Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tabipler Birliği: “Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve Kıbrıs bırakmak için suyumuza sahip çıkalım”

Published

on

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi için tüm paydaşlara birlikte hareket etme çağrısı yaptı. Birlik, “Su yaşamın kendisidir. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve Kıbrıs bırakmak için suyumuza sahip çıkalım” dedi.

KTTB Halk Sağlığı, Çevre ve İnsan Hakları Sorumlusu Dr. Cemal Mert yaptığı yazılı açıklamada, her yıl 22 Mart’ta kutlanan Dünya Su Günü’nün, suyun hayati önemini vurgulamak ve su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimine dikkat çekmek amacıyla Birleşmiş Milletler tarafından 1993 yılında ilan edildiğini belirtti.

2025 yılının temasının, “Buzulların Korunması” olarak belirlendiğini kaydeden Mert, bu temanın, buzulların, su güvenliği ve iklim dengesi için vazgeçilmez olduğunu bir kez daha hatırlattığını ifade etti.

Buzulların, dünya üzerindeki tatlı su rezervlerinin yaklaşık yüzde 70’ini barındıran devasa su depoları olduğunu kaydeden Mert, şu bilgileri verdi:

“Bu doğal yapılar, nehirleri besleyerek içme suyu sağlar, tarım ve enerji üretimini destekler. Ancak, iklim değişikliği nedeniyle buzullar hızla erimekte, bu da deniz seviyelerinin yükselmesine ve su kaynaklarının azalmasına yol açmaktadır. Bu durum, dünya genelinde milyonlarca insanın su güvenliğini tehdit etmektedir.”

Kuzey Kıbrıs’ın, kurak iklimi nedeniyle su kaynakları açısından zorluklar yaşadığını ifade eden Cemal Mert, adada yağış miktarının azlığının, yerüstü su kaynaklarını sınırladığını, bunun da yeraltı su kaynaklarının aşırı kullanımına neden olduğunu kaydetti. Mert, bu durumun, yeraltı sularının tuzlanmasına ve su kalitesinin düşmesine yol açtığını belirtti.

-“Su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi Kuzey Kıbrıs için hayati öneme sahip”

Su kaynaklarının sürdürülebilir yönetiminin, Kuzey Kıbrıs için hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Mert, “Türkiye’den deniz altından borularla su getirilmesi projesi, su sıkıntısına çözüm olarak düşünülmüş, ancak bu suyun verimli yönetimi ve altyapı eksiklikleri nedeniyle sorunlar hâlâ devam etmektedir. Gerekli önlemler derhal alınmazsa su sorunu daha da büyüyecektir” ifadelerini kullandı.

Açıklamaya göre, bilimsel araştırmalara dayanarak, on maddelik öneride bulunan Cemal Mert, bunları; entegre su yönetimi, yeraltı sularının korunması, yağmur suyu hasadı, atık suların geri kazanımı, sulama sistemlerinin modernizasyonu, altyapı iyileştirmeleri, deniz suyunun arıtılması, toplumsal katılım, eğitim ve bilinçlendirme, kamu yararı önceliği olarak sıraladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, ülkede yaşanan yüksek enflasyon ve döviz krizi nedeniyle çalışanların, emeklilerin, dar ve sabit gelirli kesimlerin çok zor günlerden geçtiğini belirterek, halkın her geçen gün daha da fakirleştiğini söyledi.

Bengihan, pahalılık karşısında alım gücünün sürekli gerilediğini vurgulayarak, “Değil sağlıklı beslenme, birçok aile çocuklarının karnını dahi doyurmakta zorlanıyor. Kahvaltı yapmadan okula giden azımsanmayacak sayıda çocuk olduğuna öğretmenlerimiz şahit oluyor” dedi.

Yüksek enflasyon karşısında çalışanların ve emeklilerin alım gücünün korunması açısından büyük önem taşıyan hayat pahalılığı ödeneğinin gün geçtikçe anlamını yitirdiğini belirten Bengihan, İstatistik Kurumu’nun hesaplamalarda kullandığı “2015=100 Temel Yılı Tüketici Endeksi Sepeti”nin güncelliğini yitirdiğini ifade etti.

Bengihan, günümüz tüketici alışkanlıklarını yansıtmayan bu sepetle halkın gerçek anlamda hissettiği hayat pahalılığının hesaplanamayacağını kaydetti. Eylül ayı hayat pahalılığının yüzde 1,09 olarak hesaplanmasının da sepetin acilen güncellenmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koyduğunu dile getirdi.

KTAMS Başkanı Bengihan, “Sendikamız bu konuyu sürekli gündeme getirmesine rağmen, ne yazık ki hiçbir adım atılmadı. UBP-DP-YDP hükümetinin halkın refahını artırmak, yaşam kalitesini yükseltmek gibi bir gailesi olmadığını her gün yaşayarak görüyoruz. Çalışanlar, emekliler ve devlet desteğine muhtaç olan kesimler günden güne fakirleşirken, onların tek derdi koltuklarını korumaktır” ifadelerini kullandı.

Bengihan, “Omuzlarında halkının sorumluluğunu hissetmeyenlerin hükümette kaldığı her gün, halkımız için fakirleşme ve geriye gidiştir” dedi.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, “Great Sea Interconnector” projesi ve İsrail doğal gazının deniz altından Kıbrıs’a ulaştırılmasıyla ilgili girişimlere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Erhürman, Kıbrıslı Türklerin enerji ve deniz yetki alanları dahil hiçbir konuda yok sayılarak karar alınamayacağını vurguladı.

Seçim döneminin çok öncesinden bu yana projeye yönelik tepkiler ortaya koyduklarını anımsatan Erhürman, “Kıbrıslı Türkler bu adadaki iki eşit kurucu ortaktan biridir ve enerji, deniz yetki alanları gibi konularda Kıbrıslı Türklerin egemenlik hakları yok sayılarak, bizim irademiz olmaksızın karar alınması mümkün değildir” dedi.

Erhürman, seçim sonrasında yaptığı açıklamalarda, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne ilişkin güneyden gelen yorumlara cevap vermeyeceğini ve görüşmeler başlamadan “suçlama oyununa” dahil olmayacağını söylediğini hatırlatarak, bu duruşun devam ettiğini belirtti.

Açıklamasında, GKRY Başkanı Nikos Hristodulidis’in bir yandan kapsamlı çözüm için çağrı yaparken, diğer yandan Kıbrıslı Türkleri yok sayan enerji girişimlerine dahil olmasının samimiyet testi açısından olumlu bir işaret olmadığını kaydeden Erhürman, şu ifadeleri kullandı:

“Kıbrıs’ta çözüm için öncelikle bir çözüm atmosferine ihtiyacımız var. Bu atmosferin, özellikle de bölgede kalıcı istikrar ve barış arayışlarını olumsuz etkileme potansiyeli yüksek girişimlerin Kıbrıs Türk halkı görmezden gelinerek yapılmasıyla sağlanamayacağı açıktır.”

Erhürman, çözüm atmosferinin oluşması için her türlü gayreti göstermeye devam edeceklerini, ancak bu atmosferi zedeleyen hamlelerin de görmezden gelinmeyeceğini belirterek sözlerini tamamladı.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, BRT Canlı Yayınında konuştu.

Türkiye – KKTC Fiber Optik Altyapı Anlaşmasının 24 Eylül’de seçim yasakları içerisinde imzaladığını belirten Baybars, anlaşmanın Anayasa’nın 90. maddesine göre aykırı olduğunu, anlaşmanın yasa olarak meclise gelmediğini söyledi.

Meclis Başkanı Ziya Öztürklerin, anlaşmanın komiteye geleceğini söylediğini ifade eden Baybars, bunu beklediklerini kaydetti Baybars, “ Anayasaya aykırı olan bu anlaşma, Anayasa Mahkemesi’nden döner. Zaten bir dava açılması için de çalışma var” dedi.


Devamını Oku

Trending

Reklam