Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Biden duyurdu: Düşük ve orta gelirli ülkelere 500 milyon doz aşı bağışlanacak

ABD Başkanı Joe Biden, ülkesinin 500 milyon doz Pfizer/BioNTech COVID-19 aşısı satın alarak, bunları düşük ve orta gelirli yaklaşık 100 ülkeye bağışlayacaklarını duyurdu.

Published

on

ABD Başkanı Joe Biden yarın başlayacak G7 Zirvesine katılmak için bulunduğu İngiltere’nin Cornwall kasabasında yaptığı konuşmada, ABD’nin küresel aşı çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Konuşmasından önce İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile ikili görüşme gerçekleştirdiklerine değinen Biden, ABD ve İngiltere ilişkilerinin ve iş birliğinin önemini vurguladı.

“Dünyada acı çektiğini görüyoruz”

ABD’nin COVID-19’a 600 bin kurban verdiğini belirten Biden, “Biz trajediyi biliyoruz, aynı şekilde iyileşmeyi de biliyoruz. ABD’deki yetişkinlerin yüzde 64’ü şu anda en az 1 doz aşı almış durumda” dedi.

Biden, ABD’deki aşılama çalışmaları sayesinde salgının başından bu yana en az günlük can kaybı sayısına ulaştıklarını ve ekonominin de büyük bir hızla iyileştiğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Başkanlığımın başından bu yana küresel çapta virüs için neler yapmamız gerektiğini de inceliyoruz. Bu bizim sorumluluğumuz ve insani zorunluluğumuz. Kurtarabildiğimiz kadar çok hayatı kurtarmalıyız. Dünyada insanların zarar gördüğünü ve acı çektiğini görüyoruz. Elimizden gelen yardımı yapmaya çalışıyoruz.” 

100 düşük ve orta gelirli ülkeye aşı bağışı

Salgının dünyanın başka bölgelerinde devam ederken ABD’nin de güvende olmayacağına işaret eden Biden, “ABD, yarım milyon doz Pfizer aşısı satın alarak bunu yaklaşık 100 düşük ve orta gelirli ülkeye bağışlayacak” bilgisini paylaştı.

Biden bu aşıların kargolanmasının bu yıl ağustos ayında başlayacağını, yıl sonuna kadar 200 milyon dozunun dağıtılacağını kalan 300 milyon dozun da 2022 ortasına kadar dağıtılmış olacağını söyledi.

Hedef, haziran sonuna kadar 80 milyon doz aşıyı dünya ile paylaşmak

ABD yönetimi, haziran sonuna kadar dünyaya 55 milyonu AstraZeneca, 25 milyonu ise Pfizer-BioNTech, Moderna ve Johnson and Johnson olmak üzere 80 milyon aşı dağıtmayı amaçlıyor.

Biden, 3 Haziran’da dünya ile paylaşacakları 25 milyon doz aşının paylaşım programının detaylarını açıklayarak, “Bu dozların en az yüzde 75’i (yaklaşık 19 milyonu) COVAX aracılığıyla paylaşılacak. Bunun 6 milyon dozu Latin Amerika ve Karayipler’e, yaklaşık 7 milyonu Güney ve Güneydoğu Asya’ya, yaklaşık 5 milyonu Afrika’ya gidecek” dedi.

Biden, kalan 6 milyon dozun ise Kanada, Meksika, Hindistan ve Güney Kore dahil şu anda vaka artışı yaşanan, kriz halinde olan ülkeler ile paylaşılacağını ifade etti.

ABD’nin AstraZeneca aşısını diğer ülkelere göndermesi için ABD Gıda ve İlaç Dairesinin (FDA), bu aşının kullanımına onay vermesi gerekiyor.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Arabanız enerji israf ediyor ve bilim insanları buna bir çözüm buldu

Published

on

By

Bilim insanları, içten yanmalı motorların ürettiği atık ısının elektriğe dönüştürülmesini sağlayan yeni bir sistem geliştirdi. Bu yenilikçi teknoloji, araçların yakıt verimliliğini artırarak karbon salınımını azaltmayı hedefliyor.

Geleneksel içten yanmalı motorlar, yakıtın yaklaşık yüzde 75’ini ısı olarak kaybederken yalnızca dörtte birini hareket enerjisine dönüştürebiliyor.

ACS Applied Materials & Interfaces dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, bu kayıp ısıyı elektriğe dönüştürerek değerlendirmeyi mümkün kılacak bir sistem öneriyor.

Araştırmacılar, yeni nesil termoelektrik jeneratör ile egzoz ısısını kullanarak elektrik üretmeyi başardı.

Egzoz ısısını elektriğe dönüştüren yenilikçi sistem
Yakıt kaybı sadece verimliliği düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda sera gazı emisyonlarını artırarak çevresel sorunlara yol açıyor.

Termoelektrik sistemler, ısı farklarını kullanarak elektrik üreten yarı iletken malzemelerle çalışıyor. Ancak mevcut sistemler genellikle ağır, hantal ve ek soğutma sistemleri gerektiriyor.

Araştırmacılar, yeni geliştirdikleri termoelektrik jeneratörün hafif, verimli ve yüksek hızda çalışan araçlara uyumlu olduğunu belirtiyor.

Araç egzoz sistemlerine entegre edilebilen bu kompakt cihaz, özellikle otomobiller, helikopterler ve insansız hava araçları için uygun bir enerji geri kazanım yöntemi sunuyor.

Verimli ve güçlü termoelektrik jeneratör
Yeni termoelektrik jeneratör, bismut-tellürit adı verilen bir yarı iletken malzeme kullanıyor ve hava koşullandırma sistemlerindeki gibi çalışan ısı değiştiricilerle egzoz ısısını topluyor.

Ayrıca, sistemde sıcaklık farkını artırarak elektrik üretimini optimize eden bir ısı emici (heatsink) bulunuyor.

Prototip, 40 Watt güç üretmeyi başardı ve bu miktarın bir ampulü çalıştırmak için yeterli olduğu belirtiliyor.

Yapılan testlerde, egzoz borusundaki yüksek hava akışının sistemin verimliliğini artırarak daha fazla elektrik üretilmesini sağladığı gözlemlendi.

Yüksek hızlı testler ve gelecek potansiyeli
Sistem, yüksek hız koşullarını simüle eden testlerde başarılı sonuçlar verdi. Araştırmacılar, otomobil egzoz hızlarında 56 Watt, helikopter egzoz hızlarında ise 146 Watt’a kadar güç elde edilebileceğini belirtiyor.

Bu değerler, sırasıyla beş ve on iki lityum-iyon 18650 pilin sağladığı enerjiye denk geliyor.

Uzmanlar, bu sistemin ek soğutma gerektirmeden mevcut egzoz sistemlerine entegre edilebileceğini ifade ediyor.

Temiz enerjiye olan talebin giderek arttığını vurgulayan araştırmacılar, bu teknolojinin yüksek hızlı taşıtlara entegre edilerek enerji verimliliğini artırmada önemli bir adım olabileceğini belirtiyor.

Devamını Oku

Dünya

Apple’dan IPhone kullanıcılarına kritik güvenlik uyarısı

Published

on

By

Apple, iOS 18.3.1 sürümünü yayınlayarak ciddi bir güvenlik açığını kapattı. Şirket, bu güncellemenin gerçek dünya saldırılarında aktif olarak kullanılan bir güvenlik zafiyetini gidermek için kritik önem taşıdığını belirtti. Kullanıcıların cihazlarını en kısa sürede güncellemeleri tavsiye ediliyor.

Forbes tarafından yayınlanan bir rapora göre, Apple’ın son güncellemesi, özellikle “Erişilebilirlik” özelliğini hedef alan bir açığı ortadan kaldırıyor.

Bu açıktan faydalanan siber saldırganlar, kilidi açık olan bir iPhone’da USB Kısıtlama Modu’nu uzaktan devre dışı bırakabiliyor.

Bu güvenlik zafiyeti, Toronto Üniversitesi’nde bulunan Munk Okulu’ndan The Citizen Lab uzmanı Bill Marczak tarafından tespit edildi.

Açığın kullanımının çok büyük bir tehdit oluşturduğu ve kullanıcı verilerinin güvenliğini riske attığı belirtildi.

Açık nasıl işliyor?
Apple’ın iOS 11.4.1 sürümüyle getirdiği USB Kısıtlama Modu, yetkisiz USB cihazların kilitli bir cihaza bağlanmasını engellemek için tasarlandı.

Bu önlem, yasal merciler ve adli bilişim uzmanları tarafından kullanılan GrayKey gibi cihazların iPhone’lara erişmesini engellemek amacıyla geliştirildi.

Ancak yeni keşfedilen bu açık, ileri düzey siber saldırganların bu önlemi aşmasına olanak tanıyor.

Kimler risk altında?
Apple’ın güvenlik bültenine göre bu siber saldırılar, gazeteciler, muhalifler, iş dünyası liderleri ve politikacılar gibi belli kişilere yönelik olarak düzenleniyor.

Her ne kadar bu açıktan yararlanmak için fiziksel erişim gerekse de, Apple, bu zafiyetin ileri düzey siber saldırılarda kullanılması nedeniyle tüm kullanıcıların ciddiye alması gereken bir durum olduğunu belirtiyor.

Apple Intelligence sorunuyla ilgili uyarı
Güvenlik açığını gidermenin yanı sıra, iOS 18.3.1 güncellemesi, beklenmedik bir Apple Intelligence hatasını da beraberinde getirdi. Güncelleme sonrasında Apple Intelligence’ın otomatik olarak etkinleştiği ve daha önceden devre dışı bırakmış kullanıcılar için endişe yarattığı belirtildi.

Apple, gizliliğe verdiği önemi vurgulasa da, kullanıcıların güncelleme sonrası ayarlarını kontrol etmeleri tavsiye ediliyor:

Ayarlar menüsüne gidin

Apple Intelligence ve Siri seçeneğini açın

Apple Intelligence’ı devre dışı bırakın

Neden hemen güncelleme yapmalısınız?
Apple, bu açığın halihazırda siber saldırganlar tarafından kullanıldığını doğruladı.

Önde gelen güvenlik uzmanlarından Adam Boynton’a göre, bu güvenlik açığından faydalanan saldırganlar cihaz üzerinde tam yönetim yetkisi elde edebilir ve kullanıcının adına yetkisiz işlemler yapabilir.

iPhone’unuzu iOS 18.3.1’e nasıl güncellersiniz?
Yeni güvenlik yamasını yüklemek ve telefonunuzu korumak için şu adımları takip edin:

Ayarlar menüsüne gidin

Genel seçeneğini seçin

Yazılım Güncelleme bölümünü açın

iOS 18.3.1’i indir ve yükle seçeneğini tıklayın

Devamını Oku

Dünya

İklim değişikliği çikolatayı da tehdit ediyor

Published

on

By

Batı Afrika’da geçen yıl haftalarca süren aşırı sıcaklar, küresel çikolata üretiminin temelini oluşturan kakao hasatlarını olumsuz etkiledi. Araştırmacılar, bu durumun üretimde düşüşe neden olduğunu ve kakao fiyatlarını rekor seviyelere çıkardığını belirtiyor.

Dünya kakao üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini karşılayan Batı Afrika’daki çiftçiler, son yıllarda aşırı sıcaklıklar, hastalıklar ve dengesiz yağışlarla mücadele ediyor.

Bu olumsuzluklar, kakao üretiminde azalmaya yol açarak fiyatların hızla yükselmesine neden oldu.

Bağımsız araştırma grubu Climate Central’ın raporuna göre, petrol, kömür ve metan gazı kullanımına bağlı olarak artan sıcaklıklar, özellikle Fildişi Sahili, Gana, Kamerun ve Nijerya’da daha sık görülüyor.

Fildişi Sahili ve Gana’nın en büyük üreticiler olduğu vurgulanırken, araştırmacılar sıcaklık verilerini ve iklim modellerini inceleyerek küresel ısınmanın etkilerini değerlendirdi.

Kakao üretimi için kritik eşik aşılıyor
Araştırma kapsamında, kakao üretimi için ideal sıcaklık seviyesinin 32 derece olduğu belirtilirken, son on yılda bu seviyenin üzerinde geçen sıcak gün sayısının üç hafta arttığı tespit edildi.

Küresel sıcaklık ortalamalarının rekor seviyelere ulaştığı 2023 yılında, incelenen bölgelerin üçte ikisinde en az 42 gün boyunca sıcaklık 32 derecenin üzerine çıktı.

Bilim insanları, aşırı sıcakların kakao verimini ve kalitesini düşürdüğüne dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra unlu bit istilaları, düzensiz yağışlar, kaçakçılık ve yasadışı madencilik gibi diğer faktörlerin de kakao üretimini olumsuz etkilediği ifade ediliyor.

Kuraklık üreticileri zorluyor
İngiliz yardım kuruluşu Christian Aid’in yayımladığı başka bir araştırma ise Batı Afrika’daki kakao çiftçilerinin iklim değişikliği kaynaklı hava koşullarına karşı savunmasız olduğunu ortaya koyuyor.

Raporda, 2023’te aşırı yağışlar nedeniyle zarar gören kakao üretiminin, 2024’te ise kuraklıktan olumsuz etkilendiği belirtiliyor.

Christian Aid’den Osai Ojigho, kakao üretiminin dünyanın en yoksul bölgelerinden bazılarında geçim kaynağı olduğunu vurgulayarak, “İnsan kaynaklı iklim değişikliği bu geçim kaynağını ciddi bir tehdit altına sokuyor” dedi.

Fiyatlar tarihi seviyelere ulaştı
Düşen üretim, küresel kakao fiyatlarında büyük artışlara yol açtı. 2023 sonlarından itibaren Londra ve New York borsalarında kakao fiyatları hızla yükselirken, New York piyasasında ton başına fiyat 10 bin doların üzerine çıktı. Aralık 2023’te ise fiyatlar 12 bin 500 doları aşarak rekor kırdı.

Daha önce uzun yıllar boyunca 2 bin ila 3 bin dolar seviyelerinde seyreden fiyatlar, çikolata üreticilerini de etkiliyor. İsviçre merkezli Lindt & Sprüngli, artan kakao maliyetleri nedeniyle 2024 yılında fiyatlarını bir kez daha artıracağını duyurdu.

Kuraklık ve iklim değişikliği büyük tehdit
Mississippi Eyalet Üniversitesi’nden Profesör Narcisa Pricope, kakao üretiminin özellikle kuraklık nedeniyle “varoluşsal bir tehdit” ile karşı karşıya olduğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi kapsamında yapılan bir araştırmada, son 30 yılda Dünya’nın kara kütlesinin dörtte üçünün daha kurak hale geldiği tespit edildi. Bilim insanları, bu durumun başlıca nedeninin sera gazı emisyonları olduğunu ifade ediyor.

Pricope, “Kuraklıkla mücadele sadece çikolatayı kurtarmak için değil, gezegenin yaşamı sürdürebilme kapasitesini korumak için de kritik öneme sahip” değerlendirmesinde bulundu.

Devamını Oku

Trending

Reklam