Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Suriye’de Türk ve Katarlı yardım kuruluşlarının inşa ettiği 10 bin kişilik “Umut Şehri” açıldı

Published

on

Katar Charity Kurumu ve İHH İnsani Yardım Vakfının işbirliğinde Suriye’nin Azez ilçesinde inşa edilen ve iç savaştan etkilenen yaklaşık 10 bin kişinin ikamet edeceği “Umut Şehri” açıldı.

Katar Charity Kurumu ve İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından inşa edilen “Umut Şehrinin” açılışı için Azez ilçesinde program düzenlendi.

Programa İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu, Katar İşbirliği Bakanı Meryem El-Misned, Türkiye Dışişleri Bakanlığı Küresel ve İnsani Konular Genel Müdürü Korhan Karakoç, Kilis Valisi Tahir Şahin, Halep Başkonsolosu Hakan Cengiz, Katar Büyükelçiliği Temsilcisi Omar Hassan El- Hil, Suriye İnsani İşler Koordine Ofisi Adullrazak Şamsedin, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Katar Charity İcra Kurulu Başkanı Yusuf El- Kuwari, İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Sekreteri Durmuş Aydın, AFAD Başkan Yardımcısı Hamza Taşdelen ve Katar Charity Temsilcisi Nawaf Alhamadi katıldı.

Burada konuşan Katar İşbirliği Bakanı Meryem El- Misned, “Ailemizden saydığımız Suriye halkıyla birlikte olmak bizleri mutlu ediyor. Bu özel güne tanıklık ediyoruz. Bugün Umut Şehrinin açılışını yapıyoruz. Özgürlük için gayret eden Suriye halkının geçmişte olduğu gibi bugünde yanlarındayız.” dedi

İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu ise proje için emeği geçenlere teşekkür ederek, Türkiye Cumhuriyeti olarak birçok alanda Katarla işbirliği yapıldığını söyledi.

Karaloğlu, “Suriye coğrafyasında barınmadan, insani yardıma, eğitimden sağlığa birçok alanda yardım ediyoruz. İşte bugün açılışını yaptığımız Umut Şehri faaliyetlerimizin en somut örneğidir. Bugün burada bir tarafta Katar Charity, bir tarafta İHH İnsani Yardım Vakfı işbirliğiyle 1400 konutluk bu şehri açıyoruz.” diye konuştu.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de “Biz kendi çocuklarımız için neyi düşünüyorsak Suriyeli çocuklarımız için onu düşünüyor, onu istiyoruz. Bugün bu açılışla Türkiye, Suriye ve Katar olmak üzere kardeşlik adına tarih yazıyoruz.” ifadesini kullandı.

Katar Charity İcra Kurulu Başkanı Yusuf El- Kuwari de “İnsani yardımın ne kadar büyük bir katkıya vesile olduğunu hep beraber görüyoruz. Umut Şehrinin açılışını gerçekleştirmek için buradayız. Katarlı hayırseverlerin katkılarıyla bu projeyi gerçekleştirdik. Bu şehir 14 yıl boyunca savaşın zulmüne maruz kalan ve göç etmek zorunda kalan Suriye halkına bir armağandır.” dedi.

İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Sekreteri Durmuş Aydın ise İHH olarak iç savaşın başından beri Suriye halkının yanında olduklarını söyledi.

Aydın, “Bugün burada umut ve dayanışmanın göstergesi olan Umut Şehrimizin açılışını gerçekleştirmek için bir aradayız. Suriye’de 2011 yılında başlayan kriz o günden bu yana milyonlarca insanın hayatını derinden etkiledi. Ancak İHH olarak bizler Suriye halkını hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Bugün burada Katar Charity ile sayısız projelerin bir yenisini ve en kapsamlısını hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Suriye’nin Azez ilçesindeki “Umut Şehri” projesi kapsamında, 280 dönüm arazi üzerine 9 mahalle kuruldu.

Yaklaşık 10 bin kişinin kalacağı “Umut Şehri”nde 1400 konutun yanı sıra dört okul, cami, halk eğitim merkezi, spor kompleksi, klinik, çok amaçlı konferans salonu, idare binası, polis merkezi ve 50 dükkandan oluşan bir çarşı bulunuyor.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Madleen gemisindeki aktivistlerden Thunberg: “(İsrail tarafından) uluslararası sularda kaçırıldık”

Published

on

By

İsrail’in Gazze’ye insani yardım taşırken uluslararası kara sularında alıkoyduğu Madleen gemisindeki 12 insan hakları aktivistinden biri olan Greta Thunberg, İsrail tarafından kaçırıldıklarını ve bunun İsrail’in işlediği “sayısız ihlallerden biri” olduğunu söyledi.

İsveçli aktivist Greta Thunberg, İsrail tarafından sınır dışı edilmesinden sonra Paris Charles de Gaulle Havalimanı’nda basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Gazze’ye yardım götürmek için yola çıkan ve daha sonra İsrail tarafından engellenen Madleen gemisinde bulunan 12 aktivistten biri olan Thunberg, İsrail güçleri tarafından kaçırıldıklarını belirtti.

“Uluslararası sularda kaçırıldık” diyen Thunberg, daha sonra “kendi iradeleri dışında İsrail’e götürüldüklerini” kaydetti.

Thunberg, Gazze’ye yönelik ablukayı kırmak için yola çıktıklarını ve Madleen’de bulunan arkadaşları ile “hiçbir yasayı çiğnemediklerini” vurgulayarak, İsrail tarafından alıkonmalarına ilişkin, “Bu, İsrail tarafından işlenen sayısız ihlaller listesine eklenen bir başka kasıtlı hak ihlalidir.” dedi.

Öte yandan Thunberg, İsrail güçleri tarafından alıkonmalarının “Filistin halkının yaşadıkları ile kıyaslanamayacağını” ifade etti.

Gazze’ye insani yardımların bir an önce ulaştırılmasını ve İsrail işgalinin, baskısının ve sistematik şiddetinin sona ermesini istediğini söyleyen Thunberg, Filistin’i desteklemekten geri durmayacaklarının altını çizdi.

İsrail, alıkoyduğu Madleen gemisindeki 12 insan hakları aktivistinden aralarında Greta Thunberg’in de yer aldığı 4 kişiyi sınır dışı edeceğini, bunu reddeden 8 aktivistin ise mahkemeye çıkarılacağı duyurmuştu.

– İsrail, Madleen gemisine müdahale etmişti

“Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition)” adlı sivil toplum kuruluşunun Gazze’ye yönelik ablukayı kırıp bölgeye yardım götürme amacıyla düzenlediği son misyon çerçevesinde 18 metrelik gemi, 1 Haziran’da İtalya’nın Katanya kentindeki San Giovanni Li Cuti Limanı’ndan Gazze için yola çıkmıştı.

Madleen gemisindeki aktivistler, İsrail ordusunun müdahale etmesi durumunda barışçıl tutumlarını sürdüreceklerini ve direniş göstermeyeceklerini duyurmuştu.

İsrail ordusu, dün Gazze’ye yönelik ablukayı kırmayı amaçlayan Madleen gemisine müdahale etmiş ve gemidekileri alıkoymuştu.

Gemide, Avrupa Parlamentosunun Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı Yasemin Acar’ın yanı sıra Türkiye’den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya’dan Thiago Avila, İspanya’dan Sergio Toribio, Hollanda’dan Marco van Rennes, Fransa’dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad bulunuyordu.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda ve Norveç’ten, iki İsrailli bakana yaptırım kararı

Published

on

By

İngiltere, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda ve Norveç, Batı Şeria’da Filistinlilere karşı nefreti kışkırttığı için İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’e karşı yaptırım kararı aldıklarını açıkladı.

İngiltere, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda ve Norveç dışişleri bakanları, ortak açıklama yaparak İsrailli bakanlar için yaptırım kararı aldıklarını duyurdu.

Açıklamada, Filistinlileri evlerinden çıkarma, saldırganlık ve insan hakları ihlalleri yönünde yapılmış aşırıcı söylemlerin kışkırttığı yerleşimci şiddetinin iki devletli çözümü baltaladığına işaret edildi.

Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin çok sayıda Filistinli sivilin ölümüne neden olduğu ve toplulukları yerlerinden ettiği vurgulanan açıklamada, “Biz, İsrailli ve Filistinliler için güvenlik ve onuru, bölge için uzun vadeli istikrarı sağlayacak iki devletli çözüme bağlı olmayı sürdürüyoruz. Ancak bu durum, aşırılık yanlısı yerleşimci şiddeti ve yerleşimleri genişletmeyle tehlikeye atılıyor.” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, Ben-Gvir ve Smotrich’in aşırılık yanlısı yerleşimci şiddetini kışkırttığına ve Filistinlilerin insan haklarının ihlal edilmesine neden oldukları belirtildi.

Aşırılık yanlısı söylemler neticesinde Filistinlilerin yerinden edilmesinin ve Batı Şeria’da gasbedilmiş Filistin topraklarına yeni İsrail yerleşimlerinin kurulmasının tehlikeli bir girişim olduğuna işaret edilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“Bu eylemler kabul edilemez. İsrail hükümetiyle bu konuda geniş kapsamlı bir temas kurduk yine de şiddet olaylarının failleri eylemlerini dokunulmazlık ve cesaretle sürdürdü. Bu nedenle sorumlulara hesap sormak için bir adım atıyoruz. İsrail hükümeti, uluslararası hukuktan kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmelidir. Biz de yayılmacı, şiddet ve aşırılık yanlısı eylemlere karşı anlamlı adımlar atması çağrısı yapıyoruz.”

İki İsrailli bakanın İsrail’in güvenlik ve dünyadaki pozisyonunu da tehlikeye attığını belirten 5 imzacı ülkenin açıklamasında, “Hala, İsrail halkıyla ortak değerlerimiz, onların geleceği ve güvenliği temelinde güçlü bir ilişki kurmak istiyoruz.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Açıklamada, bugün alınan yaptırım kararlarının Batı Şeria’daki eylemlere odaklandığı belirtilirken Gazze’de yaşananlardan ayrı tutulmaması gerektiği de kaydedildi.

Gazze ve Batı Şeria’daki Filistinlilerin yerlerinden edilmemesi gerektiği vurgulanan açıklamada, Filistin topraklarının daraltılmamasının önemine işaret edildi.

Acil bir ateşkes, esirlerin salıverilmesi ve Gazze’ye insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısı yapılan açıklamada, Hamas tarafından yönetilmeyen bir Gazze ve iki devletli çözüm için siyasi bir yol haritası gerektiği bildirildi.

– Yaptırımlara ilişkin detaylar

İngiltere Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Ben-Gvir ve Smotrich’e uygulanacak yaptırımlara ilişkin detaylar paylaşıldı.

İki bakanın Filistinli sivillere yönelik devam eden kışkırtmaları nedeniyle uygulanan yaptırımların hemen yürürlüğe girdiği belirtilen açıklamada, “İngiltere, kamuya açık ya da özel görüşmelerde (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümetini gelecekteki Filistin devletini baltalayan yasa dışı yerleşim yerlerini genişletmemeye, yerleşimci şiddetini bastırmaya ve iki bakanın kışkırtıcı aşırılık yanlısı ifadelerini kınamaya çağırdı.” değerlendirmesi yer aldı.

Açıklamada, Smotrich ve Ben-Gvir’in Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik saldırganlık ve şiddet eylemlerini teşvik etmek, zalimce, insanlık dışı, aşağılayıcı muamele ve cezaya maruz kalmama hakkını ihlal eden faaliyetlerde bulunmak, bunlara katılmak, teşvik etmek ve desteklemekten sorumlu olduğu belirtildi.

Ben-Gvir ve Smotrich’e yönelik mal varlıklarını dondurma, seyahat yasağı, şirket yöneticisi, kurucusu olmama ya da şirket tanıtımına katılma yasağı yaptırımlarının uygulanacağı açıklandı.

– İsrail yaptırıma yanıt verileceğini açıkladı

Öte yandan, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İngiltere’nin Smotrich ve Ben-Gvir hakkında aldığı yaptırım kararına yanıt vereceklerini açıkladı.

Bakan Saar, Zambiya Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Mulambo Haimbe ile yaptığı ortak basın açıklamasında, İngiltere’nin aşırı sağcı bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir’in Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilere yönelik yaptırımlara dahil edilmesi kararı hakkında bilgilendirildiklerini söyledi.

İsrail Başbakanı Netanyahu’yu bu konuda bilgilendirdiğini ve yaptırım kararına verilecek yanıtı değerlendireceklerini dile getiren Saar, gelecek haftanın başında bu konuda özel bir kabine toplantısı yapacaklarını açıkladı.

Saar, İsrailli bakanlara yönelik yaptırım kararının “çirkin” olduğunu savundu.

Devamını Oku

Dünya

Brent petrolün varili 66,82 dolardan işlem görüyor

Published

on

By

Brent petrolün varili, uluslararası piyasalarda 66,82 dolardan işlem görüyor.

Dün 66,79 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 66,75 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı, bugün saat 09.18 itibarıyla kapanışa göre yaklaşık yüzde 0,1 artışla 66,82 dolar oldu. Aynı saatte Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 64,58 dolardan alıcı buldu.

Petrol fiyatlarındaki kısmi yükselişte ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerine dair iyimserliğin artması etkili oldu.

ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in geçen hafta gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin ardından iki ülkenin yetkilileri dün Londra’da bir araya geldi.

Trump, Beyaz Saray’da düzenlenen yatırım etkinliğinde yaptığı açıklamada, Londra’daki temaslardan “iyi haberler” aldıklarını belirtti. ABD’li şirketlerin Çin pazarına açılmasını istediklerini vurgulayan Trump, “Bu Çin için harika bir şey olacak, dünyanın geri kalanı için de harika bir şey olacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Çin’e yönelik ihracat kontrollerinin kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin soruya ise Trump, “Göreceğiz.” yanıtını verdi.

İki ülke arasında daha önce yaşanan tarife restleşmeleri sonrası ABD, Çin’e uyguladığı gümrük vergilerini yüzde 145’e kadar çıkarmış, Pekin ise ABD ürünlerine yüzde 125 tarife uygulamıştı. Artan gerilim sonrası taraflar geçen ay İsviçre’nin Cenevre kentinde görüşmüş ve karşılıklı gümrük tarifelerinin 90 gün boyunca düşürülmesi konusunda uzlaşmıştı.

Ancak Trump, 30 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, Çin’in Cenevre’de varılan anlaşmanın büyük bölümünü ihlal ettiğini öne sürdü. Çin Devlet Başkanı Şi ile konuyu ele alacağını belirten Trump, çözüme ulaşılmasını umduğunu ifade etti.

Washington ile Pekin arasında olası bir uzlaşmanın, dünyanın en büyük petrol tüketicisi ve ithalatçısı konumundaki iki ülkenin talebini artırarak fiyatlar üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturması bekleniyor.

Öte yandan, ABD’nin İran ile yürüttüğü nükleer müzakerelerde henüz ilerleme kaydedilememesi piyasalarda arz endişelerini derinleştiriyor. Dün İsrail Başbakanı Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesi sonrası konuşan Trump, ABD’nin İran ile perşembe günü yeni bir görüşme gerçekleştireceğini belirterek, “O zamana kadar bekleyeceğiz. Vazgeçmek istemiyorlar. Vazgeçmeleri gereken şey uranyum zenginleştirmesi. Biz de tam tersini istiyoruz.” dedi.

Trump, İran’ın hala ABD’nin taleplerini karşılamaktan uzak olduğunu dile getirerek, “Bunu söylemekten nefret ediyorum çünkü alternatifi çok, çok kötü ve onlar orada değiller. Anlaşma hakkındaki düşüncelerini bize ilettiler ve ben de bu kabul edilebilir değil dedim.” ifadesini kullandı.

Brent petrolde teknik olarak 71,30 doların direnç, 62,54 doların destek olarak izlenebileceği ifade ediliyor.​​​​​​​

Devamını Oku

Trending

Reklam