Cumhurbaşkanı Ersin TatarBRT’de yayınlanan “Burası Önemli” programına katılarak Türkiye’de yaşanan deprem felaketi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Tatar, Türkiye’de yaşanan deprem felaketini duyduğu anda, büyük bir endişeyle “ne kadar saat sonra çocuklarımız kurtulabilir?, bizler ne yapabiliriz? diye düşündüğünü belirterek,” Sabah saat 03.30’da bilgilendirildim ve Cumhurbaşkanlığına gittim. Hemen Milli Eğitim Bakanımızla görüştüm. Ardından da koordinasyon düzenledik. Sayın Başbakan, Sayın Büyükelçi ve ilgili makamları davet ettim” dedi.
Tatar, “Toplantıda Adıyaman’a derhal bir ekip göndermek gerektiğini düşündük. Hemen Zeki Ziya’yı aradım ve uçak talabimizi anlattım.Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu’nun girişimi ile Adıyaman’a ilk uçağımızı indirebildik” diye konuştu.
Ellerinden geleniyaptıklarını, çocukların, öğretmenlerin ve vatandaşların kaybından büyüküzüntü duyduklarını vurgulayan Tatar, eğitimde gelecek planlamasına devam ettiklerini, Pazartesi okullarınaçılacağıunı, bugün Nazım Çavuşoğlu ile görüştüğünü ve son durumu değerlendirdiklerini kaydetti.
Çocukların adını yaşatmakiçin tüm imkanların seferber edildiğini dile getiren Tatar, spor salonu ya da voleybolsalonu ve bir anıt yapımı için hükümetle koordine içinde çalışmaların sürdüğünü açıkladı.
Tatar, “ Bu acı bitmez bu memlekette çocuklarımızın ve kayıplarımızın acısı hep yaşayacak” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar Türkiye’deki son durumu da takip ettiklerini Felaketin en büyüğünün Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay da yaşandığını vugulayarak. Burada da bizim ülkemizde yaşayan vatandaşlarımızın aileleri vardı tüm kayıpların mekanları cennet oldun ailelerine sabırlar dilerim” diye konuştu.
Dün akşam da Türkiye kanallarında yapılan yardım kampanyasına telefonla bağlanarak yapmaası gerekeni yaptığını, Türkiye KKTC ayrılmaz bir bütün olduğunu tek yürek olarak hareket edileceğini Bizim çocuklarımızın da bu depremde hayatlarını kaybettiğini aktardığını dedi.
KKTC de de bir dayanışma ruhu oluştuğunu ve yaşanan süreçte Kıbrıs Türkü’nün beraberce birşeyleri yönetebileceğini gösterdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı “Herkes gönül birliği içinde çalışmalar yaptı ama kayıplarım ızın üzüntüsü de bitmez. Yaralar sarılır ama üzüntü kalır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar, devlet bunu en etkili biçimde yönetebilmiştir. Öz eleştiri olabilir elbette ama gelecekte neler yapılabileceği, benzer durumlarda nasıl hazırlıklı olunabilir, elde edilen tecrübelerle ortaya konmalı. Koordinasyon toplantılarında tüm bunlar konuşuluyor. Ben en az ayda bir koordinasyon toplantıları yapıyorum. Bu toplantılarda hükümete tavsiyelerde bulunmak adına çalışıyoruz’ dedi.
Maaş kesintileri ile ilgili soru üzerine Tatar,konuya vicdani bakmak gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “tamirat gerektiren okullarda ve öncelikler için maaşlardan yüzde 1-2 kesinti yapılacak. Bu kesintilerin ne kadarının nereye gideceği konusunda şuan birşey diyemem ama nerelere harcandığı kalem kalem kayıt altına alınacaktır. Toplanan paranın nerelere harcanacağu şeffaf bir şekilde ortaya konmalıdır. Kamuoyunun bu şeffaflığı görmesiyle yardımlar daha da artacaktır” dedi.
Tatar, “Konteyner konut projesine destek veren tüm kurum ve kuruluşlara da teşekkür ediyorum. Bu projenin maliyeti belirlendi hükümetin toplayacağı yardımlardan buraya aktarılır mı? onu da oluşturulacak komite belirleyecektir. Bu kesintiler için anayasaya aykırıdır diyen de var ama şimdi bu durumda kim mahkemeye gidebilecek. Kamuoyu vicdanıdır bu” diye konuştu.
Bina yapımından önce zemine bakılması gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı, zeminden sonta inşaatın sağlamlığının geldiğini kaydetti.
Tatar, “ Devlet kanunları ile yönetmelikleri ile bu işleri denetlemelidir. Bizim ülkemizde mşimarımızın ve mühendisimizin yapacağı binaları kimse sorgulayamaz. Yapılan inşaatları sağlamlık anlamında başarılıdır”dedi.
Başbakan Ünal Üstel, 21 Temmuz Aleminyo Şehitlerini Anma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı. Üstel mesajında; ‘“1974 yılında Aleminyo köyünde, EOKA-B ve Yunan destekli Rum Ulusal Muhafızları tarafından hunharca gerçekleştirilen saldırıda hayatını kaybeden aziz şehitlerimizi asla unutmadık, unutmayacağız.
Kıbrıs Türk halkının hafızasında derin izler bırakan bu insanlık dışı katliamda yaşamını yitiren Aleminyo Şehitlerini rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Ruhları şad olsun.” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 3. Olağan Genel Kurul Toplantısına katıldı.
Cumhurbaşkanı Tatar, genel kurulda yaptığı konuşmada, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 51’inci yıldönümünün ardından önemli bir etkinlikte bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Avustralya, İngiltere, Polonya ve Almanya ziyaretlerinde MÜSİAD’ı ziyaret ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, MÜSİAD’a yaptığı başarılı çalışmalardan dolayı teşekkür ederek, genel kurulun hayırlara vesile olmasını diledi.
Genel kurula katılan Mavi Vatan’ı gündeme getiren Cihat Yaycı’ya yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, MÜSİAD KKTC Başkanı Ramazan Gündoğdu’nun da bir denizci olduğuna işaret etti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki limanlarda yapılan lojistik işlerle tanınmamışlığa rağmen başarılı çalışmalar yapıldığına dikkat çekti.
Mavi Vatan ve Doğu Akdeniz ile ilgili yaptığı açıklamalarının kitaplaştırıldığını ve kendisine takdim edildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, bu noktadan hareket edilerek, Topkapı Üniversitesi’nde Mavi Vatan ile ilgili araştırma merkezi kurulduğunu vurguladı.
Ülkeye yatırım için güven duyulması gerektiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, bir ülkede gelecek yoksa yatırım yapılmadığını aktardı.
İki devletli çözüm siyasetinin önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, “Federasyon temelinde çözüm olursa Türk askeri çekilecek ve Türkiye’nin garantörlüğü sona erecek, böylece güven ortamı ortadan kalkacak” dedi.
Rum yönetiminin Kıbrıs Türkü’nün gelişip kalkınmasını önlemek için mülkiyet konusunda haksız saldırılarda bulunduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, geçen hafta New York’ta Kıbrıs Konulu Genişletilmiş Toplantı’da Kıbrıs Türkü’ne yapılan haksızlıkları dile getirdiğini ve Rumların Kıbrıs Cumhuriyetini ele geçirmelerinin ardından Kıbrıslı Türklerin’in de kendi devletini kurduğunu söylediğini kaydetti.
KKTC’nin turizm, yükseköğrenim, inşaat, hizmet sektörü, tarım ve sanayide başarılarının bulunduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, TEKNOFEST’in başarıyla gerçekleştirildiğini, Türktelekom’un fiber optik altyapıyı yapmaya başladığını ve bilişim adası olma yolunda ilerlenildiğini dile getirdi.
Üretileni ihracat etmenin önemli olduğunu ancak kolay olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, bu nedenle mukayeseli avantajlı olunan sektörler turizm ve yükseköğrenim ile yan sektörlere önem verilmesi gerektiğini kaydetti.
1974 Barış Harekatı sırasında Geçitkale Bölüğü, Alaminyo takımında görev yaparken şehit olan 20 Kıbrıslı Türk için Değirmenlik Alaminyo Şehitleri Anıtı’nda tören düzenlendi..
Şehitler Anıtı’na çelenklerin konulması ile başlayan törende, saygı duruşunda bulunuldu, saygı atışı ve İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.
Törende Değirmenlik Lisesi öğrencisi Eylül Akkoyun “Şehitler” adlı şiiri okudu..
Törende konuşan Değirmenlik Belediye Başkanı Ali Karavezirler, masum ve savunmasız insanların ailelerinden koparılarak şehit edilişinin tarihe kara bir leke olarak geçtiğini vurguladı.
Karavezirler şehitleri hiçbir zaman unutmadıklarını ve unutmayacaklarını vurgulayarak şehitlere rahmet Mehmetçik ve Mücahitlere şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise Kıbrıs Türk halkının egemenliğini, varlığını ülkenin eşit bir halkı olarak haykırmaya devam ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Rumlar adayı Yunanistan’a bağlamak için Kıbrıs Türk halkına yönelik her türlü çirkin saldırıyı gerçekleştirdi. İngiltere de dahil dış ülkeler seyirci kalmıştır. Bizi kurtaran Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin 20 Temmuz 1974 de buraya müdahalesiydi.” dedi.
Barış ve Özgürlük Bayramını kutlarken şehitlerin de unutulmadığını vurgulayan Tatar, barış, huzur ve güven içerisinde yaşayabilmek için Kıbrıs’ta bir çözümden yana olduğuna dikkat çekerek, Türkiye’nin garantörlüğünün altını çizdi.
Tatar, “Bu coğrafyada yaşamımızı barış, huzur, güven içerisinde sürdüreceksek bizlerin de şartı vardır. O şartlar Türkiye’nin garantörlüğü, Türk askerinin barışı korumak adına devamlılığıdır” dedi.