Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tabipleri Birliği Genel Sekreteri İkiz:Susmamalı, ifşa etmeli, harekete geçmeliyiz

Published

on

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Sinem Şığıt İkiz, “Kadına yönelik şiddeti görmezden gelen, sessiz kalan, normalleştiren herkes bu suçun bir parçasıdır” dedi.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle mesaj yayımlayan İkiz, düzenin değiştirilmesi için şiddete karşı topluca ses yükseltilmesi gerektiğini kaydetti.

Kadına yönelik şiddetle mücadelenin kapalı kapılar ardında yapılan konuşmalarla sınırlı kalmaması gerektiğini, şiddete tanık olan herkesin sessiz kalmayı bırakması gerektiğini belirten İkiz, “Toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadele etmek, sadece kadınların değil, tüm toplumun görevidir. Çünkü şiddetle mücadelede başarısızlık, yalnızca kadınların değil, hepimizin kaybıdır. Artık susmamalı, ifşa etmeli, harekete geçmeliyiz” dedi.

-“Bugün şiddetin tüm biçimlerini konuşma günüdür”

Şiddetle mücadelenin farkındalık günüyle sınırlı kalamayacağını, harekete geçilmesi gereken bir dönemden geçildiğini belirten İkiz, şunları kaydetti:

“Bugün, yalnızca fiziksel şiddeti değil, sessizce normalleştirilen, göz ardı edilen veya görmezden gelinen tüm şiddet biçimlerini konuşma günüdür. Artık bu gerçeği kabul etmek zorundayız: Şiddet, sessiz kaldığımız her an güçleniyor.”

“Fiziksel şiddetle sınırlı kalmamalı; iş yerlerinde kadınların karşılaştığı baskıları ve zorbalıkları konuşmalıyız” diye konuşan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Sinem Şığıt İkiz, şunları da belirtti:

“Erkek meslektaşları ya da erkek yöneticiler tarafından dışlanan, karar alma süreçlerinden bilinçli olarak uzak tutulan kadınların mücadelesini görmezden gelemeyiz. Başarıları küçümsenen, sürekli eleştirilen, yetersiz gösterilen ya da bilerek işleri zorlaştırılan kadınlar yalnız değildir. Özellikle kadın sağlık çalışanlarının, zaman zaman hasta ve hasta yakınları tarafından erkek meslektaşlarıyla kıyaslanıp küçültücü yorumlara maruz kalmasının sessiz bir şiddet olduğunu kabul etmeliyiz.”

-“Bu sadece kadınların mücadelesi değil”

Dr. Sinem Şığıt İkiz, şunları da ifade etti:

“Bugün, anne olan bir kadının anneliğinin 40’ıncı gününde nöbet tutmaya zorlanmasını, bebeğini bırakıp çalışmak zorunda kalmasını, yasal düzenlemelerin kadını veya bebeği değil sistemi korumasını konuşmamız gerekiyor. Toplum baskısıyla ya ‘işinden feragat eden’ ya da ‘ihmalkâr’ olarak etiketlenen kadınların omuzlarına yüklenen bu ağır sorumluluğu artık fark etmeliyiz. Çocuk bakımını yalnızca kadının üzerine yükleyen, ebeveynlik izni kavramına yakından bile yaklaşmayan uygulamaları konuşmalıyız. Aynı şekilde, çalışma ortamlarında cinsiyetçi şakalar yapan ve bu kişileri sessizce dinleyerek aslında onunla iş birliği yapan yaklaşımlara da karşı çıkmalıyız. Bu sadece kadınların mücadelesi değil; toplumun her bireyinin yüzleşmesi gereken bir sorundur. İşçi, köylü, göçmen, ev işi yapan kadınlar, seks işçileri, çocuk ve yaşlı bakımıyla uğraşan kadınların yaşadığı sorunlar da yüzleşilmesi, tartışılması gereken sorunlarda en önde bulunuyor. Hepsi ortak bir mücadele alanını işaret ediyor. Bu gruplar; düşük ücretler, güvencesiz çalışma koşulları, toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri, görünmeyen emekleri ile şiddetin farklı biçimleriyle karşı karşıya kalıyor. Hem fiziksel hem de psikolojik şiddetle mücadele ederken, ekonomik bağımsızlık eksikliği, sosyal dışlanma ve yasal koruma yetersizlikleri; sorunlarını daha da derinleştiriyor. Bu nedenle, toplumsal cinsiyet eşitliğini ve insan haklarını savunan kapsamlı politikaların geliştirilmesi, bu kadınların yaşam koşullarını iyileştirmek için hayati önem taşıyor. “

Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi Yasası’nın gerektirdiklerinin uygulanması ve en başta hastanelerde yasanın maddesine ait hastanelerde şiddete müdahale birimlerinin hayata geçirilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Sinem Şığıt İkiz, şunları ifade etti:

“Kadına yönelik şiddetle mücadele, kapalı kapılar ardında yapılan konuşmalar ile sınırlı kalmamalıdır. Şiddete tanık olan herkesin, sessiz kalmayı bırakıp şiddetin her şeklinin karşısında durması gerekmektedir. ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ anlayışı, bir gün o yılanın herkesi sokmasıyla sonuçlanır. Kadına yönelik şiddeti görmezden gelen, sessiz kalan, normalleştiren herkes bu suçun bir parçasıdır. Ya topluca sesimizi yükseltir, bu düzeni değiştiririz ya da bir gün yalnız kaldığımızda hiçbir desteğin olmadığını fark ederiz. Toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadele etmek, sadece kadınların değil, tüm toplumun görevidir. Çünkü şiddetle mücadelede başarısızlık, yalnızca kadınların değil, hepimizin kaybıdır. Artık susmamalı, ifşa etmeli, harekete geçmeliyiz.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

UBP Genel Sekreteri Hasipoğlu, Kamboçya temaslarını BRT’ye değerlendirdi

Published

on

By

Uluslararası Asya Siyasi Partiler Konferansı (ICAPP) 12. Genel Kurulu için gittikleri Kamboçya’da temaslarını BRT’ye değerlendiren UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, ilk olarak davet için Kamboçya Krallığı Parlamentosuna, Kamboçya Halkın Partisine ve Asya Siyasi Partiler Başkanlığına davet için teşekkür etti.

Organizasyona davet ile ilgili detaylı bilgi veren Hasipoğlu, tamamen kişisel girişimler sonucu gerçekleşen davetin hem ev sahibi Kamboçya Halkın Partisi hem de Asya Siyasal Partiler Birliği Genel Sekreterliği’nden geldiğini, artık bu toplantılara düzenli olarak katılacaklarını söyledi.

Üst düzey protokol ile karşılandıklarını beliren Hasipoğlu genel kurula hitap etme fırsatı bulduklarını söyledi.

35 ülkeden 60 siyasal parti ile birlikte bulunmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Hasipoğlu, Kıbrıs Türkü’nün sesini dünyanın her tarafında duyurmaktan onur duyduklarını kaydetti.

Hasipoğlu,” Önemli bir girişim oldu. KKTC’nin görünürlüğünün artmasına vesile olduk. Sadece Avrupa değil, Asya ülkeleri ile de temasları artıracağız” dedi.

Kamboçya Başbakanı ile verimli bir görüşme yaptıklarını açıklayan Hasipoğlu, siyasi partilerle ikili görüşmeler gerçekleştirdiklerini, görüşlerini doğrudan aktarma fırsatı bulduklarını belirtti.

Bir sonraki toplantının Güney Kore’de olacağını ifade eden Hasipoğlu, hem KKTC’nin hem de UBP’nin dışa açılım sürecinin siyasal düzeyde devam edeceğini vurguladı

Hasipoğlu, “ Dünya sadece Avrupa’dan ibaret değil. UBP olarak Asya’da da, diğer başka bölgelerde de dış temaslarımızı artıracağız” diye ekledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Hasipoğlu: CTP erken seçime ivediliği geri çekerek, zamanı olmadığını gösterdi

Published

on

By

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Meclis Başkanlık seçimi sonrası erken seçim tartışmalarının kendileri için sona erdiğini belirterek, Ana muhalefet CTP’nin de erken seçim önergesine ivediliği geri çektiğini açıkladı.

Hasipoğlu, “ Erken seçim değil, halka hizmet zamandır” dedi.

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, BRT‘de konuştu.

Meclis sürecini değerlendiren Hasipoğlu, “ Sayın Ziya Öztürkler seçilmiştir. Erken seçim tartışmaları geride kalmıştır. Zaten Ana muhalefet de erken seçim önerisi yapmıştı. İvediliğini bugün geri, çekmişler. Gerçi komitede çoğunlukla kabul edilmeyecekti ama böyle bir bilgi aldık” dedi.

Hasipoğlu, “ Ana muhalefet de erken seçim zamanı olmadığını kabul etti ki tasarıyı geri çektiler. Biz de artık halkın beklentisi doğrultusunda daha çok çalışacağız” diye konuştu .

Devamını Oku

Kıbrıs

Hava durumu: Sıcaklık 15 dereceye düşecek

Published

on

By

Meteoroloji Dairesi, hava sıcaklığının 15 dereceye düşeceğini, ardından 3-4 derece kadar yükseleceğini açıkladı.

Meteoroloji Dairesi’nin haftalık tahmin raporuna göre, yarından itibaren bölge genellikle alçak basınç sistemi ile periyodun ilk günü soğuk ve nemli, diğer günlerde ise serin ve nemli hava kütlesinin etkisi altında kalacak. Hava, hafta boyunca parçalı ve az bulutlu olacak.

En yüksek hava sıcaklığı, periyodun ilk günü iç kesimlerde ve sahillerde 15 – 18 derece, diğer günlerde ise 19 – 22 derece dolaylarında seyredecek.

Rüzgârın genellikle Kuzey ve Doğu yönlerden orta kuvvette esmesi bekleniyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam