Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

TC MGK: Kıbrıs meselesine taraf olan aktörler, çözümün parçası olmaya davet edilmiştir

  Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan MGK Toplantısı’nın ardından bildiri yayımlandı. Bildiride, “Dünyadaki pek çok yer ile birlikte ülkemizde de etkili olan ve

Published

on

TC MGK: Kıbrıs meselesine taraf olan aktörler, çözümün parçası olmaya davet edilmiştir

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan MGK Toplantısı’nın ardından bildiri yayımlandı.

Bildiride, “Dünyadaki pek çok yer ile birlikte ülkemizde de etkili olan ve ciddi kayıplara yol açan orman yangınlarına karşı yürütülen mücadele gözden geçirilmiş, hadisenin tabii seyri yanında ülkemiz içindeki ve dışındaki dezenformasyon kampanyaları dahil olmak üzere güvenlik boyutu da değerlendirilerek bu çerçevede alınan ve alınabilecek ilave tedbirler görüşülmüştür.” denildi.

PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik, beraberlik ve Türkiye’nin bekasına yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla icra edilen operasyonlar ile hudut güvenliğine yönelik alınan ilave önlemler hakkında kurula bilgi sunulduğu belirtilen bildiride, şunlar kaydedildi:

“Türkiye’nin bütün iyi niyetli uyarılarına rağmen uluslararası hukukun hilafına, PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünü himaye ederek, insanlığa karşı suç teşkil eden eylemleri ile bölgemizdeki barış ve istikrarı hedef alan saldırılarını sürdürmeye teşvik eden ülkeler şiddetle kınanmıştır. Terörizmi bir dış politika aracı olarak kullanan ve terör örgütleri ile gayrimeşru ilişkiler tesis eden devletlere, bu tutumlarının kendi topraklarında da yıkıcı neticeler ortaya çıkarmasının kaçınılmaz olduğu hususu hatırlatılmıştır.”

Bildiride, 15 Temmuz darbe girişimine karşı gösterilen milli direnişin beşinci yıl dönümünde Fetullahçı Terör Örgütü ile mücadele kapsamında atılan adımların değerlendirildiği de aktarıldı. Bildiride, “Bu ihanet şebekesini, yurt içindeki ve yurt dışındaki bütün unsurlarıyla birlikte bertaraf etmeye matuf faaliyetlerin, devletimizin tüm kurum ve imkanlarıyla tavizsiz ve kararlılıkla sürdürüleceği vurgulanmıştır.” denildi.

Kıbrıs meselesinin de değerlendirildiği bildiride, “Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafından ortaya konulan eşit, egemen, bağımsız iki devletli çözüm iradesinin, Ada’daki her iki toplumun da barış, huzur ve refahına katkı sağlayacağı belirtilmiş, meseleye taraf olan aktörler, uzlaşmaz yaklaşımlarında ısrar etmek yerine çözümün parçası olmaya davet edilmiştir.” ifadelerine yer verildi.

MGK Bildirisinde, Ermenistan’ın saldırgan söylem ve eylemlerini terk ederek, Güney Kafkasya’da uzun bir süreden sonra ortaya çıkan barış ve istikrar fırsatını değerlendirmesi gerektiğinin ifade edildiği aktarılarak, Ermenistan yönetimine, taahhütlerine sadık kalarak, bölge ülkeleri ile iş birliğini geliştirme çağrısında bulunulduğu bildirildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), 31 Ekim itibarıyla dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 34 bin 887 TL olarak hesaplandığını açıkladı.

Kıbrıs İşçi ve Emekçi Sendikaları Federasyonu (KİEF) ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Güven Bengihan açıklamasında, raporun Sağlık Bakanlığı’na bağlı Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi’nden alınan beslenme kalıbı ile İstatistik Kurumu’nun gönderdiği fiyat ortalamalarına dayanarak hazırlandığını belirtti.

Bengihan, sağlıklı beslenme için zorunlu gıda harcamaları tutarlarını şu şekilde açıkladı:

“Yetişkin kadın: günlük 300,94 TL – aylık 9 bin 28,20 TL, Yetişkin erkek: günlük 314,05 TL – aylık 9 bin 421,50 TL, 15-19 yaş çocuk: günlük 330,80 TL – aylık 9 bin 924 TL, 4-6 yaş çocuk: günlük 217,12 TL – aylık 6 bin 513,60 TL, toplam günlük bin 162,91 TL – aylık 34 bin 887 TL “

Bengihan, İstatistik Kurumunun açıkladığı enflasyon oranlarına değinerek, Ekim ayında enflasyonun yüzde 1,09; Temmuz–Ekim dönemini kapsayan dört aylık hayat pahalılığı oranının ise yüzde 16,01 olarak gerçekleştiğini hatırlattı.

Bengihan, bu oranların hesaplanmasında kullanılan tüketici fiyatları endeksi sepetinin güncelliğini yitirdiğini ve açıklanan oranların gerçek hayat pahalılığını yansıtmadığını savundu.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkan Yardımcısı Turan Büyükyılmaz, mecliste yaşanan nisap sorununa ilişkin CTP’ye ağır eleştirilerde bulundu.

Büyükyılmaz, KIBRIS Tv’de yayınlanan Kıbrıs’ta Sabah programına katıldı, Eda Alisinanoğlu’nun sorularını yanıtladı.
Meclis’te pazartesi ve Salı günler yaşanan nisap sorununa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Büyükyılmaz, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’ne eleştirilerde bulundu.

“Bu bir fırsat kaçakçılığıydı” diyen Büyükyılmaz, bunun hoş olmadığını söyledi. Salı günü hükümetin eksikliklerini ifade ettikleri muhalefetin günü olduğuna vurgu yapan Büyükyılmaz, bunu yapmak yerine CTP’nin meclisi kilitlemeyi tercih ettiğini söyledi.

“Bugün bu hükümet vardır, yarın CTP’nin olacağı bir hükümet söz konusu olabilecektir, bu duruşla ayni sorunlar onları da bekliyor olabilecektir” diyen Büyükyılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:

“2018 yılında kurulan dörtlü hükümet çok defalar nisap sorunları yaşadı ve bizim YDP olarak bir çok defa nisaba destek verdiğimizi ben çok iyi biliyorum. Bu şekilde meclisi kilitlemek çok sağlıklı değil. Görünüyor ki cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında Tufan Erhürman’ın aldığı yüzde 62,3 oyu CTP sahipleniyor. Bir erken genel seçime gidilirse buradan zaferle ayrılacaklarını düşünüyorlar. Oysa bu oylar onların değildir.”
CTP’nin bu ülkede alabileceği oyun belli olduğunu savunan Büyükyılmaz, zaman zaman halkın UBP ve ortaklarını cezalandırdığını anımsattı. CTP’nin hükümetten gitmesi sonrasında büyük başarısızlığı neticesinde 12 milletvekiline gerilediğini hatırlatan Büyükyılmaz, “Hükümette olan partiler, ilk seçimde bunun bedelini ödüyor. Bu düşünceden yola çıkan CTP erken seçime gitmek istiyor. UBP ise 2027’ye kadar işleri toparlayıp seçime gitme noktasında duruyor.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

ABD Başkanı Trump’ın Orta Doğu projeleri ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Emperyalist oyunda Kıbrıs’ı menüye eklemek istiyorlar” sözü üzerine gözler yeniden Doğu Akdeniz’e ve Kıbrıs sorununa döndü.

Tam Parti Kurucusu Serdar Denktaş, Sözcü Tv’nin masaya yatırdığı konuyu değerlendirmek üzere, İpek Özbey ve Erol Mütercimler’in Nokta Atışı programına canlı bağlantı ile katıldı. Denktaş, Kıbrıs adası için savaş korkusu pompalamak yerine geleceğe yönelik umut vaat eden formüller üzerine konuşmak gerektiğini vurguladı.

Doğu Akdeniz’de bulanan hidrokarbon yataklarının Kıbrıs sorunu konusunda önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Denktaş, Türkiye’nin bu konuya geç müdahil olduğunu hatırlatarak; “Görüyoruz ki Kıbrıs Adası üzerinde oynanan bir oyun var. Bir yerlerde bir menü hazırlanıyor ama ne olduğunu bekleyip göreceğiz. Adanın her iki kesiminde de ayrı hayatlar oluştu. Yan yana ve ilişki içinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Sorun çözülmedikçe ne Rum tarafı ne de biz bu hidrokarbondan faydalanamayacağız. Eğer bu hidrokarbon ihraç edilecek kapasitedeyse, Türkiye üzerinden gitmesi en hızlı ve en ucuz yoldur ve Rum tarafı Türkiye ile ilişkilerini geliştirmenin yollarını aramalıdır” dedi. Çatışma değil, uzlaşmanın kazanç getireceğini belirten Denktaş, Rum tarafı ile Kıbrıs Türk tarafının her iki toplum için de ekonomik refahı yükseltecek formüller üzerine konuşması gerektiğini vurguladı.

“RUM TARAFI TÜRKİYE İLE İYİ GEÇİNMELİ”

Rum tarafının etkisiyle Türkçe konuşan Kıbrıslı ifadesinin ortaya çıktığını ancak bunun yanlış bir ifade olduğunu açıklayan Denktaş, “Biz Türkçe konuşan Kıbrıslı değiliz, biz Kıbrıslı Türk’üz. Bu adanın eşit sahibiyiz. 1960 cumhuriyetinin eşit ortağıydık fakat bunu işgal etmeye kalktılar ve KKTC bugün bu yüzden var” dedi. Denktaş, Rum tarafının bundan sonrası için akıllıca davranması gerektiğini belirterek, Türkiye’nin dalga geçebilecekleri bir ülke olmadığını vurguladı. Adayı bir römorkun arkasına bağlayarak yerinin değiştirilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Denktaş, sadece 40 mil mesafedeki 85 milyonluk Anadolu ile Rum tarafının iyi geçinmekten başka çaresi olmadığını söyleyerek, “Bunun yolu da Kıbrslı Türkler’den geçer” diye konuştu.

“TÜRK ASKERİ EN BÜYÜK GÜVENCEDİR”

Rum tarafının talep ettiği gibi Türk askerinin adadan çekilmesinin yeniden çatışmaları başlatacağını söyleyen Denktaş, Türk askerinin her iki toplum için de güvence olduğunu belirtti. Amerika’nın, Avrupa Birliği’nin ve dünyanın geri kalanının ilgisinin bölgede olduğunu vurgulayan Denktaş, “Büyük bir ateş çemberinin ortasındayız. Ticaret yolunun ve hidrokarbon yataklarının ortasındayız. Türkiye ve KKTC olarak önemli ve güçlü bir noktadayız. Yeter ki biz kendi içimizdeki dağınıklığı toplayalım ve Türkiye ile iki kardeş devlet olarak ilişkilerimizi güçlü şekilde sürdürelim” diye konuştu.

 


Devamını Oku

Trending

Reklam