Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Virolog Tareen:Maymun çiçeği virüsüne karşı Çiçek aşısı etkili

Published

on

 

Tüm dünya, iki yılı aşkın süre tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisini geride bırakmaya hazırlanırken, “maymun çiçeği” isimli virüs, yeni bir tedirginlik dalgası yarattı.

Maske zorunluluğu gibi pandemi tedbirlerinin yavaş yavaş kaldırılmaya başlandığı günlerde, bu yeni virüs nedeniyle yeniden karantina günlerine dönüş yapmaktan endişelenenlere, Virolog Semih Tareen’in iyi haberleri var.

Tareen, maymun çiçeği virüsünün yeni bir pandemi yaratması ihtimalini zayıf görüyor, yine de süreci yakından takip ettiklerini ifade ediyor.

Virüsün zamanla insanlara adapte olması ve daha hızlı yayılması ihtimalinin teorik olarak mümkün olduğunu ancak şu anda bunun yaşandığına dair bir delil bulunmadığını belirten Tareen, maymun çiçeği virüsü pandemiye dönüşse bile, bunun Covid-19 benzeri bir pandemi olmayacağını anlatıyor, bu virüsün dinamiklerinin çok farklı olduğunu kaydediyor.

Bu farklılığın başında, maymun çiçeğinin bilinen bir virüs olması ve bu virüsle ilgili aşı ve tedavinin elde bulunması olduğunu anlatan Tareen, konuyla ilgili TAK muhabirinin sorularını yanıtladı.

-Çiçek virüsünün akrabası…. Ana konağı kemirgenler…

Tareen maymun çiçeği virüsünün yeni bir virüs olmadığını anımsattı, dünyada ilk modern aşının uygulandığı ve aşılamayla 1980’lerde yok edilen çiçek virüsünün akrabası olduğunu belirtti.

Çiçek virüsü ailesinde, aynı covid virüsünde olduğu gibi, başka hayvanları enfekte eden türler de bulunduğunu kaydeden Tareen, maymun çiçeği virüsünün ana konağının, ismini aldığı maymunlar değil kemirgenlerden bulaştığını dile getirdi.

Tareen, maymun çiçeği isminin ise, virüsün ilk olarak 1958’de Afrika’da bugünkü Demokratik Kongo’da bir laboratuvarda bulunan maymunlarda görülmesi üzerine verildiğini belirtti.

-İlk insan vakası 1970’lerde Afrika’da görüldü… Her sene Afrika’da binlerce vaka görülüyor

İnsanlarda ilk maymun çiçeği vakasının 1970’lerde Afrika’da görüldüğünü dile getiren ve biri orta Afrika, biri batı Afrika olmak üzere, Afrika’da iki tür maymun çiçeği virüsü türü olduğunu belirten Tareen, batı Afrika’daki türün daha az tehlikeli olduğunu kaydetti.

O yıldan bu yana her yıl, Afrika’da binlerce vakaya rastlandığını vurgulayan Tareen, “Peki neden şimdi bu virüs gündeme geldi?” sorusuna, önceki yıllarda da Afrika dışında maymun virüsü vakasına rastlansa da bu yıl ilk kez, bu kadar çok ülkede aynı anda bu virüsün görülmesinin bilim insanlarının dikkatini çektiğini kaydetti.

Görülen vakaların daha az tehlikeli olan batı Afrika varyantına benzediğini anlatan Tareen, bu türde ölüm oranının daha düşük olduğunu söyledi.

Afrika’daki ölüm oranlarının dünyanın geriye kalan yerlerinde görülmeyebileceğini de anlatan Tareen, Afrika’daki sağlık sisteminin ve insanların genel sağlık durumunun ölüm yüzdesinin artmasına neden olmuş olabileceğine işaret etti.

-Aşı ve karantina gerekliliği farklı… Çiçek aşısı etkili

Bazı ülkelerde, maymun çiçeği hastalığı geçirenlerin karantinaya alınması konusundaki soruları da yanıtlayan Tareen, bu virüs için karantina ve aşı gerekliliğinin Covid-19’dan farklı olduğunu da söyledi.

Covid’in çok küçük partiküllerle yayılabildiğini ancak maymun çiçeğinin bulaşması için daha yakın temasın gerekli olduğunu ifade eden Tareen, bu nedenle virüsün daha çok aileler ve cinsel partnerler arasında yayıldığını anlattı.

Çiçek aşısının bu virüse karşı yüzde 85’lere varan koruyuculuğu olduğunu kaydeden Tareen, şu an için toplu bir çiçek aşılamasına ihtiyaç görülmediğini söyledi.

Mevcut durumda bazı ülkelerin virüs kapmış kişilerin yakın çevrelerini aşılama yöntemi kullandığın dile getiren Tareen, bu yöntemin tedarik zincirinin durumu ve hastalığın yayılma hızı nedeniyle seçildiğini belirtti.

-Virüs nasıl bulaşıyor? Belirtileri ne?

Maymun çiçeği virüsü, deri teması ve vücut sıvıları yanında cinsel ilişki sırasında da bulaşabiliyor.

Virüsün ilk belirtileri arasında ateş, baş ağrısı, şişlikler, sırt ağrısı, kas ağrısı ve halsizlik bulunuyor.

Ateşin düşmesiyle vücutta döküntüler görülebiliyor. Döküntüler kabuklaştıktan sonra düşüyor. Kendiliğinden geçen hastalık dönemi 14 ila 21 gün arasında sürebiliyor.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İran’da Bender Abbas Limanı’nda şiddetli patlama: 516 yaralı

Published

on

By

İran’ın güneyinde Basra Körfezi kıyısında yer alan Bender Abbas Limanı’nda şiddetli patlama sonucunda yaralananların sayısının 516’ya yükseldiği bildirildi.

İran’ın güneyinde Basra Körfezi kıyısında yer alan Bender Abbas Limanı’nda şiddetli patlama sonucunda yaralananların sayısının 516’ya yükseldiği bildirildi.

Patlamadan sonra meydana gelen yangının söndürülmesi için çalışmalar halen devam ediyor.

İran’ın güneyinde Basra Körfezi kıyısında yer alan Bender Abbas Limanı’nda öğle saatlerinde şiddetli patlama meydana gelmişti.

Patlamanın nedeninin henüz belirlenemediği açıklanmıştı.

Limandaki bazı konteynerlerin patlamasıyla meydana gelen olayda ilk belirlemelere göre 47 olarak açıklanan yaralı sayısının son olarak 406’ya yükseldiği duyurulmuştu.

Ülke medyasına yansıyan haberlerde, patlamanın şiddetinden limandaki bir binanın hasar gördüğü ve çevredeki binaların da camlarının kırıldığı belirtilmişti.

Hürmüzgan Kriz Yönetimi Genel Müdürü Mehrdad Hasanzade, daha önce limandaki güvenlik konusunda yetkililere uyarıda bulunduklarını açıklamıştı.

Devamını Oku

Dünya

Ekvador’da 6,3 büyüklüğündeki depremde 20 kişi yaralandı

Published

on

By

Güney Amerika ülkesi Ekvador’da dün meydana gelen 6,3 büyüklüğündeki depremde 20 kişi yaralandı.

Ulusal Risk Yönetimi Sekreterliğinden (SNGR) yapılan açıklamaya göre, deprem Esmeraldas eyaletine bağlı Eloy Alfaro, Atacames, Muisne, Quinindé, Rio Verde ve San Lorenzo kasabalarında şiddetli hissedildi.

Yetkililer, 20 kişinin çeşitli şekillerde yaralandığını ve 60 binada çatlakların oluştuğunu duyurdu.

Deprem sonrası Esmeraldas eyaletinde hasar gören enerji hatlarının onarımına başlandığı, bölgenin yüzde 80’ine yeniden elektrik verildiği ifade edildi.

Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde bazı evlerin kısmen çökmüş olması dikkati çekti.

ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu (USGS), merkez üssü Esmeraldas eyaletinin 20 kilometre kuzeybatı açıkları olan 6,3 büyüklüğündeki depremin, 35 kilometre derinlikte gerçekleştiğini duyurmuştu.

Devamını Oku

Dünya

İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria’da düzenlediği baskınlarda çok sayıda Filistinli yaralandı

Published

on

By

İsrail ordusu ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, işgal altındaki Batı Şeria’da düzenlediği saldırılarda, aralarında 1 kadın ve çocuğun da bulunduğu çok sayıda kişi yaralandı.

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Ramallah kentinin kuzeyindeki Sincil beldesinde İsrail askerlerinin sırtından vurarak yaraladığı 1 Filistinlinin Selfit Devlet Hastanesine getirildiği belirtildi.

Filistin haber ajansı WAFA’nın haberinde, İsrail askerlerinin, Sincil’in Cebel et-Tel bölgesinde Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarına karşı çıkan Filistinli gençlere ateş açtığı ve 1 kişiyi yaraladığı kaydedildi.

Cebel et-Tel bölgesinde Filistinli gençlerin, saldırgan İsraillilerin ilerleyişini engellemek için birçok noktayı ateşe verdiği aktarılan haberde, son günlerde bölgede Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarının arttığı, 1 Filistinlinin bu saldırılarda hayatını kaybettiği, çok sayıda ev ve aracın da saldırgan İsrailliler tarafından ateşe verildiği hatırlatıldı.

Haberde, işgal altındaki Batı Şeria’nın güneyinde Beytüllahim kentinin Beyt Feccar beldesinde İsrail ordusunun düzenlediği baskında, 16 yaşındaki Filistinli 1 çocuğun yaralandığı bildirildi.

Filistin’in Sesi radyosunun haberinde ise İsrail askerlerinin Beyt Feccar’da baskın yaptığı bir ticari işletmede, 1 kadın ve çok sayıda genci şiddetli bir şekilde darbederek yaraladığı belirtildi.

İşgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyindeki Cenin yakınlarında İsrail askeri aracının çarpması sonucu 2 Filistinli genç yaralanmıştı.

Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi verilerine göre, 2025’in ilk 3 ayında Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere ve mülklerine karşı 860 saldırı düzenledi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023’ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 7 Ekim 2023’ten beri İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 171’i çocuk olmak üzere 957 Filistinli hayatını kaybetti.

Bu sürede 7 binden fazla Filistinli yaralandı, 16 bin 400 kişi gözaltına alındı.

Gazze’de varılan ateşkesin 19 Ocak’ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin kenti ve mülteci kampına “Demir Duvar” adını verdiği bir saldırı başlattı.

Saldırılar birkaç gün içinde Tulkerim ve Tubas ile buralardaki mülteci kamplarını kapsayacak şekilde genişletildi.

İsrail ordusu, Cenin ve Tulkerim’deki mülteci kamplarında işgalini sürdürüyor.

Filistin İnsan Hakları Merkezi: İsrail işlediği soykırımın duyurulmaması için gazetecileri öldürüyor
Gazze merkezli kar amacı gütmeyen bağımsız kuruluş Filistin İnsan Hakları Merkezi, İsrail ordusunun Gazze’de gazetecileri hedef almasına ilişkin açıklamada bulundu.

İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde evlerinin yakınında yürüyen Filistinli bir gazeteci, eşi ve kızına yönelik “suikast suçu” işlediği belirtildi.

Açıklamada, “Gazze’de gazetecilere yönelik hedef alma ve öldürme eylemlerinin giderek artması, bu cinayetlerin şüphesiz bir şekilde kasıtlı olduğunu gösteriyor.” ifadesi kullanıldı.

İsrail’in, “Gazze’deki gazetecileri korkutmak, yıldırmak, dünyaya gerçekleri duyurmalarını engellemek ve Gazze’deki sivillere yönelik soykırımı örtbas etmek” amacıyla kasıtlı hedef aldığı kaydedilen açıklamada, Gazze’de gazetecilerin İsrail’in uyguladığı soykırımın bir parçası olarak hedef alındığı aktarıldı.

Açıklamada, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023’ten bu yana öldürülen gazetecilerin sayısının, “gazeteci ölümlerinin kaydedilmeye başlandığı 1992 yılından bu yana en yüksek sayı” olduğuna işaret edilerek, İsrail saldırılarında Gazze’de öldürülen 213 gazeteciden 13’ünün kadın olduğuna dikkat çekildi.

Gazze’de gazetecilerin çoğunun hava saldırılarında, bir kısmının da keskin nişancılar tarafından öldürüldüğü bildirilen açıklamada, gazetecilerin kasıtlı bir şekilde öldürülmesinin, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni (UCM) kuran Roma Statüsü’ne göre, UCM’nin yargı yetkisine giren bir savaş suçu olduğu vurgulandı.

Basın ve ifade özgürlüğünün uluslararası kanunlarca koruma altına alındığı hatırlatılan açıklamada, “İsrail’in cezadan kurtulmaya devam etmesi, onu gazetecilere ve ailelerine karşı daha fazla suç işlemeye teşvik ediyor.” değerlendirilmesinde bulunuldu.

Uluslararası topluma seslenilen açıklamada, gazetecilerin hedef alınmasının kınanması, gazetecilerin hedef alınmaması için İsrail’e acil baskı yapılması ve Gazze’deki sivillere uluslararası koruma sağlamak için gecikmeden harekete geçilmesi çağrısı yapıldı.

Açıklamada, UCM Başsavcısı Karim Han’dan, başta gerçeği ortaya çıkarmak için hayatını ortaya koyan gazetecilerin öldürülmesi dahil olmak üzere Filistin topraklarında işlenen suçlarla ilgili soruşturmanın tamamlanması için pratik adımların atılmasının hızlandırılması istendi.

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi’nden yapılan açıklamada, Gazze’de İsrail saldırılarında bir gazetecinin daha öldüğü belirtilmişti.

İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı 213’e yükselmişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam