Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Vakıflar İdaresi’nden Halk Vakfı Yaşam Sitesi’yle ilgili açıklama

Published

on

Vakıflar İdaresi, Halk Vakfı Yaşam Sitesi’nde yaşayan kişilerin sağlık, refah ve huzurlarının sağlanmasının Halk Vakfı’nın asli görevi olduğuna işaret ederek, bakımevinin idare ve idamesinde söz sahibi olmayan Vakıflar İdaresi’nin bakımevinde yaşanan sorunlara çare bulma konusunda sınırlı yetkileri bulunduğunu açıkladı.

Açıklamada, “Kurallara uyulmayan yaşlı bakımevlerinde prosedür ne ise şu an içerde barınan kişilerin durumları göz önünde tutularak derhal yerine getirilmelidir. İnsani yaşam hakkını güvence altına alması gereken devletimizdir” denildi.

Vakıflar İdaresi’nin konuyla ilgili açıklaması aynen şöyle

“Halk Vakfı Yaşam Sitesi’nde yaşayan ve aile bireyleri bakımevinde yaşamak durumda kalan ailelerin endişelerini paylaşmakta ve bireylerin hak ettikleri bakımı alamamalarından dolayı büyük üzüntü içerisindedir.

Vakıflar İdaresi’nin en baştaki gayesi Sınırüstü’ndeki Halk Vakfı Yaşam Sitesi’nde yaşayan kişilerin sağlık, refah ve huzurlarının sağlanmasıdır ki bu da Halk Vakfı’nın asli görevidir. Sınırüstünde ziyeret edilen Halk Vakfı Yaşam Sitesi’nin mülkü Vakıflar İdaresi’ne ait olmadığından dolayı ne yazık ki idare ve idamesinde pek fazla söz sahibi değildir. Halk Vakfı, Vakıflar İdaresi’ne bağlı olsa da yaşanan sorunlara çare bulma konusunda Vakıflar İdaresi’nin çok sınırlı yetkileri bulunmaktadır.

Uzun süredir yaşlı bakımevinde şartlar kriterlerin çok altındadır. Covid 19’un tüm dünyayı sarması ile bundan en çok etkilenen yerler tüm dünyada olduğu gibi yaşlı bakımevleri olmuştur. Bu durum Yaşlı Bakımevindeki şartları daha da zora sokmuştur. Yaşlı bakımevinin içinde bulunduğu durum kabul edilebilir değil, hemen ilgi gösterilmesi gereken bir sorundur ve bunun için de konunun çözümüne ilişkin KKTC hükümetinin alacağı her kararda yanlarında olacağımızı ve elimizden gelen her türlü desteği verecegimizi ifade ederiz.

Basından da takip edilebileceği gibi Vakıflar İdaresi, Sınırüstü’nde bulunan ilgili yaşlı bakımevi hakkında KKTC hükümeti ile sürekli iletişim içinde olmuştur. Kurallara uyulmayan yaşlı bakımevlerinde prosedür ne ise şu an içerde barınan kişilerin durumları göz önünde tutularak derhal yerine getirilmelidir. İnsani yaşam hakkını güvence altına alması gereken devletimizdir”

 

Açıklamada, Halk Vakfı’yla ilgili şu bilgiler paylaşıldı:

“Halk Vakfı, yoksul, kimsesiz ve yardıma muhtaç yaşlı insanlar için bakımevi kurmak; geliştirmek ve idame ettirmek, ayrıca bu insanlara bakımevi dahilinde her türlü iaşe, ibade ve sağlık hizmetleri vermek maksadıylae tescil edilmiş bir mülhak vakıftır ve video konusu bakımevi bu vakfın amacı olarak kurulan bir bakımevidir. Mülhak Vakıflar, Mütevelli Heyetince idare olunan vakıf türüdür. Vakfın aktif yöneticileri, Melek Fahri Doğan ve Fahri Bilgehan’dır. Halk Vakfı defalarca tarafımızdan uyarılmış, defalarca yerinde ziyeret edilmiş ve tüm ikazlara rağmen gerekli tedbirleri almamıştır”

Açıklamanın sonunda şu hususlara dikkat çekildi:

“Halk Vakfı. ciddi adımlarını hemen atmalı ve binanın durumunu yaşanır hale getirmeli, yaşlı bakımevinde yaşayan kişilerin hiçbir zaman yalnız kalmayacak şekilde vardiyalı hasta bakıcılar istihdam etmeli ve orada kalanların sağlık ve huzurlarını koruyacak koşulları sağlamalıdır. Vakıflar İdaresi, Halk Vakfı tarafından atılacak tüm adımlara her zaman desteğini koymaya hazır olduğunu da bu vesile ile belirtmek ister. Konunun aciliyetini öğrenir öğrenmez gerekli tedbirlerin alınması için talimatlar vererek problemin çözümünü başlatan Sayın Başbakan Faiz Sucuoğlu’na teşekkür ederiz”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

BM yetkilileri İstanbul’daki İİT Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nda konuştu

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, İstanbul’daki İslam İşbirliği teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nda, İslamofobi ile İsrail’in Filistin ve İran’a yönelik saldırılarına değindi.

“Dönüşen Dünyada İslam İşbirliği Teşkilatı” temasıyla düzenlenen İİT Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nun ilk günü Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen programla başladı.

BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi ve BM İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcisi Miguel Angel Moratinos, buradaki konuşmasında, “İslamofobi sadece bir ön yargı konusu değil bu insan haklarının ihlali demek, aynı zamanda sosyal bütünlüğe bir tehdit ve Birleşmiş Milletler Şartı ilkelerinin ihlal edilmesi demek.” ifadesini kullandı.

İslamofobinin birçok ülkede yaygın sorun olduğuna dikkati çeken Moratinos, bunun her zaman şiddet şeklinde değil bazen dışlayıcı tutumlar şeklinde de ortaya çıktığını belirtti.

Moratinos, Müslüman kadınların başörtüleri nedeniyle işe alınmadığını, Müslüman çocukların ise isimleri dolayısıyla okullarda zorbalığa maruz kaldığını aktardı.

“Müslümanlık karşıtı söylemler çevrimiçi platformlarda yayılıyor ve algoritmalar da bunu destekliyor. Dijital platformlar aslında bir aşamada özgürlükler alanı olarak sayılırken, şimdi nefret söyleminin yansıdığı bir alan.” diyen Moratinos, İslamofobinin küresel bir problem olduğu için çözümün de küresel olması gerektiğini kaydetti.

Moratinos, BM’deki çalışmalarına işaret ederek “Buradaki çalışmalarımız herhangi bir dinle sınırlı değil, insanların insan haklarını kullanarak dinlerini herhangi bir korku olmadan icra edebilmelerini savunuyor. Özel temsilci olarak İslam İşbirliği Teşkilatı ve Devletleri ile yakın bir işbirliği gerçekleştirmeyi ümit ediyorum.” şeklinde konuştu.

İslamofobiyle mücadelenin sadece Müslümanlar için değil küresel bir çalışma olması gerektiğine işaret eden Moratinos, “Bunun arkasında siyasi bir irade, ahlaki bir cesaret ve sürdürülebilir çok taraflı işbirliği olmalı.” dedi.

Moratinos, 2026’da New York’taki BM Merkezi’nde 14 Mart İslamofobiyle Mücadele Günü’nde üst düzey bir toplantı düzenlemeyi planladığını ifade etti.

– “Filistinliler insanlık dışı bir muameleye tabi tutuluyor”

BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Gazze’de 2 milyon kişinin açlığa sürüklendiğine işaret ederek, “Yeni kurulan sözde yardım mekanizması aslında zaten umutsuz olan insanları daha da küçük düşürüyor ve umutlarını yerle bir ediyor. Aslında daha fazla hayata mal oluyor. Filistinliler insanlık dışı bir muameleye tabi tutuluyor.” dedi.

Filistin’deki durumu “20 aylık bir felaketin cezasızlığın ve eylemsizliğin geldiği zirve nokta” şeklinde tanımlayan Lazzarini, “Altyapı yerle bir ediliyor ki Filistinliler yaşadıkları topraklara geri dönemesin. Buradaki ilhak kararlı bir şekilde sürdürülüyor.” diye konuştu.

UNRWA’nın bölgedeki çatışmanın hedeflerinden biri olduğunu kaydeden Lazzarini, “En az 300 kişi, personelimiz ve aileleri hayatını kaybetti.” ifadesini kullandı.

– “UNRWA her gün 50 binden fazla tıbbi muayene gerçekleştiriyor”​​​​​​​

Lazzarini, her şeye rağmen UNRWA’nın faaliyetlerinin devam ettiğine değinerek, “UNRWA her gün 50 binden fazla tıbbi muayene gerçekleştiriyor. Yine sığınaklar, içilebilir su sağlanması konusunda faaliyetlerimiz devam ediyor.” dedi.

UNRWA’nın mali durumunun son derece zorlu bir aşamaya geldiğine ve ilave fon olmaksızın bölgede operasyonlarına devam etmekte zorlanacağına değinen Lazzarini, “İslam İşbirliği Teşkilatı’na çağrıda bulunmak istiyorum, yine aynı şekilde üye devletlerine de; Siyasi ve mali olarak Filistinli sığınmacıların en temel hizmetlere ulaşabilmesi için sizlerden eyleme geçmenizi rica etmek istiyorum, milyonlarca kişinin hayatı, kaderi sizlerin elinde.” şeklinde konuştu.

– “Diplomasi kalıcı barışın tesis edilmesindeki en önemli araç”

BM Genel Sekreter Yardımcısı ve Orta Doğu, Asya ve Pasifik’ten sorumlu yetkilisi Khaled Khiari de misafirperverliğinden dolayı Türkiye hükümetine teşekkürlerini sundu.

Khiari, İstanbul’u binlerce yıl boyunca fikir alışverişlerinin yapıldığı çok önemli bir merkez olarak nitelendirerek, “Bugün de burada diyaloğu, barışı ve hoşgörüyü tesis etmek için tekrar buluştuk.” dedi.

BM ve İİT’nin ilişkilerinin gelişmeye devam ettiğini belirten Khiari, dünyanın bugünlerde uluslararası diplomasiye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Khiari, İsrail’in İran’a saldırılarıyla başlayan çatışmanın tırmanmaya devam ettiğini, her iki tarafın da bu çatışmalarda önemli kayıplar verdiğini aktardı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in söz konusu iki ülke arasındaki çatışmaların bir an önce sonlandırılması ve bu gerilimin azaltılması için çağrıda bulunduğunu hatırlatan Khiari, “diplomasi kalıcı barışın tesis edilmesindeki en önemli araç” vurgusu yaptı.

 

Devamını Oku

Dünya

ABD, İran’daki nükleer tesisleri vurdu

Published

on

By

ABD, İran’ın 3 nükleer tesisine hava saldırısı düzenlediğini açıkladı.

ABD Başkanı Trump, İran’da üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini duyurdu.

ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medyadan yaptığı açıklamada İran’ın Fordow, Natanz ve İsfahan dahil olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini duyurdu. Trump yaptığı paylaşımda,”İran’daki Fordow, Natanz ve İsfahan dahil olmak üzere üç nükleer tesise yönelik çok başarılı saldırımızı tamamladık. Tüm uçaklar artık İran hava sahasının dışında. Birincil tesis olan Fordow’a tam bir bomba yükü atıldı. Tüm uçaklar güvenli bir şekilde evlerine doğru yola çıktı. Harika Amerikan Savaşçılarımızı tebrik ederiz. Dünyada bunu yapabilecek başka bir ordu yok. Şimdi barış zamanı” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkililer B-2 bombardıman uçaklarının saldırılarda yer aldığını ifade etti.

Devamını Oku

Dünya

İsrail’in Gazze Şeridi’ne son 48 saatte düzenlediği saldırılarda 202 kişi hayatını kaybetti

Published

on

By

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 48 saatte 202 artarak 55 bin 908’e yükseldi.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 48 saatte Gazze’deki hastanelere 202 ölü ve 1037 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze’de 19 Ocak’ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart’tan bu yana düzenlediği saldırılarda 5 bin 599 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 19 bin 97 kişinin yaralandığı belirtildi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 55 bin 908’e, yaralıların sayısının da 131 bin 138’e yükseldiği bildirildi.

Açıklamada ayrıca 27 Mayıs’tan bu yana İsrail-ABD güdümlü “Gazze İnsani Yardım Vakfı” tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerinde Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılar sonucu ölenlerin sayısının 450’ye yükseldiği, 3 bin 466 kişinin yaralandığı bilgisi paylaşıldı.

Gazze Şeridi’nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam