Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Başbakan Ersan Saner, İstanbul’da Türkiye Cumhurbaşkan Yardımcısı Fuat Oktay tarafından kabul edildi. Türkiye Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’nde yer alan görüşme öncesi,TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, konuğu Başbakan Saner’i kapıda karşıladı.

Published

on

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Başbakan Ersan Saner, İstanbul’da Türkiye Cumhurbaşkan Yardımcısı Fuat Oktay tarafından kabul edildi.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’nde yer alan görüşme öncesi,TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, konuğu Başbakan Saner’i kapıda karşıladı.

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Yaklaşık 1 saat başbaşa süren görüşme sonrası TC Cumhubaşkan Yardımcısı Fuat Oktay ve Başbakan Ersan Saner ortak basın açıklaması yaptı.

KKTC’nin Türkiye için önemine vurgu yapan Fuat Oktay, Türkiye’nin yaşadığı orman yangınlarına karşı KKTC’nin ekip göndermek suretiyle verdiği etkin desteğin kendileri için çok değerli olduğunu belirtti;    Başbakan Saner’in şahsında tüm KKTC’ye teşekkürlerini sundu.

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Oktay, “Bizim milli davamız Lefkoşa’nın derdini, Türkiye’nin 81 ilinde hissetttiği, Türkiye’nin bir yerinde yaşanan acının KKTC’nin her yerinde hissedildiği bir yürek yangını bir gönül hareketidir. İşte tam da bu yüzden davamız yıkılmaz, sarsılmaz ve ebedidir. Birlik ve beraberliğimizi gelecek kuşaklara aktarmayı sürdüreceğiz” dedi.

Birlik ve beraberlik noktasından hareketle, KKTC’nin salgında da ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli desteği vermekte olduklarına işaret eden Oktay, 340 Bin doz Sinovac ve 10 Bin 530 doz Biontec Aşısı tedarik ettiklerini, sektörlere ek destek programları uyguladıklarını hatırlattı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20 Temmuz ziyareti sırasında önemli açılışlar yapıldığını hatırlatan Oktay, sektörlere destek yanında, mali işbirliği protokolü kapsamında finansman desteğinin de sürdüğüne vurgu yaptı.

Oktay, Karayolları, e- devlet, yeni cumhurbaşkanlığı ve yeni meclis binası çalışmalarına da hız vereceklerini söyledi.

Reformlarını yapmış, karar alma uygulama ve denetim mekanizmaları en etkin şekilde çalışan bir KKTC için Türkiye’nin üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini kaydeden Oktay, Kıbrıs Türkü’nün refah seviyesini artırması için hiçbir çabayı esirgemeyeceklerini söyledi.

Kıbrıs Sorunu’nda Kıbrıs Türk Halkı’nın kaybedecek 5o yılı olmadığını belirten Oktay, “ Adada bugün iki eşit halk ve iki eşit egemen bağımsız devlet vardır. Cumhurbaşkanı Tatar’ın Cenevre’de sunduğu öneri en gerçekçi öneridir. Türkiye’nin bu öneriye desteği tamdır. Uluslararası toplum da Rum Tarafına verdiği desteği gözden geçirmelidir. Kıbrıs Türk Tarafı’nın çabalarına destek vermelidir. Aksi halde 2004 ve sonrası gibi Rumları çözümsüzlüğe teşvik etmiş olacaktır” dedi.

KKTC’nin Maraş adımlarını  desteklediklerini vurgulayan OKtay, bu adımların, uluslararası hukuk içerisinde, yeni mağduriyetler yaratmadan atılmakta olduğunu söyledi.

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Türk Tarafı’nın Doğu Akdeniz’deki adımları provakasyon olarak niteleyen çevrelere seslenen Oktay, “ Türkiye hem kendi hem Kıbrıs Türklerinin haklarını kararlılıkla savunmaya devam edecektir. Uluslararası anlaşmalara dayalı hakkımızı savunurken kimse bizi gerginliği arttırmakla suçlamasın. Rum Tarafının tek yanlı adımlarını yanıtsız bırakamazdık” dedi.

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, sözlerinin sonunda Başbakan Ersan Saner’le yaptıkları görüşmeden duyduğu memnuniyeti yinelerken, KKTC Hükümeti ile işbirliği içinde çalışmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Saner: KKTC hükümeti̇ ve STK aracılığı ile toplanan 17 Mi̇lyon TL’li̇k desteği AFAD’a bağışlamak isti̇yoruz

Başbakan Ersan Saner de Türkiye Cumhurbaşkan Yardımcısı Fuat Oktay ile yararlı ve verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyledi.

Anavatan Türkiye’nin yaşadığı yangın ve sel felaketlerini kendilerini de derinden üzdüğünü belirten Saner, “ Biz ne zaman yardım istesek yanımızda bulduğumuz Anavatanımızın şimdi de biz yanında olduğumuzu göstermek istedik ve bir ekibimizi bölgeye gönderdik” dedi.

Aşı konusunda da Türkiye’nin desteğine vurgu yapan Saner, aşılama sayesinde hem ekonomide canlanma hem turizm hem de yüzyüze eğitimde çok ciddi yol aldıklarını ifade etti.

Saner, reel sektör için ekonomik destek ve hibelerin de kendileri için çok değerli olduğunu kaydetti.

Mavi Vatan ve Doğu Akdeniz’de de ortak mücadelenin sürdüğünü ifade eden Saner, hiçbir gücün kendilerini bu çalışmalardan alıkoyamayacağını söyledi.

Kıbrıs Türkleri’nin Kıbrıs’ta daha fazla zaman kaybedemeyeceğini ifade eden Saner, Anavatan Türkiye’nin desteği ile yürütülen egemen eşitlik temelindeki yeni çabalara destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.

Saner, “Dünyanın Rum tarafı leyhine adaletsiz tavrına artık dur deme zamanı gelmiştir. Anavatan Türkiye ile birlikte iki egemen eşit devlet temelinde çözüm arayışlarımızın süreceğini vurgulamak isterim” dedi.

Maraş’ta ezber bozan adımlar attıklarını, eski mülk sahiplerine, mallarını, takas tazminat ve iade yöntemi ile KKTC Yönetimi altında değerlendirme imkanı açtıklarını ifade etti.

KKTC’DEN ANLAMLI KATKI

TC Cumhurbaskanı Yardımcısı Fuat Oktay’a misafirperverliği ve KKTC’ye desteği için teşekkür eden Başbakan  Saner, “ Kabul ederseniz yaşamış olduğunuz sel ve orman yangınları sırasında zarar gören vatandaşlarınızın zararlarının telafisi için bir destek olarak KKTC Hükümeti ve sivil toplum kuruluşlarının ortak kampanyası sonucu toplanan 17 Milyon Türk Liralık bir yardımı AFAD’a bağışlamak istiyoruz. Rehabilitasyon çalışmalarında çorbada bir tuz tanesi katkımız olursa ne mutlu bize… Bu fırsatla, hükümetin yanında duyarlılık gösteren KTTO, KITOB, KKTC Bankalar Birliği, KT İnşaat Müteahhitleri Birliği KTSO, Esnaf Odamız ve Vakıflar İdaremize de teşekkürü borç bilirim…” dedi.

Fuat Oktay da “ Bu bizim için çok anlamlı. Miktarın çok ötesinde bir olay… KKTC’deki kardeşlerimizin gönüllerinden kopan ve sizinle birlikteyiz mesajının net göstergesidir. Yürekten teşekkür ederiz. Bu miktarı hemen AFAD hesaplarına geçeceğiz. Zarar gören bir köyümüzde değerlendirilmesi talebi var. Bunun için çalışıyoruz. Kendilerine bu yardımın hangi köyde değerlendirileceğini de bildireceğiz. Çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul’un açıklamalarına tepki gösterdi, “Biz laf değil, hizmet üretiyoruz!” dedi.

Başbakan Üstel, “Girne Belediye Başkanının hükümetimize yönelik yaptığı mesnetsiz açıklamaları hayretle okumaya devam ediyoruz. Ama kimse meydanı boş zannetmesin. Biz, 50 yıldır laf üretenlere karşı hizmet üretmeyi kendine görev bilmiş bir partiyiz. “Onlar konuşur, UBP yapar” dememizin sebebi de budur” dedi.

Üstel, “Halkımız çok iyi bilmektedir ki; bu ülkede yolları da, hastaneleri de, okulları da, sosyal konut projelerini de, liman projelerini de, en yapılmaz denen reformları da yapan hükümetimizdir. Son 3 yıla, 30 yılın işini sığdırdık. Batı Girne Çevre Yolları’nı yıllar sonra yapan da biziz, Doğu Girne Çevre Yolu Projesi’ni başlatan ve tamamlayacak olan da biziz” ifadelerini kullandı.

“İş üretemeyenlerin laf üretmelerini anlıyoruz”

Başbakan Üstel, “Girne’de büyük proje görmek isteyenler, yarım asırdır yapılmayan Antik Liman projesine de bakabilirler. Bu proje ile Girne’nin çehresini değiştirdik. Yıllardır beklenen Yeni Girne Hastanesi’ne yakında açılıyor. Taş taş üstüne koymamış, ülkede elle tutulur tek büyük projesi dahi olmayan bir anlayışın, rutin işleri “asrın projesi” gibi pazarlamasını anlıyoruz. İş üretemeyenlerin laf üretmelerini de anlıyoruz” şeklinde konuştu.

“Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var”

“Ne var ki; Kendi ifadeleriyle manipülasyon ve popülist açıklamaları son 3 yılda hükümetimizin gerçekleştirdiği bu dev projeleri gölgeleyemez” açıklamasını yapan Başbakan Üstel, şöyle devam etti:

“Unutulmamalıdır ki; yerel yönetimler reformunu hayata geçiren, batık belediyeleri ayağa kaldıran, belediyeleri güçlendiren ve halka daha çok hizmet edebilecek hale getiren de bizim hükümetimizdir. Kendi partileri, belediyeleri birleştirme yasası görüşülürken Meclis’in kapılarını kırmakla meşguldü, o ama yasayı geçirip belediyeleri birleştiren, güçlendiren ve ayağa kaldıran yine bizdik.

Bu arkadaşların hükümetimizle kavga aramak yerine bize teşekkür etmesi gerekir. Nitekim geçmişte bu teşekkürü de kameralar karşısında yaptılar. Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var. Kimse hükümeti hedef göstererek kendi küçük şovlarına bizi alet etmeye kalkmasın. Biz hamasi nutuk atmak için değil, halkımıza hizmet etmek için buradayız. halkın belediyelerden beklediği tek şey de hizmettir.”

“Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın”

Başbakan Ünal Üstel, “O yüzden Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın. Biz Girne Belediye’sinin de Girne halkının da dün olduğu gibi yarın da yanında olmaya devam ederek, onların gerçek anlamda hayrına dokunan tüm büyük projeleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Hükümetimiz devletin her kuruşunu halkın faydasına kullanan bir anlayışla çalışmaya devam edecek, halkın hayatına dokunan büyük projeleri hayata geçirecektir. Ve Kimse boş laflarla halkı kandıramayacak, hükümetin hizmetlerini gölgeleyemeyecektir!” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Ulusal Birlik Partisi Merkezi’nin düzenlediği “Dijital Dönüşümün Gücü; Etkileşim” etkinliğinde partililere hitap etti…

“KIBRIS’TA GELECEK İKİ DEVLETLE KURULACAK, FEDERASYON TARİHE GÖMÜLDÜ”

Konuşmasına teşkilat mensuplarına teşekkür ederek başlayan Tatar, “Sayın Başbakan, değerli bakanlarımız, milletvekillerimiz, ilçe başkanlarımız, büyüklerimiz ve UBP teşkilatlarının neferleri… Bu güzel sabahta sizlerle beraber olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Büyük bir aile olduğumuzu bir kez daha hissetmenin gururu içindeyim” dedi.

“MÜCADELEMİZİ TARİHİMİZDEN ALDIĞIMIZ GÜÇLE SÜRDÜRÜYORUZ”

Geçmişi hatırlamanın önemine vurgu yapan Tatar, “Bu ülkede ecdadımız, analarımız, babalarımız, dedelerimiz büyük mücadeleler verdi. Geçmişimizi bilmezsek yok olmaya mahkûmuz. Bizler geçmişimizi bilerek ülkemizin ve devletimizin bekası için yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“FEDERASYON DEFTERİ ARTIK KAPANMIŞTIR”

Kıbrıs konusuna da değinen Tatar, “Annan Planı döneminde partimiz, rahmetli Rauf Raif Denktaş’ın yanında yer aldı. O gün haklıydık, bugün haklılığımız bir kez daha ortaya çıktı. Yıllarca iyi niyetimizle federasyon temelli bir anlaşma için çalıştık. Ancak artık federasyon meselesi geride kalmıştır. Beş yıl önce ‘geleceğe yürüyoruz’ dedik, bugün gerçekten geleceğe yürüdük” dedi.

“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM TÜM DÜNYAYA DUYURULDU”

Tatar, son BM görüşmelerine işaret ederek, “Cumartesi akşamı BM merkezinde muhataplarıma da ifade ettim. İki devletli çözümün istikrar için tek yol olduğunu söyledim. Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı demokrasi vardır. Bu istikrar, Gazze’den Suriye’ye, Irak’tan Ukrayna’ya kadar tüm coğrafyada önemlidir” diye konuştu.

“ERDOĞAN’IN DESTEĞİ EN BÜYÜK GÜVENCEMİZDİR”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki açıklamalarına dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan, üçüncü kez KKTC’nin tanınması gerektiğini, federasyon defterinin kapandığını ifade etti. Kıbrıs Türk halkı üzerinde yıllardır uygulanan ambargo ve izolasyonların kaldırılması gerektiğini tüm dünyaya duyurdu. Bu, bizim en büyük güvencemizdir” şeklinde konuştu.

“UBP BU DAVANIN ÖNCÜSÜDÜR”

Ulusal Birlik Partisi’nin devlet için önemine de vurgu yapan Tatar, “UBP, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın bir devamıdır. 11 Ekim’de 50. yılını kutlayacak olan partimiz, kuruluşundan itibaren bu davanın öncüsü olmuştur. 19 Ekim seçimlerinde kazanarak tüm dünyaya Kıbrıs Türk halkının egemen bir halk olduğunu bir kez daha göstereceğiz” dedi.

“19 EKİM’DEN SONRA DA AYNI KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM”

Seçim sonrasına ilişkin mesaj da veren Tatar, “New York temaslarımda da söyledim. 19 Ekim’den sonra da Kasım ve Aralık’ta yine orada olacağım, yine ‘iki devlet’ diyeceğim. Çünkü bu mesele millet meselesidir, vatan meselesidir, bayrak meselesidir” dedi.

“TÜRKİYE BU COĞRAFYADA SÖZ SAHİBİDİR”

Türkiye’nin büyük gücüne dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki konuşması tüm dünyada yankı buldu. Gazze’nin sesi oldu, kimsenin söyleyemediğini söyledi. Bugün Türkiye, milli savunma sanayisiyle, askeri potansiyeliyle Amerika, Rusya ve Çin’in de dikkate aldığı bir güçtür. Böyle bir ülkenin garantörlüğünde yolumuza güvenle devam ediyoruz” dedi.

“PANDEMİDEN DEPREME, TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN AYAKTAYIZ”

Tatar, KKTC’nin yakın dönemde yaşadığı sıkıntılara değindi:
“Pandemiyi, 6 Şubat depremini, Gazze ve Ukrayna’daki savaşları yaşadık. Bütün bu belirsizliklere rağmen Türkiye Cumhuriyeti ile kurduğumuz güçlü ilişkiler sayesinde yatırımlar devam ediyor. Sağlık ocakları, hastaneler, çevre yolları, dijital dönüşüm projeleri bunun göstergesidir.”

“E-DEVLET PROJESİ TAMAMLANIYOR”

KKTC’nin dijital dönüşüm sürecinde önemli adımlar attığını vurgulayan Tatar, “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında yapılan anlaşma sayesinde, Türk Telekom, 100 milyon doları aşan yatırımla ülkenin genelinde fiber optik altyapı çalışmalarını sürdürüyor. Yakın gelecekte fiberoptik ile ada genelinde ve Türkiye bağlantısı üzerinden tüm dünyaya bağlanacağız. Bütün engellemelere, kısıtlamalara, ambargolara rağmen çağın nimetlerini halkımıza sunacağız” dedi.

“BU DAVA VATAN MESELESİDİR”

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bu dava vatan meselesidir, bayrak meselesidir. KKTC halkı, egemenliğiyle, bağımsızlığıyla ve onuruyla yoluna devam edecektir. 19 Ekim seçimlerini kazanarak tüm dünyaya güçlü bir mesaj vereceğiz. Sizlere güveniyorum, birlikte başaracağız.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Şehit Doğan Ahmet İlkokulu önünde yaptığı basın açıklamasında, ülkede nüfus ve vatandaşlık politikası olmamasının eğitimde ciddi sorunlara yol açtığını söyledi.

Maviş, üç yıl önce 300 öğrenci bandında olan okulun bugün 500 öğrenciye ulaştığını belirterek, “Nüfus ve vatandaşlık politikası oluşturulmazsa beş değil, yirmi beş okul yapsak yetmez” dedi. Sorunun yalnız eğitimle sınırlı olmadığını vurgulayan Maviş, sağlık, trafik, su ve elektrik gibi alanlarda da hizmetlerin yetersiz kaldığını ifade etti.

“Öğretmen eksikliği devam ediyor”
Şehit Doğan Ahmet İlkokulu’nda beş öğretmen eksikliği bulunduğunu söyleyen Maviş, bazı öğrencilerin hâlâ sınıf öğretmenleriyle tanışmadığını kaydetti. Ayrıca müzik, resim, İngilizce ve beden eğitimi derslerinde de öğretmen eksiklikleri nedeniyle öğrencilerin sanat ve spor etkinliklerinden geri kaldığını belirtti.

“Tiny House çözüm değil”
Maviş, okul bahçesine kurulan üç adet “Tiny House” hakkında da konuşarak, “Konteyner yerine prefabrik denilse de övünülecek bir şey yok. Tiny House da koysanız, villa da yapsanız bu nüfusa bu okullar yetişmiyor” ifadelerini kullandı. Kalabalık sınıfların verimliliği düşürdüğünü vurgulayan Maviş, “Çocukların balık istifi şeklinde sınıflarda oturması kabul edilemez” dedi.

“Yeni okul yapılmalı”
Maviş, bölgedeki öğrenci artışına dikkat çekerek, “Bu okul iki şubeden üçe, üçten dörde çıktı. Şu anda 18 şubeye ve 500 öğrenciye ulaştı. Önümüzü göremiyoruz. Seneye bu okula konteyner istemiyoruz, yeni derslikler ve yeni okul istiyoruz” çağrısında bulundu.

Bakanlığın hayırseverlere mi başvuracağı, yoksa devlet bütçesinden kaynak mı ayıracağı konusunda yorum yapmayan Maviş, “Hamitköy ile bu bölge arasına yeni bir okul istiyoruz. Övünecekse Nazım Bey, seneye buraya bir okul yapıldığı için gelsin övünsün” dedi.

“Bakan bizi anlamıyor”
Maviş, Eğitim Bakanı’nı eleştirerek, “Bakan siyasetin diliyle konuşuyor, biz ise sınıfta çocukların gözlerine bakarak vicdan muhasebesi yapıyoruz. Aynı dili konuşmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Maviş, hükümetin planlama yapmadığını, nüfus artışıyla birlikte eğitim ve sağlık hizmetlerinin sekteye uğradığını belirterek, “Devlet olmanın gereği yerine getirilmelidir. Seneye bu sorunların çözülmesini bekliyoruz” dedi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam