Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tabipler Birliği: Pozitif vakalar evlerine gönderildi

Published

on

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Yönetim Kurulu, pozitif vakaların Sağlık Bakanı Ünal Üstel’in direktifi ile evlerine gönderildiğini savunarak, hastalığın toplumda yayılmasına sebep olabilecek bu uygulamadan derhal vazgeçilmesi gerektiğini belirtti.

Birlik Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, ülkenin ve toplumun pandemi mücadelesi kapsamında yeni bir kapanmaya dayanacak gücü kalmadığını herkesin bildiği belirtilerek, tüm dünyanın Delta varyantı nedeni ile tedirginlik duyduğu ve ülkede Delta varyantı tespit edildiğine dikkat çekildi.

Tüm toplumsal ve bireysel tedbirlere uyumun artırılması ve vaka sayılarının kontrol altında tutulması için denetimlerin artırılıp kapanmak zorunda kalmadan pandemi mücadelesinin devamını sağlamak gerektiği vurgulanan açıklamada, şu iddialarda bulunuldu:

“Covid-19 pozitif vakaların Sağlık Bakanı Sayın Ünal Üstel’in direktifleri ile evlerine gönderildiği, takipleri ve denetimleri için hiçbir önlem alınmadığı ve vakalardan bazılarının hastalık tabloları ağırlaşarak hastaneye yatırıldığı öğrenilmiştir.”

“İNTİHAR NİTELİĞİNDE…”

Bu kadar kritik bir süreçte ve pandemi mücadelesi uğruna bunca fedakarlık yapılmışken böylesi bir uygulamanın toplumun sağlığını ve ülkenin geleceğini tehlikeye atacağı ifade edilen açıklamada, bunun, intihar niteliğinde ve bugüne kadar yapılan tüm çabaları heba edecek bir hareket tarzı olduğu belirtildi.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin bu şekilde bir kararı bulunduğuna dair bir açıklama olmadığına dikkat çekilen açıklamada, insanları kaybetmemek, ülkenin ve toplumun geleceğini tehlike altına atmamak için hastalığın toplumda yayılmasına sebep olabilecek bu uygulamadan derhal vazgeçilmesi gerektiği kaydedildi.

“TOPLUM, DELTA VARYANTA ETKİNLİĞİ BİLDİRİLMİŞ AŞILARLA HIZLA AŞILANMAYA DEVAM ETMELİ”

Bu aşamada yapılması gerekenin Delta varyanta etkinliği bildirilmiş aşılarla toplumu hızla aşılamaya devam etmek, tarama testlerini artırmak ve denetimleri sıkılaştırmak olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar belirtildi:

“Daha önce Sinovac firmasının Coronavac aşısı ile aşılanmış bireylerin ise COVID-19 için risk teşkil eden kronik hastalığı olanlar, 65 yaş üstü olanlar ve sağlık hizmeti sunumunun kesintiye uğramaması için yüksek risk altında çalışan sağlık çalışanlarından başlamak üzere 3. doz aşılarının Delta varyanta etkili aşılarla ivedi biçimde tamamlanması elzemdir.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Dr. Aşıcıoğlu vurguladı:Güçlü bir bağışıklık için düzenli bir hayat tarzı önemli

Published

on

By

Dahiliye Uzmanı Dr. Özge Vural Aşıcıoğlu, güçlü bir bağışıklık için dengeli beslenme, bol su tüketimi, fiziksel aktivite ve kaliteli bir uykunun önemine dikkat çekti.

Sadece kış mevsiminde değil, her mevsimin kendine özgü hastalıkları ve sorunları olduğunu kaydeden Aşıcıoğlu, bu nedenle güçlü bir bağışıklık için düzenli bir hayat tarzının önemli olduğunu belirtti.

Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) konuşan Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Özge Vural Aşıcıoğlu, hayatımızın tüm dönemlerinde vücudumuzu güçlendirmek için birtakım önlemler almamız gerektiğini söyledi.

Özellikle bazı risk grupları bulunduğunu ve bu gruptakilerin hastalıklara karşı daha hassas olmaları gerektiğini de belirten Aşıcıoğlu, bebek, çocuk, yaşlı ve kronik hastalığı bulunanlar için güçlü bir bağışıklığın çok daha önemli olduğunu dile getirdi.

– “Ev beslenmesi bizim için olmazsa olmaz”

Her yaş grubunun kendi dönemine ait bir beslenme şekli ve tarzı bulunduğunu, bebeklerin ya da yaşlıların farklı beslenmesi gerektiğini aktaran Aşıcıoğlu, şöyle devam etti:

“Kabaca söylersek meyve ve sebze tüketimimizin artması gerekiyor. Sağlıklı yiyeceklerin artması gerekiyor, yani dışarıdan alınan fast food dediğimiz ve nereden geldiği belli olmayan yağlarla pişirilen bu gıdalardan uzak durmalıyız. Mümkün olduğu kadar doğal beslenmeye özen göstermeliyiz. Ev beslenmesi bizim için olmazsa olmaz. Çünkü ev beslenmesinde etin, sebzenin, yağın nereden geldiği bellidir.”

– “Uyku saatleri kadar uykunun kalitesi de önemli”

Aşıcıoğlu, güçlü bir bağışıklıkta uyku düzeninin de önemli olduğunu ekleyerek, vücuttaki hormonların bir ritimle salgılandıklarını ve bunun da uyku düzeniyle yakından ilişkili olduğunu söyledi.

“Hormon demek, sağlık demek.” diyen Aşıcıoğlu, hormonları düzenli hale getirmek için uyku düzeninin de doğru olması gerektiğini belirtti.

Uyku saatinin de tıpkı beslenme gibi farklı yaş gruplarına göre değiştiğini dile getiren Aşıcıoğlu, bebeklerde uyku saatinin daha fazla olduğunu, çünkü büyüme hormonunun uyku sırasında salındığını ancak erişkin yaşlara geçtikçe bu saatin biraz daha azaldığını kaydetti.

Aşıcıoğlu, belirli uyku saatleri kadar uykunun kalitesinin de önemli olduğunu dile getirerek, hangi ortamda uyunduğunun önemli olduğunu; “sessiz, sakin, huzurlu, stresten uzakta uyumak” gerektiğini aktardı.

– “Su…değerini bilmediğimiz bir mücevherimiz”

Hayatın ana maddesinin su olduğunu da belirten Aşıcıoğlu, sunun hayatımızın her döneminde yer alması gerektiğinin altını çizdi.

Havaların soğuk olmasına bağlı olarak birçok kişide su tüketiminin azaldığına dikkat çeken Aşıcıoğlu, “Su bizim mücevherimiz. Değerini bilmediğimiz bir mücevherimiz.” şeklinde konuştu.

Yazın havaların sıcak olmasına bağlı olarak vücudumuzun alarm verdiğini, bu nedenle de bol miktarda su tüketildiğini söyleyen Aşıcıoğlu, kış mevsiminde ise su kaybının daha az olması nedeniyle vücut sisteminin daha az alarm verdiğini, dolayısıyla az su tüketildiğini kaydetti.

Aşıcıoğlu, suyun aynı zamanda enfeksiyona yakalanma riskinin azaltılmasında, enfeksiyonların geçirilmesinde, yaşlanmayı önlemede ve vücudun hücresel bazda gelişiminde kullanıldığını da belirterek, kişilerin susamasa bile su içmeyi alışkanlık haline getirmesi gerektiğini söyledi.

– “Spor bizi stresten uzak tutar”

Özge Aşıcıoğlu, fiziksel aktivitenin hastalıkları engellemede birincil sırada yer aldığını da kaydederek, “Özellikle bizim ülkemiz gibi, kardiyovasküler hastalıkların birinci, diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıkların ise ön sıralarda yer aldığı ülkelerde fiziksel aktivite olmazsa olmazdır.” dedi.

Tek başına diyet veya sadece sigarayı bırakmakla güçlü bir bağışıklığa sahip olunamayacağını belirten Aşıcıoğlu, fiziksel aktivitenin mutlaka hayatımızda olması gerektiğini, çünkü sporun bizleri stresten uzak tuttuğunu, kalp ritmini arttırdığını, kas kontraksiyonunu arttırarak kalori yakımını desteklediğini, bu sayede hem kilo almayı engellediğini hem de vücudun sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağladığını kaydetti.

Aşıcıoğlu, spora gidilememesi durumunda yürüyüş yapılabileceği hatırlatmasında da bulunarak, son yıllarda belediyelerin yürüyüş yolları ya da parklar yaptığını ve bu gibi alanlarda düzenli olarak yürünebileceğini, spor yapılabileceğini hatırlattı.

– “Güneşli bir ülke olmamıza rağmen D vitamini eksikliği yaşanıyor”

D vitamininin güçlü bir bağışıklık için gerekli olduğunu da aktaran Aşıcıoğlu, bu vitaminin güneş’ten alındığını ancak bol güneş gören bir ülkede olmamıza rağmen yine de D vitamini eksikliği yaşandığına dikkat çekti.

Aşıcıoğlu, D vitamininin güneşin en fazla etkileniminin olduğu saatlerde güneşe maruz kalarak alınabildiğini, ancak havaların soğuk olması nedeniyle kapalı giyinildiğini ve güneş ışını alınmadığını söyledi.

Yazın nispeten daha açık giyinildiğini ancak bu sefer de direkt olan güneş ışınlarından korumak zorunda olduğumuz, dolayısıyla güneşin en fazla etkileniminin olduğu saatlerde dışarıya çıkmadığımızı ya da dışarıya çıksak bile güneş kremi kullandığımızı aktaran Aşıcıoğlu, “Güneş kremi sürüyoruz. Çünkü güneşin zararlı etkilerinden mutlaka kendimizi korumalıyız. Bu durum vücudumuza gelen güneş ışığını engelliyor. Çözüm ise düzenli aralıklarla D vitamini düzeyimizi kontrol ettirmek ve uzmanın uygun görmesi durumunda belli doz ve sürelerde D vitamini kullanmak.” dedi.

Alınan D vitaminleri yanı sıra son yıllarda takviye olarak kişilerin reçetesiz olarak aldığı multivitaminler hakkında da bilgi veren Aşıcıoğlu, bu tür vitaminlerin kullanılması öncesinde mutlaka bir kan tetkiki yaptırılması tavsiyesinde bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tarım Bakanı Çavuş: “Tarımsal üretim büyüyor”

Published

on

By

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hüseyin Çavuş, uyguladıkları doğru destekler ve tarım sigortası kapsamının genişletilmesi sayesinde tarımsal üretimin büyüdüğünü belirtti.

TAK’a yaptığı açıklamada tarımı sürdürülebilir kılmak için destekleri devamlı güncellediklerini, destekleri belirlerken de verimliliğin nasıl arttırılacağını da düşündüklerini, bunun yanında Genel Tarım Sigortası Fonu kapsamını da sürekli genişleterek üreticiye güven verdiklerini kaydetti.

-Küçükbaşta 330 binden 420 bine

Büyükbaş hayvancılıkta verimliliği arttırma politikalarıyla 2023’te 64 bin olan büyükbaşın 2024’te 72 bine çıktığını belirten Çavuş, büyükbaş süt rekoltesinde de yüzde 9.5 büyüme kaydedildiğini söyledi.

Küçükbaş sayısının 2023’te 330 bin olduğunu, doğru desteklemelerle 2024’te 420 bine çıktığını, Süt Endüstrisi Kurumu tarafından toplanan küçükbaş süt miktarında da yüzde 10.5 artış yaşandığını kaydeden Çavuş, bu büyümeyi, girdi maliyetlerini düşüren ve verimliliği arttırmayı teşvik edici politikalarla sağladıklarını belirtti.

Çavuş, küçükbaşta kaba yem üretimini teşvik için alan bazlı destekleri arttırmaları, akaryakıt desteğini devam ettirmeleri, sertifikalı tohum kullanımına desek vermeleri, sıfır faizli yem ve hibe arpa desteklerinin girdi maliyetlerini düşürdüğünü kaydetti.

Diğer taraftan, kilo başı süt desteğini 2024’te 6 TL’ye, 2025’te ise 10 TL’ye çıkartarak küçükbaş yetiştiricilerini süt sağımına teşvik ettiklerini kaydeden Çavuş, bunun yanında PDO’lu çiftlik işletmelerine ek süt teşviği verdiklerini, bu teşvik sayesinde PDO sertifikası alan çiftlik sayısının 24’e yükseldiğini söyledi.

-Yaş sebze 5400 dönüme çıktı

Yaş sebze için geçmişte sadece yılda bir kez destek verildiğini bunu ikiye çıkardıklarını belirten Çavuş, fide desteğini getirerek kayıtlılığı arttırdıklarını, 2024’te açıkta yetiştirilen yaş sebze ekim alanının bin 400 dönüm artarak 5 bin dört yüz dönüme çıktığını belirtti.

Hüseyin Çavuş şöyle dedi:

“2022’de 2800 ton domates ithal edildi, 2023’te 2200 ton, 2024’te 608 ton ithal ettik. Bu da üretimi doğru desteklerle büyütüp sürdürülebilir bir yapı getirdiğimizi gösteriyor. Bu büyüyen üretimi de sigorta kapsamını genişleterek garanti altına aldık”

-Patates ekimi 360 tondan 750 tona

Patates konusuna da değinen Çavuş, “2022’de 360 ton, 2023’te 500 ton, 2024’te 600, bu yıl 750 ton ekilecek. Burada da büyüme var. Bu da doğru destekleme politikası sayesinde oldu. Akaryakıta daha doğru bir destek getirdik. Gübreye ve alan bazına doğru destek veriliyor. Yüzde yüzün üzerinde bir büyüme var” dedi.

Yeşil Hat Tüzüğü üzerinden de Güney’e sanayi tipi patates ihracatı yapıldığını kaydeden Çavuş, 2024’te 250 ton patates ithal etme nedenin, hava sıcaklıklarının aşırı yüksek oluşuna bağlı olarak mantar hastalığının baş göstermesi ve bu nedenle rekoltenin düşük olması olduğunu anlattı.

-Harupta büyümeye gidilecek

Harupta da plantasyon planları bulunduğunu belirten Çavuş, pandemi sürecinde harup çekirdeği tedarik sıkıntısı yaşanmasından dolayı sentetik muadilinin geliştirildiğini dolayısıyla talepte de gerileme yaşandığını, buna rağmen Bakanlık olarak harup üretiminin devamını sağlamak için 2024’te kilo başı 10 TL destek verdiklerini belirtti.

Bu yıl da desteğin devam edeceğini belirten Çavuş, “Harup çekirdeği muadiline kimyasal olduğu için talebin Avrupa Birliğinde zamanla azalacağına inanıyoruz, harup plantasyon ısrarımızın nedeni de bundandır” dedi.

-Tropikal ürün plantasyon alanı 300 dönüme çıktı

Tropikal ürün olarak sayılan avakado, ejder meyvesi, mango ve muza destek vermeye başladıklarını belirten Çavuş, bir yıl içerisinde tropikal ürün plantasyonunun (tek tip ürün ekili geniş alanlar) 300 dönüme çıktığını belirtti.

-Bal ithal ihtiyacı kalktı

Arıcılıkta ülkenin kendi kendine yetecek noktaya geldiğini belirten Çavuş, burada alışılagelmiş desteğin dışına çıkarak anaç arıya destek getirerek verimliliği arttırdıklarını ve ithal etme ihtiyacını ortadan kaldırdıklarını söyledi.

-Narenciye alanı da büyüdü

Narenciyede alan bazlı desteği ve gübre desteklerini güncellediklerini, Türkiye’den gelen suyun verildiği bahçelerin 14 bin dönümden 20 bine çıktıklarını kaydeden Çavuş, bu çalışmalarla 34 bin olan narenciye alanının 43 bine çıktığını belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Motosiklet sürücüleri hayvan haklarına dikkat çekmek amacıyla Karpaz’a sürüş gerçekleştirdi

Published

on

By

Kıbrıs Motosiklet Sürücüleri Karpaz’da yaşanan eşek katliamını kınamak ve hayvan haklarına dikkati çekmek amacıyla rotalarını Karpaz’a çevirdi.

Onlarca motosikletçi Karpaz’a sürüş gerçekleştirerek her canlının yaşam hakkının kutsal olduğuna işaret ettiler.

Motosiklet Sürücüleri ve bölge halkı Karpaz’da basın açıklaması da gerçekleştirdi.

Bölge halkı adına konuşan Kemal Dağ, yaşanan üzücü olayın herkesi derinden sarstığını kaydetti.

Dağ, eşek katliamıyla ilgili bölge halkının tamamının suçlu gösterilmesinin kabul edilemez olduğunu belirtti.

Motorcular adında konuşmayı ise Cerberus Clup Başkanı Hakkı Elvin yaptı.

Elvin, eşek katliamının kendilerini çok üzdüğünü ve bu durumun kabul edilemez olduğunu söyledi.

Biyologlar Derneği Başkanı Mustafa Kofalı da eşeklerle ilgili alınması gereken tedbirlerin alınmadığını dile getirdi.

Kofalı, bu soruna en kısa sürede kalıcı bir çözüm bulunması için ellerini taşın altına koymaya devam edeceklerini kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam