Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

TDP’de Özyiğit yeniden genel başkan

Toplumcu Demokrasi Partisi’nin (TDP) 7’inci Olağan Kurultayında tek aday olan TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit genel başkanlığa seçildi. “Şimdi daha güçlü, daha kararlı bir sesle: Adalet- Özgürlük – Dayanışma” sloganıyla bugün Lefkoşa’da The Paradise

Published

on

TDP’de Özyiğit yeniden genel başkan

Toplumcu Demokrasi Partisi’nin (TDP) 7’inci Olağan Kurultayında tek aday olan TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit genel başkanlığa seçildi.

“Şimdi daha güçlü, daha kararlı bir sesle: Adalet- Özgürlük – Dayanışma” sloganıyla bugün Lefkoşa’da The Paradise Park’ta yapılan kurultayda, yapılan oylamanın ardından divan başkanı Gülsen Bozkurt tek aday olan Cemal Özyiğit’in TDP Genel Başkanı olduğunu ilan etti.

Başkanlık divanının oluşumu ve saygı duruşu ile başlayan kurultayda TDP Genel Başkanı Özyiğit bir konuşma yaptı.

Faaliyet ve mali mali raporları ile “Kıbrıs Sorunu” ve “Toplum İttifakı” karar tasarılarının onaylanmasının ardından genel başkanlık ve 50 kişilik Parti Meclisi ile Denetleme ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin seçimine geçildi.

Tek aday olan Özyiğit parti genel başkanlığına seçilirken, Parti Meclisi ile Denetleme ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri de belirlendi.

Parti başkanlığına yeniden seçilen Cemel Özyiğit, parti üyelerine teşekkür konuşması yaptı.

ÖZYİĞİT: “ÜLKEYİ SÜRÜKLEDİKLERİ DURUM ORTADA”

TDP Genel Başkan Özyiğit, Kasım 2018 tarihindeki bir önceki parti kurultayının yapıldığı günlerde, TDP’nin uzun yıllar sonra ilk kez bir hükümetin parçası olduğu bir dönemin yaşandığını hatırlattı. Özyiğit, “2013’teki iki aylık geçiş hükümeti sonrasında, ki orada da görev alan arkadaşlarımız kısa sürede çok iyi bir performans ortaya koymuştu, neredeyse 20 yıl sonra ilk kez bir icraat hükümetinin parçası olduk. Kurultayımızın olduğu günlerde de 4’lü hükümetin ilk 8 ayını yeni geçmiştik. Bu 9 ayda da yıllardır tartışma sebebi olan müşavirlik statüsünü ortadan kaldıracak yasayı değişmemizin ardından, kadrolarımız ile verimli ve etkin icraat noktasında tecrübe edindiğimiz günlerde oldukça kırıcı bir döviz krizi ile karşılaşmıştık” diye konuştu.

Özyiğit, Haziran 2018 yerel seçimlerinde de oldukça iyi bir çalışmayla Mehmet Harmancı’nın Lefkoşa Türk Belediyesi başkanlığına yeniden seçildiğini ve belediye meclislerindeki TDP’li üyelerin de arttığını kaydetti.

CRANS MONTANA SONRASI GELİŞMELER

“Özellikle Crans Montana’dan sonra Kıbrıs konusunda bir zemin değişikliğine yönelen Türkiye Cumhuriyeti’ndeki iktidar ve buradaki temsilcileri o günler itibarı ile Kıbrıs Türk demokrasisine müdahaleleri artırmışlardır. Türkiye’deki mevcut iktidar, Kıbrıslı Türklerin iradesi, demokrasisi ve makamlarını yok sayarak, bir halkın kaderini bir dışişleri projesine çevirmiş ve maalesef buradaki bazı dostlarımız da bunun peşinden gitmişlerdir. Ve soncunda o günlerde hükümet bozulmuştu” diyen Özyiğit, TDP olarak o günlerde ülkenin geleceği ile ilgili öngörülerini ve tedirginliklerini defalarca anlattıklarını fakat o günkü uyarılarımızı dikkate almayanların ülkeyi sürüklediği durumun şimdi daha net ortada olduğunu söyledi.

Özyiğit, “Kıbrıs Türk halkının ekonomik ve çevresel tüm kaynaklarında tahribat yaratan; dünya nezdindeki siyasal tüm pozisyonunu berhava eden; hukuk, demokrasi, adalet gibi toplumsal yaşayış kültürümüzün kopmaz parçaları olan değerlerimize geri alınamaz yaralar açan; kamusal kurumlarımızın düzen ve işleyişini sonlandıran; Kıbrıslı Türkleri dışarıya el açmaktan başka çare yokmuş gibi bir pozisyona sokan bir anlayışın avuçlarında, bir toplumu var eden her şeyin çürüyüp yok olmasına canımız yana yana şahit olmaktayız” dedi.

“UZUN SÜREDİR AKSAYAN KAMUSAL İŞLEYİŞ TAMAMEN YİTİRİLDİ”

“KKTC devletinin özellikle ilk dönemlerde kamusal bir düzenin tesisi noktasındaki bir ihtiyaca karşılık verdiği gerçeği de göz ardı edilemez” diyen Özyiğit, şöyle devam etti:
“Gelgelelim yıllar içerisinde giderek zayıflayan hükümetler ve siyasal erk ile birlikte düşen üretim ve artan yozlaşma ile zaten uzun zamandır aksayan kamusal işleyiş, özellikle sırasıyla UBP-HP ve UBP-DP- YDP Azınlık hükümetleri ile tamamen yitirilmiştir. Ve bunu üzülerek belirtmek zorundayım; şu an Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti, dış dünyada Türkiye’deki iktidarın dünya ile kavgasında bir rehine; kamusal anlamda ise başta Ulusal Birlik Partisi olmak üzere bazı siyasi partilerin örgütlenme alanı haline getirilmiş durumdadır.”

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti her zeminde, her alanda ve her anlamda geri dönüşü olmayacak şekilde varlığını yitirmek üzere olduğunu söyleyen Özyiğit, şöyle konuştu:

“Yıllarca kendileri gibi düşünmeyenleri ‘KKTC düşmanı’ diye ilan edenler, kendi elleriyle devleti öldürmüş, şimdi de Kıbrıs Türk devleti gibi imalarla hepimizi cenaze namazına çağırıyorlar. Ama her ne yaparlarsa yapsınlar son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde halkın iradesine yapılan aleni müdaheleleri, bozup kurdukları iktidarsız iktidarları, plansızlık ile batırdıkları ekonomiyi, bir devletin meclisine gecekondu deme cüretini gösterenler yanında susup oturanları bu halkın zihninden silemeyecekler.”

“‘TEMİZ SİYASET’ GÖMLEĞİNİ BİR GÜN BİLE ÜZERİMİZDEN ÇIKARMADIK”

Cemal Özyiğit, TDP’nin 15 aylık hükümet döneminde, görev aldığı bakanlıklarda da çok kısa bir sürede çok etkin ve kalıcı izler bırakacak adımları attıklarını, projeler başlattıklarını söyleyerek, bunlara bazı örnekler verdi.

Özyiğit, “İki bakanlıktaki icraatların yanı sıra, en önemlisi, bizler bu hükümet boyunca bize bu gelenekten miras ‘temiz siyaset’ gömleğini bir gün bile üzerimizden çıkarmadık, en ufak bir leke ile kirletmedik” diye konuştu.

“GELECEĞİN DÜNYASINDA YAPACAKLARIMIZI PLANLAMALIYIZ”

“Geçmişe bakmak, bıraktığınız izleri seyretmek elbette güzel. Fakat bugün bunları bir kenara bırakmanın ve mevcut durumda yeni konuşacaklarımızı, geleceğin dünyasında yapacaklarımızı planlamamızın vaktidir diye düşünüyorum” diyen Özyiğit, partisinin, gündemden kopmayarak yeni siyasetini şekillendirip uygulamaya koymayı hedeflediğini söyledi ve ekledi:

“Sosyal Demokrasi geleneği nasıl ki Sayın Akıncı’nın da önderliğinde çok öncelerden beri bu ülkede bazı ezberleri bozup; halkımızın yeni siyasetle, yeni yaklaşımlarla tanışması noktasında yol göstericilik yaptı, geçmiş ve gelecek arasında köprü oldu, bugün bu dönemeçte bizlerin üzerine yüklenen sorumluluk da budur arkadaşlar. Ama öncelikle bu yolu yürürken, şu 3 değeri çantamızdan hiç çıkarmamamız gerekiyor: ‘Adalet, Özgürlük, Dayanışma’. Sosyal demokrat geleneğimizin bize yüklediği bu üç değeri beyaz güvercinin kanatlarında yarınlara taşıdıkça hiçbir zaman yoldan sapmayacağımıza emin olabilirsiniz”

“SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİ, ADİL VERGİLENDİRME, GÜÇLÜ KAMU DENETİMİ”

Cemal Özyiğit, “İçinden geçmekte olduğumuz salgın; bir hastabakıcıdan, bir belediye çalışanına; bir bilim insanından, bir sahne sanatçısına kadar hepimizin birbirimiz için ne kadar önemli olduğunu bizlere yeniden hatırlattı” diyerek, daha adil bir yaşam ve refahın daha adil paylaşıldığı bir dünyanın artık kaçınılmaz olduğunu söyledi.

TDP’nin, insanca barınma, huzur ve güvenlikli bir yaşam sürme; sağlıklı gıdaya, kaliteli eğitime, kaliteli sağlık hizmetlerine ulaşabilme; günümüz dijital dünyasında ve iletişim çağında faaliyetlerini sürdürebilecek altyapı ve donanıma sahip olma gibi temel ihtiyaçların sağlanmasından yana olduğunu belirten Özyiğit, “Bunları gerçekleştirmenin yolları ise açık ve nettir. Planlı, stratejik ve sürdürülebilir üretim ve yatırım iklimi yaratmanın yanı sıra, adil vergilendirme ve güçlü kamu denetiminin tesis edilmesi. Kısacası, bir ülkenin gelişim motivasyonu olan ekonomik faaliyetlerin önünü kesmeden, hatta bunu güçlendirerek, bu faaliyetleri çoğunluğun daha fazla fayda sağlayacağı düzleme getirmek ve bunda ısrarcı olmak” diye konuştu.

“EKONOMİK PLANSIZLIĞIN ACISINI ÖZEL SEKTÖR ÇEKTİ”

Cemal Özyiğit, salgından kaynaklı kapanmanın yaşandığı günlerde ekonomik plansızlığın acısını özellikle özel sektörün çektiğine işaret ederek, “Kendi kaynaklarını yönetemeyen ve Türkiye’ye el açmaktan başka hiçbir ekonomik stratejisi olmayan iktidarlar ile ne halkın ne de yatırımcının hiçbir zaman kendini ekonomik güvencede hissetmeyeceği artık açık ve net ortadadır” diye konuştu.

TDP olarak, adanın potansiyel ekonomik kaynaklarının daha hızlı realize olması için özellikle Türkiye Cumhuriyeti ile yapılacak ekonomik işbirliği anlaşmalarının öneminin fakında olduklarını belirten Özyiğit, “Fakat bu anlaşmaların özellikle son dönemde olduğu gibi iki ülke arasındaki çarpık bir ilişkiyi besleyen tamamen siyasi bir araca dönüşmesini de kabullenemeyiz” ifadesinde bulundu.

Özyiğit, “Bilinmelidir ki TDP bugünden sonra yerel ekonominin tüm paydaşları ile çizeceği ekonomik kalkınma modeline uygun finansman projelerinin desteklenmesi için TC Hükümetleri ile sadece doğru bürokratik zeminde masaya oturacaktır. TDP’nin bundan sonraki dönemde üzerinde duracağı ve iki ülkenin tarihsel bağlarını, karşılıklı saygın ilişkiyi ve bölge için gerekli güçlü ittifakı destekleyecek doğru zemin tam da budur” dedi.

“VAROLUŞ MÜCADELESİ, BİRİLERİ GELİP SAYGISIZLIK YAPSIN DİYE VERİLMEDİ”

Özyiğit, konuşmasına şöyle devam etti:

“Fakat şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Türkiye’deki mevcut iktidarın bizlerin özgür irade ve özgün kimliğimizi sürdürmemiz noktasında bizlere son dönemde yaşattıkları üstü örtülecek cinsten değil. Siyasi görüşü ne olursa olsun hiçbir onurlu Kıbrıs Türkü bunu hazmetmedi ve bunu unutmayacak. Bildiğiniz gibi TDP olarak bizler de buna yönelik tutumumuzu Sayın Erdoğan’ın Kıbrıs ziyaretinde göstermiştik. Bu toplumun yıllar süren varoluş mücadelesi, Türkiye’deki mevcut iktidarın yaptığı gibi birileri gelip kendisine ve iradesine saygısızlık yapsın diye verilmedi. Buradan bilinmesini isterim ki TDP bugünden sonra da mevcut ilişki biçiminin devamını öngören hiçbir adımın parçası olmayacaktır.”

“AYAKLARIMIZ ÜZERİNDE DURMAMIZI İSTEYENLER SAMİMİYETİNİ GÖSTERSİN”

TDP’nin bugünden itibaren Kıbrıs Türk halkı için belli konularda ısrarcı bir şekilde talepkar olacaklarını söyleyen Özyiğit, Kıbrıslı Türklerin “kendi ayakları üzerinde durmasını istediğini söyleyen herkesin artık bu konudaki samimiyetini ortaya koyması gerektiğini” belirtti ve şunları söyledi:

“Kıbrıslı Rum Lider Anastasiadis, Kıbrıslı Türkleri yok sayan adımlarını tüm dünya daha net görmelidir. Özellikle Avrupa Birliği her fırsatta dünyaya bağlanma talebini yenileyen, üstelik kendi vatandaşlarının oluşturduğu bu toplumun ticari imkanlarını genişletecek adımları artık samimiyetle atmalıdır. Kendi ayaklarımız üzerinde durmamızı istediğini ifade eden herkesin artık bu konudaki samimiyetini ortaya koyması gerekmektedir.”

Parti Meclisi Üyeleri

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

CTP Meclis önünde açıklama yaptı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi’nin bugün toplanması bekleniyor.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) sabah saatlerinde Cumhuriyet Meclisi’nde grup toplantısı yaptı. Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) de grup toplantısı yapması bekleniyor.

CTP Grup toplantısı sonrasında Meclis önünde basın açıklaması yaptı.

Yeni yasama yılının 1 Ekim’deki törensel açılışından sonra Genel Kurul’un gündemi Meclis Başkanlığı divanını belirlemek olmuştu.

Seçimle ilgili süreç, 7 Ekim’de başlamış, 3 aday için toplamda 15 tur oylama yapılmış, 18 Ekim’deki Genel Kurul toplantısında Meclis Başkanlığı’na UBP Milletvekili Ziya Öztürkler’in seçildiği açıklanmıştı.

CTP milletvekilleri 3 oy pusulasının geçersiz olduğu yönünde Meclis tutanaklarına şerh koymuş ve 18 Ekim’de oturuma ara verilmişti.

Öztürkler’in Meclis Başkanı seçildiği 23 Ekim’de Resmi Gazete’de yayınlanmış, CTP milletvekilleri bunun üzerine basın toplantısı düzenleyerek kararın yok hükmünde olduğunu belirtmişti.

Devamını Oku

Kıbrıs

11 Ekonomik örgüt, gümrüklerde eylem yaptı

Published

on

By

11 ekonomik örgüt, rekabet güçlerinin eridiği gerekçesiyle Lefkoşa, Gazimağusa ve Girne gümrüklerinde “gümrükten mal çekmeme” eylemi yaparak basın açıklamasında bulundu.

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği, Kıbrıs Türk İş İnsanları Derneği, İş Kadınları Derneği, Kuzey Kıbrıs Genç İş İnsanları Derneği, Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası, KKTC Armatörler Birliği, KKTC Gemi ve Deniz Araçları Acenteleri Derneği, Kuzey Kıbrıs Hızlı Tüketim Ürünleri Tedarikçileri Derneği, KKTC Özgür İş İnsanları Derneği ve MÜSİAD KKTC ortak açıklamasında, “Kuzey Kıbrıs’ta yaşanan pahalılık geleceğimiz için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır” denildi.

Basın açıklamaları eş zamanlı olarak Lefkoşa’da KTTO Başkanı Turgay Deniz, Gazimağusa’da KTTO Başkan Vekili Ramazan Gündoğdu ve Girne’de de KTTO Yönetim Kurulu üyesi Yüksel Akay tarafından okundu.

Açıklamada pahalılığın, hayatı yaşanamaz, işletmeleri çalışamaz hale getirdiğine işaret edildi.

KTTO Başkanı Turgay Deniz, Lefkoşa Gümrük ve Rüsumat Dairesi önündeki açıklamasında, Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde bir bebeğin hayatını kaybettiği, altısının da entübe edilmesine neden olan olayla ilgili duydukları üzüntüyü ifade etti.

Deniz, hayatını kaybeden bebeğe Allah’tan rahmet, acılı ailesine baş sağlığı; tedavisi süren bebeklere acil şifalar diledi.

“Ülkemiz artık liyakata dayalı bir sistem, toplum çıkarları, ferdi çıkarların önünde olan bir anlayışla yönetilmelidir” diyen Deniz, kamu yönetimi, ekonomik, sosyal ve diğer alanlarda ciddi reformlar gerektiğini vurguladı.

Eylem gerekçeleriyle ilgili “Rekabet gücümüz erimiştir” ifadelerini kullanan Turgay Deniz, şunları söyledi:

Kuzey Kıbrıs’ta, yaşanan pahalılık geleceğimiz için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Pahalılık; hayatı yaşanamaz, işletmeleri çalışamaz hale getirmiştir. Rekabet gücümüz erimiştir. Pahalılıkla, tüm gücümüzü kullanarak mücadele etmek zorundayız. Bu, toplumsal bir görevdir.

Buna karşın pahalılıkla mücadele etmek yerine hayat pahalılığının peşinden sürüklenip gidilmekte, hiçbir ciddi tedbir alınmadan pahalılığın daha da artmasına neden olunmaktadır. Bunun adı, pahalılık girdabıdır. Bu girdaptan kurtulmak zorundayız. Hükümetimize düşen görev, pahalılığın kaynaklarını kurutmaktır. Bunun için elektrik ve gaz gibi temel girdiler ile et ve süt gibi temel gıda ürünlerinin fiyatları bir süre için de olsa kamu kaynakları ile sübvansiye edilerek fiyatları düşürülmelidir. Ayrıca, mali politika düzenlemeleri yapılarak kamuda tasarruf ve kayıt dışılığı önleyecek tedbirler alınmalıdır.”

Deniz, bu sayede hane halkının geçiminin kolaylaşacağını, işletmelerin kaybettikleri rekabet gücüne yeniden kavuşabileceklerini kaydederek “Bizi ayakta tutacak olan, bu rekabet gücüdür. Rekabet edebildiğimiz oranda işletmelerimiz ayakta kalarak güçlenecek ve istihdam yapabilecektir.” dedi.

-“Uyarımız dikkate alınmazsa pahalılığın etkileri artarak devam edecek, iş yerlerimizi kapatmak zorunda kalacağız”

Bugünkü eylemle uyarılarını daha ileri düzeye taşımayı amaçladıklarını vurgulayan Deniz, açıklamasını şöyle tamamladı:

“Bu, bir uyarı eylemi olacaktır. Bu uyarı dikkate alınmazsa pahalılığın etkilerinin artarak devam edeceğini biliyoruz. Pahalılık artacak; ailelerimizin ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geleceğiz. Pahalılık artacak; iş yerlerimizi kapatmak zorunda kalacağız. Pahalılık artacak; gençlerimizi yurtdışına göndermenin acısını yaşayacağız.

Bu uyarı eylemi bir başlangıç olacaktır. Mesajımız yerine ulaşmaz ve pahalılık girdabından kurtulmamız için gerekli adımlar atılmazsa daha ileri eylemleri gündeme getirmekten çekinmeyeceğiz.

Pahalılığa karşı mücadele etmekte kararlıyız. Hükümetimizi, bu mücadeleye öncülük etmeye davet ediyoruz. Bu mücadeleyi halkımızdan aldığımız güçle başarıya ulaştırabileceğimize inanıyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajları… Siyasiler, kurum, kuruluş sendika ve dernekler mesajlar yayımlıyor…

Published

on

By

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla siyasiler, kurum, kuruluş, sendika ve dernekler mesajlar yayımlıyor.

Maliye Bakanı Özdemir Berova, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Dolayısıyla Mesaj Yayımladı.

Maliye Bakanı Berova, Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, Cumhuriyetin bugünlere gelmesinde hizmet verenleri saygıyla selamladığını belirtti.

Bakan Berova, mesajında şunları dile getirdi:

“Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ diye ifade ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yıl dönümünü, Anavatan Türkiye ile aynı coşku ve duygu bütünlüğü içinde kutlamanın heyecanını ve gururunu yaşıyoruz.

Büyük Türk milleti, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde vatanı işgal etmek isteyen güçlere karşı mazlum milletlere de varoluş yolunda cesaret örneği göstererek Kurtuluş Savaşı’na girmiş; kazandığı büyük zaferi, milli iradeyi esas alan Cumhuriyeti ilan ederek taçlandırmıştır.

Cumhuriyet, çok zor duruma düşen bir milletin ulusal bağımsızlığını kazanmak için giriştiği milli mücadelenin sonucunda elde ettiği büyük bir zaferin ürünüdür. Kuruluşundan bu yana Türk ulusunun çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmasının itici gücü olan Cumhuriyet, her alanda ilerlemenin kaynağı ve ulusal birlik ile beraberliğin en büyük güvencesi olmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı, KKTC halkının güvencesi, umudu ve gururu olarak bizlere de güç vermeye devam etmektedir.

Büyük Önder Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını, vatanı için canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle bir kez daha anarken, Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünlere gelmesinde hizmet verenlerin önünde saygıyla eğiliyoruz.”

-Hasan Küçük

Ulusal Birlik Partisi Girne Milletvekili Hasan Küçük ise mesajında, “Türkiye Yüzyılı coşkusuyla Anavatan Türkiye’mizin kuruluşunun 101. yılını hep birlikte coşku ile kutluyoruz” dedi.

Küçük, Cumhuriyet’in hem Türkiye’nin hem de KKTC’nin temel dayanağı olduğunu, bu yolda yılmadan yorulmadan yürüyeceklerini, üreterek ve gelecek nesilleri eğiterek daha müreffeh bir devlet yapısı oluşturacaklarını, bu ülkü ile de yola devam etmeyi sürdüreceklerini kaydetti.

Küçük, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yıl dönümünü kutlamanın gurur ve mutluluğunu milletçe hep birlikte yaşıyoruz. Yeni siyaset anlayışımız ile Anavatan ile birlikte daha güçlü bir KKTC hedefine birlikte yürüyoruz. Ülkemizin tanınma seslerinin yükseldiği bu günlerde Türkiye Cumhuriyeti ile ortak hedeflerimize ulaşmak için verilen mücadele, bizlere başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitlerimizin emanetidir. Cumhuriyetimizi milli değerler esasları temelinde geliştirmek için geleceğe söz veriyoruz” dedi.

Hasan Küçük mesajında şu ifadelere yer verdi;

“Ülke ve millet olarak daha kuvvetli olmak ve karşımıza çıkan engelleri aşmak için ihtiyacımız olan en önemli husus, birlik ve beraberliktir. Bu birliktelikte bizlere Anavatanımızın İstiklal Mücadelesindeki başarısı bizlere örnek olmuştur. Kıbrıs Türk halkı da mücadele yıllarında en büyük desteği bugün olduğu gibi Türkiye’den almıştır. Gelinen noktayı nasıl birlik ve beraberliğimize borçluysak, bugün de yarın da önümüze çıkan ve çıkabilecek her türlü engel karşısındaki en büyük değerimiz ve dayanağımız bu duygumuzdur. Bu duyguyu güçlü tuttuğumuz müddetçe aşamayacağımız engel yoktur. Bu vesileyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum.”

-Akın Manga

Memur-Sen Genel Başkanı Akın Manga da mesajında şunları kaydetti:

“Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. Kuruluş yıldönümünü, Türk ulusunun kopmaz bir parçası olarak, onur ve gururla kutluyoruz. Cumhuriyetin kurucusu, Türk kurtuluş savaşının başkomutanı ve bağımsızlığımızın onuru olan Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni en büyük eseri olarak tanımlanmıştır.

Bu günün Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk’ ün gösterdiği hedefe uygun olarak, Dünya’nın en gelişmiş uygar ülkeleri düzeyine yükselme mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor.

Tüm engelleme ve terörist eylemleri bertaraf ederek, tam bağımsız Türkiye için mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor.

Ankara, Kazan’da 23 Kasım 2024 tarihinde Tusaş tesislerine düzenlenen ve 5 şehit,22 yaralımızın olduğu terör saldırısını lanetliyoruz. Teröre destek verenler, başaramayacakla, Türkiye’yi asla bölemeyeceklerdir. Çünkü Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Milletimiz Cumhuriyetimizi koruyup, yüceltmek azim ve kararlılığındadır. Ulu önderimiz Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, şükran ve minnetle anıyor, Türk milletinin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum.”

Devamını Oku

Trending

Reklam