Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

TC Adalet Bakanı Yılmaz Tunç:İsias Davası yargı süreci bize emanet

Published

on

Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Meclis Başkanı Zorlu Töre’yi ziyaretinde, “İsias Davasına” adaletin bağımsız yargı tarafından ortaya çıkarılmasını beklediğini belirterek, “O yargı süreci bize emanet” dedi.

Tunç, ilk duruşmanın 3 Ocak’ta yapılacağını anımsattı ve yargı sürecinin sonuna kadar takipçisi olacağını kaydetti.

Meclis Başkanı Zorlu Töre, Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u kabul etti. Meclis Şeref Salonu’nda yer alan görüşmede, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, Türkiye Cumhuriyetindeki Depremle İlgili Hukuki ve Adli Sürecin İzlenmesine İlişkin Oluşturulan Cumhuriyet Meclisi Geçici ve Özel Komite Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, Başkan Vekili Ongun Talat ile komite üyeleri Talip Atalay, Ayşegül Baybars, Serhat Akpınar, Yasemi Öztürk ve Divan Katibi Devrim Barçın hazır bulundu.

-Töre: “Türkiye olmadan bu milli davayı ileri götürmek mümkün değildir”

Kabulde konuşan Meclis Başkanı Zorlu Töre, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u KKTC’de görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Anavatan Türkiye’nin yetkililerinin her ziyareti bizim için yüksek düzeyde bir sevinç kaynağı olmaktadır” dedi.

Türk milletinin milli hak ve menfaatlerinin bir olduğunu kaydeden Töre, Türkiye ile KKTC’nin Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs’ta müşterek bir milli dava yürüttüğünü vurguladı ve “Türkiye olmadan bu milli davayı ileri götürmek mümkün değildir” dedi.

Dünyadaki insan hakları ihlallerinden bahseden Töre, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri ile Avrupa Birliği üyesi ülkelerin bu ihlallere destek verdiğini ifade ederek duyduğu üzüntüyü aktardı.

Kıbrıs Türk halkının da geçmişte çok büyük insan hakları ihlallerine maruz kaldığını ifade eden Zorlu Töre, “Sonunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti kuruldu, 20 Temmuz Mutlu Barış Harekatı gerçekleşti ve adada bir özgürlük ve güvenlik içerisinde şu anda yaşıyoruz. Bunları tabi ki Türkiye ile birlikte sağlıyoruz” diye konuştu. Gazze’de yaşananlara da işaret eden Töre, birçok ülkenin insan hakları konusunda sınıfta kaldığını vurguladı.

-Tunç: “Onların vefatına neden olan ve kusurlu olanların yargı sürecini sonuna kadar takip edeceğiz”

Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da konuşmasına, KKTC’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı.

Uçaktan iner inmez Şampiyon Meleklerin kabirlerini ziyaret ederek, dua okuduğunu ve ailelerle görüştüğünü belirten Tunç, ailelerle akşam da görüşeceğini aktardı.

Ziyaretinin asıl amacının “İsias davası” süreciyle ilgili aileleri ve KKTC yetkililerini bilgilendirmek olduğunu söyleyen Tunç, “6 Şubat’ta meydana gelen deprem dünya tarihinin en büyük depremiydi. 11 vilayetimiz yıkıldı, 50 binden fazla canımızı kaybettik. Tabi büyük bir mücadele var şu an yaraların sarılması noktasında. Tabi bu 50 bin canın içerisinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları da var. İsias Otel’de 35 yavrumuz, sporcularımız maalesef hayatlarını kaybetti” ifadelerini kullandı. Tunç, 6 Şubat depreminde Adıyaman ve diğer ilçelerde toplam 46 KKTC vatandaşının hayatını kaybettiğini de anımsattı.

Hayatını kaybedenlerin vefatına neden olan ve kusurlu olanların yargı sürecini sonuna kadar takip edeceklerine ve adaletin ortaya çıkarılmasını önemine vurgu yapan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, titiz bir soruşturma süreci yaşandığını söyledi. Tunç, 3 Ocak tarihinde davanın duruşmasının yapılacağını da ekledi.

Tunç, “Hep beraber adaletin bağımsız yargı tarafından ortaya çıkarılmasını bekliyoruz. Çünkü onlar bizim de yavrularımız. Onların ailelerinin acılarının ne derece kuvvetli olduğunu çocuğu olan çok rahat hissedebilir. Kabirleri ziyaret ettiğimizde de çok duygulandık ve çok etkilendik. Dolayısıyla o yargı süreci bize emanet. Biz bu noktada inşallah sonuna kadar takipçisi olmanın gayreti içinde olacağız” ifadelerini kullandı.

-“ Sayın Cumhurbaşkanımız, Devletimiz hep Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin yanındadır”

KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilere de değinen Tunç, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkiler sıradan değildir, sağlam temellere dayanır. Tarihi, kültürel, siyasi iş birliklerimiz devam edecektir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan halkın refahı bizim de refahımızdır. Dolayısıyla onların huzuru bizim de huzurumuzdur. Burada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının huzurlu ve refah içinde yaşaması noktasında biz hep Anavatan olarak, garantör bir ülke olarak devam edeceğiz. Çünkü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin davası milli davadır. Bu milli dava bizim ortak davamızdır. Dolayısıyla bu anlayış içerisinde başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Devletimiz hep Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin yanındadır” şeklinde konuştu.

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasına işaret eden Tunç, “(Erdoğan) Her platformda da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının tanınması noktasındaki çağrısını haklı olarak seslendiriyor ve bundan sonra da seslendirmeye devam edeceğiz” dedi.

TC ile KKTC arasında birçok alanda olduğu gibi adli iş birlikleri de olduğunu belirten Tunç, bunun sorunsuz devam etmesinden memnuniyet duyduğunu söyledi. Adalet Bakanlığı olarak yapılabilecek diğer iş birliklerine de hazır olduklarını kaydeden Tunç, ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkilerin pekişmesi noktasında fayda sağlamasını temenni etti.

-“ Türkiye olarak hakkaniyeti, insan haklarını, hukuku seslendirmenin gayreti içerisinde olacağız”

Gazze’de yaşananlara da değinen ve orada bir insanlık ve savaş suçu işlendiğini belirten Tunç, “Türkiye olarak orada da hep haklının yanındayız, adaletin, mazlumun yanındayız” dedi. BMGK’yı Gazze’de ateşkesi durdurabilecek bir karar alamadığı gerekçesiyle eleştiren Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cumhurbaşkanımız ‘dünya 5’ten büyüktür’ derken buna işaret ediyor. ‘Daha adil bir dünya mümkündür’ diyor ve bu sorunlar, bu düzen, bu sistem devam ettiği sürece bugün Gazze’de, başka gün başka bir yerde ortaya çıkma durumu var. İnsanlık vicdanı da artık bundan rahatsız. İnsanlık vicdanına uygun bir uluslararası sistemin, adaleti sağlayacak bir sistemin olması gerekiyor. Önümüzdeki süreçte biz Türkiye olarak hakkaniyeti, insan haklarını, hukuku seslendirmenin gayreti içerisinde olacağız.”

Konuşmaların ardından karşılıklı hediye takdiminde bulunuldu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam