Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Sahil’in annesi olan ve depremden sağ kurtulan Esra Özberkman:Diğer çocukların anneleri orada yok, üzülmesinler diye kızımı son kez öpemedim

Published

on

İsias Otel’de yaşamını kaybeden Sahil Özberkman’ın annesi olan ve depremden sağ kurtulan Esra Özberkman sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.

Esra Özberkman, 2011 doğumlu Sahil Özberkman’ın annesi olduğu söyledi. Çocukların ülkelerini temsil etmek ve başarıya ulaştırmak için Adıyaman’a geldiklerini anlattı.

Ekiple görevli olarak Adıyaman’a geldiğini anlatan Özberkman, otele yerleştikten sonra Adıyaman Belediye Başkanı’na nezaket ziyaretinde bulunduklarını ve son toplu fotoğraflarını çektirdiklerini anlattı.

Özberkman, bunu 5 şubatta yaptıklarını, çok mutlu ve heyecanlı olduklarını, 4 şubatta kızının odasının değiştiğini söyledi. Esra Özberkman, çocukları maçtan sonra yemeğe götürdüklerini ve sonra otele döndüklerini anlattı.

Özberkman, Deprem öncesi yapılanları anlattı, gece saat 10 gibi odaları dolaştığını ve kendi odasına geçtiğini söyledi.

Kızını en son orada gördüğünü onu diğer çocukların anneleri orada olmadığı için, onlar üzülmesinler diye öpmediğini söyleyen Özberkman, deprem olduğunda uyandığını, yataktan kalkıp montuna doğru uzanmaya çalıştığını anlattı. 99 depremini avcılarda yaşadığını anlatan Özberkman, Avcıların ağır hasar almış bölge olmasına rağmen kaldıkları bina mükemmel yapıldığı için 5 kattan çıkıp hayatlarına devam ettiklerini vurguladı.

Özberkman şöyle devam etti:

“Deprem sırasında uğultular vardı ve patlama sesi gibi bir şeyler duydum. Vücudumun sol tarafına ne olduğunu bilmediğim beyaz bir kütle çarptı. Şoktaydım. Bacağımı çıkarmaya çalıştım hareket ettiremedim. Ellerimi yoklayarak altımda şilte olduğunu hissettim, bir süt kutusu buldum onunla ağzımı çalkaladım. Kızımın adını haykırdım defalarca hiç bir şey duymadım. Etrafı dinledim, önce Recep, Pervin ve Murat’ın seslerini duydum. Çocuklardan haber olup olmadığını sordum, yoktu. Enkazda 3 saat geçirdim, kedimi zorlayarak ayağımı çıkardım. Bir süre sonra biri var mı diyen ses duydum, seslendim. Gelen Nehir Çevik’in dayısıydı. Beni o çıkarttı. Ben birinci kattayken  neredeyse enkazın tepesindeydim. O çok mükemmel olan bina öne doğru devrildiği için ve üzerimde bir şey olmadığı için çıkabildim. Çok sağlam dedikleri binanın enkazı yola kadar gidiyordu.

Yardıma ilk ekipler geldiğinde eşim geldi Sahil’i sordu, bir sürü haberler çıktı. Benim kızım en yakın arkadaşı Asya ile Bodrum katından çıktılar. Soğuktan dondular dedi ya Bozkurt, uyanamadılar. Bir anne uyanamdıkları için dua eder mi! acı çekmedikleri için ettim. Hepsi benim çocuğumdu, benim sorumluluğumdaydı. Hiç suçum olmamasına rağmen vicdan azabı çektim. Hepsi benim çocuğumdu. 11 şubatta bulundu benim kızım, onu ben teşhis ettim. Kızım ve kendim için, bu işte parmağı olan herkesten şikayetçiyim en ağır cezaları almalarını talep ediyorum.

 

Tayyip Özberkman da sanıklardan davacı olduğunu söyledi.

Özberkman şöyle dedi: “Diğer ailelerin de bahsettiği gibi sanıkları burada görmek istiyorum. Benim kızım Sahil cıvıl cıvıl  hayata dolu dolu bakan yaşam kaynağıydı. Voleybol aşığıydı. 3 Şubatta onu 6 gün öpemeyeceğim için 110 defa öpmesini istedim, o da bana 6 gün sonra geleceği için beni 4 defa öpeceğini söyledi. Deprem sabahını anlatan Özberkman, ilk kafileyle Adıyaman’a geldiğini söyledi. Kızı için çeşitli haberler aldığını anlatan acılı baba, kızının çıkmadığını öğrendiğinde enkazda çalışmalar yaptıklarını anlattı.

Özberkman şunları kaydetti:

“Kum yığınında elimizden gelen çabayı göstererek varımızı yoğumuzu ortaya koyduk. Elimle tutuğum beton parçalarını üflerdim, yuvarlak dere çakıllarını gördüm. Hafif bir yapıyla yaptım dediği yapının çatısını gördüm, çocuklar bu yapının altındaydı onlara ulaşamadık. Sivil savunma ekiplerinin gelmesiyle o yapı parça parça bölünmeye başlandı. Önce rehberleri, sonra çocuklarımızı çıkardık. Bozkurt’un dediği gibi orada ses falan yoktu.

Özberkman davanın çok önemli olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Bina Bozkurt’un dediği gibi çekiçleme sitemiyle değil, arkadan önüne doğru yıkılarak yola, çocukların üzerine devrildi. Bu dava herkes için çok önemli, davanın önemini kavradık. Bu dava herkesin başına gelebilir. Bir oğlum daha var, kimsenin bunu tekrar yaşamasını istemiyorum. Bu dava için Devrim dediğimizde gülen bir kişi vardı. Bütün sorumluların tespit edilerek hak ettikleri en ağır cezaları almalarını istiyorum.”

Bu arada Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu da davanın görüldüğü mahkeme salonuna geldi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

17 Mayıs Dünya Geri Dönüşüm Günü… Her Daim Doğa Dostları Derneği Başkanı Şentuğ mesaj yayımladı

Published

on

By

Her Daim Doğa Dostları Derneği Başkanı Yusuf Şentuğ, 17 Mayıs Dünya Geri Dönüşüm Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Şentuğ, günün; çevreyi koruma ve sürdürülebilirliği teşvik etme amacıyla kutlanan önemli bir gün olduğuna vurgu yaptı.

Şentuğ, Her Daim Doğa Dostları Derneği ve Toplumsal Varoluş Derneği olarak gün dolayısıyla Salamis ormanında, hem ormanları korumak hem de geri dönüşümün önemini vurgulayıp farkındalık yaratmak amacıyla 17 Mayıs cumartesi sabahı saat 07.00’de Yeniboğaziçi Halk Plajı park alanında toplanarak Salamis ormanının bir bölümünde geri dönüşümlü orman temizliği etkinliği yapacaklarını kaydetti.

Şentuğ, günün temel amaçlarını; “Atıkların azaltılması: Geri dönüşüm sayesinde çöplüklerde biriken atık miktarını azaltmak ve çevre kirliliğini önlemek, doğal kaynakların korunması: yeni malzeme üretimi için doğal kaynakların tükenmesini önlemek ve ekosistemleri korumak, enerji tasarrufu: geri dönüştürülmüş malzemelerden yeni ürünler üretmek, geleneksel üretim süreçlerine kıyasla daha az enerji tüketir, karbon salınımının azaltılması: atıkların yakılmasını ve yeni malzeme üretimini azaltarak sera gazı emisyonlarını düşürmek, döngüsel ekonomiyi desteklemek: ürünlerin mümkün olduğunca uzun süre kullanımda kalmasını sağlayarak sürdürülebilir bir ekonomik model oluşturmak” olarak sıraladı.

Şentuğ, bireylerden büyük endüstrilere kadar herkesin geri dönüşüm konusunda bilinçlenmesini sağlamak ve çevreye duyarlı alışkanlıklar geliştirmeye teşvik etmek için bugünün kutlandığını ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Değirmenlik Akıncılar Belediyesi ile LAÜSEM arasında eğitim işbirliği protokolü imzalandı

Published

on

By

Değirmenlik Akıncılar Belediyesi ile Lefke Avrupa Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (LAÜSEM) arasında eğitim işbirliği protokolü imzalandı.

Belediye’den verilen bilgiye göre, Değirmenlik Akıncılar Belediyesi Başkanı Ali Karavezirler ile LAÜSEM Müdürü Prof. Dr. Mustafa Sağsan’ın imza koyduğu protokol kapsamında, belediye yöneticileri ile personeline yönelik “Liderlik ve Birlikte Çalışabilirlik Eğitimi” verilecek.

İki aşamalı şekilde planlanan programın ilki olan yöneticilere yönelik eğitim, 17 Haziran’da yapılacak.

Değirmenlik Akıncılar Belediyesi Başkanı Ali Karavezirler, personele yönelik hizmet içi eğitimleri önemsediklerini belirterek, halka daha iyi hizmet verebilmek, personelin kendini farklı alanlarda geliştirmesine imkan tanıyacak tüm girişimleri desteklediklerini kaydetti.

Karavezirler, LAÜ ile yapılan işbirliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

LAÜSEM Müdürü Prof. Dr. Mustafa Sağsan da “LAÜ’den Yerel Yönetimlere Stratejik İşbirliği Eğitimi” programı kapsamında, belediyelerdeki yöneticilere ve personele yönelik liderlik becerilerini geliştirici, ekipler arasında iş birliğini artırmaya yönelik bir eğitim programladıklarını kaydetti.

Eğitimle, etkili iletişimin sağlanması, motivasyon, çatışma çözme ve stratejik düşünme becerilerini güçlendirmeyi amaçladıklarını ifade eden Sağsan, Değirmenlik Akıncılar Belediyesi’nde hem yöneticilere hem de personele yönelik eğitim verilmesinin planlandığını, bu yönde yapılacak programla iş birliğinin uzun vadeli olacağını belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Hasipoğlu: KKTC ekonomisi yaşam hakkımız hedef alınıyor

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, BRT’de katıldığı programda Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin son dönemde başlattığı tutuklamaların Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisini hedef aldığını belirterek, bunun bir milli politika şeklinde yürütüldüğünü söyledi.
Hasipoğlu, “hem ekonomimiz hem de yaşam hakkımız hedef alınmaktadır. Sistemli bir şekilde bir program uygulanmaktadır. Rum tarafı bizim taraftan da bilgiler alarak davalar açmaya başladı. Bu meseleyi sadece inşaat sektörümüzle ilgili görmemek lazım. Mülkiyet rejimimizi, ekonomimizi ve yaşam hakkımızı etkileyen bir unsurdur” dedi.

Rum Yönetimi’nin Taşınmaz Mal Komisyonu’nun işlevselliğini devre dışı bırakmaya çalıştığını ifade eden Hasipoğlu, bu durumu Avrupa Parlamentosu’nda gerçekleştirdiği temaslarda gündeme getirdiğini söyledi.

Hasipoğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin mülkiyet konusunu hukuki zeminde yürütmesine rağmen, Rum Yönetimi’nin meseleyi siyasallaştırmak suretiyle hukuku bir siyasi argüman olarak kullanmak istediğini vurguladı.

Konunun bazı çevrelerce federasyon modeli yerine iki devletli çözüm modeli politikasının getirilmesine ilişkilendirilediğini ifade eden Hasipoğlu, “bunu neye dayanarak söylüyorlar. Nereden ne mesaj aldılar, bilgi aldılar ki böyle konuşuyorlar” diye sordu.

Oğuzhan Hasipoğlu, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’ne de eleştiriler de getirerek, hukuk ile siyasetin karıştırıldığını söyledi.
Gerekli karşı adımların mutlaka atılacağının altını çizen Hasiopğlu, bu yöndeki değerlendirmelerin sürdüğünü ve kısa sürede uygulamaya gireceğini kaydetti..

Devamını Oku

Trending

Reklam