Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar : “Kıbrıs Türk halkının egemenlik hakkını korumak için birlikte hareket etmeliyiz…Hepimiz aynı gemideyiz”

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının egemenlik hakkını korumak için birlikte hareket edilmesi gerektiğini kaydederek, “Hepimiz aynı gemideyiz” dedi.

Cumhuriyet Meclisi’nin Cumhurbaşkanı’nın katılımıyla gerçekleştirdiği olağanüstü birleşim sonrası Ersin Tatar, basına açıklamalarda bulundu.

İlk sözü alan Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Tatar’ın Kıbrıs konusundaki gelişmeleri değerlendirmek üzere yeni Meclis yerleşkesindeki ilk olağanüstü birleşime katıldığını, bu toplantının tarih sayfalarındaki yerini aldığını söyledi.

Öztürkler, bilgi ve görüş alışverişi ile değerlendirmelerin yapıldığı toplantının verimli ve başarılı geçtiğini ifade ederek, birleşimin 48 milletvekilinin katılımıyla gerçekleştiğini dile getirdi.

Meclis Başkanı Öztürkler, Tatar’a katkısı ve değerlendirmeleri için teşekkür de etti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise Meclis Başkanı Ziya Öztürkler’e, Başbakan Ünal Üstel’e, parti başkanlarına ve milletvekillerine misafirperverlikleri için teşekkür etti.

3 Mayıs’ta TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla açılışı yapılan Cumhuriyet Meclisi’nde ilk kez konuşma fırsatı bulduğunu söyleyen Tatar, memnuniyetini dile getirerek, Meclis binasının Kıbrıs Türk halkı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin simgesi olduğunu vurguladı.

Tatar, konuşmasında 2020’de kazandığı Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası yürüttükleri iki devletli siyasete değinerek, ancak Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün kabulüyle müzakere masasına dönülebileceğini, bunu ilk kez 2021’de Cenevre’de dile getirdiklerini anımsattı.

Tatar, Kıbrıs’ta federal temelde bir çözüm için zaman kaybedildiğini, tecrübelerin de bu yönde olduğunu ifade ederek, Annan Planı döneminde ve sonrasında, Crans-Montana’da yaşananlara işaret etti.

Ortak zemin arayışı ve yeni siyaseti anlatmak için farklı görüşmeler yapıldığını, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın garantör devlet Türkiye Cumhuriyeti adına bu siyaseti her platformda defalarca kez dile getirdiğini belirten Tatar, “Bu siyaset giderek yerleşmiştir” dedi.

Tatar, 62 yıldır Kıbrıs Türk halkı üzerinde uygulanan haksız ambargo, izolasyon ve kısıtlamaların hafifletilmesine yönelik çabaların Birleşmiş Milletler nezdinde de anlayışla karşılandığını söyledi.

Bölgedeki son gelişmelerle ilgili de değerlendirmede bulunan, İsrail-İran arasındaki çatışmayla bölgedeki tansiyonun yükseldiğine işaret eden Tatar, böyle bir durumda karşı taraftan iyi niyet beklendiğini ancak bunu göremediklerini dile getirdi.

Rum tarafının kendi hukuk düzenindeki değişikliklerle mal-mülk konusundaki saldırılarına artan bir dozla devam ettiğini, Rum liderin Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunu dikkate almadan birtakım anlaşmalar yaparak buna tüm Kıbrıs’ı alet ettiğini belirten Ersin Tatar, “Kıbrıs da tehlikeli bir noktaya getirildi” dedi.

Güvenlik konusunda Türkiye Cumhuriyeti ile istişare, TC Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile temasta olduklarını, buradaki komutanlarla görüşmeler gerçekleştirdiğini söyleyen Tatar, KKTC’de gerekli her türlü tedbirin alınabileceğini, buna yönelik sıkıntı olmadığını da vurguladı.

Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarıyla ilgili de konuşan, bunun için birlikte hareket edilmesi, dik durulması gerektiğini kaydeden Tatar, “Hepimiz aynı gemideyiz” dedi.

Meclis’in özellikle mülkiyet konusunda bir deklarasyonla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurum ve kuruşlarının meşruiyetini vurgulaması gerektiğini ifade eden Tatar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) K.V. Mediterranean Tours Limited ile ilgili kararına işaret etti, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkili bir kurum olarak kabul edildiğini söyledi.

TC Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bu konudaki açıklamasına da anımsatan Tatar, “Kararda ders niteliğinde mesajlar var, bu mesajlar da Rumlaradır” dedi.

60 yıldan sonra bu kadar insanın hak ve hukukunu Rumların Anayasal düzenine göre değiştirilemeyeceğini kaydeden Tatar, AİHM’in Xenides-Arestis ve Dimopulos kararlarına da işaret etti.

KKTC Anayasası’na değinen, terk edilen malların devletin mülkiyetine verildiğini belirten Tatar, uluslararası hukuka uygun şekilde hak elde etmiş bireylerin, insan haklarının ihlal edilmesine göz yumulmaması gerektiğini vurguladı.

“Meclis bu konuda ses vermeli” diyen Tatar, bugünkü olağanüstü birleşimde bunu dile getirdiğini söyledi.

Cumhuriyet Meclisi’nden Kıbrıs Türk halkının haklarını güçlü, tek yürek ve tek vücut şekilde dünyaya haykırmasını istediğini belirten Tatar, milletvekillerini Kıbrıs Türk halkının mülkiyet hakkını, hukuk düzenini ve onurunu hedef alan baskıcı Rum siyasetine karşı ses yükseltmeye çağırdığını ifade etti.

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurumlarına, başta Taşınmaz Mal Komisyonu olmak üzere meşru yapılarına yönelen her türlü baskı reddedilmeli” diyen Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin saldırgan ve hukuk dışı tutumuna son verilmesi için gerekli diplomatik araçların devreye sokulması gerektiğini de kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar’dan net mesaj: Egemen eşitlik olmadan müzakere yok, izolasyonlar kabul edilemez

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, New York’taki temasları sonrası yaptığı açıklamada, görüşmelerin yapıcı bir ortamda geçtiğini ancak Rum tarafının tek taraflı adımları nedeniyle somut bir ilerleme kaydedilemediğini belirtti. Tatar, Cenevre’de başlayan olumlu atmosferin, Rum tarafının Kuzey’deki taşınmaz mallarla ilgili başlattığı ceza soruşturmalarıyla bozulmasından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, mülkiyet konusunda Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir yol olduğunu vurgularken, Rum yönetiminin ceza soruşturmaları açmasının iyi niyetle bağdaşmadığını ifade etti. Yeni geçiş kapılarının açılması konusundaki Türk tarafının Kiracıköy önerisine rağmen, Rum tarafının tampon bölgeden geçiş ısrarı nedeniyle uzlaşı sağlanamadığını bildirdi.

Tatar, mikoplastik temizliği, hava kalitesi izleme, kültürel mirasın korunması gibi yeni iş birliği alanları önerdiklerini ancak Rum tarafının mayın temizliği konusundaki bazı bölgelere karşı çıkışını eleştirdi.

Son olarak, Kıbrıs Türk tarafının pozisyonunu yineleyen Tatar, resmî müzakerelere başlanması için egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün kabul edilmesi gerektiğini vurguladı. Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyonların kabul edilemez olduğunu belirten Tatar, çözümün dayatmayla değil, iki devletin eşit iş birliğiyle mümkün olacağını söyledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Kamu-Sen, Sosyal Sigortalar Dairesi İskele şubesinde yarın tam gün greve gidecek

Published

on

By

Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen), Sosyal Sigortalar Dairesi’nin İskele şubesinde yarın tam gün greve gideceğini açıkladı. Sendika saat 10.30’da daire önünde basın açıklaması yapacak.

Kamu-Sen’den yapılan açıklamada, Sosyal Sigortalar Dairesi’nin İskele binasında uzun süredir devam eden lağım sularının bina içerisine girmesi sorunu konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hiçbir önlem alınmamasının kabul edilemez bir ihmal olduğu kaydedildi.

Açıklamada, söz konusu durumun çalışanların sağlığı ve iş güvenliği açısından ciddi risk taşıdığına dikkat çekildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Ataoğlu:Fidan’ın açıklamaları, Kıbrıs Türk halkının iradesine verilen güçlü bir destektir

Published

on

By

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan’ın New York’ta Kıbrıs konusunda yaptığı açıklamayı değerlendirdi.

Ataoğlu, “Sayın Fidan’ın, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini ve eşit uluslararası statüsünü esas alan duruşu; halkımızın onurlu geleceğine duyulan saygının ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs Türkleri’ne olan sarsılmaz desteğinin en açık göstergesidir. Bu açıklamalar, uluslararası camianın ve özellikle Rum Liderliği’nin, artık Kıbrıs’ta gerçekçi ve sürdürülebilir bir çözüm modeline yönelmesi gerektiğini de güçlü biçimde vurgulamaktadır” dedi.

Ataoğlu, Fidan’ın, “Türklerin ve haklarının yok sayıldığı bir denklemi kabul etmemiz söz konusu değil” sözlerine de işaret ederek, “Anavatan Türkiye’nin, Kıbrıs Türk Halkı’nın haklı mücadelesine ve Ada’daki varlığına olan tereddütsüz teminat sağlama kararlılığının en net ifadesidir” değerlendirmesinde bulundu.

“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın uzun süredir kararlılıkla savunduğu ve bizim de sonuna kadar desteklediğimiz iki devletli çözüm modelini bir kez daha hatırlatmak isteriz” diyen Ataoğlu, “Kıbrıs’ta kalıcı barış ve istikrar ancak Kıbrıs Türk Halkı’nın eşitliği ve egemenliği kabul edildiği sürece mümkün olacaktır” ifadelerine yer verdi.

Ataoğlu, “Halkımızın özgürlük, güvenlik ve geleceğini merkeze alan bu haklı davada, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile tam bir uyum ve iş birliği içerisinde hareket etmeye devam edeceğiz. Sayın Hakan Fidan’ın kararlı tutumu bizler için cesaret ve moral kaynağı olmuştur” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam