Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yeşil Bileizk Projesinde 54 öğretmen ve 46 öğretmen adayı çevre okuryazarlığı eğitimi aldı

Published

on

Çevre okuryazarı bireyler yetişmesine katkıda bulunmayı hedefleyen ve Avrupa Birliği tarafından Kıbrıslı Sivil Toplum İş Başında VII Hibe Programı kapsamında finanse edilen Yeşil Bilezik: Sürdürülebilir Kalkınma için Çevre Okuryazarlığı Projesi kapsamında 54 öğretmen ve 46 öğretmen adayına çevre okuryazarlığı eğitimleri sunuldu.

Mağusa Kültür Derneği tarafından yürütülen proje kapsamında, çevre okuryazarı bireylerin yetiştirilmesi desteklemek adına öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının çevre okuryazarlık düzeyini yükseltmek için tasarlanan ve ilgili alanlarda uzman eğitmenler tarafından sunulan eğitim serisi 17 Nisan – 23 Mayıs tarihleri arasında Gazimağusa’da gerçekleşti.

İlkokul öğretmenlerinin çevre okuryazarlığı düzeyini belirleme ve çevre okuryazarlığı bileşenlerini değerlendirme araştırmasının sonuçlarına göre geliştirilen eğitim serisi kapsamında katılımcılar, “Ekolojik Okullar ve Enerji Tasarrufu-Eğitim İlişkisi, İklim Krizi ve İklim Adaleti, Doğa Deneyimleri ile Desteklenen Ekoloji Temelli Eğitim Yaklaşımları, Öğretmenlere için STEAM ve Kodlama, Sürdürülebilir Çevre Eğitiminde Yeşil Mimarinin Rolü ve Önemi, Yerel Çerçevede Sorgulama Temelli Çevre Eğitim Mekanizmaları Geliştirme ve Uygulama” eğitimleri aldı.

Mağusa Kültür Derneğinden yapılan açıklamaya göre, katılımcılara sertifikaları 25 Mayıs tarihinde Mağusa Gelişim Akademisi’nde gerçekleşen seremoni eşliğinde takdim edildi. Mağusa Kültür Derneği başkanı Sermin İyican ve Proje Müdürü Münise Alibeyoğlu seremonide birer konuşma yaptı.

2024 yılının sonuna kadar devam edecek olan projeyi destekleyen Avrupa Birliği’ne ve öğretmen eğitimlerine katılan öğretmen ve öğretmen adaylarına teşekkür ederek sözlerine başlayan Mağusa Kültür Başkanı Sermin İyican, 1992 yılından beri zor olanı başararak aktif şekilde faaliyet gösteren Mağusa Kültür Derneği’nde, kurulduğu günden itibaren her yaş grubundan bireyin sosyal, kültürel ve sanatsal alanlarda başarılı çalışmalar gerçekleştirdiğini, 2007 yılından itibaren ise uluslararası fonlu sivil toplum projelerini başarıyla yürüttüklerini belirtti.

Proje Müdürü Münise Alibeyoğlu ise konuşmasında öğretmenlerin geleceğin nesillerini yetiştirmek için son derece değerli bir role sahip olduğunun ve çevre okuryazarlığı konusunda özel bir yetkinliğe sahip olmanın, bu rolü daha da önemli kılacağının altını çizdi.

Çevre okuryazarlığı, çevresel bilgi ve farkındalığın yanı sıra, bu bilgiyi pratiğe dökme becerisini içerdiğini belirten Alibeyoğlu, “Gelecekteki nesillerin dünyayı anlamaları, çevreyi koruma bilinciyle hareket etmeleri ve sürdürülebilir bir gelecek için aktif katılımcılar olmaları büyük bir önem taşımaktadır. İşte burada devreye ‘çevre okuryazarı öğretmenler’ giriyor. Sizler, çevresel sorunları anlama, çözme ve geleceğe yönelik sürdürülebilir bir tutum geliştirme konusunda öğrencilerinize yol gösterici olabilirsiniz.” dedi.

Proje Müdürü Münise Alibeyoğlu ayrıca 2022 yılının ekim ayından itibaren 1000’den fazla ilkokul öğrencisine çevre okuryazarlığı eğitimleri sunulduğundan da bahsederek hem ilkokullardaki eğitimleri hem de öğretmen ve öğretmen adayı eğitimlerini mümkün kılan Avrupa Birliği’ne, işbirliğini esirgemeyen ilkokullara ve eğitimleri sunan uzmanlara teşekkürlerini iletti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Halkın katılımıyla sığınak ve sirenlerin kullanılacağı bölgesel bir tatbikat planlanıyor

Published

on

By

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı, Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin ardından olası risklere karşı halkın bilinçli ve hazırlıklı olması için, sığınaklar ve acil durumlarda uygulanması gereken temel kurallar hakkında bilgi verdi.

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, ulusal güvenliği tehdit eden herhangi bir doğrudan tehlike bulunmadığı belirtilerek, olası risklere karşı halkın bilinçli ve hazırlıklı olmasının büyük önem taşıdığı vurgulandı.

-Sığınakların durumu ve erişilebilirliği…

Açıklamada, KKTC genelinde 10 adet genel, 258 adet özel sığınak olmak üzere toplam 268 sığınak bulunduğu ve bu sığınakların yaklaşık 200 bin kişiyi barındıracak kapasitede olduğu kaydedildi.

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’nın, sığınak kapasitesini artırmak maksadıyla, tüm ilçelerde faaliyet gösteren büyük kapasiteli oteller ile geniş bodrum hacimli binaları da sığınak planlamasına dahil ettiği ifade edilen açıklamada, ayrıca, kamu binaları haricinde, özel mülkünün altında bodrum alanı bulunan vatandaşların, bu alanlarını sığınma alanı olarak kullanacakları belirtildi.

“OHAL ilan edilmesi durumunda büyük kapasiteli oteller, geniş bodrum hacimli binalar, apart otellerin bodrum katları ile özel mülk bodrum alanları, halkın sığınması amacıyla Sivil Savunma Teşkilatı’nın kullanımına geçecektir.” denilen açıklamada, kamuya açık ve yerleşim yerlerine yakın sığınakların, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı tarafından denetlendiği belirtildi.

Açıklamada, “Vatandaşlarımız, bulundukları bölgedeki en yakın toplanma yerlerini Sivil Savunma resmi web sitemiz, www.sivilsavunma.gov.ct.tr adresinden öğrenebilirler. Belirlenen alanlarda toplanan halk, Sivil Savunma personeli ve Halk Örgütü’nde görevli personel tarafından en yakın sığınma alanlarına yönlendirileceklerdir” denildi.

-Tatbikat

Açıklamada, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’nın, 25 Haziran Çarşamba günü Gazimağusa’da halkın katılımı ile sığınak ve sirenlerin kullanılacağı bölgesel bir tatbikat planladığı kaydedildi. Tatbikat ile ilgili duyuruların kamuoyu ile paylaşılacağı da ifade edildi.

-Bilgilendirme sistemi ve uyarılar

Açıklamada, “Her türlü resmi bilgilendirme ve yönlendirme, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı bünyesinde Afet Acil Durum Radyosu olarak görev yapacak Radyo Vatan, Radyo Nihavent ve Radyo Türkü ile ülke genelindeki siren anons sistemi ile cami anons sistemi aracılığıyla duyurulacaktır. Duyurular ayrıca Sivil Savunma Teşkilatı resmi facebook hesabından da yapılacaktır. Sosyal medyada ve çeşitli platformlarda yer alan teyitsiz bilgilere itibar edilmemesi, yalnızca resmi kanalların takip edilmesi önem arz etmektedir” uyarısı yapıldı.

-Kişisel hazırlık ve farkındalık

Açıklamada ayrıca, vatandaşlara, kendi evlerinde veya işyerlerinde geçici sığınma alanları oluşturması ve temel ihtiyaç malzemelerini (su, ilk yardım seti, el feneri, radyo, temel gıda vs.) içeren acil durum çantası hazırlamaları tavsiye edildi.

-Sığınak Fonu

2000 yılında çıkarılan Sığınak Yasası ile ilgili bilgi de verilen açıklamada, yasa ile “sığınakların inşası, bakımı ve onarımını sağlamak maksadıyla Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı başkanlığında 10 kişiden oluşan ‘Sığınak Komisyonu’ ve Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı kontrolünde inşaatlardan alınan katkı payları ile beslenen ‘Sığınak Fonu’” oluşturulduğu belirtildi.

Açıklamada ayrıca şunlar kaydedildi:

“2014 yılına kadar Sığınak Fonu’nda biriken para, sığınak ile bütünleşik olarak Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Ayaktan Tanı Merkezi ve Gazimağusa Devlet Hastanesi yapımında kullanıldı. Söz konusu inşaatlara ek olarak KKTC çapındaki siren anons sistemi de Sığınak Katkı Fonu’nda biriken para ile yenilenmiştir.

2014 yılından itibaren, fonda biriken para, devletin diğer projelerinde kullanılmak üzere Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı kontrolünden alınarak Maliye Bakanlığının ‘Tasfiye Edilen Fon Gelirleri’ kalemine aktarılmıştır.

Böylece, sığınak katkı payı gelirleri Maliye Bakanlığı kontrolüne alınarak, devletin gelirler bütçesine ‘Sığınak Katkı Payı Gelirleri’ kalemine gelir olarak kaydedilmeye başlanmıştır.

17 Şubat 2014 tarihinden itibaren ‘Sığınak Fonu’nun kaldırılması ile birlikte söz konusu fon ve sığınak katkı payı gelirleri, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı’nın kontrolünden çıkmıştır.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Mormenekşe Çağdaş Kadınlar Derneği heyetini kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Hayriye Tokyay başkanlığındaki Mormenekşe Çağdaş Kadınlar Derneği heyetini kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı’ndan verilen bilgiye göre,  ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Mormenekşe Çağdaş Kadınlar Derneği’nin özverili çalışmalarını takdir ettiğini belirterek heyete teşekkür etti.

Kültürel faaliyetlerin son dönemde arttığına işaret eden Tatar, Dernek üyelerinin Azerbaycan ve diğer ülkelere gerçekleştirdikleri ziyaretlerle Kıbrıs Türk kültürünü ve müziğini başarıyla temsil ettiklerini vurguladı.

Kıbrıs Türk halkının geçmişte büyük haksızlıklara uğradığını ifade eden Tatar, adada iki ayrı devlet bulunduğuna dikkat çekerek, “Kıbrıs Türk halkının mücadelesini sürdürürken kendi değerlerimize ve kültürümüze sahip çıkmalıyız. Bu nedenle milli siyasette atılan adımlar, yürüttüğümüz mücadeleye destek niteliğindedir.” dedi.

Sanatsal faaliyetlerin temsiliyet açısından önemli olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Tatar, bu tür çalışmaların genç kuşaklara örnek teşkil ettiğini belirtti.

İletişim çağında dijital platformlar sayesinde yapılan her çalışmanın geniş kitlelere ulaşabildiğini ifade eden Tatar, bu başarıların geleceğe taşınacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, konuşmasının sonunda, sanatsal üretimlerin Kıbrıs Türk tarihinin tanıtımı açısından büyük önem taşıdığını belirterek, emek veren herkesi tebrik etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

İklim değişikliğinin sağlık üzerine etkisi, Cumhurbaşkanlığı’ndaki konferansta masaya yatırıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanlığı’nda iklim değişikliğinin sağlık üzerine etkisi konulu konferans düzenlendi.

Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar’ın katıldığı, Prof. Dr. Füsun Yıldız’ın sunduğu “iklim değişikliğinin sağlık üzerine etkisi” konulu konferans saat 16.00’da, Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’nde Beyaz Salon’da yer aldı.

Konferansta açılış konuşmalarını Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Uzman Biyolog Sedef Kutlu yaptı.

-Tatar: “Artık akaryakıtı terk edelim”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasının başında, Cumhuriyet Yerleşkesi’ndeki cami, milli kütüphane, amfitiyatro gibi binaların açılışının 20 Temmuz’da yapılacağını duyurdu.

İklim değişikliğinin dünyanın en önemli konularından biri olduğunu anlatan Tatar, artan dünya nüfusuna dikkati çekti. Herkesin daha sorumlu davranması gerektiğini belirten Tatar, tedbirler alınmasının önemine değindi.

Tatar, “Türkiye Cumhuriyeti’nden getirilen su, 75 milyon metreküp su her yıl akmaktadır. Son 10 yılda 750 milyon metreküp su buraya akmıştır, bu bizlerin başarısıdır.” diyerek, iklim değişikliği dolayısıyla, küresel ısınma, azalan yağışlar, kuraklık gibi sıkıntılara değindi.

Zamanında alınan tedbirlerin önemine değinen Tatar, tüm Kıbrıs’ın enerjiyi akaryakıt yakarak elde ettiğini ve bunun sağlık açısından büyük bir sıkıntı olduğunu aktardı. Tüm Kıbrıs’ın kablo bağlantısı ile Türkiye Cumhuriyeti üzerinden Avrupa Birliği enterkonnekte sisteme bağlanılması önerisini dile getiren Tatar, “Artık akaryakıtı terk edelim.” dedi.

Bu yıl Teknofest’in KKTC’de yapıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, adanın bilişim adası olmasını temenni etti.

Tatar, konferansın herkes için hayırlara vesile olmasını dileyerek ve konferansın düzenlenmesinde emeği geçenleri kutlayarak konuşmasına son verdi.

-Kutlu: “Sağlık politikalarının iklim krizine entegre edilmesi artık ertelenemez bir zorunluluktur”

Uzman Biyolog Sedef Kutlu ise açılış konuşmasında, iklim değişikliğinin insan kaynaklı sera gazı salınımlarıyla küresel sıcaklıkları artıran; su, tarım, ekosistem ve insan sağlığı üzerinde çok yönlü etkiler yaratan küresel bir kriz olduğunu vurguladı.

İklim değişikliğinin yaşamın sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini anlatan Kutlu, Akdeniz havzasının bu krizden en fazla etkilenecek bölgelerden biri olduğunu belirtti. Kutlu, “Kuzey Kıbrıs’ta ise bu etkiler; su kaynaklarında azalma, tarımda verim düşüşü, kıyı erozyonu ve biyolojik çeşitlilik kaybı şeklinde kendini göstermektedir.” dedi.

Yakın coğrafyada yaşanan savaşların iklim risklerini de artırdığını vurgulayan Kutlu, “Ortadoğu’da tırmanan İran-İsrail Savaşı, fosil yakıt kullanımı, patlayıcı kaynaklı hava kirliliği ve enerji tesislerine yönelik saldırılar nedeniyle ciddi sera gazı salınımlarına yol açmaktadır. Bu kirlilik Doğu Akdeniz’e taşınarak bölgesel sıcaklık ve yağış rejimlerini bozabilir. Ayrıca deniz kirliliği ve göç dalgaları, ekosistemleri ve kaynakları tehdit ederek iklim krizini daha da derinleştirebilir.” diye konuştu.

İklim değişikliğinin halk sağlığını doğrudan etkileyen sonuçlarından bahseden Kutlu, “Sıcaklık ve nem artışıyla dang, zika, batı nil virüsü gibi hastalıklar yaygınlaşmakta, hava kalitesi bozulmakta, solunum yolu hastalıkları artmaktadır. Sağlık politikalarının iklim krizine entegre edilmesi artık ertelenemez bir zorunluluktur.” dedi.

Cumhurbaşkanlığı bünyesinde Cumhurbaşkanı’nın eşi Sibel Tatar öncülüğünde yürütülen çevre projelerine değinen Kutlu, “Yeni hizmet binamızda sıfır atık altyapısının kurulmasına yönelik çalışmalarımız da kararlılıkla sürdürülmektedir. Bu kapsamda, çok kısa bir sürede 1,3 ton karton ve kâğıt atık geri dönüşüme kazandırılmış, böylece yaklaşık 400 kilogram karbon salınımı engellenmiş, 5.330 kwh enerji ve 33.800 litre su tasarrufu sağlanmıştır. Bu veriler, sadece çevresel değil aynı zamanda ekonomik ve toplumsal faydalarıyla da sürdürülebilirliğin temelini oluşturmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Kentlerin iklim krizine karşı kırılgan alanlar olduğunu kaydeden Kutlu, yapımı süren Kent Park’ın sadece bir yeşil alan değil, aynı zamanda bir iklim direnci ve çevre bilinci alanı olacağını söyledi.

Kutlu, “İklim değişikliğiyle mücadele, çevreyle sınırlı değil; her bakanlığın sorumluluğuna dahil edilmesi gereken bir devlet politikasıdır. Tüm kamu kurumlarımız, iklim risklerini stratejik planlarına entegre etmeli, sektör bazlı çözümleri hızla uygulamaya koymalıdır. Bugünkü toplantı yalnızca bilgi paylaşımı değil, ortak sorumluluğumuzu pekiştirmek ve birlikte çözüm üretmek adına çok değerli bir adımdır.” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Füsun Yıldız’ın özgeçmişi okundu. Sonrasında, Füsun Yıldız “iklim değişikliğinin sağlık üzerine etkisi” konulu konferans verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam