Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Atun: Bu protokol ile, darboğazı aşmamız için gerekli hamleleri başlatma ve ilerletme imkanı bulacağız

Published

on

Maliye Bakanı Sunat Atun, KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan 2022 Yılı İktisadi ve Mali İş Birliği Protokolüne ilişkin açıklamalarda bulunarak, “Bu protokol ile, ülkedeki darboğazı aşmak için gerekli hamleleri başlatma ve güçlü bir şekilde ilerletme imkanı bulunacağını” söyledi.

Bakan Atun, “Bu antlaşma sayesinde küresel bir kriz ortamından geçerken, sektörlerimizin kaynak ihtiyacının karşılanması, kamu fonlama gereksiniminin giderilmesi, alt yapı yatırımları yapmak, genç ve kadın girişimci programları uygulamaya koymak, kısacası, darboğazı aşmamız için gerekli tüm hamleleri başlatma ve güçlü bir şekilde ilerletme imkanı bulacağız” ifadelerinde bulundu.

Atun, protokole yönelik bazı eleştirilere ilişkin, “Halkın; gerek hükümetle muhalefet arasında, gerekse Türkiye’ye yönelik olarak kısır çekişme istemediğine, sorunlarının çözmesini beklediğini” belirterek, “Anavatan Türkiye bizim iyiliğimizi, refahımızı, güven içinde yaşamamızı istemekten başka bir hesap içinde olmaz. Ortada duran protokolü en iyi şekilde kullanmak ve hedeflerimize ulaşmak gayemizi kim çarpıtmaya ve Türkiye aleyhine kullanmaya çalışıyorsa bu halka kötülük yapıyor” diye konuştu.

-“Halkımızın refah seviyesini ileri taşımak hedefindeyiz. Deneyimimiz, halkımızın reformlara vereceği destekle mutlaka başaracağız”

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Maliye Atun, “Kıbrıs Türk halkının mutlaka kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomik yapı oluşturmayı başaracağını, Türkiye ile işbirliği yapmanın, çok çalışarak üretme ve kamuda verimliliği sağlamanın bu hedefe ulaşmakta göz önünde tutulması gereken başlıca konular olduğunu” vurguladı.

Atun, “ dünyada ve ülkemizde yaşananlar ortadadır, bir sıkıntı döneminden geçiyoruz ama bunu atlatacak potansiyelimiz vardır. Halkımızın refah seviyesini ileri taşımak hedefindeyiz. Deneyimimiz, halkımızın girişimciliği, reformlara vereceği destekle mutlaka başaracağız” dedi.

-“Bugün bu antlaşma ile ilgili karalama kampanyası yürütenler dahil herkes bu katkıyı hissedecektir”

Atun, “Yıllardır Türkiye ile KKTC arasında mali, ekonomik sorunlarımızın aşılması, mali istikrarın sağlanması, alt yapımızın tamamlanması, güvenlik ihtiyacımızın giderilmesi, kara, hava ve denizdeki haklarımızın korunması için antlaşmalar imzalanmıştır. KKTC’de hükümete giren tüm partilerin bu antlaşmalarda imzası vardır. Bu antlaşmaların tümü ülkemiz insanına yarar sağlamış, çeşitli ihtiyaçların giderilmesine, ülkemiz insanının yaşam kalitesinin yükselmesine katkı sağlamıştır”  dedi.

Bakan Atun, “Hiç kuşkusuz ki gündemdeki Türkiye-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşması da ülkemize büyük katkı sağlayacaktır” diyerek, “Bu antlaşma sayesinde küresel bir kriz ortamından geçerken, sektörlerimizin kaynak ihtiyacının karşılanması, kamu fonlama gereksiniminin giderilmesi, alt yapı yatırımları yapmak, genç ve kadın girişimci programları uygulamaya koymak, kısacası, darboğazı aşmamız için gerekli tüm hamleleri başlatma ve güçlü bir şekilde ilerletme imkanı bulacağız. Bugün bu antlaşma ile ilgili karalama kampanyası yürütenler dahil, herkes bu katkıyı hissedecektir” ifadelerinde bulundu.

Bakan Atun, bu antlaşma ile ülkede atılacak hamleleri şöyle sıraladı:

“•Kamu maliyesinin borç yükü azalacaktır.

• Türkiye alt yapı ve reel sektör projelerine 2 milyar 124 milyon Türk lirası gibi önemli bir kaynak sağlayacaktır.

• Türkiye, KKTC’ye  dolar cinsinden olmak üzere 1 milyar 50 milyon Türk liralık kredi desteği verecektir.

• Türkiye Savunma bütçemiz için 940 milyon Türk lirası verecektir.

KKTC’nin enerji arz güvenliğinin sağlanması ve temiz enerjiye geçilmesi için adımlar atılacaktır.

• KIB-TEK’in hepimiz için önemli sorun haline gelen alt yapısı güçlendirilecek, hepimizin beklentileri doğrultusunda KKTC’nin çağdaş bir elektrik üretim, iletim, dağıtım yapısına kavuşması için çalışmalar yapılacaktır.

• Sanayicilerimiz için çağdaş Organize Sanayi Bölgeleri kurulması mümkün hale gelecektir.

• Finansmana erişimde zorluk yaşayan KOBİ’lere proje bazlı uygun kaynak sağlanacaktır.

• Dijital liranın KKTC pilot bölge olarak seçilerek kullanılmasına geçilmesi ile yep yeni bir dönem başlatılacaktır.

• Daha fazla yatırımcının ülkemize gelmesinin önü açılacak, ülkemizin istihdam sorununun aşılmasına, gelirinin artmasına katkı sağlanacaktır.

•  Gayrimenkul kısıtlamalarına yatırımcıların önünü açacak şekilde son verilecek bu da ülkemizin gelişmesine ciddi ivme kazandıracaktır.

• Yıllardır yapılması tasarlanan sağlık yatırımları yapılacaktır.

• Türkiye Cumhuriyeti Devletince taahhüt edilen sağlık tesislerinin inşası, donanımı ve hizmete hazır hale getirilmesine yönelik faaliyetlere devam edilecektir.

KKTC sigorta sisteminin aktüeryal sürdürülebilirliğinin sağlanması için adımlar atılacak ve hepimizin arzusu olan Genel Sağlık Sigortası sistemine geçilebilecektir.

• Tarife ücretlerinde yapılacak düzenlemelerle Türkiye ile KKTC arasındaki mobil iletişimin kesintisiz ve ekonomik şekilde sürdürülmesi sağlanacaktır.

KKTC bankacılık sistemi daha güçlü bir yapıya kavuşturulacak, sektörün daha etkin çalışmasına yönelik tedbirler alınacaktır.

KKTC vatandaşlarının, Türkiye’nin Bireysel Emeklilik Sistemi ve Otomatik Katılım Sisteminden faydalanması sağlanacaktır.

• Altyapı yatırımlarında kamulaştırma işlemlerinin hızlı ve etkin yürütülmesi için gerekli düzenlemeler yapılacaktır.

KKTC‘de turizm alt yapısının geliştirilmesi amacıyla güvenli turizm sertifikasyonunun sağlanması, tesislerin belgelendirilmesi ve denetlenmesine yönelik işbirliği geliştirilecektir.

KKTC‘de ekonomik olarak sulanabilir tarım arazilerinin sulanmasına yönelik depolama tesisleri, iletim hattı ve şebekelerinin planlama, proje ve inşaat süreçlerine dair gerekli koordinasyon ve katkı sağlanacaktır.

• İletişim alanında yerel, bölgesel ve uluslararası faaliyetlerde iki ülkenin bağlılığına ve KKTC‘nin meşru haklarına dair süreklilik ve odaklılık gözetilerek iletişim faaliyetleri düzenlenecektir.

• Yükseköğretim kurumlarının Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından akreditasyonunun sağlanmasına yönelik çalışmalar artırılacaktır.”

-“Protokolü kim çarpıtmaya ve Türkiye aleyhine kullanmaya çalışıyorsa bu halka kötülük yapıyor”

Atun, açıklamasında devamla şunları söyledi:

“Kıbrıs Türk Halkı konjoktürel durum, Kovid salgını, Rusya-Ukrayna savaşı ve yıllardır yapılması planlanan ama yapılmayanlar yüzünden yaşadığı sıkıntıları aşarak mutlaka kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomik yapı oluşturmayı başaracaktır. Sıkıntıları aşacak potansiyelimiz vardır. En büyük gücümüz yetişmiş insan gücümüz, birikimlerimiz, azim ve kararlılığımızdır. Biz hükümet olarak Halkımızın refah seviyesini ileri taşımak hedefindeyiz. Deneyimimiz, Halkımızın girişimciliği, reformlara vereceği destekle mutlaka başaracağız.

Halkımız, sektörler gerek hükümetle muhalefet arasında, gerekse Türkiye’ye yönelik olarak kısır çekişme istemiyor, sorunlarının çözmesini bekliyor. Anavatan Türkiye bizim iyiliğimizi, refahımızı, güven içinde yaşamamızı istemekten başka bir hesap içinde olmaz.  Ortada duran protokolü en iyi şekilde kullanmak ve hedeflerimize ulaşmak gayemizi kim çarpıtmaya ve Türkiye aleyhine kullanmaya çalışıyorsa bu Halka kötülük yapıyor.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam