Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Steinmeier, Türkiye-Almanya İş Gücü Anlaşması’nın 60’ıncı yılında Türkleri kabul etti

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Türkiye ile Almanya arasında imzalanan “İş Gücü Anlaşması’nın” 60’ıncı yıl dönümü vesilesiyle Cumhurbaşkanlığı Sarayı Schloss Bellevue’da Türkleri kabul etti.

Published

on

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, iş göçünün 60’ıncı yıl dönümünde Bellevue Sarayı’da Almanya’ya gelen birinci nesil Türklerin yanı sıra ülkedeki ikinci ve üçüncü nesil göçmenleri davet etti.

Cumhurbaşkanı Steinmeier burada yaptığı konuşmada, “gurbet” kelimesinin 1960 ve 1970’li yıllarda kuşak için Almanya ile eşanlamlı hale geldiğini söyledi.

“Onlarsız bir Almanya artık düşünülemez”

Alman ile Türk hükümetleri arasında 60 yıl önce imzalanan İş Gücü Anlaşması’nın milyonlarca Türk ve Alman’ın hayatını ve Almanya’nın çehresini değiştirdiğini belirterek, çocukları ve torunlarıyla o dönemde ülkeye gelen “misafir işçilerin” bugün hep birlikte “Almanya olduklarını” vurguladı.

Steinmeier, “Onlarsız bir Almanya artık düşünülemez. Göçmenler, onların çocukları ve torunları artık fabrikalarda ve araştırma tesislerinde çalışıyor. Onlar sanatçılar ve müzisyenler, girişimciler ve aşı geliştiriciler, hakimler ve savcılar, parlamento üyeleri, müsteşarlar veya bakanlardır.” dedi.

60 yıl önce çalışmak için ülkeye gelenleri Almanya’nın davet ettiğini vurgulayan Steinmeier, “Çünkü bizim onlara ihtiyacımız vardı. Bu ülke size çok şey borçlu.” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı olarak tüm ülke adına teşekkür ediyorum

Göçmenlerin Almanya için yaptıklarını takdir eden Steinmeier, “Almanya’yı sosyal olarak daha açık ve çeşitli, ekonomik olarak daha güçlü ve daha müreffeh yapmak için çok şey yaptınız. Almanya’da bunu kabul etmemiz on yıllar sürdü.” diye konuştu.

Almanya’nın Türkiye’nin yanında başka ülkelerden de iş gücü kabul ettiğini anımsatan Steinmeier, “60 yıl sonra da teşekkür etmek için geç değil. Bir vatandaş ve Cumhurbaşkanı olarak tüm ülke adına teşekkür ediyorum.” dedi.

İlk neslin Almanya’ya gelişlerinde yaşadıklarına da değinen Alman Cumhurbaşkanı, “Tahammül edilmesi zor olan görüntüleri de gördük. İşe alış muayenesi sırasında aşağılayıcı üst arama, Alman sağlık görevlilerinin duygusuz bir rutinle dişleri muayene etmesi, numaralar verilmiş iç çamaşırlı insanlar. Çok sayıda kişinin küçük bir alanda yaşamak zorunda kaldığı harap yurtları gördük. Zor işlerden bitkin düşmüş kökünden koparılan yorgun insanlar.” ifadesini kullandı.

“Misafir işçiler her zaman ikinci sınıf işçilerdi”

Steinmeier, bu tür görüntülerin bugün bile şaşkınlık oluşturduğunu aktardı.

1970’li yıllarda Münih’e gelen Mahir Zeytinoğlu’nun Almanya’daki çalışma şartlarına ilişkin sözlerinden alıntı yapan Steinmeier, Zeytinoğlu’nun “Meslektaş olması gerekenlerin birçoğu ‘Sen yabancısın, getir, yap, git’ diyerek bizi aşağıladı. Misafir işçiler her zaman ikinci sınıf işçilerdi.” ifadelerini kullandığını aktardı.

Ülkedeki ayrımcılığa da değinen Steinmeier, insanların fırsat eşitliği sağlanması konusunda devletin sorumluluğu bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Steinmeier, daha iyi geleceğin toplumda dışlanma ve önyargıların günlük hayatı kapsamaya devam ettiği sürece gerçekleşmeyeceğini kaydetti.

“Yabancı düşmanlığı insan düşmanlığıdır”

Ülkedeki ırkçılığa da değinen Steinmeier, “Farklı ten rengine, dile veya dine sahip insanların hala nefret ve kışkırtmaların hedefi olması beni sarsıyor. İnternette veya sokakta düşmanlık edildiğinde de. Bunlar sadece kelimeler değil, etkisi olan zehirdir.” diye konuştu.

Steinmeier, NSU cinayetlerinin ve Türklere karşı ırkçı saldırılarda bulunulduğu Solingen, Mölln ve Hanau şehirlerinde hayatını kaybedenlerin, kökleri Almanya’nın ve toplumun ortasında olan nefretin kurbanları olduklarını aktararak, “Hala da öyle. İşte bu yüzden bu kurbanlar karşısında hepimiz üzgün, etkilenmiş ve öfkeliyiz. Ancak aciz değiliz. Devletin görevi tüm insanları korumaktır. Yabancı düşmanlığı insan düşmanlığıdır. Almanya’da bu nefrete asla müsamaha göstermeyeceğiz.” dedi.

“Siz buraya geldiğinizden beri biz değiştik”

Ülkede “Alman olma” kavramının da değiştiğini belirten Steinmeier, “Bu ülke Almanya’daki Türk kökenli insanların tarihini kabul ettiğinde biz de kendimizi tanıyoruz. Siz buraya geldiğinizden beri biz değiştik. ‘Alman’ kelimesinin anlamı değişti.” şeklinde konuştu.

Steinmeier, 60 yıl önce Almanya’ya gelenlerin homojen olmadığına işaret ederek, dindar Müslümanların da seküler göçmenlerin de bu topluma ait olduğunu kaydetti.

Daha sonra etkinliğe katılanlar, sunucu Nazan Eckes moderatörlüğünde göçmen olarak Almanya’daki deneyimlerini ve beklentilerini anlattı.

Steinmeier, Türkiye-Almanya İş Gücü Anlaşması'nın 60'ıncı yılında Türkleri kabul etti

Steinmeier, Türkiye-Almanya İş Gücü Anlaşması'nın 60'ıncı yılında Türkleri kabul etti

Steinmeier, Türkiye-Almanya İş Gücü Anlaşması'nın 60'ıncı yılında Türkleri kabul etti

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Kamçatka’daki Krasheninnikov Yanardağı 600 yıl sonra ilk kez patladı

Published

on

By

Kamçatka’daki Krasheninnikov Yanardağı, 600 yıl aradan sonra ilk kez faaliyete geçti. Yanardağın faaliyetinin, Rusya’yı sarsan şiddetli depremlerle ilgili olabileceği belirtildi.

Rusya’da Krasheninnikov Yanardağı 600 yıl sonra ilk kez patladı.

Krasheninnikov Yanardağı, 8,8 büyüklüğündeki depremin ardından patlayan üçüncü yanardağ oldu.

Uzmanlar volkanik hareketliliğin şiddetli depremlerle bağlantılı olabileceğini belirtiyor.
Rus devlet haber ajansının haberine göre; Krasheninnikov Yanardağı’nda son patlama 1463 yılından sonraki 40 yıl içinde gerçekleşti ve o tarihten bu yana yeni bir patlama kaydedilmedi.

Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’nın Kamçatka birimi, patlamanın ardından 6 bin metre yüksekliğe ulaşan bir kül bulutu oluştuğunu bildirdi. Yanardağın yüksekliği ise bin 856 metre olarak açıklandı.

Bu arada Rusya’nın Kamçatka bölgesi bir depremle daha sarsıldı.
Kuril Adaları yakınlarında meydana gelen 7 büyüklüğündeki depremin ardından üç bölgede tsunami uyarısı yapıldı.

Rusya Acil Durumlar Bakanlığı, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Beklenen dalga yüksekliği düşük, ancak yine de kıyıdan uzaklaşmalısınız” dedi.

“Pasifik Ateş Çemberi” son günlerde çok sayıda sismik aktiviteye sahne oldu. Artçı sarsıntıların devam ettiği bölgede yanardağ patlamaları dikkat çekiyor.

Devamını Oku

Dünya

Pakistan’da etkili olan muson yağmurları sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 299’a yükseldi

Published

on

By

Pakistan’da hazirandan bu yana etkisini sürdüren şiddetli muson yağmurları sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 299’a çıktı.

Pakistan devlet televizyonu PTV News’in haberine göre, Pakistan Ulusal Afet Yönetimi Kurumu (NDMA) muson yağmurları dolayısıyla yaşanan can kayıplarına ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamada, 26 Haziran’dan bu yana ülkede etkili olan sel ve sağanak nedeniyle 140’ı çocuk 299 kişinin hayatını kaybettiği, 715 kişinin de yaralandığı belirtildi.

Yağışlar ve selin etkisini hissettirdiği bölgelerde toplam 1676 evin hasar gördüğü, bunların 562’sinin tamamen yıkıldığı ifade edilen açıklamada, selden etkilenen bölgelerden toplam 2 bin 889 kişinin tahliye edildiği, bölgede insani yardım faaliyetlerinin sürdüğünün altı çizildi.

NDMA, 28 Temmuz’da yaptığı açıklamada, etkisini sürdüren şiddetli yağışlar sonucu 279 kişinin öldüğünü, 676 kişinin yaralandığını duyurmuştu.

Güney Asya’da haziran ile eylül ayları arasında etkili olan muson yağmurları, her yıl büyük çaplı doğal afetlere ve kazalara yol açıyor.

Devamını Oku

Dünya

DSÖ’den Gazze’ye sürekli, kesintisiz ve artırılmış sağlık yardımı çağrısı

Published

on

By

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, “(Gazze’ye) Sürekli, kesintisiz ve artırılmış bir sağlık yardımı akışının sürekli olarak kolaylaştırılması için çağrıda bulunuyoruz. Gazze genelindeki hayatlar buna bağlı.” ifadelerini kullandı.

Ghebreyesus, İsrail’in saldırıları altında bulunan ve kıtlığa sürüklediği Gazze’deki duruma ilişkin X’ten paylaşımda bulundu.

DSÖ’nün, 1 Ağustos’tan bu yana Gazze’ye 24 tır dolusu tıbbi malzeme ulaştırdığını belirten Ghebreyesus, bunlar arasında temel ilaçların yanı sıra diğer tıbbi malzemelerin yer aldığını ve ihtiyaçların sağlık ocakları ile hastanelere ulaştırılacağını kaydetti.

Ghebreyesus, “Sürekli, kesintisiz ve artırılmış bir sağlık yardımı akışının sürekli olarak kolaylaştırılması için çağrıda bulunuyoruz. Gazze genelindeki hayatlar buna bağlı.” ifadelerine yer verdi.

– Gazze’de açlık krizi yaşanıyor

İsrail’in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı kuşatması altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su, ilaç, tıbbi gereçler ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.

Gazze Şeridi’nde başta çocuklar olmak üzere açlık nedeniyle ölümler artıyor.

İsrail’in kıtlığı dayattığı Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023’ten bu yana açlık nedeniyle 93’ü çocuk 169 kişi hayatını kaybetti.

Yerel ve uluslararası çevreler, İsrail’in “açlığı ve susuzluğu silah olarak” kullandığını belirtiyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam