Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yeşim Eryılmaz:Kuzey Kıbrıs, Türkiye’nin güvenliğinin anahtarıdır

Published

on

Türkiye’nin önemli haber televizyon program yapımcılarından Yeşim Eryılmaz, yeni projelerinin hazırlıkları adına geldiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’na (BRTK) bir nezaket ziyaretinde bulundu. BRT muhabirinin sorularını yanıtlayan Eryılmaz, hem KKTC’ye yönelik yaklaşımını hem de bölgesel vizyonunu samimi ifadelerle dile getirdi.

“Kuzey Kıbrıs, Türk Milleti’nin Güvenliğinin Anahtarıdır”

Yeşim Eryılmaz, KKTC’nin sadece Kıbrıs Türk halkı için değil, Türkiye için de yaşamsal öneme sahip olduğunu vurguladı. Türkiye ile KKTC arasındaki kardeşlik bağının yalnızca gönül bağı değil, aynı zamanda Doğu Akdeniz’deki stratejik güvenlik dengesi açısından da belirleyici olduğunu söyledi.

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türk Milleti’nin Doğu Akdeniz’deki varlığının ve güvenliğinin kilit taşıdır. Türkiye ile birlikte bu bölgede güçlenen bir KKTC, hem savunma sanayii açısından hem de jeopolitik açıdan caydırıcı bir unsur yaratmaktadır.”

“İki Devletli Çözüm Yeni Bir Süreç Başlattı”

Eryılmaz, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve KKTC’nin ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyonunun bölgede bambaşka bir süreci başlattığını belirtti. Bu vizyona öncülük eden KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’ı takdirle izlediğini belirten Eryılmaz, bu vizyonun milli birlik içerisinde yükseldiğini ve TBMM’deki tüm partilerin de ortak desteğini aldığını ifade etti.

Ayrıca Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın, Kıbrıs Türk halkına egemen, bağımsız ve güven içinde yaşanabilecek bir devlet armağan etmesini tarihin altın harflerle yazdığını belirten Eryılmaz:

“Kıbrıs Türk halkının bu vizyona dirençli şekilde sahip çıkması gerekiyor. Federal temelde yürütülen müzakereler artık bir aldatmacaya dönüşmüştür. RUM yönetimi sayısız federal çözüm planını reddetmiştir. Sözde Federal temelde çözüm istençleri statükoyu koruma stratejisi haline gelmiştir. Bu eski anlayış, hem halkı hem de egemenliği oyalamakta ve sulandırmaktadır. Türkiye’nin mevcut siyasi iradesi, Cumhurbaşkanı, hatta muhalefet CHP ve TBMM’de bulunan diğer siyasi partilerin de ulusal bir dava olarak desteğini alan bu ortak ses, uluslararası camiada da çok güçlü bir yankı bulmuştur.”

“Gazze’nin Ana Vatanı Olsaydı, Bu Kadar Acı Yaşanmazdı”

Dış politika ve güvenlik başlıklarına da değinen Yeşim Eryılmaz, ülkelerin sadece kendi içinde değil, artık coğrafyalar arasında ittifaklar kurarak ayakta kalabildiğini belirtti. Bu bağlamda Gazze örneğini vererek, şu ifadeleri kullandı:

“Eğer Gazze’nin bir ana vatanı, bir garantörü olsaydı, İsrail bu saldırıları bu kadar kolay yapamazdı. Bu nedenle Türkiye’nin KKTC üzerindeki garantörlük rolü yaşamsaldır. Bu rol devam ettiği sürece KKTC, güvenli bir ülke olarak yoluna devam edecektir.”

“Mavi Vatan Kara Parçalarımız Kadar Önemlidir”

Yeşim Eryılmaz, Mavi Vatan doktrinine de dikkat çekerek, bu kavramın yalnızca Türkiye için değil, KKTC için de hayati bir öneme sahip olduğunu vurguladı:

“Mavi Vatan sadece deniz değil, topyekün egemenlik demektir. Oradaki bir zafiyet, sadece doğal kaynakların kaybı değil; güvenliğin, sınırların ve ulusal egemenliğin riske girmesi demektir. Bu nedenle hiçbir taviz verilmemelidir.”

Bu çerçevede Eryılmaz, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere dikkat çekerek şunları da ekledi:

“Doğu Akdeniz’de yaşanan gerginlikler, GKRY’nin İsrail’in mühimmat deposu haline gelmesi, Kıbrıs Türkleri üzerinden yapılan provokasyonlar ve ABD- İsrail – Yunanistan – Rum ikilisinin silahlandırılması, hedefin çok net şekilde KKTC ve Türkiye olduğunu göstermektedir.
Sayın Tatar’ın da söylediği gibi, ‘KKTC, Doğu Akdeniz’de yıkılmaz bir kaledir.’
Şunu belirtmek isterim: Kıbrıs Barış Harekatı, Türk savunma sanayisinin millileşmesini hızlandırmış; bugün yüzde 80’lik bir yerlilik oranına ulaşmış güçlü bir yapıya dönüşerek dünya ülkelerinin dikkatle takip ettiği bir başarıya imza atmıştır.”

“Türkiye-KKTC Medya İşbirliği Güçlenmeli”

Eryılmaz, Türkiye’de yaptığı televizyon programlarında KKTC’den gelen konuklara ve Kıbrıs konusuna büyük önem verdiğini belirtti. Medya alanında iş birliklerinin artırılması gerektiğini vurguladı:

“Kıbrıs’ı Kıbrıs’tan okumak, Türkiye’yi Türkiye’den okumak gerekir. Konuya hakim olmayan kişilerce yapılan yayınlar, iki ülke arasındaki ilişkileri zedeleyebilir. Bu nedenle Türkiye’de Kıbrıs üzerine program yapacak herkes, KKTC’deki gazetecilerle, uzmanlarla ve akademisyenlerle istişare içinde olmalıdır.”

“BRT’ye Sahip Çıkmak, Kıbrıs Türkü’nün Sesine Sahip Çıkmaktır”

Ziyaret ettiği Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’nun KKTC halkının sesini dünyaya duyurduğunu vurgulayan Yeşim Eryılmaz, kurumun gelişimini takdir etti:

“BRT her geçen gün kendini geliştiren ve devletine yaraşır bir yayın kuruluşuna dönüşen bir kurumdur. Türkiye’deki medya unsurlarının bu misyona her alanda destek vermesi, KKTC’ye verilen değerin göstergesidir. BRT’ye sahip çıkmak, Kıbrıs Türkü’nün sesine sahip çıkmaktır.”

“Bilet Fiyatları İndirimi Çok Değerli”

Son olarak Türkiye ile KKTC arasında imzalanan protokol kapsamında uçak bilet fiyatlarında yapılan indirimi de değerlendiren Yeşim Eryılmaz:

“Kıbrıs’ı çok seviyoruz. Artık daha sık gelebileceğimiz için mutluyum. Bu adım bile halklar arası bağları ve KKTC Turizmini güçlendirecek çok önemli bir adımdır.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erdoğan, Tokayev ile basın toplantısı düzenledi : “Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını özellikle istişare ettik”

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile görüşmesinde, Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını istişare ettiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ile baş başa görüşmesi ve Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 5. Toplantısı’na katılmasının ardından çeşitli alanlardaki anlaşmaların imza törenine başkanlık etti ve ortak basın toplantısı düzenledi.

-“Kıbrıs Türkleriyle de dayanışmamızı güçlendirmeye devam ediyoruz”

Doğu Akdeniz’den Türkistan’ın en ücra köşelerine uzanan coğrafyada, “Dilde, fikirde, işte birlik” şiarıyla hareket ettiklerini belirten Erdoğan, “Gerek ikili ilişkiler, gerek aile meclisimiz olan Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde, Türk dünyasının güçlenmesi için birlikte çalışıyoruz.” dedi.

Kazakistan’ın, Türk Devletleri Teşkilatı’nın 2026’daki Gayriresmi Zirvesine Türkistan’da ev sahipliği yapacak olmasından memnuniyet duyduğunu dile getiren Erdoğan, “Türk dünyasının asli ve ayrılmaz bir unsuru olan Kıbrıs Türkleriyle de dayanışmamızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Biraz önce Sayın Tokayev ile kabul ettiğimiz ortak bildiride Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını özellikle istişare ettik. Cumhurbaşkanı Sayın Tokayev ile dünyanın içinden geçmekte olduğu bu zorlu süreçte bölgesel ve uluslararası meseleleri de değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.

-“Ticaret hacminde 15 milyar dolar seviyesini hedef alarak yolumuza devam ediyoruz.”

Tokayev ve heyetini, Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 5. Toplantısı vesilesiyle Ankara’da misafir etmekten memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

“Hatırlayacaksınız, 2019’da Stratejik Ortaklığımızı ilan ettiğimiz Kazakistan ile münasebetlerimizi üç yıl önce Geliştirilmiş Stratejik Ortaklık düzeyine yükseltmiştik. Kazakistan, bölgenin en büyük ekonomisi, bizim de bölgedeki en büyük ticari ortağımız. Ticaret hacminde 15 milyar dolar seviyesini hedef alarak yolumuza devam ediyoruz.”

Türkiye’nin Kazakistan’daki yatırımlarının 5 milyar dolar seviyesine ulaştığını, Kazakistan’ın Türkiye’deki yatırımlarının ise 1,5 milyar dolara yaklaştığını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Müteahhitlik firmalarımız bugüne kadar 30 milyar dolar değerinde 500’ün üzerinde projeyi başarıyla üstlendi. Bugün de savunmadan enerjiye, ulaştırmadan bilim ve teknolojiye çok geniş bir yelpazede görüş alışverişimiz oldu. Neticede biraz önce şahit olduğunuz 20 belgeyi imzaladık. Madencilik ve nadir toprak elementleri gibi bu sektörlerde işbirliği imkanlarını değerlendirdik. Daha fazla miktarlarda Kazak petrolünün ülkemiz üzerinden dünya pazarlarına ulaştırılmasının yollarını ele aldık. İpek Yolu’nun günümüzdeki karşılığı olan Hazar Geçişli Orta Koridor’un kullanımı ve geliştirilmesi hususunda yapabileceklerimizi istişare ettik.”

Tokayev ile askeri ve savunma sanayi işbirliğini daha ileriye taşıyacak somut projeleri de görüştüklerini bildiren Erdoğan, şunları kaydetti:

“Güvenlik işbirliği ve FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadele konuları da gündem başlıklarımız arasında yer aldı. Ülkemizi ziyaret eden Kazak turist sayısı her geçen yıl artıyor. Geçtiğimiz sene 900 bine yakın Kazak kardeşimizi ülkemizde ağırladık. Ülkemizden de Kazakistan’a yönelik bir teveccüh olduğunu görüyoruz. Kazakistan, Türk vatandaşlarına vize muafiyet süresini 90 güne çıkardı. Bu karardan dolayı değerli kardeşim Tokayev’e teşekkür ediyorum. Eğitim ve kültür konuları her zaman olduğu gibi yine gündemimizdeydi. İlk kapsamlı ortak projemiz olan Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi 30 yılı aşkın süredir 100 binden fazla mezun verdi. Şimdi de Sayın Tokayev’in desteğiyle Türkiye Maarif Vakfı’nın Astana ve Almatı’da birer okul açma çalışmalarına başladığının müjdesini buradan vermek isterim. Ayrıca, Gazi Üniversitesi de Güney Kazakistan Pedagoji Üniversitesinde bir şube açacak.”

Bu yılın Kazakistan’ın milli şairi, Kazak halkının büyük dahisi, mütefekkir Abay Kunanbayev’in 180’inci doğum yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erdoğan, Kunanbayev’i rahmetle yad etti.

Gazze başta olmak üzere Rusya-Ukrayna savaşı ve Afganistan gibi başlıklarda görüş alışverişinde bulunduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Terör devleti İsrail, 22 aydır Filistin halkını canice katlediyor. 360 kilometrekareye hapsettiği Gazzeli kardeşlerimize soykırım uyguluyor. Gazze’den, Nazi kamplarından çok daha kötü daha vahşi ve insanlık dışı fotoğraflar geliyor. Tüm dünyanın gözleri önünde bir halk açlık ve susuzlukla öldürülüyor. Gazze’deki insani durum felaket boyutundadır. Masum çocuklar ya açlıktan ya da İsrail işgal güçlerinin silahlarından çıkan kurşunlardan dolayı can vermektedir. İsrail’in açlığı özellikle Filistinlilere karşı bir silah olarak kullanması, bunların insanlıktan nasibini almadıklarının en açık göstergesidir. Bu barbarlık karşısında İslam ülkeleri başta olmak üzere herkesin, vicdan sahibi tüm ülkelerin tüm halkların sesini daha fazla yükseltmesi şarttır. Biz bu konuda ne yapılması gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Gazze halkına soykırım uygulayanların hukuk ve tarih önünde hesap verdiği günleri de inşallah göreceğiz.”

Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ve heyetine, Türkiye’yi ziyaretleri için bir kere daha teşekkür eden Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kıymetli kardeşim, Türkiye’nin yakın bir dostu olduğunu göreve geldiği günden bu yana attığı kararlı adımlarla ortaya koymuştur. Kendisine Türkiye-Kazakistan kardeşliğine yaptığı eşsiz katkılardan dolayı devlet nişanımızı tevcih edeceğiz. Rabbim dayanışmamızı, muhabbetimizi daim eylesin diyorum. Bu düşüncelerle konsey toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, buradan kardeş Kazakistan’a sağlık esenlik ve refah dileklerimi iletiyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Şehit ve gazilerimize olan vefa borcumuzu lafla değil hizmetle ödüyoruz

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Mücahitlerin Tazmini ile Gazilerin Hak ve Menfaatlerinin Belirlenmesi Yasası kapsamında düzenlenen “Gazilik Beratı” ve “Gazilik Kartı” takdim törenine katıldı. Törende yaptığı konuşmada, “Bugün özgür bir devlette, bayrağımızın gölgesinde yaşıyorsak bunu şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz.” diyerek milli mücadele kahramanlarını minnetle andı.

 

“HAYATA GEÇEN HER PROJE, SİYASİ İSTİKRAR SAYESİNDE”

 

Başbakan Üstel, konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının milli mücadele yıllarında verdiği büyük bedeli hatırlatarak, “Vatanını, toprağını koruyan, canını ortaya koyan şehit ve gazilerimiz olmasaydı bugün hür bir devlet çatısı altında olamazdık. Onlara olan vefa borcumuz, sözle değil icraatla ödenir. Son dönemde hayata geçirdiğimiz tüm büyük projelerin en büyük sebebi de vizyonumuz, cesaretimiz ve siyasi istikrarımızdır” dedi.

 

Kıbrıs Türk halkının liderleri Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş’ı rahmet ve minnetle anan Üstel, 20 Temmuz Barış Harekatı’na kadar yaşanan saldırılara değinerek, “Kıbrıs Türkü o günlerde geri adım atmadı, bugün de geri adım atmayacak.” ifadelerini kullandı.

 

 

RUM BASKISINA KARŞI YENİ ADIMLAR

 

Rum tarafının Kıbrıs Türk halkına yönelik baskılarını hatırlatan Üstel sözlerine şöyle devam etti:

“Turizme karşı uygulanan ambargoları imzaladığımız anlaşmalarla tek tek kırıyoruz. İş dünyamıza karşı hukukun siyasallaştırıldığı saldırılara asla boyun eğmeyeceğiz. Anavatan Türkiye ile birlikte yürüttüğümüz hukuk savaşını mutlaka kazanacağız. Kıbrıs Türk halkını ekonomik, hukuki ve siyasi baskılardan kurtarmak bizim namus borcumuzdur.”

 

“HER SEKTÖRE EŞİT HİZMET, HER VATANDAŞA ADALET”

 

Hükümet olarak sağlık alanından sosyal konut projelerine kadar tüm sektörlere yatırım yaptıklarını vurgulayan Üstel, Karpaz’dan Lefke’ye sağlık yatırımlarını artırdıklarını, Maraş Sağlık Merkezi’ni açtıklarını, Lefkoşa Hastanesi için temel attıklarını. Girne ve Güzelyurt Hastanesini açmaya hazırlandıklarını belirtti.

 

Gençlere yönelik kırsal kesim arsası ve sosyal konut projelerinden bahseden Üstel, “Adaletli olacağız, sosyal konutları zaten evi olanlara vermeyeceğiz. Bizim siyasetimiz, şehit ve gazilerimizin emanetine olan devlete ve gençlerimize sahip çıkma siyasetidir.” dedi.

 

“GAZİLERİMİZE TÜRKİYE’DE DE AYNI HAKLAR”

 

Gazilerin Türkiye Cumhuriyeti’nde de aynı haklardan yaralanabilmesi adına gerekli çalışmaların tamamlandığını ifade eden Üstel, “Gazilerimiz başımızın tacıdır, onların hakkını ödemek boynumuzun borcudur.” diyerek gazileri selamladı.

 

“ŞEHİTLERİMİZE VE LİDERLERİMİZE MİNNET BORCUMUZ EBEDİDİR”

 

Başbakan Ünal Üstel, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

“Bu devlet, şehitlerimizin canıyla, gazilerimizin kahramanlığıyla, büyük liderlerimizin vizyonuyla kuruldu. Bizim görevimiz, bu emanete sahip çıkmak, vefa borcumuzu hizmetle ödemektir. Ruhları şad olsun, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Caretta Caretta kaplumbağalarına uydu vericisi takıldı

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi Sualtı Görüntüleme ve Araştırma Merkezi (DAÜ-SAGEM) ile Kuzey Kıbrıs Deniz Kaplumbağalarını Koruma Derneği (SPOT) iş birliğinde, iki Caretta Caretta kaplumbağasına uydu vericisi takıldı.

DAÜ’den verilen bilgiye göre, İskele ve Alagadi sahilinden doğaya bırakılan kaplumbağalara takılan verici ile Akdeniz göç rotaları ve beslenme alanları izlenmeye başlandı.

Uydu vericilerinin temini, Türkiye İş Bankası ile Kuzey Kıbrıs Lions Dernekleri Federasyonu ve federasyona bağlı 14 kulübün sağladığı finansal destekle yapıldı. Proje, Caretta Caretta türünün göç yolları ve beslenme alanlarının zaman içinde nasıl değiştiğini izleyerek, türün korunmasına yönelik bilimsel veriler üretmeyi hedefliyor.

Açıklamada, “Kaplumbağaları yalnızca kendi kumsallarımızda değil, binlerce kilometre uzaktaki beslenme alanlarında da koruyabilmek için bu veriler büyük önem taşıyor. Uluslararası iş birlikleriyle yürütülen bu çalışmalar, türün korunmasına yönelik stratejik adımların temelini oluşturuyor” ifadelerine yer verildi.

Kaplumbağaların güncel konumları şu bağlantıdan canlı olarak takip edilebiliyor: “https://my.wildlifecomputers.com/data/map/?id=68657ee0051df304dd0e0cc9.”

Devamını Oku

Trending

Reklam