Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Thalassaemia Derneği:En büyük sıkıntımız ilaç eksikliği

Published

on

Thalassaemia Derneği Başkanı Çiğdem Beşevlerli, 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü’nü tüm dünyada olduğu gibi gülerek ve eğlenerek kutlamayı temenni ederek, en büyük sıkıntılarının ilaç eksikliği olduğunu vurguladı.

8 Mayıs Dünya Talasemi Günü, nedeniyle, Thalassaemia Derneği Meclis önünde basın açıklaması yaptı.
Thalassaemia Derneği Başkanı Çiğdem Beşevlerli, en büyük sıkıntılarının ilaç eksikliği olduğuna dikkat çekti. Dernek AsBaşkanı Ahmet Varol da Uluslararası Talasemi Federasyonu (TIF) tarafından bu yılın temasının “Farkında Ol. Paylaş. İlgilen.” olarak belirlendiğini hatırlatarak, farkındalığın önemine işaret etti.

Thalassaemia Derneği Başkanı Çiğdem Beşevlerli Meclis önünde yaptığı konuşmasında, basın açıklamalarını Meclis önünde yapma sebeplerinin seslerini duyurma çabası olduğunu ifade ederek, “Belki artık sorunlarımıza çözüm bulunur” dedi.

Beşevlerli, bugünü gülerek ve mutlu olarak kutlamaya fırsatlarının olmadığını çünkü sürekli olarak kullanmak zorunda oldukları ve hayat kalitelerini arttıran ilaçlarına 1 yıldır ulaşmakta zorluk çektiklerini söyledi.

Pandemiden beri sürekli gazetelerde kronik hastaların ilaçlarının ülkeye geldiğini okuduklarını ancak aylardı talasemi hastalarının ilaçlarının geldiği bilgisini alamadıklarını anlatan Beşevlerli, sosyal hayatlarını kaliteli şekilde sürdürmek için bu ilaçlara ihtiyaçları olduğunu, çoğunun bu ilaçları özel eczanelerden alacak maddi gücünün bulunmadığını belirtti.

Beşevlerli, devlet yetkililerine de seslenerek, kan bağışı konusunda destek istedi ve kampanya düzenlenmesi çağrısında bulundu.

Ülkede 16 yıldır hiçbir talasemi hastasının istihdam edilmemesini eleştiren Beşevlerli, “Biz bu ülkede 150 talasemi hastasıyız bu insanlara sahip çıkıp ilaç bulmak veya istihdam sağlamak çok zor olmamalı” dedi.

Thalassaemia Derneği Asbaşkanı Ahmet Varoğlu da, Uluslararası Talasemi Federasyonu (TIF) tarafından bu yılın temasının “Farkında Ol. Paylaş. İlgilen.” olarak belirlendiğini hatırlatarak, talasemi hastalarının gerçekten de farkında olunmaya, paylaşılmaya ve ilgilenilmeye ihtiyaç duyan meşakkatli bir yaşam döngüleri olduğunu anımsattı.

Yapısal sorunları kritik seviyeye ulaşan Talasemi Merkezi için gerekli tadilatın ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Varoğlu, tadilatı tamamlanıncaya kadar taşınacakları yerin de, talasemililerin tedavi alabilmeleri için güvenli ve uygun bir yer olması gerektiğini vurguladı.

Konuşmaların ardından okunan derneğin basın bildirisi şöyle;

“8 Mayıs tarihi tüm dünyada Dünya Talasemi Günü olarak bilinmektedir Uluslararası Talasemi Federasyonu (TIF) tarafından bu yılın teması “Farkında Ol. Paylaş. İlgilen” olarak belirlenmiştir. Derneğimiz kurulduğu günden bugünlere kadar çok yoğun çalışmaların ve mücadelelerin sonucu olarak ülkemizdeki talasemi tedavisinin dünya standartlarında olması ve tüm talasemililerin uluslararası standartlarda bir yaşam sürdürebilmesi için çalışmaktadır. Bugün geldiğimiz noktada, maalesef talasemi tedavisinin genel kapsamında ciddi problemlerle karşı karşıya kalmaktayız. Bu problemleri Dünya Talasemi Günü vesilesi ile tüm kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.

Tüm ülkenin gündeminde olan ilaç eksikliği talasemilileri de ciddi etkilemektedir. Talasemi kronik bir durum olduğundan ötürü, talasemililerin alması gereken tedavinin en önemi kısımlarından biri olan ilaçların eksikliği tedavilerin ciddi anlamda aksamasına sebep olmaktadır. Tüm ihalaleler tamamlandığı halde, talasemililerin düzenli kullandığı ilaçların eksikliği halen devam etmektedir. Dünya Talasemi Günü olan bugün, yetkililere ilaç sıkıntısı ile ilgili gereğinin yapılması ve daha fazla tedaviler aksamadan ilaçların temin edilmesi için çağrı yapmak istiyoruz.

Talasemililerin yaşadığı sorunlardan bir diğeri de, yıllardır engelli istihdamı kapsamında istihdam edilmeyi bekleyen üyelerimizin bulunmasıdır. Maalesef, yıllardır Engelli Rehabilite ve İstihdam Yasası kapsamında engelli istihdamı bekleyen üyelerimiz istihdam edilmediği gibi talasemi gibi kronik durumu olan kişilerde sosyal anlamda çok önemli olduğunu düşündüğümüz iş hayatına katılımda geri bırakılan üyelerimizin de istihdam edilmesi için mücadelemiz sürecektir.

Yine yıllardır gündeme getirdiğimiz Talasemi Merkezimizin durumu gün geçtikçe kötüye gitmektedir. Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi içinde bulunan binamızın yapısal durumunun kritik seviyelerde olduğu bilinmektedir. Bu noktada, Talasemi Merkezi için gerekli tadilatın ivedilikle yapılmaya başlanması gerekliliğine dikkati çekmek isteriz. Planlanan tadilat süresi boyunca, üyelerimizin aldığı tedavilerin başka bir yere aktarılması konusu gündeme gelmiştir. Bu süreci derneğimiz ile Sağlık Bakanlığı istişare halinde yürütmektedir. Ancak, kamuoyunun bilmesini isteriz ki, merkezimizin tadilatı tamamlanıncaya kadar taşınacağımız yerin, talasemililerin tedavi alabilmeleri için güvenli ve uygun bir yer olması konusunda herhangi bir taviz vermeyeceğimizdir. Bu konuda Sağlık Bakanlığı tarafından verilecek olan kararın yakın takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.

Bugün vesilesi ile gündeme getirmek istediğimiz diğer bir konu da yurt dışından ülkemize ikamet etmek için çeşitli sebeplerle gelen kişilerde tespit edilen orak hücre veya talasemi durumudur. Yurt dışından ülkemize gelen talasemili ve orak hücreli kişilerin sayısında ciddi bir artış gözlemlenmektedir. Sağlık sisteminin mevcut durumu da göz önünde bulundurulduğunda, zaten ülkemizde yetersiz tedavi alan kişilerin haricinde ülkeye gelen kişilerin de yetersiz tedavi almalarına sebebiyet vermektedir. Bunun yanında, yurt dışından gelip ülkemizde çocuk sahibi olan kişiler, hiç talasemi veya orak hücre taşıyıcılığı testini bilmedikleri için yeni talasemili veya orak hücreli doğumlar meydana gelmektedir. Bunun için yurt dışından gelip, ülkemizde ikamet edecek kişilerin talasemi ve orak hücre taşıyıcılık testlerinin zorunlu hale getirilmesinin artık bir mecburiyet olduğu kanaatindeyiz.

Son olarak yeni talasemili doğumlara da dikkat çekmek istiyoruz. Dünya genelinde talasemili doğumları sıfıra indirerek gösterdiğimiz başarı maalesef geride kalmıştır. Ülkemizde yeni talasemili doğumlar başlamıştır. Bu konuda radikal önlemlerin alınması, uzun vadede talasemili doğumlarda ciddi artış yaşanmaması için bir gerekliliktir. Geçtiğimiz yıl Kıbrıs Türk İnsan ve Klinik Genetik Derneği ile ortak yapmış olduğumuz çalıştayda yeni doğumların engellenmesi için ne yapılması gerektiğini bir rapor olarak yetkililere sunmuştuk. İlgili raporda verilen belirtilenlerin ivedilikle gerçekleştirilmesi gerekliliğinin altını çizmek istiyoruz ve bu konuda da yetkilileri göreve davet etmek istiyoruz.

Bu vesile ile camiamızın 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü’nü kutlar, yetkililerin belirtmiş olduğumuz sorunları en kısa sürede gidermesini dileriz”.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam