Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Sucuoğlu:Temmuz ayına kadar fiyatlandırmada başka alternatif gündeme gelecek

Published

on

Başbakan Faiz Sucuoğlu, katıldığı programda soruları  yanıtladı.

Başbakan, hükümet oluşumu, bakanların atanması, Türkiye ile ilişkiler ve bazı basın yayın organlarında yaratılan yalan haberlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

“MECLİS BAŞKANLIĞI İLE KRİTİK BİR EŞİĞİ AŞMIŞ BULUNUYORUZ”

Zorlu Töre’nin Meclis Başkanı olma süreciyle ilgili soru üzerine Sucuoğlu, kendisinin takdiri ve UBP Meclis Grubu kararınca, Zorlu Töre adını belirlediklerini, İdare Amiri, Meclis Komiteleri, AKPA Heyetlerinin de grup kararıyla belli olduğunu söyledi.

Süreci öngördüğünü ancak kapalı oy yönteminde, vekillerin vicdanlarıyla hareket ettiklerini belirten Sucuoğlu, sonunda müdahale ettiğini ve meclis grubunu seçim sırasında toplantıya çağırarak durumun önemi konusunda uyardığını ifade etti.

Başbakan Sucuoğlu, “ Bu seçim kritik bir eşikti. Bunu bekliyordum zaten. Benimle ilgili bir durum kesinlikle yok. Başka nedenler vardı. Konuyu fazla açmak istemem. Ama önemli bir eşiği geride bıraktık. “ dedi.

Sucuoğlu, Meclis komitelerinde hükümet üyesi UBP’nin üyelerinin sayesinde kararların oyçokluğu ile geçebileceğini de hatırlattı.

“BAZILARI ALDIKLARI ÖDEV GEREĞİ, İLİŞKİLERİ BOZMAK VE GERGİNLİK YARATMAK İSTİYOR”

Antalya Diplomasi Forumuna davet almadığı ile ilgili basında çıkan bazı haberlere çok sert tepki gösteren Başbakan Sucuoğlu, “ Bir deli kuyuya bir taş atar, 50 tane akıllı bazen çıkaramaz” Dedi.

Antalya Diplomasi Forumu’na 10 Şubat 2022 tarihinde aldığı yazılı daveti kamuoyu ile paylaşan Sucuoğlu, “Yalanları yalanlamaktan usandık” diye konuştu.

Başbakan konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

 

Belli kişiler, aldıkları ödev gereği, ilişkileri bozmak ve gerginlik yaratmak istiyor. Bunlar belli kişilerdir. Ama üzücü olan, basında aklıbaşında olanlar da bunlara inanıyor ve alıp paylaşıyor. Utanmadan yalan haber yazılıyor. Kim olduğunu biliyorum. Dün utanmadan meclise geldi. Kendisine gerekeni söyledim. Burada konu Faiz Sucuoğlu değil. Makam… Ayıptır… Senin haddine mi ? Bu gazetecilik değildir. Yalan yazılıyor daha da üzücü olan bu yalanlara insanlarımız inandırılmaya çalışılıyor, yorumlar yapılıyor…” diye konuştu.

Sucuoğlu, sürekli yalan haber yaymaya çalışan 2-3 kişiye, halkın ve çoğunluktaki güvenilir basının kulak asmamasını istedi.

Basında, her görüşten çok sayıda isimle sürekli irtibat halinde olduklarına işaret eden Sucuoğlu, gelen soruları mutlaka yanıtlamaya çalıştığını, ancak huzursuzluk çıkarmak isteyenleri de iyi bildiklerini ve bunu hoş karşılamadıklarını söyledi.

“KABİNEDE TECRÜBEYE ÖNCELİK VERMEK İSTEDİM”

Kabine ile ilgili detayların sorulması üzerinde de Sucuoğlu, benzersiz bir ekonomik sürecin ilerlediğini, ilk etapta tecrübeli isimlere öncelik vermek istediğini söyledi.

Sucuoğlu, “ İlk kez 9 yeni vekilimiz meclise girdi. Teamül gereği mecbur kalmadıkça yeni isimlerden bakan atanmamıştır. Bize büyüklerimiz ‘ Önce Meclisin tozunu yutmanız gerekir’ demişti. Yenilerin belli bir süre tecrübeye ihtiyacı var. 9 yeni arkadaşımızın iyi yetişmelerini istiyoruz. Yasaların içeriği, komite çalışmaları, kürsü hakimiyeti, muhalefete kapsamlı yanıt.  Yeniler bir süre tecrübe kazanmalı. 24 Vekilli partide, 9 adayımızı harcatmayız. 9 Arkadaşımız da çok dolu ve bilgili. Mesleklerinde çok başarılı.” Diye konuştu.

UBP’nin kurumsal  ve tarihsel geçmişinden aldığı güçle, hükümeti yürüteceğine işaret eden Sucuoğlu, 5 yıllık görev süresi içinde kabinede değişiklik ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.

Sucuoğlu, “  Bu bir bayrak yarışıdır. Başarısızlık, adapte olamama durumu ortaya çıkarsa, değiştirme görevi bana düşer. Koalisyon Hükümeti 5 yıllıktır. UBP bacağında 5 yıllık süre içinde bayrak yarışı devam edecek. Yeni arkadaşlarımız da tecrübe edindiğinde görev alacak. Bu gayet doğal. Kendini yenileme, sinerji lazım. Süreç içerisinde, bir ya da  iki değişiklik mümkün. Kabine içinde ahenk bozulmamalı. Ama altını çizeyim. Değişiklik, gerekirse olacak.” dedi.

Bakanların performansını anketlerle değerlendireceklerini yineleyen Sucuoğlu, bakanlıkta ortaya konulacak verim ve vatandaşın görüşüne sürecin ilerleyeceğini vurguladı.

Sucuoğlu, “ Yalan makinelerine inanmayın. 3-5 gün içerisinde, kısa vadede, çok anormal bir durum olmazsa, kabinede değişiklik olmayacak. Çok benzersiz bir süreç yaşıyoruz. Savaşın içindeyiz. Gıda, hammadde sıkıntısı var. Yükümüz ağır. Bu ağır görev içerisinde, görevini iade etmek isteyen olursa, o zaman değişiriz. Ama kehanet yürütmem. Herkes görevinin başında ” dedi.

Soru üzerine Tahsin Ertuğruloğlu’nun çok değerli bir isim olduğunu, UBP’de başkanlık yaptığını, yakın dostlukları bulunduğunu hatırlatan Sucuoğlu, şu an için bir görevi olmadığını söyledi.

Türiye ile bir kriz yaşandı mı sorusuna da Başbakan Sucuoğlu, “ Türkiye isim bazında şöyle olacak diyen bir devlet değildir.Olur mu öyle şey? Dünya devleti, durup isim üzerinde mi konuşacak. Ama bölgesel bir güç olarak Anavatan Türkiye için politikalar önemlidir” diye konuştu.

Sucuoğlu, Anavatan Türtkiye ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın birlikte yürüttüğü egemen eşitlik temelinde çözüm  politikasına UBP ve hükümet olarak tam destek verdiklerini söyledi.

HÜKÜMET ÇALIŞMALARI

Hükümetin gündeminde en önemli gündem maddesinin şu an için yere yönetimler reformu olduğunu belirten Başbakan Sucuoğlu, Bakanlar Kurulu’nda konunun ele alındığını açıkladı.

Sucuoğlu, “ Kabineye kapsamlı sunum yapıldı. 4 Yasa Tasarısı konuyla ilgili hazır. Bir pakert hazırlanmıştır. Belli aralıklarla geçmesini istiyoruz. 28 Belediyede ciddi maddi sıkıntı vardır. Elimizi taşın altına koyacağız. Kapatma değil, beldiyeleri bütünleştirme istiyoruz. Çalışanların maaş ve özlük haklarını dikkate alan bir sistem istiyoruz. Belediyeleri bir çatı altına toplamak, güçlerini vatandaşa daha kaliteli hizmet için birleştirmek daha iyi olacaktır. Özellikle bazı belediyelerin ayakta kalması için bu adımları atmak zorundayız” dedi.

“BELEDİYELER KAPANMAYACAK, BÜTÜNLEŞECEK”

Belediyelerin kapatılacağı yönündeki haberlerin doğru olmadığını vurgulayan Sucuoğlu, belediyelerin bütünleşeceğini, çalışanların işsiz kalmasının sözkonusu olmadığını vurguladı.

Sucuoğlu, yerel yönetimler reformu ile belediyelerin görev ve gelirlerinin artacağının altını çizdi.

20 Bin Nüfüslu Gönyeli’nin Lefkoşa’dan ayrı kalacağının görüldüğünü ifade eden Sucuoğlu, UBP Lefkoşa Belediyesi adaylığı için de “henüz erken” dedi.

Yerel seçimlerle seçim yasaklarının başlayacağını, 2 aylık bir kayıbın daha olacağını kaydeden Sucuoğlu, böylesi kritik bir ekonomik ve mali tablo öncesinde bu zaman kaybını kabullenemediğini vurguladı ve “ Bunu konuşmak lazım” diye konuştu.

“BEN DEĞİL BİZ ANLAYIŞI HER KESİMDE HAKİM OLMAYA BAŞLADI”

Başbakan Sucuoğlu, ekonomik örgütlerle istişare ve diyaloğu artıracaklarını belirterek, “ Herkesin ben değil biz demeye başladığını görüyorum. Bu da beni gelecek için çok umutlandırıyor” diye ekledi.

Enerjinin kara delik haline geldiğini, 3-4 kat zararına satan bir kurumun dünyada benzeri olmadığını ifade eden Sucuoğlu, zammın olmaması halinde karanlık geleceğini, ancak  Temmuz ayına kadar da fiyatşandırmada başka alternatif gündeme geleceğini, akaryakıt fiyatlarında da indirim beklendiğini söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam