Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Tasarılara ivedilik istemlerinde tartışmalar yaşandı

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu devam ediyor.

Genel Kurul’da ilk olarak onaya sunuş işlemleri gerçekleştirildi ve Başbakanlığın İdari, Kamu ve Sağlık Komitesi’nin gündemine bulunan, Özel Gereksinimli Bireylerin Eğitimi Yasa tasarısının ivediliği ele alındı.

ROGERS
Konu hakkında ilk sözü alan HP Milletvekili Jale Refik Rogers, uzun zamandır bu konun gündemde olduğunu, geçmiş dönemlerde konun tartışıldığını anımsattı.
Gelen yasanın içerik olarak detaylı olarak çalışılmasına oylarının olumlu olacağını ifade eden Rogers, yasa kadar uygulamada neler yapılacağının önemli olduğunu, tasarıya oylarının olumlu olacağını söyledi.

USAR
CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli de, geçtiğimiz dönem idari komitede bunun çok önem verdikleri bir konu olduğuna dikkat çekerek, daha önceki komite toplantılarında tasarıda eksiklikler olduğunun tespit edildiğini anımsattı.
Geçmiş yıllarda görüşülmeye başlanan tasarının tüzüklerinin ne durumda olduğunu soran Usar, 0-3 yaş çocukların durumu hakkında da bilgi istedi.
Yasa tasarısına oylarının olumlu olacağını ifade eden Usar, dikkat eksikliği ve hiperaktivite sıkıntıları bulunan bireylerin ilaç eksikliği bulunduğunu anımsattı.

ÇAVUŞOĞLU
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu da, geçmiş yıllarda görüşülmeye başlayan yasa tasarısının eksiklikler ve gerekçeler nedeniyle geçirilemediğini ifade ederek, bu konuda çok zaman kaybedildiğini, bunun hızlıca hayata geçirilmesini hedeflediklerini kaydetti.
Şu anda yapılacak olanın yasanın şeklinin kurulması olduğunu, tüzüklerin çalışılacağını, bu yasanın topluma çok büyük katkısı olacağını, eğitimdeki fırsat eşitliğinin her çocuğa sunulabilmesi için yasanın önemli olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, amaçlarının yasanın komitede ortak akılla geçmesi olduğuna işaret etti.
Konuşmalar sonunda yasa oy birliğiyle kabul edildi.
Genel Kurul’da daha sonra İdari, Kamu ve Sağlık İşleri komitesinin gündeminde bulunan Seçim ve Halk oylaması Değişiklik Yasa Tasarısı’nın komitede ivedilikle görüşülmesi ele alındı.

ÖZERSAY
HP Genel Başkanı Kudret Özersay konu hakkında söz alarak, yasa tasarısının istismara açık bir şekilde düzenlendiğini savunarak, seçim yasakları konusunda yapılan düzenlemelere değindi.
Seçim yasakları kapsamının genişletmesine gidildiğini ifade eden Özersay, seçim yasakları devam ederken bazı sözleşmelerin uzatılıp uzatılmayacağına Yüksek Seçim Kurulu’nun nasıl karar vereceğini sordu.
Seçim Yasaklarının kapsamının genişletilmesinin çok ciddi bir istismara neden olacağı görüşünü belirten Özersay, bunu ciddi riskli bulduklarını kaydetti.
Özersay, HP’nin bunu kabul etmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

ERHÜRMAN
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, seçim yasakları içinde yapılacak sınavlar konusunda yapılan düzenlemeleri eleştirdi.
Anayasa’ya göre, Kamu Hizmeti Komisyonunun bağımsız bir anayasal organ olduğunu ifade eden Erhürman, ancak uygulamada bunun görülmediğini kaydetti.
Yasa tasarısının amacına kendilerinin önerilerinin yazıldığını, ancak amaçta yazılanın maddelerin içerisinde olmadığını, maddelerde yazanın zaten şu anda yasada bulunduğunu ifade eden Erhürman, değişiklik yasa tasarının bu şekilde geçmesinin mümkün olmadığını, getirilen tasarının tutar tarafının olmadığını söyleyerek, geri çekilmesini istedi.
Bu konuda yardım etmeye hazır olduklarını belirten Erhürman, yasa tasarısının söylenilenleri karşılamadığını vurguladı.

BEROVA
UBP Milletvekili Özdemir Berova da, yasa tasarısının kamu hizmeti komisyonunun görüşü doğrultusunda Meclis’e getirildiğini kaydetti.
Görüşülen konun ivediliğinin alınarak komitede tartışılması konusu olduğuna işaret eden Berova, konu hakkında muhalefetle istişare edilebilmesi adına, muhalefetin talebini göze önünde bulundurarak, yasa tasarının ivediliğini geri çektiklerini söyledi.
Berova, daha detaylı istişare yaparak, gerginlik yaratmadan yasa tasarısının yeniden gündeme getirileceğini söyledi.

ERHÜRMAN
Yeniden söz alan CTP Milletvekili Tufan Erhürman, amaç olarak ortaya konulan ve düzenlenen iradenin bir birine ters olduğunu belirterek, sorun olanın yasa tasarısının ivediliği olmadığını, içeriğinin olduğunu kaydetti.
Yasa tasarısının ivediliği oy birliğiyle geri çekildi.
Genel Kurulda daha sonra Elektronik Haberleşeme Değişiklik Yasa Tasarısı’nın Komitede ivedilikle görüşülmesi ele alındı.

ÖZERSAY
Konu hakkında söz alan HP Genel Başkanı Kudret Özersay, yasa tasarısında başkan, başkan yardımcısı ve kurul üyelerinin görev sürelerinin 5 yıl, 5 yıl uzatılmasının kapısının aralandığını, ancak bir süre sınırı konulması gerektiğini düşüncesini dile getirdi.

ŞAHALİ
CTP Milletvekili Erkut Şahali de, hükümetin bu konuda neden böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duyduğunu sorarak, kişiye özel düzenleme yapıldığını savunarak bunu eleştirdi.
Kişiye özel mevzuat çalışmasının bu meclisin gündeminde olmaması gerektiğine dikkat çeken Şahali, bu konudaki oylarının olumsuz olacağını vurguladı.

ARIKLI
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da teknik alanlardaki insan kaynaklarının sınırlı olduğunu ve bazı kurumlarda devamlılığın, sürdürülebilirliğin esas olduğunu kaydetti.
Yıl sonuna kadar elektronik haberleşme konusunda kendilerine bazı hedefler koyduklarını ve bunlarla ilgili teknik işlerin yapılması gerektiğini ifade eden Arıklı, bu işleri yürütecek kişilerin hangi partiden atandıklarına bakmadan o kişilerin görevlerine devam etmeleri gerektiğine inanç belirtti.
Bu yasa tasarısının o amaçla hazırlandığına ifade eden Arıklı, iyi niyetle bu tasarının hazırlanmasını istediğini, oradaki kişilerin tarafsızlığına inandıklarını söyledi ve milletvekillerinden destek istedi.

ERHÜRMAN
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bu işin BTHK Başkanıyla ilgili olmadığını veya bu işin partizanca yapılmasıyla da ilgili olmadığına işaret ederek, bütün dünyada düzenleme, denetleme ve yaptırım uygulayan kurumlar için maksimum iki yıl görev yapması ve tekrar atanamaması gibi bir uygulama olduğunu anlattı.
Erhürman, bu düzenlememin yapılmasının, gelecekte partizanca ve kişinin niteliğinin yetmemesi durumunda da meclisin gündemine gelmesinin önünü açabileceğini belirterek, bunun siyasi otoriteyle iletişim içinde olmaması için bütün dünyada uygulanan bir usul olduğunu belirtti.
Erhürman, ilkesel olarak bu tavrın konulması gerektiğini söyledi.
Tasarının ivediliği oy çokluğuyla kabul edildi.
Genel Kurul’da daha sonra Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi Kurulumuna İlişkin Protokol (Onay) Yasa Tasarısı ele alındı.

TALAT
Konu hakkında söz alan CTP Milletvekili Ongun Talat, bu konudaki ilgili komitenin ilk toplantısını 15 Mart’ta yatığına işaret ederek, konu hakkında toplantıda kıyı emniyeti şirketinden yetkililerin katılarak teknik bilgileri izah ettiklerini, kendilerinin de bu teknik bilgiler ışığında bir değerlendirme yapabilmek için toplantının ertelenmesini istediklerini anlattı.
Değerlendirme taleplerine karşı, hükümetin işlerin parmak hesabıyla götürülebileceği düşüncesiyle toplantıyı kapattığını savunan Talat, böyle bir çalışma yöntemi olmayacağını kaydetti.
Hükümeti istişare ve diyalog karşıtı tavır sergilediğini savunarak bunu eleştiren Talat, komitelerde doğru düzgün bir çalışma ortamı için mücadele edeceklerini söyledi.
Talat, teknik anlamda yeterli çalışmayı yapmak için süre tanınmaması nedeniyle yasa tasarısına olumlu oy veremeyeceklerini kaydetti.

ÖZERSAY
HP Genel Başkanı Kudret Özersay da, söz konusu olanın bir uluslararası anlaşma olduğuna işaret ederek, ülkede BTS sisteminin kurulabilmesinin önünü açacak bu çalışmaları olumu bir şey olarak değerlendirdiklerini, ancak komitede makul tartışma ortamı yaratılmamasına üzüldüğünü kaydetti.
Özersay, birbirlerini doğru anlarlar, işbirliği ve diyaloğa açık olurlarsa yasa tasarılarının bu Meclis’ten oy çokluğuyla geçebileceğini söyledi.
Konuşmalar sonunda tezkere oy çokluğuyla kabul edildi.
Genel Kurul’da daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Arasında Karayolu Master Planı 2021-2022 Uygulama Protokolü (Onay) Yasa Tasarısı ile Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesinin tasarılara ilişkin raporları ele alındı.

BARÇIN
Konu hakkında ilk sözü alan CTP Milletvekili Devrim Barçın, artık bu meclise “cüce” denildiğinde sinirlenmemek gerektiğini belirterek, protokolün hukuken Meclis’te onaylandıktan sonra yürürlüğe girmesi gerektiğini, ancak protokol olmadan yolların yapılıp döküldükten sonra protokolün Meclise geldiğini savundu.
“Cüce Meclis” derken onu kastettiğini ifade eden Barçın, Anayasa’nın delik deşik edildiğini ileri sürdü.
Protokolle devlete mali mükellefiyet yüklenip yüklenmediğini soran Barçın, devlete mali mükellefiyet yüklediği için Anayasaya göre Meclise onay değil, yasa tasarısı olarak gelmesi gerektiğini vurguladı.
Barçın’ın konuşması sonrasında Meclis Başkanı Zorlu Töre, Barçının konuşmasında kullandığı “Cüce” kelimesinin tutanaklardan çıkarttırıldığını söyledi.
Genel Kurul’da Töre’nin tutanaklara müdahale ettiği gerekçesiyle sözlü tartışmalar yaşandı.

ARIKLI
Barçın’ın konuşması sonunda kürsüye çıkan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Ana muhalefet milletvekillerini anlamakta güçlük çektiğini ifade ederek, “Ana muhalefet Cüce dediği Mecliste temsil edilmek için her türlü çabayı harcıyor, inanmadığı tanımadığı devletin başına gelme için her türlü gayreti gösteriyor ondan sonra da bu meclise Cüce meclis diyor, yazıklar olun. Siz de o zaman cüce milletvekillerisiniz. Sorularınıza cevap bile vermeye gerek görmüyorum” diyerek, kürsüyü terk etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında, yardım bekleyenlerin de bulunduğu 35 kişi hayatını kaybetti

Published

on

By

İsrail ordusunun, sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda, aralarında yardım için bekleyenlerin de bulunduğu 35 Filistinli yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı.

Sağlık kaynakları ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail güçleri Gazze Şeridi’nde konutların yanı sıra zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin barındığı çadır ve sivillerin toplandığı alanları hedef almaya devam ediyor.

İsrail askerleri, Gazze kentinin güneyindeki Netzarim Koridoru yakınlarında yardım bekleyen sivillerin üzerine ateş açtı. Saldırıda 11 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı. Yaralılardan bazılarının durumunun kritik olduğu kaydedildi.

Zeytun Mahallesi’nde Filistinli aileye ait evin bombalanması sonucu biri çocuk, 3 Filistinli yaşamını yitirdi, yaralananlar oldu.

Refah ketindeki ABD-İsrail yardım dağıtım merkezlerinin yakınında bekleyen ve açlıkla boğuşan yüzlerce kişinin üzerine ateş açıldı. Saldırıda 3 Filistinli hayatını kaybetti, 20 kişi yaralandı.

Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Megazi Mülteci Kampı’nda bombalı saldırı düzenlenen evde 10 Filistinli öldü, çok sayıda kişi yaralandı.

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus’un Mevasi bölgesinde ise İsrail ordusu iki çadırı hedef aldı. Bombalı saldırıda aralarında çocukların da olduğu 8 kişi hayatını kaybetti.

İsrail, 27 Mayıs’tan bu yana Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD-İsrail güdümlü “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nı devreye sokarak sözde yardım dağıtımı gerçekleştiriyor.

Ancak bu yapı, BM tarafından tanınmıyor ve Filistinli gruplarca reddediliyor. Hamas, bu sistemi “ölüm tuzakları” olarak nitelendiriyor.

İsrail, 2 Mart’tan bu yana Gazze Şeridi’ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce kamyonun geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan geçmesine izin veriliyor. Oysa Gazze’nin günlük en az 500 yardım kamyonuna ihtiyacı bulunuyor.

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de, yoğun bombardıman, aç bırakma, zorla yerinden etme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani felaket yaşanıyor. Uluslararası kamuoyunun ve Uluslararası Adalet Divanı’nın ateşkes çağrılarına rağmen İsrail’in soykırım boyutuna varan saldırıları aralıksız sürüyor.

Devamını Oku

Dünya

İran Atom Enerjisi Kurumu: “Nükleer tesislerin durumu iyi”

Published

on

By

 İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami, “nükleer tesislerin durumunun iyi olduğunu ve çalışanlarının moralinin yüksek olduğunu” söyledi.

İran devlet televizyonuna konuşan İslami, ülkedeki nükleer tesislerin son durumuna ilişkin bilgi verdi.

İslami, “Nükleer tesislerin durumu iyi. Çalışanların morali yüksek.” ifadelerini kullandı.

İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi, birkaç gün önce, İsrail’in Kum kentindeki Fordo Nükleer Tesisi’ne saldırı sonrasında tesiste küçük çapta hasar oluştuğunu fakat nükleer kirlilik meydana gelmediğini, İsfahan kentindeki Natanz Nükleer Tesisi’ne saldırı sonrasında ise tesis içerisinde nükleer kirlilik meydana geldiğini fakat bu kirliliğin tesisin dışına yayılmadığını söylemişti.

Devamını Oku

Dünya

İran, ABD’nin İsrail’in saldırılarında yer alması halinde yanıt vereceklerini bildirdi

Published

on

By

İran’ın Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ali Bahreini, “Herhangi bir noktada ABD’nin İran’a yönelik saldırılarda doğrudan yer aldığı sonucuna varırsak ABD’ye yanıt vermeye başlayacağız.” dedi.

Bahreini, BM Cenevre Ofisine Akredite Basın Mensupları Birliği (ACANU) üyesi gazetecilerle bir araya gelerek İsrail’in İran’a saldırılarıyla başlayan çatışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İsrail rejiminin 13 Haziran’dan bu yana İran’a saldırılar düzenlediğini hatırlatan Bahreini, “Bunlar sivil, kadın, çocuk, sivil altyapı hatta ülkemizdeki barışçıl nükleer tesislerini hedef alan İsrail saldırganlığıdır. Bu saldırılar sırasında çok sayıda çocuk ve kadın dahil, yüzlerce masum insan öldürüldü. Sadece İran’da değil, aynı zamanda bölgemizdeki insanların tehlikeli sızıntılara maruz kalması nedeniyle barışçıl nükleer tesislerimiz etrafında büyük bir tehlike var.” diye konuştu.

Bahreini, İsrail’in, ABD’nin yanı sıra birçok Batılı ülke tarafından finansal, lojistik ve askeri alanda desteklenmesini eleştirdi.

İsrail’in, İran’a sebepsiz yere saldırdığını belirten Bahreini, “İsrail bu saldırılar sırasında sivilleri hedef alarak ayrımcılık, orantılılık ve saldırılar hakkında halkın bilgilendirilmesi ilkesini ihlal etti. İsrail, uluslararası hukukun ve insan haklarının tüm normlarını ihlal etti. İran, İsrail saldırılarına karşılık verme konusunda kararlı. Halkımızı, güvenliğimizi ve topraklarımızı savunmada hiçbir şüphe, tereddüt göstermeyeceğiz. Çok ciddi ve güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Şu anda yaptığımız da bu. Kendimizi savunmaktan başka bir şeye odaklanamayız.” ifadelerini kullandı.

Bahreini, ABD’nin, İsrail’in yaptıklarına ortak olduğuna işaret ederek “ABD olmadan İsrail hiçbir şey. İsrail ne yapıyorsa ABD’nin askeri ve istihbarat desteğiyle yapıyor. ABD’nin eylemlerini takip edeceğiz. Herhangi bir noktada ABD’nin İran’a yönelik saldırılarda doğrudan yer aldığı sonucuna varırsak ABD’ye yanıt vermeye başlayacağız.” diye konuştu.

BM Güvenlik Konseyinin yanı sıra diğer uluslararası örgütlerin bu süreçte İsrail’in işlediği suçları durdurma konusunda başarısız olduğuna dikkati çeken Bahreini, uluslararası kuruluşların varlık nedenlerini kaybettiklerini söyledi.

Bahreini, İran’ın nükleer programının barışçıl olduğunu vurguladı.

Devamını Oku

Trending

Reklam