomi

Türkiye tekstilde dünya beşincisi

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, tekstilde bir ilke imza atarak ihracatta 10 milyar doları aştıklarını açıkladı.

Published

on

By

5’inci Uluslararası Tekstil Zirvesi, Kahramanmaraş’ta gerçekleştirildi.

Tekstil ihracatında yıllardır 10 milyar dolar sınırında olan Türkiye, bu yılın 10 aylık döneminde 10,5 milyar dolarlık ihracat yaptı.

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, “Dünyada da bir başarı hikayesi yazdık. 6’ncı büyük tedarikçilikten 5’inci büyük tedarikçiliğe ulaştık. Yani dünya liginde 5’inci sıradayız” dedi.

“13 milyar doları zorlayacağız”

Ahmet Öksüz, “Yıl sonunda da inşallah 13 milyar doları zorlayacağız. Zaten hazır giyim sektörüyle birlikte 30 milyar doları geçeceğiz. Ana pazarımızdaki pazar payımız yüzde 14’lerden 17’lere çıkarttık” dedi.

TRT

Devamını Oku

Trending

Reklam