Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Sucuoğlu:Görevin UBP’ye verilmesi yönünde bir talebimiz olmadı, asla

Published

on

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı, Başbakan Faiz Sucuoğlu, Cumhurbaşkanı’nın değerlendirdikten sonra en kısa zamanda hükümet kurma için görevlendirme yapacağını belirterek, “Ama bize mi yapılır, başka bir partiye mi yapılır onu konuşmadık” dedi.

Cumhurbaşkanı ile görüşmesinde hükümet kurma görevinin UBP’ye verilmesi yönünde bir talepleri olmadığını vurgulayan Başbakan Sucuoğlu, “Öyle bir talebimiz olmadı, asla” şeklinde konuştu.

UBP Genel Başkanı, Başbakan Sucuoğlu, Cumhurbaşkanı Esin Tatar ile görüşmesinin ardından basına açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı ile genel değerlendirme yaptıklarını ve karşılıklı görüşlerini ilettiklerini belirten Sucuoğlu, Cumhurbaşkanı’nın değerlendirerek, hükümet kurma görevini hangi partiye vereceği konusunda karar aldıktan sonra ilgili parti başkanıyla temasa geçip, görevin tevdi edileceğini kaydetti.

Sucuoğlu açıklamasının ardından soruları da yanıtladı.

“Daha önceki açıklamanızda görevin sizlere verileceğini söylemiştiniz. Bir değişiklik mi var?” sorusuna Sucuoğlu,
“Bizlere verilecek değil aritmetik olarak Ulusal Birlik Partisi’ne verilmesi anlamında söyledim ben onu. ‘Bizlere verilecek’ o bizim haddimize değil” şeklinde yanıt verdi.

UBP’nin komitelerdeki çoğunluğuna ve 3 ay önce yapılan seçimlerde 24 vekille açık ara önde çıkan parti olduğuna dikkat çeken Faiz Sucuoğlu, “Dolayısıyla daha mantıklı ve daha olası olarak sorulan soruya karşı verdiğimiz cevap buydu… Bize verileceğine Cumhurbaşkanı kendi karar verdir. Biz karar veremeyiz” şeklinde konuştu.

Bunun Cumhurbaşkanı’nın kendi değerlendirmesi sonucunda ortaya çıkacağını ifade eden Sucuoğlu, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) ziyaretini izleme fırsatı bulduğunu anlattı.

Sucuoğlu, CTP’nin görüşünün “bize verilirse ve biz kuramazsak erken seçim gündeme gelsin” şeklinde olduğunu ifade ederek, bunun anayasal anlamda ve alışılagelmiş etik kurallar çerçevesinde doğru bir yaklaşım olmadığını belirtti.
UBP’ye vermeyeceksiniz, ana muhalefete vereceksiniz ve ana muhalefet partisi kurarsa kurar, kurmazsa da erken seçim tarihi ortaya çıkar” şeklindeki görüşün doğru olmadığını dile getiren Başbakan Sucuoğlu, bunu Cumhurbaşkanı’nın kendi ekipleriyle değerlendireceğini söyledi.

Şart koşmanın özünün “Ben kabul etmem” demek olduğunu ifade eden Faiz Sucuoğlu, bu şartların yerine gelmesinin hem anayasal anlamda hem de genel etik kuralları içinde mümkün olmadığını belirtti.

“Böyle bir dünya yok” diyen Başbakan Sucuoğlu, “Demek ki bu şunu gösteriyor. Ana muhalefet partisi, partileri hükümet kurma düşüncesinde değiller. İlk intiba bu… Hükümeti kurma niyeti olan parti veya partiler ‘değerlendiririz’ der” şeklinde konuştu. Sucuoğlu, bunun aksinin, “Bana boşuna verme, ben öyle bir düşüncede değilim” demek olduğunu belirtti.

“Cumhurbaşkanı görevi ne zaman tevdi edeceğine dair bir şey söyledi mi size?” sorusu üzerine Sucuoğlu, şunları kaydetti:

“Hayır değerlendireceklerini söylediler. Değerlendirdikten sonra da en kısa zamanda görevlendirme yapılacak. Ama bize mi yapılır, başka bir partiye mi yapılır onu içeride konuşmadık. Kendisi değerlendirecek o değerlendirme sonucunda da vereceği karar doğrultusunda gereğini yapacak.”

“Ana muhalefet liderinin hükümet kurma görevinin tekrardan UBP’ye verilmesinin etik olmayacağı” yönündeki görüşü sorulan Başbakan Sucuoğlu, “Konuşmaları sayın muhalefet liderinin etik mi sizce?” diye sordu.

Hükümet kurma görevinin şartlı kabul edilmesine yönelik eleştirilerini yineleyen Başbakan Sucuoğlu, “Etik bu ise, o zaman demek ki etik kuralların anlayışı farklılaştı” dedi.

Cumhurbaşkanı ile görüşmesinde hükümet kurma görevinin UBP’ye verilmesi yönünde bir talepleri olmadığını vurgulayan Başbakan Sucuoğlu, şunları kaydetti:

“İçeride öyle bir talebimiz olmadı, asla… Ama sorulduğu zaman bir soru, aritmetik olarak aklın yoluna baktığınız zaman, 24 milletvekili artı komitelerdeki bir fazlalık böyle bir yolu gösteriyor. Ama efendim işte ‘bana verin veya bize verin’ öyle bir talebimiz olmadı. Veya ‘biz kuramazsak erken seçime gidelim, seçim tarihini de belirleyelim’ yok böyle bir şey yok. Bunu Cumhurbaşkanı’nın takdirine bırakacaksın. O takdir çerçevesinde vereceği karar ne ise o karar doğrultusunda da görevi alacak olan arkadaşlar denemesini yapacak. Belli ki her halükarda bir koalisyon hükümeti olacak tekrardan. Bu koalisyon hükümetiyle ilgili diğer partilerle görüşülür. Diğer partilerden olumlu bir sinyal gelirse de oturulur, ortak paydada hemfikir olunursa da hükümet kurulur. Onun için, ‘etiktir, etik değildir, hangisi etiktir? Oraya girersek çıkamayız işin içinden.”

Kabine değişikliği hakkındaki bir soru üzerine Sucuoğlu, “Bizim belli prensiplerimiz, belli duruşumuz var o konuda herhangi bir taviz vermemizin mümkün olmadığını basınla paylaştık. Aynı durumdayız ve aynı kararlılıktayız” şeklinde konuştu.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam