Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

14. Uluslararası Lefkoşa Halk Dansları Festivali, 27 Ağustos’ta başlıyor

Published

on

14. Uluslararası Lefkoşa Halk Dansları Festivali, 27 Ağustos’ta başlıyor.

Lefkoşa’da kültür-sanat alanında faaliyet gösteren 5 sivil toplum örgütü, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) himayelerinde ve Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı katkıları ile organize edilen festivale, altı ülkeden dans ekipleri katılacak.

27 Ağustos Salı akşamı Dernekler Sokağı’ndaki etkinlikle başlayacak festival, Kızılbaş Parkı’nda 28 Ağustos-1 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Festival süresince hem misafir ülkeler Bulgaristan, İtalya-Sicilya, Makedonya, Meksika, Romanya ve Türkiye’den gelen halk dansları ekipleri, hem de festivali organize eden TUFAD, FOGEM, FOLKDER, Gençlik Merkezi Birliği ve HASDER ekipleri saat 20.30’da performanslarını sergileyecek.

Lefkoşa Türk Belediyesi’nden (LTB) verilen bilgiye göre, 14. Uluslararası Lefkoşa Halk Dansları Festivali bugün düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı. Basın toplantısına LTB Başkanı Mehmet Harmancı ve Festival Komitesi üyeleri katıldı.

-Harmancı: “Lefkoşa bir kez daha kültürler buluşmasına ev sahipliği yapacak”

LTB Başkanı Mehmet Harmancı, 5 yıl ara ardından festivalin şehirdeki ruhunu hissetmekten hem heyecanlı, hem de mutlu olduklarını belirtti.

Harmancı, festivalin 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde biteceğini, burada verilecek mesajın çok önemli olduğunu belirterek, altı ülkeden gençlerin bir araya gelerek birbirlerinin kültürlerini ve yaşanmışlıklarını paylaşacakları bir deneyim olacağına inanç belirtti.

Uzun süredir festival için çalışıldığını, katkı koyan dernek ve diğer tüm kurumlara gösterdikleri dayanışma ruhu için teşekkür eden Harmancı, festivalin uluslar arası düzeyde tutulması yönündeki çabayı da takdirle karşıladığını aktardı.

LTB olarak yeniledikleri Kızılbaş Parkı’nda yer alan Cuma Mağusalı Amfi Alanı’nın daha çok seyirci ağırlayabileceğini de anımsatan Başkan Harmancı, “Unutulmaz anların yaşanacağı, çok güzel deneyimlerin paylaşılacağı bu festivalin, şehrimize de ülkemize de büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum” dedi.

-Turgay: “Festivalin her gecesinde çok renkli gösteriler olacak”

Festival Komitesi üyesi TUFAD Derneği Başkanı Arzu Can Turgay da, festivalin programı hakkında bilgiler verdi.

Turgay, uzun yıllar önce Lefkoşa’da halk dansları alanında faaliyet gösteren derneklerin başlattığı festivale 2019’dan bugüne kadar, pandemi ve deprem felaketinde kaybedilen Şampiyon Meleklere saygıdan dolayı ara verildiğini hatırlattı.

Turgay, bu yıl 14’üncüsü gerçekleştirilecek festival için tüm çalışmaların yapıldığını, çok büyük emekler harcandığını ifade ederek, çok güzel bir festival olacağına inandığını söyledi.

28 Ağustos’ta kortejle başlayacak ve 1 Eylül’de sona erecek festivalin her gecesinde çok renkli gösteriler olacağını aktaran Arzu Can Turgay, tüm halkı hep birlikte eğlenmeye davet etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Ergazi-Kilitkaya Köy Kadın Kursu Yılsonu Sergisi’nin açılışını gerçekleştirdi

Published

on

By

 

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Ergazi-Kilitkaya Köy Kadın Kursu Yılsonu Sergisinin açılışına katıldı ve bir konuşma gerçekleştirdi.

Sibel Tatar, Ergazi Köy Kadın Kursu Binasında gerçekleşen serginin açılışında yaptığı konuşmada koza, keçe ve diğer el sanatları işini öğrettiği ve kültürel mirasa koyduğu katkıdan dolayı kurs eğitmeni Emete Mavili’ye teşekkür etti.

Sibel Tatar, Cumhurbaşkanlığı himayesinde ve kendi öncülüğünde İpeğin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu ve Keçenin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu Projelerini hayata geçirdiklerini ifade etti. Kültürel mirasa sahip çıkma projelerinde ortaya çıkan Keçada ve Kozada markalarının satışının Ercan Havaalanı’nda gerçekleştirildiğini dile getiren Sibel Tatar, bu markaların satışının Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği tarafından sürdürüldüğünü vurguladı.

İpek ile keçenin ekonomik getirisinden ve geri dönüşüme katkısından bahseden Sibel Tatar, Pamuklu Köyünde yakın zamanda keçeyle ilgili bir fabrika açılacağı müjdesini verdi.

Sibel Tatar, konuşmasının devamında köy kadın kursuna katılanların öğrendikleri el işleri ile ev ekonomisine de katkı koyabileceklerini söyleyerek kültürel mirasa sahip çıkıp yaşattıkları için teşekkür etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Avrupa’da kuraklık alarmı: Tarihin en sıcak ikinci mayısı

Published

on

By

Avrupa’da bahar aylarının olağan dışı kurak geçmesi su krizi ve tarımsal kayıplar endişesini artırırken, Mayıs 2025’in küresel ölçekte tarihin en sıcak ikinci mayıs ayı olduğu açıklandı.

Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezi’ne (ECMWF) bağlı Copernicus İklim Değişikliği Servisi (C3S), 2025 yılı Mayıs ayının dünya genelinde 15,79°C’lik ortalama yüzey sıcaklığıyla, 1991-2020 ortalamasının 0,53°C üzerinde geçtiğini duyurdu. Bu değer, sanayi öncesi dönem olarak kabul edilen 1850-1900 ortalamasının ise 1,4°C üzerinde.

Uzmanlara göre, bu sıcaklık artışı 2015 Paris İklim Anlaşması’nda belirlenen 1,5°C eşiğini kısa süreliğine de olsa aşmadı ancak küresel ısınmanın devam ettiğini net biçimde ortaya koydu. Son 10 yılın tamamı, kayıtlardaki en sıcak 10 yıl arasında yer aldı.

C3S Direktörü Carlo Buontempo, “Mayıs 2025, son 22 ayın 21’inde görülen 1,5°C üzeri sıcaklık trendini kısa süreliğine kesintiye uğrattı. Ancak iklim sistemindeki ısınma sürdüğü için bu eşik yakın zamanda tekrar aşılacaktır” dedi.

Yağışsız geçen bahar alarm veriyor
Avrupa genelinde, özellikle kuzeybatı bölgelerde, ilkbahar ayları olağandışı derecede kurak geçti. İngiltere başta olmak üzere birçok ülkede kuraklık etkisini gösterdi, bazı bölgelerde ise çiftçiler mahsul kayıplarını bildirmeye başladı.

Copernicus verilerine göre; Mayıs 2025’te Türkiye, Ukrayna, Rusya’nın güneyi, Kuzey ve Orta Avrupa’da ortalamanın oldukça altında yağış görüldü. Bazı bölgelerde 1979’dan bu yana en düşük toprak nemi ve yağış seviyeleri kaydedildi.

Küresel ölçekte ise Kuzey Amerika, Afrika Boynuzu, Güney Afrika, Güney Amerika, Orta Asya ve Güney Avustralya’da da benzer şekilde kuraklık hakim oldu.

Denizler de rekor kırdı
Mayıs ayı boyunca Kuzeydoğu Atlantik’teki deniz yüzeyi sıcaklıklarının da şimdiye kadar kaydedilen en yüksek seviyelere ulaştığı bildirildi. Uzmanlar, okyanusların bu şekilde ısınmasının küresel hava dengeleri ve deniz ekosistemleri üzerinde ciddi etkiler yaratabileceği konusunda uyarıyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Hasipoğlu: Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam TMK’dır

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını kararı BRT ekranlarında değerlendirdi.

Hasipoğlu, AİHM’in bu kararla bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir iç hukuk yolu olduğunu teyit ettiğini söyledi.

Kararın, Güney Kıbrıs’ın TMK’yı etkisizleştirme çabalarına güçlü bir yanıt niteliğinde olduğunu belirten Hasipoğlu, TMK’nın varlığını sürdürebilmesi için yapılan ödemelerin ve hükümetin bu konudaki kararlılığının büyük önem taşıdığını vurguladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin Rum Mediterranean Tours şirketiyle ilgili Türkiye hakkında verdiği kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, AİHM’in bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olduğunu tescillediğini belirtti.

BRT ekranlarında konuşan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 67/ 2005 sayılı yasa ile kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nun etkinliğini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Güney Kıbrıs’ın daha öncede benzer bir davayı da AİHM’e götürdüğünü anımsatan Hasipoğlu “ AİHM, bir kez daha etkin iç hukuk yolu olarak TMK’yı gösterdi. Bu önemli bir karardır.” Dedi.

Davaya konu olan mülkün Kapalı Maraş bölgesinde bulunduğunu belirten Hasipoğlu, Rum tarafının bu meseleyi hızla AİHM’e taşıyarak, TMK’nın etkinliğini zayıflatmak ve aleyhte bir karar çıkması durumunda “haksız tutuklamaların” önünü açmayı hedeflediğini belirtti. Hasipoğlu, “Bu karar, AİHM’in Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği sert bir cevaptır. Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam, yargı yolu TMK’dır. Bunun dışında alternatif yoktur.” Dedi.

Kararda, Vakıflar İdaresi’nin davada taraf olmasının adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmediğinin de tespit edildiğini söyleyen Hasipoğlu, AİHM’in “mülkiyet hakkı ihlalinin giderilmesinde tek çözüm iade değildir, tazminatla da çözülebilir” vurgusunu önemli bulduklarını belirtti.

TMK’nın etkinliğinin büyük ölçüde yapılan ödemelere bağlı olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, Ünal Üstel hükümeti döneminde bu konuda ciddi adımlar atıldığını ifade etti.
Hasipoğlu,” Biz bugün TMK’da bu ödemeleri yapmasaydık bizim lehimize olacak bir karar çıkmayacaktı. Bu zamana kadar Rum vatandaşlarına 350 milyon 850 bin sterlin ödeme yapılmıştır. Sadece 2024-2025 yılında Üstel hükümetinin yaratmış olduğu fonla 106 milyon 374 bin sterlinlik ödeme yapılmış ve 230 dava sonuçlandırılmıştır.” İfadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta KKTC Meclis heyetiyle birlikte Strasbourg’da olduklarını belirten Hasipoğlu, Avrupa Konseyi’nde TMK’nın etkinliğiyle ilgili yapılması beklenen bir oylamanın, AİHM kararının açıklanması nedeniyle Aralık ayına ertelendiğini de bildirdi.

Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin mallarına vasilik sistemi kurduğunu belirterek “Bütün Kıbrıslı Türklerin mallarını adeta dondurmuş kamulaştırmış, bir kısmını ise hiç kamulaştırmadan GKRY vatandaşlarının tahsisine bırakmış, Kıbrıslı Türklerin mallarının üzerine evler, apartmanlar inşa etmiştir. Her şeyi çözümden sonraya endekslemiş. Biz ise çözümü beklemeden onlara bu ödemeleri yapıyoruz.” dedi.

Avrupa’nın tanımadığı bir devlet olarak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’nun içinde kaldıklarını ancak sözde tanınan bir devlet olan GKRY ise TMK’yı yok saymaya devam ettiğini kaydeden Hasipoğlu, Rum tarafının tek taraflı ve hukuka aykırı uygulamaları karşısında karşılıklılık ilkesi gereği ne gerekiyorsa yapılacağını vurguladı.

Devamını Oku

Trending

Reklam