Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar: “Akdeniz’de bir serhat bekçisi olarak Türk dünyasının hak ve hukukunu korumakla varlığımızı sürdürmekteyiz”

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları kapsamında KKTC’de bulunan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Tatar kabuldeki konuşmasında, İYİ Parti heyetini Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları dolayısıyla KKTC’de ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, Türkiye Cumhuriyeti ve Azerbaycan’dan çok sayıda misafirin coşkulu kutlamalara katılması dolayısıyla duyduğu mutluluğu da ifade etti.

Güney Kıbrıs ve AB’nin federal temelde bir anlaşma için ortaya koyduğu zorlamalarına rağmen federal temelde görüşmelerin artık geride kaldığını tüm dünyaya ifade ettiklerini belirten Tatar, Güney Kıbrıs’ın tek taraflı olarak AB’ye üye yapılmasıyla Kıbrıs Türklerine büyük haksızlık yapıldığını, izolasyonların kaldırılacağı sözünün ise üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen tutulmadığını hatırlattı. Kıbrıs Türk halkının baskılara uğratılarak çoğunluğun azınlığı yöneteceği bir yapıda Türkiye Cumhuriyeti’nin adadan çekilmesinin hedeflendiğini belirten Tatar, oynanan bu oyunlara izin verilmeyeceğini söyledi.

“İki devletli siyasetin temelinde bir antlaşmada kuzeydeki Türk devleti antlaşmanın bir parçası olacaktır.” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, egemen halk olarak Kıbrıs Türk halkının geleceğini kendi isteğine göre tayin etmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin garantörlüğünün devamının Kıbrıs Türk halkı için barış, huzur ve güvenliği bakımından öneminin altını çizen Tatar, “Türk askerinin varlığının devamı, hem Kıbrıs Türklerine hem de Rumlara fayda sağlamaktadır” dedi. Rumların milli siyasetinin ve emelinin Türkiye’nin adadan çekilmesini ve kuzeyi de Yunanlaştırmak olduğunu dile getiren Tatar, “Bizim kimsenin hakkında gözümüz yoktur. Biz kendi müktesep haklarımızı korumaya çalışıyoruz. Tarihi mücadeleden ve özden gelen haklarımız, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanmaktadır. Buna herkesin saygı duyması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı demokrasi, iki ayrı halkın olduğunu tüm dünyanın da gördüğüne işaret ederek KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti’nin uyum içinde hareket ederken hak ve hukukun korunması bakımından güçlü bir pozisyonda olduklarını belirtti.

Türk Devletleri Teşkilatı’nda da ifade ettiği gibi KKTC’nin en güneydeki Türk devleti olarak Akdeniz’e açılan bir pencere olduğunu dile getiren Tatar, “Akdeniz’de bir serhat bekçisi olarak Türk dünyasının hak ve hukukunu korumakla varlığımızı sürdürmekteyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, “Anavatan Türkiye ile her konuda uyum içerisinde hareket etmek bizi güçlü kılacaktır” diye konuştu.

Kabulde, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun yanı sıra Adana Milletvekili, Türk Dünyası ve Yurt Dışı Teşkilatlandırma Başkanı Ayyüce Türkeş Taş, Uluslararası İlişkler Başkanı Ahmet Kamil Erozan, İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı, Edirne Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Akalın ve İyi Parti KKTC Temsilcisi Cihangir Bütün yer aldı.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu da konuşmasında, vatanlarının bir parçası olarak gördükleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tarihinin ve mücadelesinin bilinci içerisinde hareket ederek, verilen mücadeleden iftihar ettiklerini kaydetti.

Bugün Barış Harekatı’nın 50. yılında, davet üzerine Kıbrıs’ta bulunduklarından dolayı duydukları memnuniyeti dile getiren Dervişoğlu, kendilerine gösterilen misafirperverlik için teşekkürlerini ve şükranlarını sundu. Türkiye’nin 50 yıl önce yapmış olduğu hamlenin tüm adaya barış getirdiğini ve o günden sonra olumsuz herhangi bir çatışmayı da engellediğini belirten Dervişoğlu, ambargo ve izolasyonlara da atıfta bulunarak, uluslararası platformlarda Kıbrıs’ın hak ve hukukunun savunulması noktasında üzerlerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirdiklerini ve getirmeye de devam edeceklerini belirtti ve bu uğurda yaşamlarını yitiren tüm şehitleri rahmetle andı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTAMS: “Hükümet greve katılmayan üyelerimizin maaşlarından da kesinti yaptı”

Published

on

By

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), hükümetin, sendika tarafından uygulanan grev günü izinli, hasta raporlu olan veya greve katılmayan üyelerin de maaşlarından kesinti yaptığını ileri sürdü.

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, yazılı bir açıklama yaparak, “KKTC maliyesi kuruşa muhtaç mı kaldı?” diye sordu. Bütçe açığının her geçen gün büyüdüğünü ve maaş ödemeleri için Maliye’nin her ay borçlandığını söyleyen Bengihan, bunun “yönetim beceriksizliğinin en bariz göstergesi” olduğunu savundu.

Devletin en önemli gelir kaynağı olan vergilerin toplanmasında hükümetin adil davranmadığını, zenginlerden vergi toplamak yerine sabit gelirlilerin maaşlarında keserek ve en adaletsiz vergi türü olan dolaylı vergilerle halkı fakirliğe sürüklediğini öne süren Bengihan, “Hükümetin gelecek nesillere borçtan başka hiçbir şey bırakmayacakları aşikardır.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

“Toplumlararası Kadınlar Yürüyor ve Görüşüyor” etkinliğinde “Mülkiyet” konuşuldu

Published

on

By

Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, Taşınma Mal Komisyonu’nun daha etkili olması için çaba harcanması gerektiğini belirtti.

Şefik, AİHM’in de TMK’nin, başvuranların taleplerini incelerken tutarlı, özenli ve zamanında hareket etmediği saptaması yaptığına işaret ederek, “Amacımız, TMK’yı etkisiz bir yöntem olarak kabul ettirip, kişileri çaresiz bırakmak olmamalıdır” dedi.

Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği ve Severis Vakfı (CVAR) iş birliğinde Lefkoşa’da dün akşam düzenlenen “Toplumlarası Kadınlar Yürüyor ve Görüşür” etkinliğinde “Mülkiyet” konusu konuşuldu.

Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik’in mülkiyet konusunda sunum yapıp, katılımcıların sorularını yanıtladığı gecenin açılışında KTÜKD Başkanı Gülden Plümer Küçük ve Severis Vakfı Direktörü Rita Severis de söz aldı.

Katılımcılar, toplantı öncesinde Ledra Palace’da buluşup, etkinliğin yapıldığı Derboyu’ndaki 4K Koop’a yürüyüş düzenledi.Toplantıya, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi, BM Misyon Şefi Colin Stewart, eski Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanlarından Erato Kozaku Markullis ve dernek üyeleriyle yabancı misyonlarda çalışan kadınlar katıldı.

4K ev sahipliğinde yapılan etkinlikte yemek olarak fırın makarnası, patates köftesi, herse, çiçek dolması, hellim, çörek ve karpuz servis edildi. Alkollü alkolsüz yerli içeceklerin satıldığı etkinlikte kurulan stantta hazırlanan sıcak hellim böreği ikramı da yapıldı.

-“Kuzeyde TMK var… Güneyde benzer bir oluşum kurulmadı”

Narin Ferdi Şefik, mülkiyetin her zaman ciddi bir mesele olduğuna işaret ederek, yaşanan çalkantılar sırasında halkın mülklerini terk etmek durumunda kaldığı ülkede, Kıbrıslı Rumlar için, kapsamlı bir çözüm sağlanana kadar Taşınmaz Mal Komisyonu gibi bir imkan yaratılırken, Kıbrıslı Türklerin başvurabileceği benzer bir oluşum kurulmadığını belirtti.

Şefik, Güney Kıbrıs’ta bırakılan Türk mallarının “Türk Malları Vasiliği” tarafından yönetildiğine ancak bu düzenlemenin 1974 öncesinde mülklerinden edilen Kıbrıslı Türklere tazminat hakkı tanımadığına işaret etti.

-“TMK daha etkili olmalı”

Konuşmasında, TMK’nin oluşumu, başvuru süreçleri, yaşanan sorunlar ve AİHM kararlarına da değinen Şefik, kurulduğu 2005’ten Mayıs 2025’e kadar toplam 8 bin 160 başvuru yapılan komisyonun 2 bin 171 başvuruyu sonuçlandırdığını ve 1908 başvuruya toplam 38 milyon 50 bin 407 Sterlin ödendiğini belirtti.

Narin Ferdi Şefik, 5 bin 989 başvurunun ise hala askıda olduğuna işaret ederek, kapsamlı bir çözüm sağlanana kadar en azından Kıbrıslı Rumların başvurabilecekleri bir yol olan TMK’nın daha etkili olması gerektiğini kaydetti.

Şefik, AİHM’in KV Mediterranean Tours Ltd. v. Türkiye davası kararında da TMK’nin başvuranların taleplerini incelerken tutarlı, özenli ve zamanında hareket etmediği saptamasında bulunduğuna vurgu yaptı. Şefik, “AİHM, TMK önündeki yargılamaların hızlandırılması ve gecikmelere karşı etkili bir çözüm mekanizmasının oluşturulması amacıyla sürekli ve uzun vadeli çabaların devam etmesi gerektiğini belirtti.” şeklinde devam etti.

Şefik, “TMK’nin düzgün şekilde işlemesi için hepimiz çaba harcamalıyız. Amacımız, TMK’yı etkisiz bir yöntem olarak kabul ettirip, kişileri çaresiz bırakmak olmamalıdır.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: “Temaslarımızı ve çalışmamızı diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam ediyoruz”

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, temas ve çalışmalarını, diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam edeceklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı toplantısına katılmak amacıyla bu akşam Azerbaycan’a gidiyor

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart ile yaklaşık bir saat süren görüşmesinin ardından basına açıklama yaptı.

-“Diyalog, temas ve yapıcı duruşumuzdan hiç vazgeçmedik.”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart ile görüşmesinde çeşitli konuları gündeme getirdiklerini aktardı.

16-17 Mart’ta Cenevre’de yapılan 5+1 toplantının devamında Temmuz ayında New York’ta 5+1 toplantı yapılacağını hatırlatan Tatar, tutuklamalara ilişkin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Hristodulidis ile bazı sorunlar yaşandığını belirtti.

Cenevre görüşmelerinde altı başlıkta ilerlemeler kaydedilmesi için BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in tekrar atandığını kaydeden Tatar, bugüne kadar istediği kadar ilerleme kaydedilmediğini söyledi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e bir mektup gönderdiğini belirten Tatar, “Bu dönemde yaşadığımız hayal kırıklıklarını ifade ettim. Ama biz yine de diyalog, temas ve yapıcı duruşumuzdan hiç vazgeçmedik.” dedi.

-“3D çerçevesinde bir ilerleme olursa resmi müzakerelere de geçilebilir”

Yeni siyasetin gerekliliklerinden bahseden Tatar, eğer 3D (Direk temas, direk ticaret, direk temas) çerçevesinde bir ilerleme olursa resmi müzakerelere de geçilebileceğini söyledi.

Burada 12 farklı komite ile Rum tarafıyla diyalogların sürdüğünü anlatan Tatar, “Dört buçuk yılda ne yapıldı?” şeklindeki eleştirilere “Dört buçuk yılda çok şey yapıldı. Yeni bir vizyon ortaya kondu, uluslararası anlamda iki devletliliğin gerekçelerini ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin çok önemli olduğunu, bir saygınlık kazandığımızı anlattık.” yanıtını verdi.

BM raporlarında ortak zeminin olmadığının raporlara geçtiğini belirten Tatar, bunun bir diplomatik kazanım olduğunu kaydetti. Diyaloğu sürdüreceklerini yineleyen Tatar, Türk tarafına yıllardır yapılan ambargoların, haksızlıkların artarak devam ettiğini de uluslararası toplumla paylaştıklarını söyledi.

Dik duruş, onurlu ve güçlü bir gelecek için Kıbrıs Türk tarafının ayrı bir halk olarak, ayrı bir devlet olarak, ayrı bir otorite olarak temaslarını sürdürebilmesinin önemine işaret eden Tatar, “16-17 Temmuz tarihinde New York’ta genişletilmiş 5+1 görüşme için orada hazır olacağımızı teyit ettik. Tabii Türkiye ile de istişare ettik. Bayan Holguin ile Londra’dayken bir telefon görüşmem oldu.” dedi.

-“Bizim böyle toplantılara katılmamız bizler için bir statü meselesidir”

İngiltere temaslarını da anlatan Tatar, “Stweart Doughty ile de görüştüm. Yani bu 5+1 görüşmede İngiltere’yi temsil eden AB Bakanı ile geçen cuma günü İngiltere’de görüşmem oldu ve kendisine bütün az önce sizlere aktardıklarımı anlattım, paylaştım.” ifadelerini kullandı.

Holguin’in Kıbrıs, Ankara, Atina, Brüksel ve Londra’da temaslarda bulunduğunu anlatan Tatar, “Dolayısıyla sürekli olarak uluslararası diyaloğumuzu sürdürmekteyiz.” dedi.

Bu akşam Azerbaycan’a gideceğini ve yarın orada temasları olacağını anlatan Tatar, şöyle devam etti:

“Hankendi’de Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın bir gözlemci üyesi olarak, KKTC olarak orada olacağız. Tabii bizim böyle toplantılara katılmamız bizler için bir statü meselesidir. Dolayısıyla ben bir kez daha Azerbaycan hükümetine ve Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e beni de bu toplantıya davet ettikleri için teşekkür etmek istiyorum.”

KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki varlığını ve ekonomik potansiyelini sürdürmek için bütün bu devletlerle iş birliklerinin artırması gerektiğini anlatan Tatar, “Gerek ticaret, gerek turizm, gerek yükseköğrenim ve çeşitli farklı hizmetler sektöründe KKTC’nin bu ülkelerle diyalog ve temasını artırmak durumunda olduğunu da belirteceğim.” dedi.

Ambargolar, kısıtlamalar ve engellemelerin hafifletilmesini isteyen Tatar, Azerbaycan’da Hankendi şehrinde bunları diğer ülkelerle paylaşacağını kaydetti.

Tatar, KKTC olarak diplomatik temasları artıracaklarını belirterek, “Temaslarımızı ve çalışmamızı diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam ediyoruz.” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam