Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Zelenskiy: Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış istiyoruz

Published

on

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda müzakere sürecine ilişkin, “Biz adil bir barış, kalıcı bir barış, sürdürülebilir bir barış istiyoruz.” dedi.

Zelenskiy, Ankara Esenboğa Havalimanı’nda, (dün Türkiye’den ayrılmadan önce) medya kuruluşlarının sorularını yanıtladı.

ABD’nin Rusya ile ilişki kurmasının ABD’nin kendi kararı olduğunu dile getiren Zelenskiy, “Onların (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’i politik izolasyondan çıkardıklarını gözlemliyoruz ama bu onların kararı, görüşüyorlar.” dedi.

Zelenskiy, Ukrayna’nın savaşın bitmesi için yapılan müzakerelerde yer almamasını eleştirerek, “Savaşın bitmesine ilişkin planlarımız bunlar dendiğinde, bu bizde sorular yaratıyor. Biz neredeyiz? Bu müzakere masasının neresindeyiz? Bu savaş Ukrayna’nın içinde gerçekleşiyor. Putin, Ukraynalıları öldürüyor, ABD’lileri değil. Avrupalılar da değil, Ukraynalılar ölüyor.” diye konuştu.

Ukrayna olmadan müzakere yapılamayacağının altını çizen Zelenskiy, “Siz istediğinizi görüşebilirsiniz ancak biz olmaksızın bizim hakkımızda görüşürseniz bunu kabul etmeyeceğiz diye net bir şekilde ifade ediyoruz.” ifadesini kullandı.

Zelenskiy, ABD’nin Ukrayna’nın yanında olduğunu düşündüğünü paylaşarak, “Sayın (ABD Başkanı Donald) Trump’ın da daha çok yanımızda olmasını isterim. ABD’den hem Cumhuriyetçiler hem Demokratların birçoğu iki partili sistemde bizi destekliyorlar. Elbette bu desteği kaybetmek istemiyorum.” dedi.

“Biz herhangi bir kıta için ham madde merkezi olmak istemiyoruz”
Trump’ın savaşı bitireceğine ilişkin vaadinin gerçekleşmesini istediklerini dile getiren Zelenskiy, süreci gözlemleyeceklerini söyledi.

Zelenskiy, Ukrayna’nın işgal altındaki bölgelerinin kurtarılması ve doğal kaynak yataklarının korunması durumunda yatırımlara açık olacaklarını vurgulayarak, “Biz herhangi bir kıta için ham madde merkezi olmak istemiyoruz. Burada dost, partner olmak bir etken olmayacak. Bizim anayasamızda yazıyor. Ben Cumhurbaşkanı olarak anayasayı ihlal etmek istemiyorum. Ben topraklarımı, çıkarlarımızı koruyacağım.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’a teşekkür: Görüşmelerimiz her zaman somut konular hakkındaydı
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’a teşekkür eden Zelenskiy, “Cumhurbaşkanı ile görüşmelerimiz her zaman somut konular hakkındaydı. Bugün yine çok somut bir müzakere gerçekleştirdik. Elbette bütün detaylarını açamayız ama benim hoşuma gitti diyebilirim.” dedi.

Zelenskiy, her ne olursa olsun uluslararası hukuk, egemenlik ve toprak bütünlüğünün her zaman desteklenmesi gerektiğine işaret ederek, “Söz konusu, on binlerce, yüz binlerce insanın hayatını kaybetmesi, yetimlerin olması, evlerin yıkılmasıdır. Bu nedenle bu vesileyle aslında evinizde ülkenizde Ukraynalı yetim çocukların ağırlanmasından dolayı teşekkür etmek isterim.” diye konuştu.

“Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış istiyoruz”
Devlet Başkanı Zelenskiy, en yakın zamanda savaşın bitmesini istediklerini belirterek, şunları söyledi:

“Biz adil bir barış, kalıcı bir barış, sürdürülebilir bir barış istiyoruz. Ölümün tekrar ülkemize gelmesini istemiyoruz. Yeni Suriye olmasını istemiyoruz. Bütün bunları istemiyoruz. Bütün bunları istemememiz oldukça adil bir duruş. Bütün katiller cezalandırılmalıdır. Bütün bu noktalarda en önemli şeylerden biri bize gerçekten de güvenlik garantileri verebilecek insanlarla ilerlemeliyiz, ülkelerle ilerlemeliyiz. Eğer bu savaşın bitmesi değil, ateşkesin yaşanmasıysa, bu da elbette savaşın sıcak evresinin tamamlanmasına ilişkin önemli bir adım.”

“Avrupa Birliği gibi büyük bir pazara katılmalıyız”
Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump’la da savaşın sona erdirilmesi konusunda konuştuklarını söyleyerek, “Her zaman göz önünde bulundurmak gerekir ki Putin kandırabilir. Minsk Anlaşmaları sonrasında biz de Fransa’da onunla anlaşmıştık. Ateşkes olacaktı. Oysa o bunu bozdu ve yine savaşı başlattı.” dedi.

Yeniden bir savaşın başlamaması için Ukrayna’nın NATO üyeliğine değinen Zelenskiy, “Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunu biliyor ve kendisi de Ukrayna’nın gelecekteki NATO üyeliğini desteklediğini ifade etti. O bunun önemini anlıyor ve Avrupa’daki birçok kişi de bunu anlıyor. Avrupa liderlerinin yüzde 99’u bizim NATO üyeliğimizi destekliyor. Slovakya, Macaristan, Almanya ve ABD henüz desteklemiyor. Ancak herkesin fikrini etkileyen ABD etkeni var, bunu biliyoruz.” diye konuştu.

Zelenskiy, “Eğer NATO olmayacaksa hangi garantilerden söz edeceğiz?” diyerek, ülkesinin güçlü bir orduya sahip olduğunu ancak ordunun desteklenebilmesi için sürekli silah ve paraya ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Ayrıca ekonomik güvenlik garantilerine de ihtiyaç duyduklarını belirten Zelenskiy, “Bunun için Avrupa Birliği gibi büyük bir pazara katılmalıyız.” diye konuştu.

Zelenskiy, herkesin Putin’in bir daha savaşa dönmeyeceğinden eminse Ukrayna’ya asker konuşlandırmasıyla ilgili şunları söyledi:

“Eğer herkes Putin’in bir daha savaşa dönmeyeceğinden eminse o zaman neden Ukrayna’ya kuvvetlerin yerleştirilmesinden çekiniyoruz? Sonuç olarak biz bunun tekrarlanmaması senaryosundan yola çıkıyoruz. Güvenlik garantilerinin bu boyutunu da Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bugün görüştük.”

“Bu savaşı bitirmek için her şeyi yapacağız”
Zelenskiy, Ukrayna’nın birtakım beklentileri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Tam da bu nedenle müzakere masasında Putin eğer savaşa dönmek isterse onu durduracak insanlar olmalı. Ve bize gerçek, sadece sözler değil, somut güvenlik garantileri verebilecekler olmalı. Böyle bir diyaloğa biz hazırız. Diplomasinin ne olduğunu biliyoruz. Elbette Putin’le konuşmaktan pek hoşlanmam. Biz düşmanız ve düşmanlığımız devam ediyor. Ancak biz bu savaşı bitirmek için her şeyi yapacağız. Her şey partnerler arasında açık bir iletişimle olmalı. Biz satranç oynayamayız. Çünkü her bir adımınız bu satrançta bazen onlarca, bazen yüzlerce, bazen binlerce insanın ölümüne neden oluyor.”

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ABD’nin Rusya’yla ikili ilişkisine yönelik şunları söyledi:

“Ben bunu beğensem de beğenmesem de bu onların ikili işbirliği ve ABD’nin kendi kararı. Yoksa elbette onların politik izolasyondan Putin’i çıkardıklarını gözlemliyoruz ama bu onların kararı, görüşüyorlar. Ancak ne zaman ‘Bizim savaşın bitmesine ilişkin planlarımız bunlar’ denildiğinde bu bizde sorular yaratıyor. Biz neredeyiz? Bu müzakere masasının neresindeyiz? Bu savaş Ukrayna’nın içinde gerçekleşiyor. Putin Ukraynalıları öldürüyor, Amerikalıları değil, Avrupalıları da değil. Yine de başka kimse ölmesin. Ancak bizim acımız çok büyük ve bu nedenle bizsiz müzakere edilemez. Siz istediğinizi görüşebilirsiniz ancak bizim hakkımızda biz olmaksızın görüşürseniz biz bunu kabul etmeyeceğiz diye net bir şekilde ifade ediyoruz. Bunun oldukça adil olduğuna inanıyorum.”

Zelenskiy, savaşı sona erdirmek için yapılacak müzakerelerde hem Ukrayna hem de Rusya’nın masada olması gerektiğine işaret ederek, masada sadece Avrupa Birliği değil, Avrupa kıtasının da temsil edilmesi gerektiğini söyledi.

Müzakere masasında Avrupa’nın temsiline ilişkin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la görüştüğünü belirten Zelenskiy, “Kendisi Avrupa Birliği liderleriyle görüşmüştü Fransa’da. Biliyorum birkaç görüşme daha olacak. Bugün yine Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüm ve haberimiz olmayan görüşmeleri dikkate almıyoruz.” dedi.

“Bizi çağırmadılar”
Zelenskiy, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’daki ABD-Rusya görüşmesine ilişkin, “Görüşmenin tarihi benim oraya ziyaretimle denk gelmişti. Ben istemiyorum, bu bir oyun gibi görünsün. Bu bir oyun değil. Ukrayna için güveni kaybetmek istemiyoruz. Çünkü çok fazla tesadüf var. Bizi çağırmadılar.” diye konuştu.

Temiz, şeffaf ve adil bir görüşme istediğini söyleyen Zelenskiy, “Bu benim istediğim tek şey. Bu şeffaflığı kaybetmek istemiyorum. Ben, partnerlerimiz bize güvenmesin istemiyorum. Bu oyunlar maalesef Ukraynalıların mental, psikolojik durumuna etki ediyor. Ukraynalılar kandırılıyor gibi hissediyorlar. Ben halkımın duygularıyla oynanmasını istemiyorum.” ifadelerini kullandı.

Zelenskiy, Ukrayna olmadan savaşın bitirilmesine yönelik bir görüşmenin gerçekleştirilemeyeceğini söyleyerek, ABD’li yetkililerin yakın zamanda Kiev’e bir ziyarette bulunacaklarını ayrıca kendisinin de Trump ile görüşmeyi düşündüğünü söyledi.

Putin’in Moskova yönetiminin kendisinin meşru bir lider olmadığına ilişkin eleştirilerine yönelik soruya Zelenskiy, şöyle yanıt verdi:

“Ukrayna’daki güncel mevzuata göre savaş devam ederken herhangi bir seçim yapılamaz. Bu olağanüstü hal mevzuatında da yazıyor, anayasada da yazıyor. Anayasada diyor ki ‘Savaş durumu bitmeden herhangi bir seçim gerçekleşemez.’ Bu sanırım her ülkenin anayasasında vardır. Bütün görevleri mevcut Cumhurbaşkanı üstlenir ve gerçekleştirir. Bu nedenle ülkemizde seçim olmadığı sürece Cumhurbaşkanlığım meşrudur.

Eğer demokratik bir seçimden bahsediyorsak yurt dışında oldukları için 8,5 milyon insanın katılamayacağı bir seçimi nasıl kabul edebiliriz? Orada 8,5 milyon insanın oy verebilmesi için gerekli altyapı henüz yok. Geçici olarak işgal altında olan bölgelerdekiler nasıl seçim yapabilecek? Şu an anayasamıza göre online bir seçim prosedürü öngörülmüyor. Cephe hattındaki askerlerimiz nasıl oy verecek? Savaş durumu devam ettiği sürece askerler de kendi adaylarını hem Cumhurbaşkanlığı için hem parlamento için aday gösteremez. Bu nedenle bizim için bir seçim olsaydı biz askerlerin görüşlerini, haklarını göz ardı mı edeceğiz? Aynı zamanda cephe hattına yakın yerlerdeki insanlar nasıl oy verecek?”

“Bir şeyi vereceksek bunun karşılığında bir şey almalıyız”
Zelenskiy, Ukrayna’da doğalgaz, petrol, doğal kaynaklar ve nadir elementler olduğunu hatırlatarak, “Maalesef bunların bir kısmı işgal altında olan bölgelerde. Bu bölgeleri işgalden kurtarmalıyız. Eğer siz yaptırımlarla jeopolitik boyutta finansal olarak ondan ucuz enerji kaynakları almazsanız, onların bankalarını kapatırsanız, iş dünyanızı Rusya’dan çekerseniz, yani birçok farklı boyutta onu zorlarsanız bu savaşı durdurmaya ve geri çekilmeye zorlarsınız. Artık partnerlerimizin anlaması gerekiyor ve bu talepte adil olduğumuzu düşünüyorum.” dedi.

Güvenlik garantisi karşılığında ABD ile nadir toprak elementi üzerine yatırım konusunda hazırlanan taslak belgeye değinen Zelenskiy, “O taslakta güvenlik garantileri yoktu. Bu nedenle güvenlik garantileri olmaksızın adil olmayacak. Ben dedim ‘Bu belge hazır değil, biz bunu imzalamayız. Siz bu belgenin üzerinde çalışmaya devam edin, ben açığım. Ülkemize yatırım yapmanıza, doğal kaynaklarımıza yatırım yapmanıza her zaman açığım. Eminim ki bizim toplumumuz da bunu destekliyor, meclisimiz de bunu destekliyor.’ Ancak biz bir şeyi vereceksek bunun karşılığında bir şey almalıyız. Bence adalet dediğin budur. Eğer biz bunu koruyamazsak o zaman neyden bahsedeceğiz? Tam da bu aslında.” diye konuştu.

Zelenskiy, NATO’nun güvenlik alanında öncü olduğunu ancak Avrupa’da NATO üyesi olmayan, güçlü orduya sahip ülkeler de bulunduğuna işaret etti.

Ülkesinin Avrupa’daki en büyük orduya sahip olduğunu belirten Zelenskiy, “Ukrayna’da savaş bittiği zaman, birleşik bir kuvvet ihtiyacımız var. Ukrayna’da birbiriyle iletişimde olacak ve birbirini savunacak ülkelerin birleşmesi çok mantıklı olur. İnanıyorum ki Avrupa Birleşik Kuvvetleri için Ukrayna güzel bir başlangıç olur. Avrupa kıtası güçlü orduyla savunulmalıdır. Sadece birkaç ordu da değil, oraya herkes girmeli ancak girerken de güçlenmeli.” ifadesini kullandı.

“Türkiye ile işbirliğimiz sürecektir”
Kırım Tatarlarının esaretten kurtarılmasının da gündemde olduğunu belirten Zelenskiy, sadece dini inançlarından ötürü Rusya tarafından tutuklandıklarını söyledi.

Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın esirlerin serbest bırakılması konusunda daha önce de yardımcı olduğunu ifade ederek, çok sayıda Ukraynalı esir olduğunu, onları geri getirmenin çok zor olduğunu ve kapsamlı bir esir takasının gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye ve Ukrayna’nın savunma sanayi alanında işbirliklerine değinen Zelenskiy, “Baykar’la ve Bayraktar’la görüştük. Ukrayna’da ofisleri açıldı ve karşılıklı satın almalar dışında da görüşüyoruz tabi. Çok fazla şirketimiz var uzak menzilli dron’lar üreten ve inanıyorum bu noktada Türkiye ile işbirliğimiz sürecektir. Bunun dışında Türkiye, Ukrayna Deniz Kuvvetleri için iki korvet inşa etti. Birinin inşası tamamlandı, diğeri 2026’da olacak. Bütün bunları tabii somutlaştırmak, sürdürmek isteriz.” dedi.

Zelenskiy, savaş nedeniyle bazı ortak projelerin güvenlik için daha yavaş ilerlediğine işaret ederek, “Rusların füzeleri, tamamen bizim motor sanayimizi yok etmeye çalıştı ve bu Türkiye ve diğer ülkelerle sözleşmelerimizi etkileyecekti ve bu ülkelerle Rusya savaşmıyordu ancak etkileyecekti. Biz onlar ne kadar saldırsa da sürekli yenilendik ve çalışmalara devam ettik. Bu nedenle her türlü şartta olumlu sonuca yönelik projeler devam edecek.” diye konuştu.

“En önemlisi bu savaşın bir an önce adil bir şekilde tamamlanması”
Türkiye ve Ukrayna’nın savaş devam ederken bile 6 milyar doların üzerinde bir ticaret hacmine sahip olduğunu belirten Zelenskiy, “Elbette 10 milyar dolar olmasını istiyoruz. Özellikle Serbest Ticaret Anlaşmasının onaylanması akabinde bu gerçekleşecektir. Eminim bu konuda. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Ukrayna’ya davet ettim ve dedim ki ‘Siz gelir gelmez serbest ticaret anlaşması da yürürlüğe girmiş olacak.’” ifadelerini kullandı.

Zelenskiy, Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması’na ilişkin, “Bildiğiniz üzere bir koridorumuz vardı savaşın başından beri devam eden. Rusya, Karadeniz’i bloke etmişti. Ancak akabinde Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle Türkiye ve Birleşmiş Milletler ile bu platformu oluşturduk. Ruslar vardı, Türkiye vardı, Birleşmiş Milletler ve Ukrayna vardı. Ve bu koridor iki taraftan da kontroller sayesinde devam edecekti. Sonrasında Rusya bu koridoru bloke etti. Çünkü Ukrayna’nın gıda ürünlerini dünyaya satması onlara gıda pazarında tekelliği için engel olacaktı Asya ve Afrika’da. Tam da bu nedenle çıktılar bu platformdan ve yeniden farklı silah sistemleriyle bunu provoke etmeye başladılar ve saldırıya başladılar.” dedi.

Karadeniz’e komşu ülkelerle başka bir deniz koridoru açıldığını söyleyen Zelenskiy, “Lojistik biraz daha uzadı bizim için. Daha pahalıya mal oluyor ancak çok da değil. Eskiden gıda ürünleri sınırlaması vardı ancak biz enerji, metalürji gibi konuları da dahil edebiliyoruz artık ve koridorun da çalıştığını düşünüyorum. Ama Ukrayna’nın para kazanacağı her türlü girişim savaş bitene kadar Ruslar tarafından bloke edilecektir.” diye konuştu.

Ülkesinin geçirdiği bu süreçte hiç unutamadığı anlara ilişkin konuşan Zelenskiy, şunları kaydetti:

“Ben bir babayım. Özellikle Erdoğan’la görüştüğüm zaman bana torunlarını anlatır, ben de çocuklarımı anlatırım. Benim çocuklarım nasıl biliyor musun? Ukrayna’daki her çocuk gibi. Maalesef çocuklar olgunlaşmak zorunda kaldı savaş nedeniyle. Nasıl desem? Gerçekten de çocukluklarını kaybettiler. Çocuklukları alındı, yılları gitti. Olgunlaştılar, büyüdüler. Çok güçlü oldular. Ancak böyle şeyler, yani o çocuklukla, çocuğun gözündeki ışık, duygu kayboldu. Savaşın çocukları haline geldiler. Ukrayna’daki diğer bütün ebeveynler gibi ben de, Ukrayna’da eğitim görenler, örneğin oğlum, kızım çocuk değil artık. Neredeyse 21 yaşında üniversiteye gidiyor oğlum. Hepsi benimle Ukrayna’dalar. Hepimiz birlikteyiz ülkede. Elbette çok nadir görüşebiliyoruz güvenlik nedeniyle. Ancak görüştüğümüz zaman da hayatımın en mutlu günleri. ‘Babacım şimdi gidersen uzun mu sürecek geri gelmen? Biz seninle her dakikamızı beraber geçirmek istiyoruz. Bu dakikaların biteceğini biliyoruz veya saatler hızlı geçecek, biliyoruz.’ diyorlar. Onlar için de benim için de bu zaman yeterli olmuyor.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam