Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ulaştırma Bakanı Arıklı: Hava ulaşımında rekabet ortamı oluşturulmaması halinde yılbaşında bilet fiyatları 20 bin TL olacak

Published

on

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, KKTC’nin bayrak taşıyıcısı havayolu şirketinin kurulmasının şart olduğunu ve bu yöndeki çalışmaların devam ettiğini belirterek, “Aksi halde sektörde rekabet ortamının oluşturulamaması halinde yılbaşında bilet fiyatlarının 20 bin TL olacağını” kaydetti.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’ndan verilen bilgiye göre, Arıklı, programına katılarak, soruları yanıtladı.

Arıklı, Rusya’dan KKTC’ye doğrudan uçuş yapılması için bir Rus şirketinin başvuru yaptığını, Rusya hükümetinden onay çıkması ve talep olması durumunda da uçuşların başlayacağını belirtti.

Erhan Arıklı, geçmişte Azerbaycan’dan Ercan’a yapılan doğrudan uçuşun arkasının gelmemesinin nedenin talep olmaması ve uçakların dolmaması olduğunu kaydetti.

Erhan Arıklı şöyle konuştu:

“Burada ciddi bir Rus potansiyeli var. KKTC’de 15 ile 20 bin arasında Rus vatandaşı yaşıyor. Güneyde 100 bin Rus vatandaşı var ama onlar da yavaş yavaş kuzeye kayıyorlar. Güneyden Moskova’ya uçuş olmadığı için sorun yaşıyorlar dolayısıyla KKTC’den uçuşlara ciddi bir talep var. Rusya’nın burada konsolosluk açması da olumlu olacaktır.”

Arıklı, kendileri için önemli olanın Ercan’a direkt uçuşların başlaması olduğunu, Kıbrıslı Türklerin elindeki en değerli güven yaratıcı önlem olan Maraş’ın “Maraş’a karşılık limanlar ve Ercan” teklifi ile heba edilmesine karşı olduğunu aktardı.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, Ercan Havalimanı’nın 15 Kasım’da açılabilmesi için tüm tarafların gece-gündüz çalıştığını, tamamı olmasa bile yeni terminalin bir kısmının o tarihte açılabileceğini belirtti.

Arıklı, teknik cihazların takibinin Ankara tarafından yapıldığını, KKTC’de terminale enerji iletim hattı çekilmesi çalışmalarının yapılacağını, bunlar zamanında tamamlanamasa bile yeni terminalin her halükarda açılacağını söyledi.

Arıklı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yeni Ercan Havalimanı o veya bu sebep nedeniyle zamanında tamamlanamadı. Şimdi biz ‘kendimizi 15 Kasım’ a yoğunlaştıralım’ dedik ve şu an o noktadayız. Havaalanının tümüne elektrik vermeyebilirsiniz. 20MW’lık bir enerjinin oraya ulaştırılması lazım. Bunun için özel kablolar ve özel cihazlar gerekiyor. Bu yetişmezse yüzde 15-20sine elektrik vermek suretiyle orası açılabilir. Zamanla yarışıyoruz. Hedef 15 Kasım’da orasını açmak”.

Arıklı, hava ulaşımı konusunda KKTC’nin iki şirketin insafına kaldığını, uçak biletlerinin ucuzlaması için rekabet ortamının yaratılması gerektiğini ancak bilet fiyatları konusunda şikayetçi olanların piyasaya ucuzluk getirecek havayolu şirketinin kurulmasına da karşı çıktığını söyledi.

Arıklı, “Mavi Girne Havayolları”nı kuracak şirketin, hükümetin üzerine düşeni yapmakta gecikmesi ve sosyal medyadaki tartışmalar nedeniyle projeden çekildiğini aktardı.

Erhan Arıklı şunları kaydetti:

“Bakanlar Kurulu’ndaki arkadaşların itirazı şirketin kurulmasına değil ancak tüzük ile ilgili Nazım Çavuşoğlu’nun bazı talepleri oldu. O konularda haklı olabilir. Süreç bayağı uzadı. Maliye ile ekiplerimiz bir araya geldi ve uzun uzun çalıştılar. Ortaya beklentileri karşılayan bir tüzük çıkmadı. KTHY’nin tüzüğünün bugüne uyarlanmış haliydi. Tüzüğü üç aya yakın tartışmanın bir anlamı yoktu. Yatırımcıya bu tip bürokratik engeller, sürecin uzaması ve ismin sosyal medyada tartışılması rahatsızlık yarattı.”

Arıklı, bu sürecin sonlandırılamaması nedeniyle kaybedenin Kıbrıs Türk halkı olduğunun altını çizdi.

Arıklı, söz konu firma ile defterlerin kapanmadığını, bazı görüşmelerin yapılacağını ancak gelecek hafta Türkiye’de faaliyet gösteren havayolu şirketlerine mektup yazarak onlara ortak havacılık şirketi kurulması teklifini yineleyeceğini ifade etti.

Erhan Arıklı, söz konusu şirketin projeden çekilmesi ve engellerin sürmesi durumunda hükümetten çekilme kararı aldığını, diğer taraftan Başbakan Ünal Üstel’in bu konuda geçmişte yaşananların tekrarlanmayacağı sözü vermesi nedeniyle görevine devam ettiğini aktardı.

-4,5/5G İhalesi

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, bir diğer önemli proje olan 4.5/5G ihalesinin ülke için hayati önem taşıdığını belirtti.

4.5/5G ihalesinin açılmasının ardından firmalardan birinin mahkemeye başvurduğunu dolayısıyla mahkemenin vereceği kararın beklendiğini söyleyen Arıklı, mevcut Merkezi İhale Komisyonu (MİK) Yasasıyla ülkede bir şeyler yapmanın mümkün olmadığını, ihale sonucunu beğenmeyen herkesin soluğu mahkemede aldığını söyledi.

-Girne-Alsancak yolunda çalışmalar başlıyor

İhalesi, teklif verilmemesi nedeniyle iki kez iptal edilen Girne-Alsancak Yolu’nda mutlu sona ulaşıldığını kaydeden Arıklı, ihale sürecinin tamamlanmasının ardından yüklenici firmanın yol yapım çalışmaları için hazırlık yaptığını ve gelecek hafta içerisinde yol inşasına başlanacağını tahmin ettiğini belirtti.

Arıklı, doğu ve batı bölgelerindeki köy yollarının iki özel şirket tarafından yapımına devam edildiğini, Dipkarpaz-Manastır Yolu için verilen taş ocağı konusunda muhalif seslerin yükselmesine rağmen buradaki çalışmalarında başlayacağını ifade etti.

Dilekkaya yolu ile ilgili bir kamulaştırma sorunu yaşandığını belirten Arıklı, mahkemenin verdiği ara emirleri nedeniyle firmaların zor duruma düşüp iflas ettiğini, ülkenin menfaati adına bu kadar çok ara emri verilmemesi gerektiğini, verilmesi durumunda da bir an evvel neticelendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul’un açıklamalarına tepki gösterdi, “Biz laf değil, hizmet üretiyoruz!” dedi.

Başbakan Üstel, “Girne Belediye Başkanının hükümetimize yönelik yaptığı mesnetsiz açıklamaları hayretle okumaya devam ediyoruz. Ama kimse meydanı boş zannetmesin. Biz, 50 yıldır laf üretenlere karşı hizmet üretmeyi kendine görev bilmiş bir partiyiz. “Onlar konuşur, UBP yapar” dememizin sebebi de budur” dedi.

Üstel, “Halkımız çok iyi bilmektedir ki; bu ülkede yolları da, hastaneleri de, okulları da, sosyal konut projelerini de, liman projelerini de, en yapılmaz denen reformları da yapan hükümetimizdir. Son 3 yıla, 30 yılın işini sığdırdık. Batı Girne Çevre Yolları’nı yıllar sonra yapan da biziz, Doğu Girne Çevre Yolu Projesi’ni başlatan ve tamamlayacak olan da biziz” ifadelerini kullandı.

“İş üretemeyenlerin laf üretmelerini anlıyoruz”

Başbakan Üstel, “Girne’de büyük proje görmek isteyenler, yarım asırdır yapılmayan Antik Liman projesine de bakabilirler. Bu proje ile Girne’nin çehresini değiştirdik. Yıllardır beklenen Yeni Girne Hastanesi’ne yakında açılıyor. Taş taş üstüne koymamış, ülkede elle tutulur tek büyük projesi dahi olmayan bir anlayışın, rutin işleri “asrın projesi” gibi pazarlamasını anlıyoruz. İş üretemeyenlerin laf üretmelerini de anlıyoruz” şeklinde konuştu.

“Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var”

“Ne var ki; Kendi ifadeleriyle manipülasyon ve popülist açıklamaları son 3 yılda hükümetimizin gerçekleştirdiği bu dev projeleri gölgeleyemez” açıklamasını yapan Başbakan Üstel, şöyle devam etti:

“Unutulmamalıdır ki; yerel yönetimler reformunu hayata geçiren, batık belediyeleri ayağa kaldıran, belediyeleri güçlendiren ve halka daha çok hizmet edebilecek hale getiren de bizim hükümetimizdir. Kendi partileri, belediyeleri birleştirme yasası görüşülürken Meclis’in kapılarını kırmakla meşguldü, o ama yasayı geçirip belediyeleri birleştiren, güçlendiren ve ayağa kaldıran yine bizdik.

Bu arkadaşların hükümetimizle kavga aramak yerine bize teşekkür etmesi gerekir. Nitekim geçmişte bu teşekkürü de kameralar karşısında yaptılar. Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var. Kimse hükümeti hedef göstererek kendi küçük şovlarına bizi alet etmeye kalkmasın. Biz hamasi nutuk atmak için değil, halkımıza hizmet etmek için buradayız. halkın belediyelerden beklediği tek şey de hizmettir.”

“Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın”

Başbakan Ünal Üstel, “O yüzden Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın. Biz Girne Belediye’sinin de Girne halkının da dün olduğu gibi yarın da yanında olmaya devam ederek, onların gerçek anlamda hayrına dokunan tüm büyük projeleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Hükümetimiz devletin her kuruşunu halkın faydasına kullanan bir anlayışla çalışmaya devam edecek, halkın hayatına dokunan büyük projeleri hayata geçirecektir. Ve Kimse boş laflarla halkı kandıramayacak, hükümetin hizmetlerini gölgeleyemeyecektir!” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Ulusal Birlik Partisi Merkezi’nin düzenlediği “Dijital Dönüşümün Gücü; Etkileşim” etkinliğinde partililere hitap etti…

“KIBRIS’TA GELECEK İKİ DEVLETLE KURULACAK, FEDERASYON TARİHE GÖMÜLDÜ”

Konuşmasına teşkilat mensuplarına teşekkür ederek başlayan Tatar, “Sayın Başbakan, değerli bakanlarımız, milletvekillerimiz, ilçe başkanlarımız, büyüklerimiz ve UBP teşkilatlarının neferleri… Bu güzel sabahta sizlerle beraber olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Büyük bir aile olduğumuzu bir kez daha hissetmenin gururu içindeyim” dedi.

“MÜCADELEMİZİ TARİHİMİZDEN ALDIĞIMIZ GÜÇLE SÜRDÜRÜYORUZ”

Geçmişi hatırlamanın önemine vurgu yapan Tatar, “Bu ülkede ecdadımız, analarımız, babalarımız, dedelerimiz büyük mücadeleler verdi. Geçmişimizi bilmezsek yok olmaya mahkûmuz. Bizler geçmişimizi bilerek ülkemizin ve devletimizin bekası için yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“FEDERASYON DEFTERİ ARTIK KAPANMIŞTIR”

Kıbrıs konusuna da değinen Tatar, “Annan Planı döneminde partimiz, rahmetli Rauf Raif Denktaş’ın yanında yer aldı. O gün haklıydık, bugün haklılığımız bir kez daha ortaya çıktı. Yıllarca iyi niyetimizle federasyon temelli bir anlaşma için çalıştık. Ancak artık federasyon meselesi geride kalmıştır. Beş yıl önce ‘geleceğe yürüyoruz’ dedik, bugün gerçekten geleceğe yürüdük” dedi.

“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM TÜM DÜNYAYA DUYURULDU”

Tatar, son BM görüşmelerine işaret ederek, “Cumartesi akşamı BM merkezinde muhataplarıma da ifade ettim. İki devletli çözümün istikrar için tek yol olduğunu söyledim. Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı demokrasi vardır. Bu istikrar, Gazze’den Suriye’ye, Irak’tan Ukrayna’ya kadar tüm coğrafyada önemlidir” diye konuştu.

“ERDOĞAN’IN DESTEĞİ EN BÜYÜK GÜVENCEMİZDİR”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki açıklamalarına dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan, üçüncü kez KKTC’nin tanınması gerektiğini, federasyon defterinin kapandığını ifade etti. Kıbrıs Türk halkı üzerinde yıllardır uygulanan ambargo ve izolasyonların kaldırılması gerektiğini tüm dünyaya duyurdu. Bu, bizim en büyük güvencemizdir” şeklinde konuştu.

“UBP BU DAVANIN ÖNCÜSÜDÜR”

Ulusal Birlik Partisi’nin devlet için önemine de vurgu yapan Tatar, “UBP, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın bir devamıdır. 11 Ekim’de 50. yılını kutlayacak olan partimiz, kuruluşundan itibaren bu davanın öncüsü olmuştur. 19 Ekim seçimlerinde kazanarak tüm dünyaya Kıbrıs Türk halkının egemen bir halk olduğunu bir kez daha göstereceğiz” dedi.

“19 EKİM’DEN SONRA DA AYNI KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM”

Seçim sonrasına ilişkin mesaj da veren Tatar, “New York temaslarımda da söyledim. 19 Ekim’den sonra da Kasım ve Aralık’ta yine orada olacağım, yine ‘iki devlet’ diyeceğim. Çünkü bu mesele millet meselesidir, vatan meselesidir, bayrak meselesidir” dedi.

“TÜRKİYE BU COĞRAFYADA SÖZ SAHİBİDİR”

Türkiye’nin büyük gücüne dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki konuşması tüm dünyada yankı buldu. Gazze’nin sesi oldu, kimsenin söyleyemediğini söyledi. Bugün Türkiye, milli savunma sanayisiyle, askeri potansiyeliyle Amerika, Rusya ve Çin’in de dikkate aldığı bir güçtür. Böyle bir ülkenin garantörlüğünde yolumuza güvenle devam ediyoruz” dedi.

“PANDEMİDEN DEPREME, TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN AYAKTAYIZ”

Tatar, KKTC’nin yakın dönemde yaşadığı sıkıntılara değindi:
“Pandemiyi, 6 Şubat depremini, Gazze ve Ukrayna’daki savaşları yaşadık. Bütün bu belirsizliklere rağmen Türkiye Cumhuriyeti ile kurduğumuz güçlü ilişkiler sayesinde yatırımlar devam ediyor. Sağlık ocakları, hastaneler, çevre yolları, dijital dönüşüm projeleri bunun göstergesidir.”

“E-DEVLET PROJESİ TAMAMLANIYOR”

KKTC’nin dijital dönüşüm sürecinde önemli adımlar attığını vurgulayan Tatar, “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında yapılan anlaşma sayesinde, Türk Telekom, 100 milyon doları aşan yatırımla ülkenin genelinde fiber optik altyapı çalışmalarını sürdürüyor. Yakın gelecekte fiberoptik ile ada genelinde ve Türkiye bağlantısı üzerinden tüm dünyaya bağlanacağız. Bütün engellemelere, kısıtlamalara, ambargolara rağmen çağın nimetlerini halkımıza sunacağız” dedi.

“BU DAVA VATAN MESELESİDİR”

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bu dava vatan meselesidir, bayrak meselesidir. KKTC halkı, egemenliğiyle, bağımsızlığıyla ve onuruyla yoluna devam edecektir. 19 Ekim seçimlerini kazanarak tüm dünyaya güçlü bir mesaj vereceğiz. Sizlere güveniyorum, birlikte başaracağız.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Şehit Doğan Ahmet İlkokulu önünde yaptığı basın açıklamasında, ülkede nüfus ve vatandaşlık politikası olmamasının eğitimde ciddi sorunlara yol açtığını söyledi.

Maviş, üç yıl önce 300 öğrenci bandında olan okulun bugün 500 öğrenciye ulaştığını belirterek, “Nüfus ve vatandaşlık politikası oluşturulmazsa beş değil, yirmi beş okul yapsak yetmez” dedi. Sorunun yalnız eğitimle sınırlı olmadığını vurgulayan Maviş, sağlık, trafik, su ve elektrik gibi alanlarda da hizmetlerin yetersiz kaldığını ifade etti.

“Öğretmen eksikliği devam ediyor”
Şehit Doğan Ahmet İlkokulu’nda beş öğretmen eksikliği bulunduğunu söyleyen Maviş, bazı öğrencilerin hâlâ sınıf öğretmenleriyle tanışmadığını kaydetti. Ayrıca müzik, resim, İngilizce ve beden eğitimi derslerinde de öğretmen eksiklikleri nedeniyle öğrencilerin sanat ve spor etkinliklerinden geri kaldığını belirtti.

“Tiny House çözüm değil”
Maviş, okul bahçesine kurulan üç adet “Tiny House” hakkında da konuşarak, “Konteyner yerine prefabrik denilse de övünülecek bir şey yok. Tiny House da koysanız, villa da yapsanız bu nüfusa bu okullar yetişmiyor” ifadelerini kullandı. Kalabalık sınıfların verimliliği düşürdüğünü vurgulayan Maviş, “Çocukların balık istifi şeklinde sınıflarda oturması kabul edilemez” dedi.

“Yeni okul yapılmalı”
Maviş, bölgedeki öğrenci artışına dikkat çekerek, “Bu okul iki şubeden üçe, üçten dörde çıktı. Şu anda 18 şubeye ve 500 öğrenciye ulaştı. Önümüzü göremiyoruz. Seneye bu okula konteyner istemiyoruz, yeni derslikler ve yeni okul istiyoruz” çağrısında bulundu.

Bakanlığın hayırseverlere mi başvuracağı, yoksa devlet bütçesinden kaynak mı ayıracağı konusunda yorum yapmayan Maviş, “Hamitköy ile bu bölge arasına yeni bir okul istiyoruz. Övünecekse Nazım Bey, seneye buraya bir okul yapıldığı için gelsin övünsün” dedi.

“Bakan bizi anlamıyor”
Maviş, Eğitim Bakanı’nı eleştirerek, “Bakan siyasetin diliyle konuşuyor, biz ise sınıfta çocukların gözlerine bakarak vicdan muhasebesi yapıyoruz. Aynı dili konuşmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Maviş, hükümetin planlama yapmadığını, nüfus artışıyla birlikte eğitim ve sağlık hizmetlerinin sekteye uğradığını belirterek, “Devlet olmanın gereği yerine getirilmelidir. Seneye bu sorunların çözülmesini bekliyoruz” dedi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam