Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Stewart:Bu olumlu hareketlenmenin 2017’den sonra en iyi fırsat olduğunu düşünüyorum

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Haspolat’ta bir geçiş kapısı açılması yönündeki önerilerine Kıbrıs Rum tarafının karşı çıkmayacağına inandığını, Rum Yönetimi’nin “transit geçiş” önerisini kabul etmediklerini ve şimdi Rum Yönetiminden başka bir karşı öneri beklediklerini söyledi.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart da BM Güvenlik Konseyi’ne rapor sunması öncesinde gerçekleştirdikleri bu toplantının yapıcı geçtiğini kaydetti. Stewart, halk için önemli olan, geçiş noktaları, Pile yolu, Liderler toplantısı gibi konularda olumlu hareketlenme için 2017 yılından beri yakaladıkları en iyi fırsatın bu olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart, Cumhurbaşkanlığı’nda yer alan görüşmelerinin ardından basına ayrı ayrı açıklamalarda bulundu.

-Tatar: “İki tarafın faydasına olacak konularda iş birliğinin geliştirilmesinin önemini bir kez daha ifade ettim”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, görüşmede Stewart’a ara bölgede yer alan yıl sonu resepsiyonunda kendisine gösterdiği yakın ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ettiğini belirtti. Resepsiyonda her tarafın düşüncelerini paylaştığını ifade eden Tatar, Kıbrıs Türk tarafının hiçbir zaman iletişimden kaçmadığını kaydetti.

İki taraf arasında eşitlik temelinde iş birliği yapılabilmesi için, teknik komiteler tarafından pek çok konuda çalışmalar yürütüldüğünü belirten Tatar, “Kıbrıs meselesinde şu anda nihai bir çözüm görünmüyor, ancak olana kadar, iki tarafın iş birliğiyle her iki tarafın faydasına olacak konularda iş birliğinin geliştirilmesinin önemini bir kez daha ifade ettim” dedi.

İki tarafın kabul edeceği noktalarda geçiş kapısı açılması anlayışının, 15 Ekim’de New York’ta, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulides ile bir araya geldikleri gayriresmi yemekte ortaya çıktığına işaret eden Tatar, Kıbrıs Türk tarafından en başından beri Haspolat’ta kapı açılmasını önerdiğini belirtti.

Tatar, Haspolat’ta ticari araçların ve taksilerin kullanabileceği bir kapı açılmasının KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki ticaretin artması ve Metehan geçiş noktasının rahatlaması için önemli olduğunu kaydetti.

KKTC ve Güney Kıbrıs arasında 9 geçiş noktası bulunduğuna işaret eden Tatar, “Trafiğin yüzde 65’i Metehan sınır kapısındadır. Haspolat kapısının açılması çok mantıklıdır. Kıbrıs Rum tarafının da buna karşı çıkmaması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

-Transit geçişler

Haspolat’ta ticari araçların kullanacağı bir kapı açılmasına Rum Yönetimi’nin de olumlu baktığına inandığını ifade eden Tatar, “Karşılığında her zaman olduğu gibi bir şey almak istiyorlar. Bu ne olabilir?… Transit (Güney Kıbrıs’ın bir bölgesinden Güney Kıbrıs’ın başka bir bölgesine geçiş için sadece Kıbrıslı Rumların kullanacağı) geçişleri kabul etmeyiz. Bu mesajı verdik. Ne Erenköy’den ne Kiracıköy’de…” diye konuştu.

“Transit geçişlere bizim onay vermemiz mümkün değildir. Çünkü kapı niteliğinde değildir” diyen Tatar, şimdi başka bir karşı öneri beklediklerini, bu önerinin yılbaşında gelebileceğini kaydetti.

-Pile -Yiğitler yolu

Pile- Yiğitler yolunda yaşananları da Stewart’a hatırlattığını belirten Tatar, Pile- Larnaka arasında yapılan yola kimsenin karşı çıkmadığını, buna karşın Pile-Yiğitler yolu yapım aşamasında çıkan olayların Kıbrıs Türk tarafını çok rahatsız ve tedirgin ettiğini kaydetti. Tatar, Pile halkının geçişlerde yaşadığı sıkıntının ortadan kaldırılması için Pile-Yiğitler yolunun tamamlanması gerektiğini Stewart’a aktardığını belirtti.

-“Di Carlo genişletilmiş toplantı hazırlığı için Ocak’ta adaya gelecek”

Liderler ve garantör ülkelerin katılımıyla yapılacak genişletilmiş toplantıyla ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary Di Carlo’nun Ocak’ta genişletilmiş toplantıya yönelik hazırlık için adaya geleceğini belirtti. Tatar, “Bu toplantının herhalde Şubat veya Mart aylarında olması beklenmektedir” dedi.

KKTC ve Türkiye’nin pozisyonunun, müzakere sürecinin ancak Kıbrıs Türkü’nün egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün teyidi ile başlayabileceği noktasında olduğunu belirten Tatar, her iki halkın yararına olabilecek iş birlikteliklerine yönelik görüşmelere, gayriresmi görüşmelere hiçbir zaman karşı olmadıklarını da belirtti.

Doğu Akdeniz’deki gelişmelere de işaret eden Tatar, bu gelişmelerin KKTC’nin önemini daha da arttırdığını söyledi.

Tatar, garantör ülke, bölgedeki en büyük ve bölgede söz sahibi olan ülke olarak Türkiye’den, sık sık, “Kıbrıs’la ilgili yeni siyasetinden asla vazgeçmeyecekleri, Cumhurbaşkanı Tatar’ın siyasetinin tamamıyla arkasında durdukları” yönünde açıklamalar geldiğine de işaret etti.

Colin Stewart’ın New York’ta 2025 Ocak sonunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne rapor sunacağına da değinen Tatar, BM Genel Sekreteri Kıbrıs Şahsi Temsilcisi María Holguín Cuéllar’ın raporunda yer verdiği “Kıbrıs’ta ortak zemin bulunmadığı’”ifadesini ve Birlemiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 15 Ekim’de kullandığı “her iki tarafın farklı pozisyonda olduğu” ifadesini Colin Stewart’ın da raporunda kullanmasını temenni ettiklerini kaydetti.

Bunların tarihi raporlar olduğunu belirten Tatar, bu nedenle bu ifadelerin de kayda geçmesinin önemli olduğunu belirtti.

-Stewart :”Çok yapıcı bir görüşme oldu”

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart ise, Ocak’ta Güvenlik Konseyi’ni bilgilendireceğini bu çerçevede Tatar’la yaptığı görüşmenin “çok yapıcı” geçtiğini ifade etti

Görüşmede yeni geçiş kapıları noktasında nasıl mesafe kat edilebileceğini de görüştüklerini aktaran Stewart, Tatar’ın Kıbrıs Türk tarafı için Pile- Yiğitler yolu sorunun çözülmesinin önemi olduğunu ifade ettiğini, bunun kendisi için de önemli olduğunu Tatar’a anlattığını belirtti.

Yapıcı bir görüşme olduğunu, günün sonunda olumlu hissettiğini belirten Stewart, “Bunun, insanları ilgilendiren konularda, gerek geçiş noktaları gerek Pile yolu, gerekse bir sonraki liderler toplantısı olsun, olumlu bir hareketlenme için 2017’den sonra, en iyi fırsat olduğunu düşünüyorum” dedi.

Genişletilmiş toplantı için henüz bir gün belirlenmediğini belirten Stewart, genişletilmiş toplantının daha olumlu koşullarda yapılabilmesi için bu detaylı çalışmaları sürdürmek istediklerini belirtti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Guterres’ten yapay zekanın basın özgürlüğü için ciddi riskler oluşturduğu uyarısı

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yapay zekanın basın özgürlüğü açısından ciddi tehditler barındırdığı uyarısında bulundu.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla X’teki hesabından açıklama yapan Guterres, basın özgürlüğünün benzersiz bir tehdit altında olduğunu belirtti.

Guterres, paylaşımında “Yapay zeka, ifade özgürlüğünü destekleyebilir ya da bastırabilir. Önyargılı algoritmalar, açık yalanlar ve nefret söylemleri internetin mayınlarıdır.” ifadelerini kullandı.

Guterres, dijital tehditlerle mücadelenin en etkili yolunun doğrulanmış gerçeklere dayanmak olduğunu vurgulayarak, doğruluk ve tarafsızlık ilkesine bağlı haberciliğin önemine dikkati çekti.

BM tarafından 1993 yılında alınan kararla 3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanmaya başlandı.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nün bu yılki teması ise “Cesur Yeni Dünyada Habercilik: Yapay Zekanın Basın Özgürlüğüne ve Medyaya Etkisi” olarak belirlendi.

Devamını Oku

Dünya

Prens Harry, ailesiyle barışmak istediğini söyledi

Published

on

By

İngiltere Kralı 3. Charles’ın oğlu Sussex Dükü Prens Harry, ailesiyle barışmak istediğini belirtti.

Kraliyet Ailesiyle yaşadığı sorunların ardından ABD’de yaşamaya başlayan Prens Harry, kendisine sağlanan polis koruması seviyesinin düşürülmesi kararını taşıdığı mahkemenin karar duruşması ardından BBC’ye açıklamalarda bulundu.

Prens Harry, ailesiyle olan ilişkilerine yönelik değerlendirmelerde bulunarak, “Bazı aile üyelerimle aramda çok sayıda anlaşmazlık vardı.” ifadelerini kullandı.

Prens, Kraliyet Ailesi’ni affettiğini ancak 2023’te yazdığı anılar yüzünden ailesinin kendisini affetmediğini söyledi.

Prens Harry, “Ailemle barışmak istiyorum. Kavgayı sürdürmenin bir manası yok. Hayat çok değerli. Babamın (Kral Charles) ne kadar ömrü kaldığını bilmiyorum ama bu koruma meselesi yüzünden benimle konuşmuyor. Barışmak iyi olurdu.” ifadelerini kullandı.

– “Memleketimi çocuklarıma gösteremeyecek olmaktan dolayı üzüntü duyuyorum”

Kendisine sağlanan polis korumasının kaldırılması ve güvenlik seviyesinin düşürülmesini taşıdığı mahkemeyi kaybetmesinin kendisi açısından üzücü olduğunu aktaran Prens Harry, “Şu an ailemi İngiltere’ye güvenli şekilde getirmem imkansız. Eşimi ve çocuklarımı İngiltere’ye getirebileceğim bir dünya göremiyorum.” dedi.

İngiltere’yi özlediğini anlatan Sussex Dükü, “Memleketimi çocuklarıma gösteremeyecek olmaktan dolayı üzüntü duyuyorum.” diye konuştu.

Prens Harry, Başbakan Keir Starmer ve İçişleri Bakanı Yvette Cooper’dan kararı gözden geçirmesini isteyeceğini de kaydetti.

Eşiyle ABD’ye taşınma kararı almalarının ardından koruma seviyesinin düşürüldüğünü hatırlatan Prens Harry, bu kararın Kraliyet Ailesine geri dönmeleri için alındığını savundu.

Prens Harry, “Hükümet de olsanız, Kraliyet Ailesi de olsanız, babam ya da ailem de olsanız tüm farklılıklara rağmen güvende olduğumuzdan emin olmak istemez misiniz?” diye sordu.

Sussex Dükü Prens Harry ve eşi Meghan Markle, 2020 yılında Kraliyet Ailesiyle yaşadıkları sorunları öne sürerek kraliyet görevlerinden ayrılmış ve ABD’ye taşınmaya karar vermişti.

Dük ve Düşese verilen yüksek düzeyli polis koruması seviyesi düşürülmüştü.

Devamını Oku

Dünya

İsrail, Suriye’ye hava saldırısı düzenledi

Published

on

By

İsrail’e ait savaş uçakları, Suriye’nin başkenti Şam ile Hama, Lazkiye, Dera ve Kuneytra illerine hava saldırıları düzenledi.

Şam’ın Haresta ile Tel Mınin bölgelerini hedef alan İsrail uçakları, Hama, Lazkiye, Dera ve Kuneytra saldırdı.

Bu kentlere düzenlenen en az 12 saldırıda can kaybına ilişkin, resmi makamlardan henüz bilgi paylaşılmadı.

Şam yönetimi, İsrail’in saldırısına sert tepki gösterdi. Suriye Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, İsrail’in Suriye’nin egemenliğini hedef aldığı vurgulandı, “Pervasız eylemler” olarak nitelenen saldırılar ile İsrail’in bölgeyi istikrarsızlaştırdığının altı çizildi.

İsrail uçakları dün de Şam’da Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınlarına saldırmıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam