Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Topaloğlu, yerli, gerçeklere dayalı ve bilimsel toplu taşıma politikasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti

Published

on

Kıbrıs Türk Çağdaş Kamu Araçları İşletmecileri Derneği (Kar-İş) Başkanı Fuat Topaloğlu, Kuzey Kıbrıs’ta ihtiyacın ithal modeller değil, yerli, gerçeklere dayalı, bilimsel, katılımcı ve kalıcı bir toplu taşıma politikası olduğunu kaydetti.

Topaloğlu yaptığı yazılı açıklamada, Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın Meclis’te, Düzce Belediyesi’nden gelen uzman ekiplerle iş birliği içerisinde 2023 yılında başlatılan toplu taşımacılık çalışmasının tamamlandığını açıklamasını, “şaşkınlık ve üzüntüyle” karşıladıklarını belirtti.

“Kar-İş olarak bu süreçte ne bir davet aldık, ne görüşümüz soruldu, ne de resmi herhangi bir bilgilendirme tarafımıza ulaştırıldı” diyen Topaloğlu, toplu taşımacılığın omurgasını oluşturan sektör temsilcilerinin konunun dışında bırakılmasının, yapılan çalışmanın ciddiyetini tartışmalı hale getirdiğini söyleyerek, şu soruları sordu:

“Sayın Bakan’ın tamamlandı dediği bu çalışmanın içeriği nedir? Hangi bilimsel veriyle, hangi saha gözlemiyle tamamlandığı ilan edilmiştir? En önemlisi toplu taşımacılığın en kritik paydaşları olan biz taşımacılara danışılmadan nasıl bir model tamamlanmış olabilir?”

Düzce Belediyesi gibi küçük ölçekli bir belediyeden danışmanlık alınmasının “düşündürücü” olduğunu kaydeden Topaloğlu, “Türkiye’de şehir içi ulaşım sistemleri uzun süredir ciddi mali ve yapısal krizler içindeyken, böylesine önemli bir dönüşüm için dışarıdan ithal ve başarısı sorgulanabilir bir modele yönelmek hem sektöre hem de halka yapılmış bir haksızlıktır” dedi.

Kuzey Kıbrıs’ta ihtiyaç duyulan şeyin ithal modeller değil, yerli, gerçeklere dayalı, bilimsel, katılımcı ve kalıcı bir toplu taşıma politikası olduğunu belirten Topaloğlu, ülkede çağdaş, entegre bir toplu taşıma ağı kurulması ve can güvenliği, eğitimli sürücüler, denetim ve altyapının birlikte ele alınması gerektiğini kaydetti.

“Kar-İş olarak elimizi taşın altına koymaya, ehliyetli kadrolarımızla, güvenli araçlarımızla ve sahada biriktirdiğimiz tecrübeyle üzerimize düşeni yapmaya hazırız” diyen Topaloğlu, hükümetin yaklaşımında “ciddiyet göremediklerini” söyledi.

-“Öneriler gündeme alınmadı”

Bir yandan şirketleşme söylemleri yapılırken, öte yandan izin kurullarında belirli kesimlere “rant sağlandığına dair” iddiaların gündemde olduğunu söyleyen Topaloğlu, “Bu koşullarda günü kurtarmaya yönelik açıklamalarla, ‘mış gibi’ yapılan projelerle bu ülkeye ulaşım politikası kazandırılamaz” dedi.

Şehirlerarası taşımacılığın gece geç saatlere kadar sürmesi yönündeki önerileri de dahil sundukları hiçbir çözüm önerisinin gündeme alınmadığını belirten Topaloğlu, günün ihtiyaçlarına göre planlanmış, halkı merkeze alan yeni bir toplu taşıma sistemi için katkıya da, uygulamaya da hazır olduklarını vurguladı.

Kar-İş Başkanı Topaloğlu, “Sayın Bakan’ın açıkladığı ‘tamamlanan çalışma’ eğer bizden habersiz tamamlandıysa, bunun adı ne çalışma ne de politika olabilir. Bu sadece bir illüzyondur” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Öztürkler:Hristodulidis’in Türk yargısının kararları hakkındaki açıklaması, yargı bağımsızlığına ve halkımızın güvenliğine ciddi saygısızlık

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı’nın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yargısının casusluk suçlamasıyla tutukladığı beş Kıbrıslı Rum hakkında verdiği kararı “yasa dışı, korsanca ve faşist” gibi ağır ve kabul edilemez ifadelerle eleştirmesinin hem yargı bağımsızlığına hem de KKTC halkının güvenliğine yönelik ciddi bir saygısızlık olduğunu vurguladı.

Öztürkler, “KKTC yargısı, uluslararası hukuk ve insan hakları ilkeleri doğrultusunda, somut delillere dayanarak kararlar almakta ve hukuk devleti ilkesine bağlı şekilde görevini sürdürmektedir. Bu süreci eleştirirken kullanılan sert ve yapıcı olmayan dil, karşılıklı anlayışı zedelemekte ve bölgedeki tansiyonu daha da yükseltmektedir.” ifadelerini kullandı.

Bu tür söylemlerin yalnızca hukuki süreci hedef alan bir propaganda girişimi değil; aynı zamanda Kıbrıslı Türkleri sindirme, korkutma ve KKTC yargısının itibarını zedeleme amacı taşıyan bilinçli bir tutum olduğunu vurgulayan Öztürkler, “ Ancak unutulmamalıdır ki, Kıbrıs Türk halkı geçmişte hiçbir tehdide boyun eğmemiştir; bugün de hiçbir baskı, suçlama ya da dayatma karşısında geri adım atmayacaktır.” dedi.

Rum liderin, yaşanan olayda asıl mağdurun Kıbrıslı Türkler olduğunu öne sürmesi ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı halkına karşı ilgisiz olmakla suçlamasının, gerçeklikten uzak ve siyasi etikle bağdaşmayan bir yaklaşım olduğunu söyleyen Öztürkler şöyle devam etti:

“Sayın Cumhurbaşkanımız Tatar, Kıbrıs Türk halkının haklarını ve çıkarlarını kararlılıkla savunmakta; toplumun güvenliği, huzuru ve adalet duygusunun güçlenmesi için gereken tüm adımları atmaktadır.

Rum Yönetimi’nin, vatandaşlarını hukuk dışı eylemlerden uzak durmaya teşvik etmesi gerekirken, yargı sürecini itibarsızlaştırmaya çalışması asla kabul edilemez.

Kıbrıs Türk halkı, kendi devletine, kurumlarına ve adalet sistemine güven duymaktadır. Bu güveni zedelemeye yönelik söylem ve davranışlara kimsenin hakkı yoktur.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Boğazköy’de trafik kazası: 1 ölü 3 yaralı

Published

on

By

Boğazköy’de saat 05.30’da sürücüsünün direksiyonun hakimiyetini kaybederek bir evin bahçe duvarı ile ağaca çarpması nedeniyle gerçekleşen trafik kazasında kazada 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı.

Polis Basın Subaylığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Boğazköy’de Atatürk Caddesi üzerinde, Adil Muti Havare, (E-22) yönetimindeki KE 288 plakalı salon araç ile kuzey istikametine doğru seyrettiği sırada sola meyilli viraja geldiğinde, dikkatsizliği sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun solundan dışarıya çıkıp bir ikametgahı çevreleyen bahçe duvarı ile servi ağacına çarptı.

Kaza sonucu ağır şekilde yaralanan araç sürücüsü Adil Muti Havare kaza yerinde yaşamını yitirdi.

Kazada yaralanan Elif Eda Kırğıl (K-18), Büşra Kırğıl (K-22) ve Sabri Kenan Kahiloğulları (E-21) Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

Elif Eda Kırğıl kalça ve omur kemiği kırıkları teşhisi nedeniyle, Büşra Kırğıl ile birlikte Acil Servis’te müşahade altına alınırken, Sabri Kenan Kahiloğulları sağ el bileği, kaburga ve sağ omuz kırıkları ile akciğer kanaması teşhisi nedeniyle, yapılan müdahalenin ardından Genel Cerrahi Yoğun Bakım Servisi’nde müşahede altına alındı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: Bu zihniyet değişmedi, değişmeyecek

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, KKTC mahkemelerinin yasalar kapsamında aldığı kararı “korsanlık” diye nitelemesinin, Kıbrıs Türk Halkına ve bağımsız yargısına yapılmış açık bir hakaret olduğunu söyledi.

Hristodulidis’in açıklamlarına sert şekilde yanıt veren Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu tür açıklamalar, karşılıklı saygıyı, eşitliği ve hukuk zeminini reddeden bir zihniyetin dışavurumudur. Gerginliği, tasarladığı gündemlerle yaratıp tırmandıran Rum lider, özellikle Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile gerçekleştirdiğimiz her yapıcı temasın hemen ardından tutuklama ve korku yayma siyasetini bilinçli şekilde devreye sokmaktadır. Kıbrıs Türk Halkını toptan tehdit eden ve yargımızı hedef alan bu yaklaşım, muhatabımızın gerçek niyetini açıkça ortaya koymaktadır” dedi.

“Rum liderliğinin uzun süredir düşmanlık siyasetlerini ileriye götürmek için ülkemizden yasa dışı yollarla bilgi, belge ve teknik ölçümlerle veri topladığı bilinen bir gerçektir” ifadesini kullanan Tatar, bu verilerin, Rum polis teşkilatı aracılığıyla kendi mahkemelerinde delil olarak sunulduğunu vurguladı.  Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, şimdi verilen tepkilerin, Rum liderin bu hukuk dışı faaliyetlerinin açığa çıkmasından ve yargı önünde sorgulanmaya başlanmasından kaynaklandığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Açık söylüyoruz, uluslararası polis mekanizmalarını Kıbrıslı Türklere karşı baskı aracı gibi kullanan bu düşmanca anlayış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından tanınan Taşınmaz Mal Komisyonu’nu da yok saymaya çalışmaktadır. Hukuki çözüm yollarını görmezden gelerek bunu hazmedemeyen, karşılığında ise Kıbrıs Türk Halkını hedef alan bu siyaset, yeni değildir.

Cumhurbaşkanı olarak daha önce de ifade ettim. Kıbrıs Türk Halkını hedef alan, sistematik baskı kurmaya çalışan bu anlayış, korkuya ve yıldırmaya dayalı bir terör siyasetidir. Bu siyaset, ne hukukla ne insanlıkla bağdaşır. Halkımızı korkutarak bir yere varabileceklerini zannedenler, büyük bir yanılgı içerisindedirler.

Şimdi aynı zihniyet bir kez daha devrededir. Mahkemelerimizi hedef almakta, kurumlarımızı itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Kıbrıs Türk Halkını topluca tehdit eden, her gelişmeyi bir düşmanlık fırsatına çeviren bu tutumu reddediyoruz. Bu saldırgan dili esefle kınıyor ve aynen iade ediyorum.”

 

Devamını Oku

Trending

Reklam