Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yılmaz: Kıbrıs, bizim için özenle muhafaza edip güçlendirerek, yükselteceğimiz bir davanın adıdır

Published

on

Türkiye Cumhuriyeti (TC) Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye Yüzyılı aynı zamanda KKTC’nin ve Kıbrıs Türkü’nün yüzyılı olacaktır. Kıbrıs, bizim için özenle muhafaza edip güçlendirerek, yükselteceğimiz bir davanın adıdır” dedi.

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Bağışçılar Madalya ve Berat Takdim Töreni’ndeki konuşmasına, herkesi selamlayarak başladı. Yılmaz, kurulduğu günden bu yana Türk milletinin güven ve desteğini arkasına alan TSK Güçlendirme Vakfı’nın, ülkenin savunma sanayisindeki bağımsızlık mücadelesinin temel taşı olduğunu vurguladı.

Sınırlı bir bütçeyle çıktığı yolda, halkın gönülden yaptığı bağışlarla büyüyen vakfın, bugün sadece Türk Silahlı Kuvvetleri’nin değil, tüm milletin iftihar ettiği bir yapıya dönüştüğünü ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti:

“Mehmetçik ve Kıbrıs Türkü mücahitlerin omuz omuza savaştığı Kıbrıs Barış Harekâtı, Türkiye’nin askeri ihtiyaçlarının karşılanmadığı, zorlukların dayatıldığı bir dönemde gerçekleştirildi. Harekât sonucunda elde edilen zafer, Türkiye’ye uygulanan silah ambargolarına ve tüm zorluklara rağmen inançla elde edilmiş tarihi bir dönüm noktasıdır. Edinilen tecrübelerle Türkiye, yerli milli savunma sanayinin ilk tohumlarını atmış, ASELSAN ve HAVELSAN gibi gurur vesilesi kurumlarımız kurulmaya başlanmıştır.”

Ada’da sadece Türkler için değil, Rumlar için de yarım asrı aşan bir barış, istikrar ve refah döneminin Mutlu Barış Harekatı ile başladığını dile getiren Yılmaz, bunu hiçbir zaman unutmamak gerektiğini kaydetti.

Geçmişte yaşanan tecrübelerin savunma ürünlerinin tasarımında ve üretiminde tam bağımsız bir konuma erişmenin olmazsa olmaz olduğunu gösterdiğini belirten Yılmaz, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’nin savunma sanayiinde devrim niteliğinde dönüşümlere imza attığının altını çizdi.

Bugün gelinen noktada Türk savunma sanayii sektörünün tüm dünyanın hayranlıkla takip ettiği bir başarı hikâyesi yazdığını ifade eden Yılmaz, “Bu sonuç kendiliğinden olmamış, güçlü bir siyasi irade ve sahiplenmeyle elde edilmiştir” dedi.

Yılmaz, “Milletimizin gururu kahraman Ordumuz, yüksek caydırıcılık kapasitesiyle küresel düzeyde önemli bir güç haline gelmiştir. Güvenlik güçlerimizin sahip olduğu yüksek operasyonel tecrübe, muharebe kabiliyeti ve teçhizat kapasitesi pek çok ülke tarafından gıpta ile takip edilmektedir” diye konuştu.

Geçmişte parası ödendiği halde çeşitli bahanelerle kendilerinden esirgenen savunma sanayii ürünlerini bugün başka ülkelere bedeli karşılığında ihraç eden bir konuma geldiklerini vurgulayan Yılmaz, savunma ve havacılık alanında şu anda 1100’den fazla proje yürüttüklerini belirtti.

-“Savunma sanayiimiz bugün dünyanın en büyük 11’inci savunma sanayii ihracatçısı konumuna yükseldi”

Bu projelerde kullanılan malzemelerin yüzde 80’inin Türkiye’de üretildiğini ve projelerin toplam değerinin 100 milyar doların üzerinde bir büyüklüğe ulaştığını söyleyen Yılmaz, şu bilgileri verdi:

“Savunma sanayiimiz son 10 yıl içinde dünyanın dört bir yanına, farklı coğrafyalarda 185 ülkeye 230 çeşit ürün ihraç etti. Geldiğimiz bu noktada, savunma ve havacılık sanayimizin ihracatı 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 29 artarak, 7 milyar doları geçti. Savunma sanayiimiz, bugün dünyanın en büyük 11’inci savunma sanayii ihracatçısı konumuna yükselmiş durumdadır. En kısa sürede ilk 10 arasına girmeyi bekliyoruz.

Savunma ve havacılık ihracatımız 2025 Mart ayında bir önceki yılın Mart ayına göre yüzde 147’lik tarihi bir artış rekoru kaydederek, 358 Milyon dolardan 884 Milyon dolara yükselmiştir. Yılın ilk çeyreğindeki sektörel ihracat ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 72 artışla 1.7 Milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

Bu başarı trendi ile artan ihracat hacmi ve sahada kendini ispat eden sistemlerimizle bir-iki yıl içerisinde 10 milyar dolar rakamını aşarak, çift haneli ihracat yapan ülkeler ligine gireceğimizi rahatlıkla ifade edebilirim.”

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, savunma sanayinin sadece güvenlik açısından değil ekonomik kalkınma, katma değeri yüksek ekonomi inşa etme bakımından da son derece kıymetli olduğunu belirtti.

-“Vakıf, Türkiye’nin savunma sanayisinde güçlü, kararlı ve bağımsız kalmasının teminatıdır”

TSK Güçlendirme Vakfı’nın, halkın dişinden tırnağından artırarak verdiği her kuruşu en verimli şekilde değerlendirmeyi ilke edindiğini, şeffaflık ve kararlılıkla yürüttüğü projelerle ulusal savunma sanayinin stratejik gelişiminde öncü rol oynadığını dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti.

“Savunma sanayii, havacılık, güvenlik ve uzay alanında uluslararası sıralamalarda ilk 100’de yer alan Vakıf Şirketleri, Türk savunma sanayii ürünlerinin dünya pazarında bir marka haline gelmesini sağlayarak hepimizi gururlandırmaktadır.

ASELSAN’dan TUSAŞ’a, ROKETSAN’dan HAVELSAN’a, ASPİLSAN’dan İŞBİR’e kadar birçok önemli kuruluşun arkasındaki güç olan Vakıf, Türkiye’nin savunma sanayisinde güçlü, kararlı ve bağımsız kalmasının teminatıdır.

Bugün, kendi mühendislerimiz tarafından geliştirilen İHA ve SİHA’larımız, yerli uçak ve helikopterlerimiz, ilk insansız savaş uçağımız KIZILELMA, Milli Muharip Uçağımız KAAN ile Türkiye’nin ilk jet eğitim uçağı Hürjet ve Gökbey helikopterimiz göğsümüzü kabartmaktadır. Gemilerimiz, denizaltılarımız ve daha pek çok yerli savunma unsuru ise güvenlik mimarimizin ulaştığı yüksek seviyeyi açıkça ortaya koymaktadır.”

-“TEKNOFEST Kıbrıs Türkü gençlere ilham kaynağı olacak ve KKTC’nin tanıtımına da önemli katkıda bulunacak”

1-4 Mayıs tarihlerinde KKTC’de gerçekleşecek TEKNOFEST ile Kıbrıs Türk halkının da bu gurura yakından ortak olacağını ifade eden Yılmaz, TEKNOFEST’in Kıbrıs Türkü gençlere ilham kaynağı olacağını ve KKTC’nin tanıtımına da önemli katkıda bulunacağını vurguladı. Yılmaz, Kıbrıs Türkü gençlerin gelecekte savunma sanayisine önemli katkılar yapacağına inanç belirtti.

7’den 70’e herkesi 1-4 Mayıs tarihleri arasında eski Ercan Havalimanı’nda gerçekleşecek TEKNOFEST’e katılmaya davet eden Yılmaz, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da festivale katılacağını, kendisinin de bir kısmına katılmaya gayret edeceğini dile getirdi.

“Savunma sanayiinde kendi imkânlarımızla imal edebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan satın almamak ve yerlilik-millilik oranlarımızı daima yükseğe taşımak idealiyle hareket etmeyi sürdüreceğiz” diyen Yılmaz, şöyle konuştu:

“Tüm bu adımlar, karşımızdaki sınamalar ne kadar büyük olursa olsun, mücadele azmimizden ve kararlılığımızdan dönmeyeceğimizin göstergesidir. Çünkü biz, tarih boyunca her türlü zorluğu aşmış, birlik ve beraberlik içinde başarıya ulaşmış bir milletiz.”

-“Türkiye Yüzyılı aynı zamanda KKTC’nin ve Kıbrıs Türkü’nün yüzyılı olacaktır”

Türkiye olarak bu yüzyılı barışın, huzurun ve kardeşliğin yüzyılı yapmak için her zaman karşılıklı iş birliğinden yana olduklarını vurgulayan TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kıbrıs’ta barış ve istikrarın korunmasına dair kararlılıklarını da vurguladı, “Türkiye Yüzyılı aynı zamanda KKTC’nin ve Kıbrıs Türkü’nün yüzyılı olacaktır. Kıbrıs, bizim için özenle muhafaza edip güçlendirerek, yükselteceğimiz bir davanın adıdır” dedi.

-“Birlik olmak zorundayız ve güçlü olmak zorundayız”

“Bölgede ve küresel düzeyde yaşanan gelişmelerin hiç kimsenin merhametine güvenemeyeceğimiz, güçlü olmak zorunda olduğumuz gerçeğini bir kez daha göstermiştir” vurgusu yapan Yılmaz, şu ifadeleri kullandı.

“Güçlü olan ayakta kalıyor. Dolayısıyla birlik olmak zorundayız ve güçlü olmak zorundayız. Başkalarının merhametine güvenerek yaşayacağımız bir dünyada, bir ortamda değiliz. Bu davada, gücümüzün asli kaynağı olan kardeşliğimizin her zaman sağlam ve sarsılmaz kalacağına yürekten inanıyorum.”

Yılmaz, Ada’da hem bağımsızlığın güvencesi hem de barışın banisi olan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile birlikte Kıbrıs Türkü’nü yok sayma niyetinde olanlara karşı, aşılmaz bir irade olarak faaliyetlerin sürdürüleceğini ifade etti.

Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na gönülden destek veren tüm bağışçılara şükranlarını sunan Yılmaz, bağışlarıyla madalya ve berat almaya hak kazanan Kıbrıs Türkü bağışçıları tebrik etti.

Yılmaz, “Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfımızın çalışmaları ve sizlerin değerli destekleriyle, ülkemizin millî menfaatlerini korumaya, bölgemize ve dünyaya barış ve güvenlik taşımaya devam edeceğiz” diyerek, konuşmasını tamamladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam