Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

CTP Genel Başkanı Erhürman gündemi değerlendirdi

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, son üç Ulusal Birlik Partisi (UBP) hükümetinde isimlerin değiştiğini, fakat zihniyetin aynı kaldığını savundu.

Erhürman, “bu zihniyetin sonucunda ülke gençlerinin artık göç etmeyi düşündüğünü” ileri sürerek, artık isimlerin değil zihniyetin değişmesi gerektiğini söyledi.

CTP’den yapılan açıklamaya göre Erhürman, katıldığı programda gündemi değerlendirdi.

Dövizin yükseldiğini, hükümette olanların “elimizden hiçbir şey gelmiyor” diyerek gailesiz kaldığını savunan Erhürman, ekonominin kötüye gideceğinin pandeminin başladığı günden itibaren belli olduğunu kaydetti.

Geçtiğimiz dönemlerden başlayarak gereken önlemlerin alınabileceğini söyleyen Erhürman, “Hayatı ucuzlatacak önlemler alabilirlerdi. Protokol daha imzalanmadan konuştuk. TL’nin ani değer kaybını yaşadık, yine yaşayabiliriz dedik. O yüzden protokol görüşmelerinde bu konuyu ele alın dedik. Hiçbir şey yapmadılar” dedi.

“AYLARDIR İLAÇ SORUNU YAŞANIYOR”

Protokol imzalamanın, kendi başına bir icraatmış gibi gösterilmeye çalışıldığını ileri süren Erhürman, son 3 UBP hükümetinin “kurultaydan başka hiçbir şey düşünmediğini” iddia etti.

Ülkede aylardır ilaç sorunu yaşandığını dile getiren Erhürman, “Bu ‘paramız yoktur da ilaç bulamadık’ meselesi değildir. Biz akaryakıt bulamadık diye mi kuyruklar oluştu benzincilerde? Beceriksiz ve gailesiz oldukları için bu sorunlar yaşanıyor” diye konuştu.

“BU MEMLEKET KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURABİLİR”

Ülkede tüm sıkıntılara rağmen potansiyeli yüksek birçok insanın bulunduğuna vurgu yapan Erhürman, UBP hükümetlerinin bu insanları da görmezden geldiğini savundu.

Erhürman, “Bu bütçeye baktığımızda, gözden kaçan bir şey vardır. Koskoca pandemi yaşandı. Kapalı olduğumuz kısmi kapalı olduğumuz bir dönem geçirildi. KKTC bütçesi artı 2 verdi. Bu neyi gösterir? Bu memleket, kendi gelirlerini ve giderlerini doğru hesaplarsa, kendi ayakları üzerinde durabilir” dedi.

Hayat pahalılığının dondurulmaya çalışılmasının halkı sefalete sürüklemekten başka bir şey olmadığını söyleyen Erhürman, “Memleket sıkıya girdi mi çalışanın ensesinden bunun çaresini arayan bir düşünce var. Bu doğru değildir” dedi.

“GENÇLERİMİZ BİR BİR GİDİYOR”

İçerideki alım gücünün ekonomik akılla korunması gerekildiğini belirten Erhürman, “Bu ülke kendi ayakları üzerinde duran bir yapıya sahiptir ve geliştirilebilir. Çok rahat sürdürülebilir bir memlekettir” diye konuştu.

Ülke gençlerinin artık, “bu memlekette bize gelecek yok, ben yurt dışına yerleşmek istiyorum” düşüncesine sahip olduğunu savunan Erhürman, “beceriksiz ve gailesiz hükümetlerin bunu yarattığını” ileri sürdü.

Erhürman, “Memleketi bu hale getirdiler. Gençlerimiz bir bir gidiyor. Giden gençlerin yerine üçüncü dünya ülkelerinden insanlar geliyor” dedi.

“BORÇLAR ÖTELENİYOR, FAİZ İŞLEMEYE DEVAM EDİYOR”

Söz konusu durumun bir zihniyet meselesi olduğunu söyleyen Erhürman, en başından beri kriz masası kurulması için adım attıklarını fakat karşılık görmediklerini savundu.

Erhürman, son üç UBP hükümetinde, sadece isimlerin değiştiğini, zihniyetin ise değişmediğini söyledi.

Kredi borçlarının ötelendiğini ama faiz işlemeye devam ettiğini ifade eden Erhürman, “Siz hangi kafayla öngörüyorsunuz ki 3 ay sonra bu borçlar ödenecek noktaya gelecek?” diye sordu.

“ALIM GÜCÜNÜ KORUYACAK BİR MADDE BİLE YOK”

Önlemlerde alım gücünü biraz olsun koruyan bir madde bulunmadığını kaydeden Erhürman, alım gücünü korunduğu zaman, ekonomideki döngünün de korunabileceğini belirtti.

Hükümette kaldıkları 15 aylık dönemde 2 kez orta vadeli programı bakanlar kurulundan geçirdiklerini dile getiren Erhürman, söz konusu dönemden sonra UBP’li hükümetlerin orta vadeli program geçirmediklerini söyledi.

“HÜKÜMETİN ACİZLİĞİNİ, TİCARET ODASI KAPATMAYA ÇALIŞTI”

Erhürman, “Bu krizle başa çıkmak için özel plan ve programa ihtiyaç var derken biz, normal yapılması gereken program bir kere bile yapılmadı. Hükümetin acizliğini Ticaret Odası kendi yaptığı çalışmayla kapatmaya çalıştı” dedi.

Pandemi döneminde memleketin aylarca kapalı kaldığını söyleyen Erhürman, “Birçok bakanlıkta taş taş üstüne konulmadı” diye konuştu.

İsimlerin değil, zihniyetin değişmesi gerektiğini söyleyen Erhürman, halkın da artık bunu gördüğünü dile getirdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam