Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı, Başbakan Ünal Üstel, BRT Özel Yayını’na katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
UBP’nin kurultay sürecine ilişkin bir soru üzerine, Üstel, partililerin, kendisine, partinin büyüğü ve en çok bilgi birikimi olan bir abileri olarak görevi verdiklerini söyledi.
Göreve geldikleri günden itibaren altyapı, geçmişten kalan projelere öncelik verdiklerini bunu yaparken de parti içerisindeki birlik ve beraberliği koruyarak yola devam ettiklerini söyleyen Üstel, “Sözümüzün dışına çıkmadık, bakan ve milletvekili arkadaşlarımızla çalıştık. Partide birlik ve beraberliği sağladık koalisyon ortaklarımızla 29 milletvekili ile çalışmalar yaptık ve ülkeye damgamızı vurduk” dedi.
2022 yılında görevi aldığını başbakanlık görevini yürüttüğünü anımsatan Üstel, kısa dönem hükümetlerde projelerin tamamlanamadığını ve halkın ihtiyacı olan projeler üretilemediğini söyledi.
Dünyadaki ekonomik değerlerin yerinden oynadığı bir dönemde görevi devraldıklarını da ifade eden Başbakan Üstel, “Bütün bunları yaparken sadece partide birlik ve beraberliği değil, ülkede birlik beraberliği sağlamak için çalıştık. Muhalefetle istişare içerisinde yasaları geçirmeye çalıştık. Bazı yasaları muhalefetle işbirliği içerisinde geçirdik. Önceliğimiz yarım kalan projeler, reformlar ve halkın ihtiyacı olan yasalardır dedik ve bu yönde ilerledik” diye konuştu. Çalışanlarını dahi ödeyemeyecek durumda olan Belediyeleri güçlendirmek için önceliği Belediyeler reformuna ve Belediyeler yasasına vererek Meclis Genel Kurul’undan geçirdiklerini hatırlatan Üstel, bu konuda yapılan muhalefete karşı 28 olan belediye sayısını 18’e indirdiklerini böylece belediyelerin mali sıkıntıdan kurtulduğunu kaydetti ve “UBP’ye ait olmayan belediyeler dahi bizlere teşekkür ediyor. Demek ki doğru yaptık yapmaya da devam edeceğiz” dedi.
Hal Yasası konusunda ise Başbakan Ünal Üstel, bütün siyasi partilerin iktidara geldiğini ancak istikrarı yakalayamadıkları ve cesaret gösteremedikleri için Hal Yasasını geçiremediklerini söyledi.
“Biz istikrarı yakaladık ve o yüreğimizi ortaya koyduk ve Hal Yasasında sona gelindi önümüzdeki yıl büyük bir eksikliği gidereceğiz” dedi.
Üstel, istikrarla yola devam ederken hem iktidarda hem de istikrarla halka hizmet etmeye devam edeceklerini de vurgulayarak “Halkımıza istikrar dedğimizde bazı kesimler farklı yönlere çekiyor. 10 yılda yapılanlarla 2 buçuk yılda yapılanları mukayese etsinler. Bizim ortaklarımızla yaptığımız ortadadır” ifadelerini kullandı.
Hayat Pahalılığı karşısında halkı ezdirmediklerini de söyleyen Üstel, ülkede dengeli bir şekilde gelir dağılımı için düzenlemeler yaptıklarını, önümüzdeki günlerde ihtiyaç duyulan ne varsa yapmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
Hayata geçirilen projelere de değinen Başbakan Ünal Üstel, 4 yılda tamamlanması gereken ancak uzun bir süre tamamlanamayan Ercan Havalimanı’nı hükümet olarak ağırlık koyarak Anavatan Türkiye’nin de desteği ile açtıklarını anlattı.
Üstel, Lefkoşa Çevre Yolu’nda yonca kavşağı yapımı için çalışmalara başlandığını ve 2025 Nisan ayından sonra Gönyeli çemberi ve Lefkoşa trafiğini rahatlatacak yonca kavşağını bitirmiş olacaklarını söyledi.
Üstel, Türkiye’de meydana gelen asrın depremine de işaret ederek, “Hükümet olarak kimsenin rozetine bakmadan, büyük bir dayanışma ruhuyla acılarımızı paylaştık paylaşmaya devam ediyoruz. Bütün kesimlerin tek yürek olduğu bir zaman aynı zamanda anavatanımızla tek yürek olduk” dedi.
Ülkedeki enerji sorununu çözmek için bütün gayretleriyle çalıştıklarını ifade eden Üstel, Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile işbirliği içerisinde enerji sorununu çözeceklerini söyledi.
Teknecik Elektrik Santrali’nde 8 mobil jeneratörden 7’sinin çalıştığını, 5 tane jeneratörün de Anavatan Türkiye tarafından hibe edildiğini belirten Üstel, 100 Kilowatt elektrik kurumuna ilave güç ilave ettiklerini kaydetti.
Üstel, Türkiye Cumhuriyeti’nden kablo ile elektrik gelmesi için protokol yaptıklarını, bu konuda fizibilite raporlarının hazırlanmakta olduğunu, bu raporların ileriki günlerde paylaşılacağını ifade ederek “2029’a kadar ülkedeki enerji sorununu kökten çözmüş olacağız. Bu konuda da anavatan ile istişare içerisinde ve gerekirse hizmet alımı yaprak yola devam edeceğiz” dedi.
Ticaret odasının asgari ücret ve hayat pahalılığı ödeneğinin fazla olduğu yönündeki açıklamalarının sorulması üzerine Üstel, şunları söyledi;
“Biz halkımızı hiçbirzaman mağdur etmedik. Asgari ücreti vergiden muaf yaptık ve Güney Kıbrıs ile eşitledik. Bu bir tarihtir. Halkın alım gücünü yerlerde süründürmemek adına ve HP artışlarını karşılamak için hükümet elini taşın altına koydu”.
Ülkede bulunan iki deniz limanından hizmetlerin online olarak sürdürülmeye başladığını böylece Maliye Bakanlığının gümrükten gelip geçen her şeyi görebildiğini anlatan Üstel, marketlerde denetim yapılması için de Ekonomi Bakanlığı’nın çalışma yürüttüğünü anlattı…
Üstel, ülkedeki internet sağlayıcılar ile konsersiyum oluşturduklarını ve yaklaşık 2 yıl içerisinde bütün ülkenin fiber optik kablo ile donatılacağını söyleyerek, e devletin de böylece yavaş yavaş çalışmaya başlayacağını ve bürokrasideki hantallığın ortadan kalkacağını belirtti. Başbakan Ünal Üstel, seçimlerin 2027’de gerçekleştirileceğini, o zamana kadar hizmete devam edeceklerini ifade etti.
Ülkede birçok yol projesini bitirdiklerine işaret eden Üstel, Girne’nin batı yollarına mali kaynaklarla inşa ederek yollarda büyük rahatlama sağlandığını söyleyen Üstel, “şimdi sıra Girne Çatalköy yolu, önümüzdeki günlerde ihalesine çıkılacak. Karpaz Zafer Burnu yolunu da önümüzdeki ay ihalesini tamamlayıp daha iyi bir noktaya getireceğiz” dedi. İskele Karpaz yolunda yaşanan sıkıntının giderilmesi için de çalışma yürüttüklerini kaydeden Üstel, tüm bunların tamamlanmasının ardından ülke genelinde yollardaki eksikliklerin giderilmesi içinde hazırlıklar yaptıklarını belirtti.
“21 Eylül’de gerçekleştirilecek UBP Kurultayında üyenin takdir ettiği ne ise o tecelli olacak” diyen Üstel, kurultayda gerek ülkeye gerek dünyaya verecekleri mesajlar olduğunu söyledi. Yeni yasama yılının başlaması ile bazı yasalara öncelik vereceklerini de anlatan Başbakan Üstel, işverenlerin yabancı işçilerine barınma imkanı sağlayabilmesi adına işçinin asgari ücretinin, KKTC vatandaşı çalışanlardan yüzde 30 daha az olmasını planladıklarını söyledi..
Sosyal konut ve kırsal kesim arazileri başvuruları ile ilgili olarak ise Başbakan Ünal Üstel, listelerin askıda olduğunu anlattı.
Sosyal konutlar için uzun vadeli ve düşük faizli TL cinsinden kredi çıkarılacağını da söyleyen Üstel, Mal Tazmin Komisyonu’na Rumlar tarafından yapılan başvurular için tazminat ödemelerinin de yapılmakta olduğunu aktardı.
Yabancılara mal satışında ek vergi getirerek Taşınmaz Mal ödemeleri için bir fon oluşturduklarını ve 2021’e kadar başvuruların büyük bir kısmı ödendiğini söyleyen Üstel, aynı şekilde yabacılara mal satışına konan yüzde 8 ek verginin de sosyal konut fonuna aktarılmakta olduğunu söyledi.
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan KKTC üniversiteleri mezunlarıyla bir araya geldi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre Çavuşoğlu, Azerbaycan temasları kapsamında, hukuk, mimarlık, işletme ve ekonomi gibi bölümlerden mezun olup Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan Azerbaycanlı mezunlarla buluştu. Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki iş birliğinin önemine dikkat çekti.
Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesi gerektiğini ve bu bağlamda özellikle eğitim alanındaki temasların artırılacağını söyledi.
Türk dili ve edebiyatı mezunu olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, geçmişte Kiril alfabesini öğrenerek Azerbaycan edebiyatına ait bazı eserleri okuduğunu belirtti.
Çavuşoğlu, KKTC’den mezun olan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, “Azerbaycan’da kendimi evimde gibi hissediyorum. Azerbaycanlı soydaşlarımızı kendimizden ayrı görmüyoruz. KKTC’de dostluklar, arkadaşlıklar edindiniz. Sizler de KKTC’ye geldiğiniz zaman kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz. Bu bağları güçlendirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı ile yapılan görüşmeler kapsamında, Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına “önemli adımlar” atıldığını açıklayan Çavuşoğlu, “Doğu Akdeniz Üniversitesi 25, Lefke Avrupa Üniversitesi 25, KKTC Milli Eğitim Bakanlığı olarak 20 Azerbaycanlı öğrenciye burs vereceğiz” dedi.
Çavuşoğlu, Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı’nın da kendi değerlendirmesinin ardından burs katkısında bulunmasıyla, toplamda yaklaşık 100 Azerbaycanlı öğrencinin burslu olarak KKTC’de eğitim görmesinin planlandığını belirtti.
KKTC üniversitelerinin Azerbaycan’da daha görünür hale gelmesi için tanıtım ofisleri açıldığını açıklayan Çavuşoğlu, yapılan bu çalışmalarla iki ülke gençliği arasında yakınlaşmayı artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Azerbaycan’da görev yapan başarılı mezunlarla gurur duyduğunu belirten Çavuşoğlu, “Buraya gelişimizin sebebi birlikteliğimizi yeniden hatırlamak ve Türk yurdunu, Türk milletini birlikte yüceltmek için burada olduğumuzu söylemektir” ifadelerini kullandı.
“Geleceği birlikte şekillendirmek için yola devam ediyoruz” diyen Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki kardeşlik köprülerinin eğitim alanında daha da pekiştirileceğini kaydetti.
Bakan Çavuşoğlu’na temaslarında KKTC Bakü Temsilcisi Büyükelçi Ufuk Turganer, Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Behçet Çelebi, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ve Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen eşlik etti.
Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik bazı sosyal medya paylaşımlarına tepki göstererek, “TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı” ifadesini kullandı.
Bayar ayrıca, “Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu” dedi.
Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı ile Harper Orhon tarafından yapılan sosyal medya paylaşımlarında Türk Mukavemet Teşkilatı’na ilişkin bazı ifadelere tepki gösterdi.
Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar, Orhon’un paylaşımıyla ilgili, “TMT saflarında görev yapmış, 55. Bölük Komutanı, eski Mukavemetçi, omuz omuza birlikte savaştığımız Şehit Ecvet Yusuf’un oğlu, Harper Orhon’un Facebook’taki paylaşımını görünce, orada ima ettikleri yalan yanlış, kin dolu, TMT’cilere saldırılarından ve suçlamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz. Bu vesile ile Şehidimiz Ecvet Yusuf’u rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun.” dedi.
Bayar, “Harper Orhon’a TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı. Önce bunu hatırlatırız! Harper Orhon da bugün bu paylaşımları yapıyorsa TMT sayesinde paylaşıyor ve TMT sayesinde kendisi de hayattadır. TMT camiasını bu tür suçlamalarından dolayı tekrar tekrar şiddetle kınıyoruz.” ifadelerini kullandı.
– Bayar’dan Harmancı’ya: “TMT Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu”
Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediye (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı’nın sosyal medya paylaşımına da tepki göstererek, “LTB Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır.’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz” dedi.
Bayar, açıklamasında, “TMT saflarında görev yapmış Mukavemetçi Mücahit Hüseyin Harmancı’nın oğlu, Lefkoşa Türk Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz ve kendisine TMT’nin Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kurulduğunu bir kez daha hatırlatırız.” ifadelerini kullandı.
Bayar açıklamasında devamla, şunları kaydetti:
“EOKA, adadaki Türkleri yok etmek ve adayı Yunanistan’a bağlamak için kurulan ve bunu icra ederken, Kıbrıs Türklerine her türlü zulmü, vahşeti ve katliamı yapmaktan çekinmeyen bir örgüttü. TMT ise bir gurup Türkün direniş amaçlı kurduğu, sonradan kadınlarıyla, çocuklarıyla, yaşlılarıyla, öğrencileriyle, çiftçileriyle, öğretmenleriyle elbirliğiyle fedakarca canlarını tehlikeye atarak Kıbrıs Türklerini EOKA terör örgütünden korumak için kurulan bir örgüttü. Sayın Harmancı’nın EOKA ile TMT’yi aynı kefeye koymasından dolayı şiddetle kınarken, kendisine TMT olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türkün kalmayacağını ve adanın çoktan Yunanistan’a bağlanmış olacağını bir kez daha hatırlatırız.”
Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı hedef aldığı gerekçesiyle kamuoyuna yansıyan kitap ve yazarına ilişkin çeşitli örgütler kınama mesajı yayımladı.
– KKTC Karadeniz Kültür Derneği
KKTC Karadeniz Kültür Derneği’nden yapılan açıklamada, söz konusu kitabın Denktaş’a yönelik “aşağılayıcı ifadeler” içerdiğini öğrenmekten derin üzüntü ve öfke duydukları belirtilerek, “Sayın Denktaş, sadece Kıbrıs Türklerinin değil, tüm Türk dünyasının tarihinde müstesna bir yere sahip, ömrünü halkının bağımsızlığına adamış, ilkeli, onurlu ve kararlı bir liderdir.” denildi.
Açıklamada, Denktaş’a hakaret etmenin sadece onun aziz hatırasına değil, Kıbrıs Türk halkının mücadelesine, şehitlerine ve bağımsızlık iradesine yapılmış “alçakça” bir saldırı olduğu kaydedilerek, “Karadeniz Kültür Derneği olarak bu tür sorumsuz, provokatif, toplumun değerlerini aşağılayan yaklaşımları en sert şekilde kınıyoruz” ifadesine yer verildi.
“Basın özgürlüğü, ifade hürriyeti elbette demokrasimizin temel taşlarındandır. Ancak bu özgürlük, tarihi gerçekleri çarpıtmak, milletin ortak değerlerine hakaret etmek ve toplumu ayrıştırmak için bir araç olarak kullanılamaz.” denilen açıklamada, yayın hakkında yasal sürecin bir an önce başlatılması ve yetkili makamların gereğini yapması çağrısında bulunuldu.
– Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği
Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği Başkanı Kazım And tarafından yapılan açıklamada, hayatını Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığına, onun özgürlük ve bağımsızlığına adayan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ve TMT’ye yönelik saldırıların kınandığı kaydedildi.
Açıklamada “Sözde yazar yalan ve iftiralarını tedavüle sürerek; halkımız, Kurucu Cumhurbaşkanımız ve Kıbrıs Türk mücadele tarihini karalayarak kendi ahlak anlayışını gün yüzüne çıkartmıştır.” denildi, Denktaş’ın “Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın, her dönemin adamı değil her dönem adam olacaksın.” sözleri hatırlatıldı.
– Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği
KKTC Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği’nden (DAAK) yayımlanan açıklamada, Rauf Raif Denktaş’ın yalnızca KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı değil; aynı zamanda bir halkın bağımsızlık ve varoluş mücadelesinin simgesi, ömrünü Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne ve onuruna adamış büyük bir lider olduğu vurgulandı.
Açıklamada, Denktaş’ın şahsına ve mirasına yönelik yapılan her türlü küçümsemenin, aslında bu halkın tarihine, mücadelesine ve bağımsızlığına yapılmış açık bir saygısızlık olduğu kaydedildi.
“Bu çirkin ve maksatlı ifadeleri şiddetle kınıyor, tarihimize ve milli değerlerimize yapılan bu tür saldırıların karşısında dimdik duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, tarihi şahsiyetlerin arkasından edilen hakaretlerin fikir özgürlüğü kisvesi altında meşrulaştırılamayacağı belirtildi.
– Emekli Astsubaylar Derneği
KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Astsubaylar Derneği Genel Başkanı Esen Ömürlü tarafından yapılan açıklamada, söz konusu kitapta yer alan ifadeleri ve “seviyesiz” söylemleri derin bir üzüntü ve öfkeyle karşıladıkları kaydedildi.
Açıklamada, “Büyük Kıbrıs Türk mücadelesinin mihenk taşı olan Rauf Raif Denktaş’a yönelik çirkin ve aşağılayıcı ifadelerin yalnızca bireysel ahlaki zaaf değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine yapılmış aleni bir saldırı olduğu belirtildi.
“Denktaş, sadece bir devlet adamı değil; aynı zamanda yüz yılı aşkın bir mücadelenin sembolü, halkımızın bağımsızlık ve özgürlük inancının vücut bulmuş halidir. Ona yönelik saldırılar, biz emekli askerlerin, mücahitlerin, halkımızın ve genç nesillerimizin maneviyatına, tarih bilincine ve milli şuuruna yapılmış bir hakarettir.” denilen açıklamada, kitapta kullanılan dilin ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilemeyeceği savunuldu.
Denktaş’ı karalamaya yönelik girişimlerin şiddetle kınandığı açıklamada, ilgili mercilerden söz konusu şahsın iftiralarına karşı hukuki sürecin ivedilikle başlatılması, kamuoyunun ise bu türde karalama kampanyalarına duyarlı olması talep edildi.