Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yapay zeka destekli dolandırıcılık, veri ve kimlik hırsızlığı, siber zorbalık suçları KKTC’de de artıyor

Published

on

Ülkede internet ve sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan veri hırsızlığı, siber zorbalık, kimlik sahtekarlığı ve yapay zeka destekli dolandırıcılık gibi suçlarda büyük artış yaşandı.

Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu’nun (BTHK) 2021 yılında saptadığı 97 siber güvenlik açığı, 2024’te 233’e yükseldi.

Bu suçlara karşı bireylerin güçlü şifre kullanarak, şüpheli mesaj, e-mail ve çağrıları dikkate almayarak kendilerini kısmen koruyabileceğine işaret eden BTHK Başkanı Kadri Bürüncük, yasal altyapının belirli aralıklarla güncellenmesi ve “Siber Suçlarla Mücadele Birimi” oluşturulmasının önem taşıdığını belirtti.

BTHK Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük, siber suçlarla ilgili Türk Ajansı Kıbrıs’ın (TAK) sorularını yanıtladı.

-“Tespit edilen siber güvenlik açıkları 97’den 233’e yükseldi”

BTHK tarafından tespit edilen ve bildirimi yapılan güvenlik açıkları, çalışmanın başlatıldığı 2021 yılında 97 iken, bu rakam 2024 yılında 233’e yükseldi.

Bu doğrultuda, tespit edilen ve bildirimi yapılan güvenlik açıkları 2022’de 237’ye, 2023’te 259’a yükselirken, 2024’te ise az bir düşüşle 233 olarak tespit edildi.

BTHK Başkanı Bürüncük, KKTC’de siber güvenlik ve bilişim suçlarıyla mücadele konusunda Türkiye Cumhuriyeti Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) ile koordineli çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.

Bu iş birliği sayesinde, siber tehditlere karşı daha etkin önlemler alındığı ve bilişim suçlarının önlenmesine yönelik çalışmalar yapıldığını dile getiren Bürüncük, tespit edilen siber güvenlik açıklıklarının kurum ve kuruluşlara bildirilerek gerekli tedbirlerin alınmasının sağlandığını kaydetti.

-“Yaşlılar, kurum kuruluşlar hedef alınıyor”

Bürüncük, bu tür suçları işleyecek kişilerin en çok yaşlı bireyler, kurum ve kuruluşlar, internet-sosyal medyayı yoğun bir şekilde kullananların hedef aldığını belirtti.

BTHK Başkanı Bürüncük, yaygın olarak kullanılan siber suçlara ilişkin yöntemlerle ilgili de bilgi verdi.

Kimlik avı (phishing) olarak bilinen yöntem, sahte e-posta veya web siteleri aracılığıyla bireylerin kişisel ve finansal (kredi kartı, kimlik bilgileri vb.) bilgilerini ele geçirmeyi içeriyor.

Diğer bir yöntem olan dolandırıcılık ise bireylerin güvenini kazanarak veya onları manipüle ederek kişisel bilgileri, sistem erişimlerini ele geçirerek bireylerden para veya hassas bilgi temin etme olarak tanımlanıyor.

Sahte ödeme sayfaları, sahte web siteleri, kısa mesaj, telefon ile arayarak kredi kart bilgilerini ele geçirme ve veri ihlalleri olarak bilinen kurum, kuruluş veya şirketlerin bilgi sistemlerine izinsiz erişerek hassas bilgileri çalma da kullanılan yöntemler arasında yer alıyor.

Sosyal medya platformlarında bireylere yönelik tehdit, hakaret veya şantaj amaçlı suçlar da yaygın olarak kullanılan siber suç yöntemleri arasında bulunuyor.

-“En yaygın suç türleri”

BTHK Başkanı Kadir Bürüncük, en yaygın suç türleri arasında sahte kimlikler ve yazılımlar kullanılarak yapılan mali dolandırıcılık olan siber dolandırıcılığın yer aldığını söyleyerek, hassas bilgilerin izinsiz olarak ele geçirilmesi ve kullanılmasını içeren veri hırsızlığının da sık görülen suç türleri arasında bulunduğunu belirtti.

Siber zorbalıkla ilgili bilgi veren Bürüncük, siber zorbalığın; internet üzerinden bireylere yönelik hakaret, tehdit veya taciz olarak tanımlandığını kaydetti.

Bürüncük, kimlik sahtekarlığının, başka bir kişinin kimliği kullanılarak işlem yapmayı içerdiğini kaydetti.

Son dönemde sıklıkla karşılaşılan yapay zeka destekli dolandırıcılık ise ses ve görüntü manipülasyonu (deepfake) kullanarak sahtekarlık yapma olarak tanımlanıyor.

-“Siber Suçlarla Mücadele Birimi oluşturulmalı”

Bürüncük, bilişim suçlarını önlemek amacıyla yapılması gerekenlere değinerek, yasal altyapının belirli aralıklarla güncellenmesi gerektiğini, “Siber Suçlarla Mücadele Birimi”nin oluşturulmasının da önem taşıdığını belirtti.

KKTC’de bilişim suçlarını önlemek ve ceza uygulamak amacıyla çeşitli yasal düzenlemeler bulunduğunu söyleyen Bürüncük, bunların arasında “Bilişim Suçları Yasası”, “Kişisel Verilerin Korunması Yasası”, “Elektronik Haberleşme Yasası” gibi yasaların yer aldığını kaydetti.

Hızla gelişen teknolojiye ve bilişim sistemlerine bağlı olarak mevcut yasal altyapının belli aralıklarla güncellenmesi gerektiğini dile getiren Bürüncük, Polis Genel Müdürlüğü veya siber suçlarla mücadele edebilecek farkı bir devlet kuruluşunda “Siber Suçlarla Mücadele” biriminin oluşturulmasının önemine vurgu yaptı.

Bilişim suçlarına karşı kamuoyunu bilinçlendirme faaliyetlerinin yürütülmesi, bu tür suçlarla mücadele edebilecek kabiliyette uzmanların yetiştirilmesine teşvik sağlanması gerektiğini dile getiren Bürüncük, uluslararası işbirliklerinin kurulmasının da önemli olduğunu kaydetti.

Bürüncük, ilk ve ortaokullar ile liselere uygulamalı dersler konularak bilinçlendirmenin artırılması gerektiğini vurguladı.

-“Bireylerin güçlü şifre kullanması önemli”

Bireylerin bu tür suçlardan korunma noktasında alabileceği önlemlere değinen Bürüncük, karmaşık ve her platform için farklı olacak şekilde güçlü şifreler kullanılması gerektiğini dile getirdi.

Bürüncük, diğer önlemlerle ilgili şunları kaydetti:

“İki aşamalı kimlik doğrulama; internet ve bilişim sistemleri üzerinden erişilen tüm hesapların ek güvenlik katmanıyla korunmasının sağlanması (cep telefonu doğrulama, SMS ile doğrulama vb.).

Bunun yanında, şüpheli mesajlara ve çağrılara dikkat edilmesi, yani bilinmeyen kaynaklardan gelen e-posta, mesaj ve aramaların açılmaması ve yanıt verilmemesi.”

Güncel yazılım kullanımının da önemli olduğunu dile getiren Bürüncük, cihazlardaki yazılımların ve antivirüs programlarının düzenli olarak güncellenmesi, özellikle kurum ve kuruluşlardaki güvenliği sağlayan cihaz ve yazılımların mümkün olduğunca güncel tutulması gerektiğini vurguladı.

Bürüncük, bireylerin kişisel bilgi paylaşımı konusuna da dikkat göstermesi gerektiğini söyleyerek, sosyal medyada ve çevrimiçi platformlarda kişisel bilgilerin paylaşılmaması tavsiyesinde bulundu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

UKÜ Diyetetik Bölüm Başkanı Bulunç: Obezite, yetersiz sebze-meyve tüketimi, kalsiyum eksikliği artmakta

Published

on

By

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nazife Hürer Bulunç, obezite, yetersiz sebze-meyve tüketimi, kalsiyum eksikliğinin arttığını, kahvaltı alışkanlığının azaldığını belirtti.

Bulunç, 6 Haziran Dünya Diyetisyenler Günü nedeniyle yayımladığı mesajda, etiket okuma alışkanlığı, düzenli ara öğünlerle kan şekeri dengesinin sağlanması, beslenme günlüğü tutma ve profesyonel destek almanın önemli olduğunu söyledi.

Halk arasında yanlış uygulamaların görülebildiğini, öğün atlamanın zayıflamak için doğru bir yöntem olmadığını, karbonhidrat ve yağların tümünün zararlı olmadığını belirten Bulunç, bitkisel gıdaların da her zaman sağlıklı olmayabileceğini ve sağlıklı beslenmenin sanıldığı gibi pahalı olmadığını ifade etti.

Kıbrıslıların beslenme kültürünün Akdeniz diyetiyle örtüştüğünü söyleyen Bulunç, modern beslenme anlayışıyla uyumlu bir denge kurulması, geleneksel tariflerin güncellenerek daha sağlıklı hale getirilebileceğini, yerel ürünlerin desteklenmesinin bu süreçte önemli olduğunu aktardı.

Geçlerde fast food alışkanlığı, öğün düzensizliği ve fiziksel hareketsizlik sıkça görülebildiğini kaydeden Bulunç, Kıbrıs’ta obezite, yetersiz sebze-meyve tüketimi, kalsiyum eksikliğinin artmakta, kahvaltı alışkanlığının azalmakta olduğunu kaydetti.

Bulunç, okullarda beslenme eğitimi verilmesi, sağlıklı gıdalar verilmesi, danışmanlık merkezleri açılması ve fiziksel aktivite alanlarının artırılması gerektiğini ifade etti.

Diyetisyenlik mesleğinin geleceğinde kişiselleştirilmiş beslenme, yapay zeka destekli çözümler, giyilebilir teknolojiler ve sürdürülebilirlik gibi alanların öne çıkacağını belirten Bulunç, “(diyetisyenlikte) Bilgiye değil, öğrenmeye yatırım yapın” dedi.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar ve eşi halkla bayramlaştı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, Kurban Bayramı’nın birinci gününde devlet erkanı ve halkla bayramlaştı.

Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesinde ilk kez düzenlenen bayramlaşmaya, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, bazı bakanlar, milletvekilleri, askeri erkan, kurum, kuruluş temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

-“Burası milletin evidir, halkımızın evidir”

Cumhurbaşkanı Tatar burada yaptığı açıklamada, yeni Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesinde ilk kez bayramlaşma gerçekleştiğini belirtti.

“Bir kez daha halkımızın, anavatan Türkiye’deki kardeşlerimizin ve tüm İslam aleminin Kurban Bayramı’nı kutluyorum” diyen Tatar, bayram tebriğine katılan herkese teşekkür etti.

“Burası milletin evidir, halkımızın evidir” diyen Tatar, halkı sık sık burada görmek istediğini diler getirerek, Cumhuriyet Yerleşkesi’nde çeşitli etkinlikler düzenlenmesine imkan sağlayan alanlar bulunduğunu belirtti.

“KKTC’nin içinde bulunduğu koşullarda birtakım sıkıntılarımıza rağmen her geçen gün giderek daha fazla kurumsallaştığını görüyorum” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’de düzenlenen TEKNOFEST’te TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın açıklamalarına dikkat çekti.

Mavi Vatan’ın kalbindeki KKTC’nin, ilerleyen dönemde dijital dönüşüm ve iletişim hatlarının güçlenmesiyle bilişim adasına dönüşme potansiyeli bulunduğunu kaydeden Tatar, turizm, yükseköğrenim, hafif sanayi, tarım, inşaat ve emlak sektörüyle birlikte KKTC’deki refahın ve mutluluğun artması için olağanüstü çabalar olduğunu söyledi.

Altyapı yatırımlarının da devam ettiğini ifade eden Tatar, 20 Temmuz günü BRTK binasının arkasındaki arazide yeni Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin temelinin atılacağını söyledi.

Gazze, Suriye, Ukrayna ve yakın geçmişte Irak’ta yaşananlara işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Her türlü çatışma kültürünün egemen olduğu bir dünyada ülkemizdeki barış, huzur ve güvenliğin devamı için Güney komşularımızla elbette iyi ilişkiler içerisinde olalım ama dikkatli de olmamamız gerekiyor” dedi.

-“Hak etmediğimiz saldırılarla karşı karşıyayız”

Mülkiyet konusundaki tutuklamalara da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, “Son aylarda hiç hak etmediğimiz bir saldırıyla karşı karşıyayız. Bu vicdanlara da sığmaz, etiğe de sığmaz, hiçbir uluslararası teamüle de sığmaz” diye konuştu.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra, 1975 Viyana Anlaşması ile nüfus mübadelesi gerçekleştirildiğini dile getiren Tatar, Kıbrıs Türk halkının, mülkiyetle ilgili düzenlemeler yaptığını ve bunu uluslararası hukukun da kabul ettiğini belirtti.

Bir anlaşmada mal takası, iadesi ve tazminatının hep gündemde olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, “Taşınmaz Mal Komisyonu da bir çare olarak onun için kurulmuştur” dedi.

Buna rağmen insanların tutuklu yargılanması, buna yönelik gerilimler ve tedirginlikler yaratılmasını eleştiren Cumhurbaşkanı Tatar, bunu Birleşmiş Milletler’e de (BM) aktardığını söyledi.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguín’den, Genel Sekreter Guterres’in devreye girmesini talep ettiğini ifade eden Tatar, Cenevre’deki 5+1 toplantısında iki tarafın iş birliğinin artırılması yönelik kararlar alındığını hatırlattı.

“Hal böyleyken ve BM Genel Sekreteri, ‘Artık Kıbrıs’ta daha iyi bir atmosfer oluşmuştur’ derken, Güney Kıbrıs’ın mal-mülke yönelik bu haksızca saldırıyı başlatması ne adaba, ne de aramızdaki anlaşmaya veya teamüle uygundur” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, saldırıları bir kez daha kınadı.

Tatar, “Bir bakıma bize yaptıkları bir terör faaliyetidir, buna BM müdahale edecektir düşüncesi ve temennisi içerisindeyim” şeklinde konuştu.

-“Ülkenin potansiyeli çok büyük”

Bayram günlerinin kırgınlıkların, dargınlıkların, küskünlüklerin geride kaldığı günler olduğunu dile getiren Tatar, empati, saygı ve ülkeye birlikte sahip çıkmanın önemini vurguladı.

“Bu ülkenin geleceğinde çok büyük bir potansiyel vardır” diyen Tatar, Kıbrıs adasının çok üstün avantajlara sahip olduğunu belirtti.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar bayram namazını Selimiye Camisi’nde kıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bayram namazını restore edilen Selimiye Camisi’nde kıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Tatar, bayram namazından sonra yaptığı açıklamada Türk milletinin ve tüm İslam aleminin Kurban Bayramı’nı kutladı.

 Bayramlarda hoşgörünün, sevginin, saygının, birlik, beraberliğin önemli olduğunu belirten Tatar, dargınlık ve küskünlüğün geride kalması temennisinde bulundu.

Dünyada ve yakın coğrafyada çatışmalar yaşanırken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde barış, huzur ve güvenin hakim olduğunu kaydeden Tatar, Kıbrıs’a barış ve güven ortamını getiren Barış Harekatı’nın bu yıl 51’inci yılının kutlanacağını kaydetti. Şehitlere Allahtan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Tatar, daha güçlü bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.

İzolasyonlar ve ambargolar altındaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle dünyada görünür olması ve devletin kabul edilmesi için çalışmaların sürdürüldüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti.

 KKTC halkına, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki vatandaşlara ve tüm İslam alemine sevgi, saygı ve muhabbetlerini ileten Cumhurbaşkanı Tatar, birlik ve beraberliğin daim olmasını temenni etti.

TAK/BRT

Devamını Oku

Trending

Reklam