Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Taşkent Şehitleri anıldı

Taşkent’te 15 Ağustos 1974’te EOKA üyesi Kıbrıslı Rumlarca evlerinden alınarak topluca katledilen Kıbrıslı Türkler, Taşkent Şehitliği’nde düzenlenen törenle anıldı. Törene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, Başbakan Ersan Saner,

Published

on

Taşkent Şehitleri anıldı

Taşkent’te 15 Ağustos 1974’te EOKA üyesi Kıbrıslı Rumlarca evlerinden alınarak topluca katledilen Kıbrıslı Türkler, Taşkent Şehitliği’nde düzenlenen törenle anıldı.

Törene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, Başbakan Ersan Saner, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, askeri erkan, Bakanlar ve diğer yetkililer katıldı.
Törende, Anıta çelenk sunuldu, saygı duruşu ve saygı atışı yapıldı, ardından İstiklal Marşı okundu.

ERDAĞLI: “UNUTMAK DA UNUTTURMAK DA MÜMKÜN DEĞİL”

Törende Taşkent şehitleri adına konuşan Taşkent Şehit Aileleri Komitesi Başkanı Erdinç Erdağlı, varoluş mücadelesinde şehit vermeyen köy olmadığını belirterek, bugünlerin büyük bedeller ödenerek kazanıldığını, en büyük bedeli de aziz şehitlerin verdiğini söyledi. Şehitlerin önünde saygıyla eğildiklerini ifade eden Erdağlı, 15 Ağustos 1974’te yaşanan katliamların Rumların hedefini gösterdiğine işaret etti.
“Kıbrıslı Türklerin Rumlara bırakın saldırmayı, güvenliğini sağlayacak silahı yoktu” diyen Erdağlı, BM’nin katliama uğrayan köy halkını yalnız bıraktığını, insanların evlerinden öldürüldüğünü anlattı.
“Unutmak da unutturmak da mümkün değil” diyen Erdağlı, amaçlarının genç kuşaklara kin düşmanlık aktarmak değil yaşananlardan ders alarak ve verilen mücadeleyi unutturmamak olduğunu söyledi.

“Tek güvencemiz Türkiye’dir Türk askeridir” diyen Erdağlı, varoluş mücadelesinin devam ettiğini, bugünkü refah, özgürlük ve bağımsızlığın şehitler ve gaziler sayesinde olduğunu ifade etti ve verilen mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.
KASABALI: “84 SOYDAŞIMIZ BM’NİN GÖZÜ ÖNÜNDE KATLEDİLDİ”
Şehit Aileleri ve Malül Gaziler Derneği Genel Sekreteri Mehmet Kasabalı da, “Şehitleri unutmadık, unutturmayacağız” dedi.
Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünün bedelini şehitlerin ödediğini ifade eden Kasabalı, Taşkent, Terazi ve Tatlısu’dan 84 kişinin Limasol’a götürüldüğünü ve BM’nin koruduğu soydaşlarının, BM’nin gözü önünde katledildiğini anlattı.
Kıbrıs Türk halkının tek garantisinin Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi olduğunu ifade eden Kasabalı, katliamların insanlık için yüz karası olduğunu ve Kıbrıs Türk halkına uygulanan soykırımların asla unutulmaması gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinde örnek bir şekilde 11 yıl direndiğini ve Türkiye’nin gerçekleştirdiği Barış Harekatı ile Kıbrıslı Türklerin yanı sıra Rumların da mal ve can güvenliklerinin koruma altına alındığını ifade eden Kasabalı, adada İki ayrı halk iki ayrı devlet olduğunu ve bu gerçeğin ortada olduğunu söyledi.
Kasabalı, Kıbrıs’ta tek mağdurun Kıbrıslı Türkler olduğunu ifade ederek, Kıbrıs Türk halkının artık bir devleti olduğunu söyledi. Kasabalı, bu gerçek ile müzakere masasına oturulmasının önemine işaret ederek şehitleri rahmetle, gazileri şükranla andı.
TATAR: “RUMLAR ORLIK ANLAŞMASINI ENOSİS’E SIÇRAMA TAHTASI GÖRDÜ”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs’ta varoluş mücadelesine devam ettiğini söyledi.

Tatar, Kıbrıs Türk halkının tarihi ve geçmişin gelecek nesillere doğru aktarılması gerektiğini vurgulayarak, 1960 yılında kurulan ortaklık anlaşması ile Kıbrıs’ta Türk Rum dengesinin kurulduğunu kaydetti.
Rumların ortaklık anlaşmasını Enosis’e sıçrama tahtası olarak gördüğünü ve Kıbrıs Türk halkını bu topraklardan silmek amacıyla saldırılar gerçekleştirdiğini ifade eden Tatar, Kıbrıs Türk halkının yıllarca varoluş mücadelesi verdiğini anlattı.
20 Temmuz sabahı Türkiye’nin, Türk askerinin Kıbrıs’a gelmesiyle Kıbrıs Türk halkının barış, özgürlük ve egemenliğine kavuştuğunu ifade eden Tatar, ancak sonrasında da BM’nin seyrettiği bir ortamda insanların katledildiğini işaret ederek, uluslararası camia, AB veya BM’nin bu katillere hiçbir şekilde hiçbir yaptırım uygulamadığını kaydetti.
“DAYATMA ÇÖZÜM VE FEDERASYONU KABUL ETMEYECEĞİZ”
Kıbrıs’ta dayatma bir çözüm veya federasyon görüşmelerini kabul etmeyeceklerini, gücü halktan aldıklarını ifade eden Tatar, Rumlardan hiçbir zaman iyi niyetlerine karşılık alamadıklarını, “sıfır asker sıfır garanti” hedefiyle Kıbrıs Türk halkını bitirmek istediğini söyledi.
Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık özgürlük egemenlik ve Türkiye’nin garantörlüğünden asla vazgeçmeyeceğini vurgulayan Tatar, Kıbrıs’ta devlete ulaşan Kıbrıs Türk halkının dünyaya egemenliğini haykırmaya devam edeceğini belirtti.
“EGEMEN EŞİTLİK VAZGEÇİLMEZİMİZ”
Resmi müzakere süreci için Kıbrıs Türk halkının talebi olan egemen eşitliğin kabul görmesinin vazgeçilmezleri olduğunu vurgulayan Tatar, yeni siyasetin kökleşmesi, halkın benimsemesi için dünyaya bunu haykırmaya devam edeceklerini söyledi.

Geleceğe emin adımlarla yürümek için Türkiye ile bağları güçlendirmeye devam edeceklerini ifade eden Tatar, geleceğin daha güzel olacağını ve Kıbrıs Türk halkının bağımsız egemen hür yoluna devam edeceğini vurguladı.
Tatar, şehitleri rahmetle, gazileri şükranla andı.
Taşkent Şehitliği’ndeki tören, şehitliğin ziyaret edilmesiyle son buldu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Tatar:Kıbrıs’ta iki devlet gerçeği, statükoyu sürdürme senaryolarına boyun eğmez

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yunanistan Cumhurbaşkanı Konstantinos Tasulas’ın Güney Kıbrıs’ta yaptığı açıklamalarla ilgili bir yazılı bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Adada artık değiştirilemez bir gerçek vardır: İki ayrı devlet. Kıbrıs Türk Halkının özden gelen hakları, egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü teyit edilmelidir. KKTC’nin varlığı, bu hakların sahadaki somut karşılığıdır.

Yunanistan Cumhurbaşkanı Konstantinos Tasulas’ın Güney Kıbrıs’ta yaptığı açıklamalar, Kıbrıs’taki iki Devlet gerçeğini perdeleme ve statükoyu sürdürme senaryosunun bir parçasıdır. Ancak bu senaryo zemininde sahnelenenler, Kıbrıs Türk Halkının iradesini ve haklı mücadelesini gölgeleyemez.

Kıbrıs’ta iki ayrı Devlet vardır. Bu, sahadaki fiili durumun inkar edilemez sonucudur. Kıbrıs Türk Halkı, kendi geleceğini belirleme hakkını kullanmış ve KKTC çatısı altında iradesini ortaya koymuştur. Bu irade, pazarlık konusu edilemez.

Asıl işgalci Rum tarafıdır. 1963’te Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gasp eden, Kıbrıs Türk Halkını ortaklık devletinden silah zoruyla atan ve 1974’te Yunan faşist darbesiyle adayı ilhak etmeye çalışanlar, bugün “işgal” söylemiyle gerçeği saptırma çabasındadır. Kıbrıs Türk Halkına yönelik izolasyon, ekonomik ambargolar ve siyasi baskılar, yıllardır sürdürülen sistematik hak ihlalleridir. Bu hak gasplarını örtme çabası ne hukuku ne de vicdanları tatmin eder.

Müzakereler ancak Kıbrıs Türk Halkının eşit uluslararası statüsünün ve egemen eşitliğinin teyidi zemininde başlayabilir. Bu zeminin dışında önerilecek her formül, on yıllardır olduğu gibi Rum tarafının statükoyu sürdürme senaryosuna hizmet etmekten öteye geçmeyecektir.

Kıbrıs Türk Halkı, iradesini devletinden yana koymuşken, geçmişin dayatmalarıyla kurgulanan statüko senaryolarına boyun eğmeyecektir. KKTC’nin varlığı, adadaki yeni denklemde belirleyici ve kalıcıdır.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Deniz ve heyetini kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz başkanlığındaki heyeti kabul etti.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre, kabulde, “Biz her zaman temastan yana olduk. Kıbrıs’ın gerçeklerine göre bir siyaset geliştirmeye çalıştık” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Lefkoşa Selimiye Camisi’nin kapsamlı restorasyon çalışmalarının ardından ibadete açıldığına, yeni Cumhurbaşkanlığı yerleşkesinin, yeni Cumhuriyet Meclisi binasının açılışının yapıldığına ve pek çok faaliyet için alanlar yapıldığına işaret etti.

Tatar, “Tüm bunlar geleceğimiz için yatırımdır. Bu dönemde yapılanlar KKTC’ye yatırımdır, bizim özgürlüğümüzün ifadesidir” dedi.

Ticaret konusunda; pandemi, 6 Şubat depreminin yarattığı olumsuzluklar ve yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen rakamların yıllık ithalatın 3 milyon doları aştığını gösterdiğine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, “Sıkıntılar olabilir ama burası Mavi Vatan’ın kalbi, stratejik değeriyle buranın cazibesini arttırmak gerekiyor. Farklı ekonomik düşüncelerle öngörülebilirlik ile yatırımcıları cesaretlendirmenin yanında mega projeler de son derece önemlidir” diye konuştu.

Teknofest 2025’in ülkede gerçekleştiğine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, 225 bin ziyaretçinin katıldığı büyük bir teknoloji festivali yapıldığını ve KKTC’de artık bilişim anlamında dönüşümlerin yaşanabileceğini belirtti. 

“Gelecekte KKTC ekonomisinin daha da büyüyeceğine inanıyorum. Mevcut potansiyeli girişimci ruhuyla değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, ticaretle ilgilenen özellikle genç kuşağın dünyaya açıldığını görmekten memnuniyet duyduğunu ifade etti.

“Rum zihniyetindeki samimiyetsizliğe” dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, BM Genel Sekreterinin yeni bir atmosferden bahsederek yapıcı olmak gerektiğini dile getirip, şu anda ortak zemin olmamasına rağmen her iki tarafın ortak faydasına olabilecek iş birliği projelerine işaret ederken, Rum liderliğinin kapılar konusunda koridor kapı önerilerinde diretmesinin samimiyetsizlik olduğunu, bunu Rum lidere de söylediğini belirtti.

İyi niyet, temas ve diyaloğun önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz her zaman temastan yana olduk. Kıbrıs’ın gerçeklerine göre bir siyaset geliştirmeye çalıştık” diye konuştu.

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun mülkiyet konusunda çare olarak kabul edildiği gerçeği ortadayken, kuzeydeki otoritenin nizamına bağlı olarak iyi niyetle yatırım yapanların tutuklanmasının ikiyüzlü bir siyaset olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Rum liderliğinin yapmaya çalıştıkları, Kıbrıs Türklerinin yolundan vazgeçmesini sağlamayacaktır. Biz, iki devletli siyasetten vazgeçmeyeceğiz. Rum liderliğinin yaptıkları Kıbrıs Türk halkını daha da kenetleyecektir” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Kantara Gençlik Kampı’nda tadilat devam ediyor

Published

on

By

 

Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’na bağlı Gençlik Dairesi Müdürlüğü bünyesindeki Kantara Gençlik Kampı’nda tadilat çalışmaları devam ediyor.

Gençlik Dairesi’nden verilen bilgiye göre, Kantara Gençlik Kampı’nda bir süredir devam eden yenileme çalışmaları çerçevesinde, kamp çevresine 700 metre boyunca genişliği en az 10 metre olan yangın yolları açıldı.

Kampın yemekhane bölümünde mutfak seramikleri değiştirilirken, binanın damı da tadilattan geçirildi. Ayrıca mutfak, sanayi tipi mutfak eşyalarıyla  tamamen yenilendi.  

Mutfak binasının yanı sıra üç lider binası da tadil edilerek, binalarda boya yapımı da tamamlandı.

Gençlik Dairesi Müdürü Hüseyin Ozanoğlu, gençlerin büyük önem verdiği kampların, gençlere yaraşır hale getirilmesi için titizlikle çalıştıklarını, tadilatların devam ettiğini ve sona yaklaşıldığını dile getirdi.

Ozanoğlu, yemekhane bölümü ve dış mekân tadilatlarının da tamamlanmasıyla kampı Haziran ayında yeniden gençlerin hizmetine açmayı hedeflediklerini vurguladı.

Ozanoğlu, gençlik kampının yenilenmesi için katkılarından dolayı Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’na teşekkür etti.

Devamını Oku

Trending

Reklam