İsrail ve İran, savaşın 11’inci gününe karşılıklı saldırılarla girdi. Kudüs’ten patlama sesleri gelirken, İsrail ordusu halka sığınaklarda kalma uyarısı yaptı. İsrail Hava savunma sistemlerinin füzeleri engellemeye çalıştığı açıklarken yerel basın ülkenin farklı bölgelerinde isabetler olduğunu yazdı. Öte yandan İran ile ilgili gelişmeleri değerlendiren ABD Başkanı Trump İran yönetiminin İran’ın gelişmesine engel olduğunu belirterek, “İran’da bir rejim değişikliği” fikrini dillendirdi.

İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer tesislerini “Gece yarısı çekici” ismini verdiği operasyonla hedef alan ABD’nin dahil olduğu İsrail-İran savaşı 11’inci gününde devam ediyor.

İsrail ordusu, İran’ın İsrail’e ikinci dalga füze saldırısı başlattığını bildirdi.

Ordudan yapılan yazılı açıklamada, İran’dan atılan füzeler nedeniyle İsrail’in birçok bölgesinde sirenlerin çaldığı belirtildi.

İran’dan ateşlenen füzeler nedeniyle sığınaklardan ayrılmama çağrısı yapılan açıklamada, ikinci bir duyuruya kadar korunaklı alanlarda kalınması gerektiği aktarıldı.

Açıklamada Hava savunma sistemlerinin füzeleri engellemeye çalıştığı vurgulandı.

İran’ın arka arkaya düzenlediği 3 ayrı misilleme nedeniyle İsrail’in orta ve kuzey kesimleri başta olmak üzere ülkenin birçok bölgesinde yaklaşık 40 dakika boyunca sirenler çaldı.

İsrail Ordusu İç Cephe Komutanlığı, füze saldırısının sona erdiğini duyurarak sığınaklardan çıkabileceklerini bildirdi.

Yerel basın, 3 ayrı salvoda İran’dan İsrail’e 15 civarı füze atıldığını yazdı.

Öte yandan İsrail’in güneyindeki Usdud (Aşdod) kenti başta olmak üzere ülkenin farklı bölgelerinde isabetler olduğu rapor edildi.

Sosyal medya platformu Truth Social’dan paylaşım yapan ABD Başkanı Donald Trump, İran yönetiminin İran’ın gelişmesine engel olduğunu belirterek, “İran’da bir rejim değişikliği” fikrini dillendirdi.

“Rejim Değişikliği terimini kullanmak politik olarak doğru değil, ancak mevcut İran Rejimi İran’ı yeniden büyük yapamıyorsa neden bir Rejim değişikliği olmasın?” ifadesini kullanan Trump, “İran’ı yeniden büyük yapalım” diye yazdı.

İsrail ordusu, İran’ın başkenti Tahran’a hava saldırıları başlatırken kentte patlama sesleri duyuldu

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Tahran’a yeni hava saldırıları başlatıldığı belirtildi.

Saldırılarda, İran’a ait “askeri noktaların hedef alındığı” savunuldu.

İsrail saldırısında Tahran’ın kuzeyindeki bazı bölgeler hedef alındı. Saldırılar nedeniyle patlama seslerinin duyulduğu Tahran’ın kuzeyindeki bazı bölgelerden dumanlar yükseldi.

Hedef alınan yerler arasında İran Kızılay binası yakınındaki bir bölge de yer alıyor.

İsrail ordusu, 18 Haziran’da yine İran Kızılay binası yakınındaki bir bölgeye saldırı düzenlemişti.

Ayrıca Tahran’daki Şehit Beheşti Üniversitesi’nin ve Tahran’daki Evin Hapishanesi’nin vurulduğu iddia edildi.

⁠⁠İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran’da İran’ın çeşitli kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran’da Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda öldü.

İran Sağlık Bakanlığı, 21 Haziran’da yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırılarında toplam sivil can kaybının 430, yaralı sayısının da 3 bin 500’den fazla olduğunu bildirdi.

İsrail Başbakanlık Ofisi, İran ordusunun yaptığı misillemelerde 24 kişinin öldüğünü, 1272 kişinin yaralandığını aktardı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Orta Doğu’daki petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz üretiminin Umman Denizi ve Hint Okyanusu üzerinden dünya pazarlarına taşınmasını sağlayan Hürmüz Boğazı’nın ABD’nin İran’a yönelik hava saldırısının ardından kapatabileceğine yönelik endişeler tekrar güç kazandı.

Dünyada deniz yoluyla taşınan ham petrolün yaklaşık 3’te 1’i Hürmüz Boğazı’ndan geçerken, LNG ticaretinin yüzde 20’si de bu su yolundan sürdürülüyor. Bölgeden sevk edilen petrolün önemli alıcıları ise Asya ülkeleri olarak öne çıkıyor.

İran’daki yetkililerin konuya ilişkin açıklamaları yakından takip edilirken, İran Meclisi Ulusal Güvenlik Komisyonu Üyesi İsmail Kevseri, Meclisin, Hürmüz Boğazı’nın kapatılması gerektiği sonucuna vardığını ancak nihai kararın Milli Güvenlik Yüksek Konseyi uhdesinde olduğunu belirtti.

Ekonomi analistleri, 1970’lerdeki petrol krizine benzer bir arz krizinin ortaya çıkmasının küresel ekonomide derin sorunlara yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması halinde bunun son derece tehlikeli olacağını ve hiç kimse için iyi olmayacağını söyledi.

ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ise, NBC televizyonuna yaptığı açıklamada, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma ihtimaline değinerek, “Bence bu İran’ın kendisi için intihar olur.” ifadesini kullandı.

Vance, İran’ın ekonomisinin Hürmüz Boğazı’na bağlı olduğunu ifade ederek, “Kendi ekonomilerini mahvetmek ve dünyada karışıklığa neden olmak istiyorlarsa, bu onların kararı olur ama neden böyle bir şey yapsınlar ki?” değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da İran’a saldırı sonrası Tahran yönetiminin Hürmüz Boğazı’nı kapatma ihtimalinin ABD ve Çin dahil tüm dünyayı etkileyeceğini bildirdi.

Kararın İran açısından intihar niteliğinde bir hareket olacağını belirten olur Rubio “Bunu yaparlarsa, tüm dünya onlara karşı harekete geçer” dedi.