Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar’dan 11 Temmuz Basın Günü mesajı

Published

on

 Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, teknolojik olarak gelişen, fiziki ve beşerî olanaklarını artıran Kıbrıs Türk basınının, aynı zamanda halkı aydınlatırken; tarafsız, doğru habercilik ve basın etik ilkelerini rehber edinmesinin büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.

Gazetecilerin veya köşe yazarlarının fikir özgürlüğü kisvesi altında, nefret söylemine varacak şekilde herhangi bir şahsa, kuruma ve/veya düşünceye yönelik onur kırıcı, küçük düşürücü bir üslupla ve hasmane bir tutumla saldırılmaktan imtina etmeleri gerektiğini belirten Tatar, “Bu düzlemde de önümüzdeki dönemde atılması gereken adımların olduğu kanaatindeyim” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, 11 Temmuz Basın Günü nedeniyle mesaj yayımladı. Tatar mesajında, Osmanlı Devleti’ndeki yenileşme ve ıslahat hareketleri ile görülmeye başlanan ilk gazetelerden etkilenen Kıbrıs’taki Türk aydınların da Kıbrıs’ta gazeteler çıkarmaya başladığını ve 1889 yılında ilk kez bir Türk tarafından Osmanlı Türkçesi ile Saded isimli gazetenin yayın hayatına başladığını ifade etti.

Saded’in yayın hayatına başlamasının anısına her sene 11 Temmuz’un Basın Günü olarak kutlandığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, şunları kaydetti:

“Bu özel gün, bizlere ülke basın tarihinde basın kuruluşlarımızın üstlendiği tarihi sorumluluğu hatırlama, tarihsel süreç içerisinde basın kurumunun kat ettiği aşamaları, elde ettiği başarıları ve pek tabii ki yaşamakta olduğu etik ve yapısal sorunları irdeleme fırsatı sunmaktadır.”

Kıbrıs Türk basınının, türlü zorlukları başarıyla aşarak, halka hizmet noktasında saygın bir mertebeye erişmesinin, tarihi bilen herkesin malumu olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere’nin Kıbrıs’ı tek yanlı ilhak etmesi sonucu 1914 yılından 1919 yılına kadar Ada’da sessizliğe bürünen Kıbrıs Türk basınının, daha sonra küllerinden doğduğuna dikkat çekti.

-“Kıbrıs Türk basını, çok sesliliğin ve her türlü düşüncenin gelişimine katkı sağlamıştır”

Cumhurbaşkanı Tatar şöyle devam etti:

“İngiliz yönetiminde faaliyet gösteren gazetelerin birçoğu 1931 İsyanı sonunda alınan önlemler ile İngiliz yönetiminin sansürüne ve baskısına uğrasa da, basınımız ENOSİS’e karşı Kıbrıs Türkü’nün sesi soluğu olmuştur… O günlerden günümüze hem sayısal hem de niteliksel anlamda büyük aşamalar kat eden ve güçlü bir geleneğe ulaşan Kıbrıs Türk basını, görmeyene göz, işitemeyene kulak, konuşamayana dil olarak demokrasinin, çok sesliliğin ve her türlü düşüncenin gelişimine katkı sağlamıştır.”

-“Ülke siyasetine yön verme kapasitesine erişmiştir”

Kıbrıs Türk basınının, kuşkusuz, gelişen teknolojik olanaklara bağlı olarak niceliksel manada artan “haber portalı”, “web sitesi” gibi medya kanallarıyla bugün nüfusa oranla fazla sayıda basın odaklarıyla ülke siyasetine yön verme kapasitesine eriştiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, şu ifadeleri kullandı:

“Teknolojik olarak gelişen, fiziki ve beşerî olanaklarını artıran Kıbrıs Türk basınının aynı zamanda halkı aydınlatırken; tarafsız, doğru habercilik ve basın etik ilkelerini rehber edinmesi büyük öneme sahiptir.

Nesnel gerçekliği tahrip etmeden, hakikati anlatmayı bir sanat gören anlayışın tezahürü olması gereken basının bu noktada kendi kendini denetleyecek bir bütünlükte olması etik açıdan elzemdir.

Gazetecilerin veya köşe yazarlarının fikir özgürlüğü kisvesi altında, nefret söylemine varacak şekilde herhangi bir şahsa, kuruma ve/veya düşünceye yönelik onur kırıcı, küçük düşürücü bir üslupla ve hasmane bir tutumla saldırılmaktan imtina etmeleri gerekmektedir. Bu düzlemde de önümüzdeki dönemde atılması gereken adımların olduğu kanaatindeyim.”

“Her dönemde Kıbrıs Türk halkının sesi olarak Kıbrıslı Türklerin siyasetlerini, bakış açılarını, duruşlarını dünyaya yansıtan, toplumsal var oluş mücadelesine yadsınamaz katkısı olan Kıbrıs Türk basınına bugüne kadar emek veren herkesi can-ı gönülden tebrik ederek, hayatta olmayanları anan” Cumhurbaşkanı Tatar, tüm basın çalışanlarının 11 Temmuz Basın Günü’nü “en içten duygularla” kutladı, saygılarını sundu.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

YÖDAK, Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Kongresi’ne katıldı

Published

on

By

Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK), İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Kongresi’ne katıldı.

YÖDAK’tan yapılan açıklamada, 16-19 Haziran tarihleri arasında yapılan Kongre’de, YÖDAK’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ve KKTC yükseköğretimini uluslararası düzeyde temsil ettiği belirtildi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education (THE) iş birliğiyle bu yıl dördüncüsü düzenlenen kongreye, 110 ülkeden 5 bini aşkın katılımcı iştirak etti.

Kongre’ye YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Aykut Hocanın, YÖDAK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Amca ve YÖDAK Üyesi Prof. Dr. Hülya Harutoğlu katıldı.

Açıklamada, YÖDAK heyetinin kongre süresince birçok akademik ve kurumsal temsilciyle görüştüğü ve KKTC’deki yükseköğretim sisteminin sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle nasıl daha uyumlu hale getirilebileceği konusunda iş birliği olanaklarını ele aldığı belirtildi.

YÖDAK Başkanı Hocanın, kongre kapsamında YÖK yetkilileriyle bir araya gelerek, KKTC yükseköğrenim sistemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunduğu aktarılan açıklamada, sistemin kalite güvencesi, uluslararasılaşma ve sürdürülebilirlik odaklı dönüşüm süreçleri üzerine görüş alışverişi yapıldığı da ifade edildi.

Kongre, 17 Haziran’da YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve THE Küresel Direktörü Phil Baty tarafından açıldı.

Program kapsamında, Birleşmiş Milletler’in belirlediği 17 sürdürülebilir kalkınma amacının yükseköğretim kurumları tarafından nasıl hayata geçirildiği, iyi uygulama örnekleriyle birlikte değerlendirildi.

-Kongrede, dünya üniversitelerinin 2025 yılı Etki Sıralaması sonuçları açıklandı

Kongrede, ayrıca, dünya üniversitelerinin 2025 yılı Etki Sıralaması (Impact Rankings) sonuçları da kamuoyuyla paylaşıldı.

İklim değişikliği, sosyo-ekonomik eşitlik, yapay zekâ, sürdürülebilir kampüsler, enerji, sağlık, eğitim ve sürdürülebilir kalkınma ekonomisi gibi başlıkların ele alındığı kongrede, üniversitelerin toplumsal etki potansiyeli ve küresel sorumlulukları öne çıkarıldı.

YÖDAK temsilcileri, bu çerçevede KKTC üniversitelerinin sürdürülebilirlik odaklı dönüşümünde kalite, şeffaflık ve stratejik iş birliklerinin önemini vurguladı.

Kongrede, Türk üniversitelerinin uluslararası görünürlüğünü artırmak amacıyla “Türk Üniversiteleri Pavilyonu” kuruldu. Burada yükseköğretim kurumları, stantlar aracılığıyla eğitim programlarını ve araştırma kapasitelerini tanıttı.

YÖDAK heyeti, pavilyonda KKTC üniversitelerinin tanıtımını da destekleyerek, üniversiteler arası iş birliklerinin geliştirilmesine katkı sağladı.

YÖDAK açıklamasında, bu tür küresel platformlara katılımın, KKTC yükseköğretiminin uluslararasılaşması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine entegrasyonu açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Cevdet Yılmaz ile Güzelyurt Bölgesi’ni ziyaret etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Güzelyurt Soğuk Hava Deposu Entegre Tesisleri ve Güzelyurt Belediyesi Kitap Evi’ni ziyaret etti.

 

 

Cumhurbaşkanlığı, Basın ve Halka İlişkiler Bürosu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ziyareti sırasında; Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri ve bazı bakanlar eşlik etti.

 

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Çeler gündemi ve yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimini değerlendirdi

Published

on

By

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Zeki Çeler, Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federal çözümün en doğru ve kalıcı yöntem olduğunu belirterek, bu ortak iradenin cumhurbaşkanlığı seçiminde gösterilmesi gerektiğini söyledi. Çeler, “Bu seçimi, CTP bizsiz; biz de onlarsız kazanamayız, bunu bilmek zorundayız. Ortaklaşmak zorundayız. Bizim aslında barış ve çözüme yönelik bu ortaklaşmayı doğru zemine oturtmamız lazım. Barışa ve çözüme hep birlikte sarılmalıyız.” dedi.

Partiden verilen bilgiye göre Çeler, katıldığı programda, gündemi ve yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimini değerlendirdi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ile TDP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortak hareket etme olasılığını değerlendirdiklerini belirten Çeler, CTP’nin ve TDP’nin yaptırdığı anketlerde, her iki partinin birbirine ihtiyacı olduğunu gösterdiğini kaydetti. Çeler, “Ben TDP Başkanı olarak Kıbrıs Türk halkının geleceği adına bu sorumluluğu alıyorum, üzerime düşeni yapacağım” dedi.

Önceki dönemlerde “barajı geçemezsiniz, oyları yakıyorsunuz” diye yıpratılmaya çalışılan, travma yaşatılan TDP’ye güzel paslar verildiğini belirterek, CTP Milletvekili Asım Akansoy’un açıklamasına işaret eden Çeler, “Bunu yaratan her iki taraftı. Aslında mücadele edeceğimiz yer belli iken biz kendi içimizde bunları yarattık” dedi.

Çeler, bu olumlu açıklamaların Cumhurbaşkanlığı ve yerel seçimlerde TDP ile CTP’nin ortaklaşmasına dönüşmesini temenni etti.

Bunun için üzerine düşeni yapacağını yineleyen Zeki Çeler, 2015’te TDP’nin de destek verdiği aday Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanlığı seçildiğine işaret etti.

TDP’nin Kıbrıs Türk toplumunun geleceği için hiçbir sorumluluktan kaçmayacağını vurgulayan Çeler, TDP’nin Merkez Yürütme Kurulu’nda (MYK) yapılan çalışmalar doğrultusunda CTP ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortaklaşma olasılığının değerlendirildiğini kaydetti.

Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federal çözümün en doğru ve kalıcı yöntem olduğunu belirten Çeler, “Bizim cumhurbaşkanlığı seçiminde bunu iradeye dökmemiz lazım. Çünkü bu bazen unutuluyor” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam