İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Acil Durum Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde yaşananlar sonrası sağlık sektöründe alınması gereken önlemlere dikkat çekerek, Meclis Başkanlığı seçimi  ve ekonomik duruma ilişkin açıklamalar yaptı.

“İdari anlamda bir ihmal varsa, gereken cezai işlemler yapılmalıdır.” diyen Oğuz, sağlık ve eğitim ihtiyaçlarının öncelikleri arasında olduğunu belirtti.

Bakanlık’tan verilen bilgiye göre Oğuz, Kıbrıs TV’de katıldığı bir programda ülkenin gündeminde yer alan konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Oğuz, Lefkoşa Acil Durum Hastanesi’nde yaşanan ve ülkeyi derinden sarsan olayın herkes için büyük üzüntü kaynağı olduğunu belirterek, “Bu tür olaylar olağan değildir ve hepimizi derinden etkiledi. Sağlık Bakanlığımız ve Başbakan Ünal Üstel konuyu yakından takip ediyor” dedi.

Yenidoğan bölümünün prematüre bebekler için özel bir birim olduğunu vurgulayan Oğuz, bu bölümde çalışan personelin uzun yıllara dayanan tecrübeye sahip olduğunu, ancak olası hataların önüne geçilmesi adına gerekli önlemlerin alınacağını ifade etti.

 -“İdari anlamda bir ihmal varsa, gereken cezai işlemler yapılmalıdır”

Olayla ilgili adli soruşturmanın devam ettiğini belirten Bakan Oğuz, “Ortada bir hata veya ihmal varsa, gereken kararı yargımız verecektir. İddialar mevcut, ancak kesin bir yargıya varmadan önce detaylı bir araştırma yapılması şarttır. Başbakanımızın da vurguladığı gibi, kamuoyunun vicdanında karşılık bulacak bir sonuca ulaşılması önemlidir. Eğer idari anlamda bir ihmal varsa, gereken cezai işlemler yapılmalıdır.” dedi. Oğuz, sorumluların belirlenmesi durumunda gerekli cezai işlemlerin yapılacağını vurguladı.

-“UBP için meclis başkanlığı seçimi sonuçlandı, CTP’yi de mecliste görmek istiyoruz”

Meclis Başkanlığı seçim sürecine de değinen Oğuz, sürecin Meclis İç Tüzüğü’ne uygun olarak yürütüldüğünü ancak 15 turluk bir oylama sürecinin yaşanmasından üzüntü duyduklarını dile getirdi.

Oğuz, UBP olarak sürece ilişkin kendi içlerinde öz eleştiri yaptıklarını belirterek, “UBP için Meclis Başkanlığı seçimi sonuçlanmıştır. 26 kabul, 23 ret oyu ile Ziya Öztürkler Meclis Başkanı ilan edildi.” ifadelerini kullandı.

Pazartesi günü meclisin yeniden açılacağını belirten Oğuz, meclise gideceklerini ve Meclis Başkanı Ziya Öztürkler’in Meclis Genel Kurulu’nu açacağını kaydetti.

Meclis’in çalışması gerektiğini ifade eden Oğuz, CTP’yi de mecliste görmek istediklerini ifade etti.

Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın bütçe açığını 17 milyar 618 milyon TL olarak açıkladığına da değinen Oğuz, Covid-19 süreci sonrasında ülkelerin ekonomik dengeleri yeniden gözden geçirdiğini belirtti.

-“Acil ihtiyaçların karşılanmasına öncelik vereceğiz”

2025 bütçesinde mali tedbirler alacaklarını ancak acil ihtiyaçların karşılanmasına öncelik vereceklerini dile getiren Oğuz, “Sağlık ve eğitim gibi acil ihtiyaçlar bütçede öncelikli olacak. Maliye Bakanlığımızın bütçeye ilişkin tedbirleri var. Ancak tedbir ne olursa olsun vatandaşın acil ihtiyaçları öncelik olacak. Başbakanımız bu ihtiyaçların sonuçlanması yönünde tüm bakanlıklara gereğini Bakanlar Kurulu toplantısında iletti. Biz başladığımız projeleri hükümet olarak bitirmek ve ülkemizin projelerden ötürü kazanım içerisinde olmasını istiyoruz. UBP her zaman yatırımlarda öncü olmuştur ve olmaya devam edecektir.” ifadelerine yer verdi.

Türkiye’nin mali desteğinin önemine vurgu yapan Oğuz, hükümet olarak sorumluluklarının bilincinde olduklarını belirterek, gerekli tedbirlerin alınacağını ve vatandaşa hizmet sunmaya devam edeceklerini belirtti.

Haftalık gıda denetim sonuçlarına göre yerli domates, salatalık, biber, pazı ve maydanoz olmak üzere 7 üründe limit üstü ve tavsiye dışı ürün tespit edildi, ithal ürünler ise temiz çıktı.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, 25-31 Ekim tarihleri arasında ithal ve yerli ürünlerden alınan numuneler, Devlet Laboratuvarı’nda gerçekleştirilen analizler sonucunda Avrupa Birliği pestisit limitlerine göre değerlendirildi.

İthal ürünlerden alınan 39 numunenin 39’u temiz çıkarken, limit üstü bitki koruma ürünü içeren numuneye rastlanmadı.

Yerli ürünlerden alınan 25 numunenin 18’i temiz çıkarken, limit üstü bitki koruma ürünü içeren 5, tavsiye dışı bitki koruma içeren 2 numuneye rastlandı.

Tatlısu köyü sakini Adem Çil’e ait biber yeşil çarli, biber sarı çarli ve dolmalık biberde limit üstü bitki koruma ürünü tespit edildiğinden ürünlerin hasadı bir sonraki laboratuvar analizine kadar durduruldu.

Gazimağusa sakini Fatma Kocakaya’ya ait domateste, Gazimağusa sakini Ümit Coşkun’a ait salatalıkta limit üstü bitki koruma ürünü tespit edildiğinden ürünlerin hasadı bir sonraki laboratuvar analizine kadar durduruldu.

Aydınköy sakinleri Hakan Kurban’a ait pazıda ve Abuzer Canlı’ya ait maydanozda tavsiye dışı bitki koruma ürünü tespit edildiğinden dolayı ürünün imhasına karar verildi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Tüketici Örgütleri Konfederasyonu’nun düzenlediği “Tüketicinin Korunması Alanında Uluslararası İşbirliği Sempozyumu”nun açılışına katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Girne Amerikan Üniversitesi’nin ev sahipliğindeki sempozyumda konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’den gelen ve ülkede bulunan yetkililerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, ülkede KKTC Tüketiciler Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık’ın tüketicinin hakları için büyük uğraş verdiğini belirterek, uygulanması gereken yasalar yanında insanların bilinçlendirilmesinin önemine dikkat çekti.

Yasalara uymayanların cezalandırılması gerektiğine işaret eden Tatar, tüketiciye güven verilmesi, ürünlerin içeriklerinin yazılması ve kriter ve standartlara uyulması gerektiğini dile getirdi.

Haksız ambargo ve izolasyonlar altındaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde direkt ticaret ve ulaşımda sıkıntılar yaşandığını aktaran Tatar, “Ülkede yılda 2 buçuk milyar dolar ithalat yapılıyor. Devletimizi tanımıyorlar ancak ürünlerini satıyorlar. Mal, ülkeye direkt gelmediği için pahalılık oluşuyor.” dedi.

Güney Kıbrıs ile bazı ürünlerde fiyat farkı olduğunu ve karşılıklı alışverişlerin yapıldığını anlatan Cumhurbaşkanı, temennisinin alışverişin ülkede yapılarak devletin ve halkın kazanması olduğunu söyledi.

Fiyatların düşmesi ve kalitenin artması için rekabetin önemine dikkat çeken Tatar, fırsat eşitliği yaratılarak, piyasa şartlarına göre fiyat dengesinin oluşturulması gerektiğini kaydetti.

Ülkede gelirle beraber refah ve nüfusun arttığına işaret eden Tatar, Ticaret Dairesi ve KKTC Tüketiciler Derneği ile birlikte tüketici müracaatlarının değerlendirilmesi, markaların kalitesinin korunması ve tüketici haklarının savunulması için kurumsal yapının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye’nin desteğiyle tüketicinin korunması ve refahın artırılması temennisinde bulunan Tatar, iletişim çağında teknolojiden de yararlanarak hayat kalitesinin artırılabileceğine dikkat çekti.

Sempozyumu düzenleyenlere ve katılanlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, sempozyumun kitaplaştırılmasının önemine vurgu yaptı.