Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhurbaşkanlığı:UBP PM’nin Üstel’i yetkilendirmesi sorumluluk bilinciyle alınan bir karar

Published

on

 

Cumhurbaşkanlığı hükümet kurma çalışmaları ile ilgili açıklama yaptı.

 

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada,Anayasa’nın kendisine verdiği yetkiye dayanarak UBP Girne Milletvekili Ünal Üstel’i, yeni hükümeti kurmakla görevlendirmesinin arından, UBP Parti Meclisi’nin oy birliğiyle Üstel’i, hükümeti kurmakla yetkilendirmesinin; ülkenin içerisinden geçmekte olduğu olağanüstü koşullarda, ülke siyasetinde istikrarın yeniden vuku bulması bağlamında sorumluluk bilinciyle alınan bir karar olduğu kaydedildi.

 

Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anayasa’nın kendisine verdiği yetkiye uygun attığı bu adımın, içerisinden geçilmekte olan olağanüstü koşulları dikkate alarak ülke çıkarlarını ve toplumsal birliği gözeterek gerçekleştiği yinelenen açıklamada,“içerisinden geçmekte olduğumuz sürecin bazı kişisel menfaat ve beklentilerin bir kenara bırakılarak ülke çıkarlarını her şeyin üzerinde tutulmasını emrettiğini bir kere daha vurgulamak istiyoruz” denildi.

 

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamanın tamamıı şöyle:

Anayasa’nın kendisine verdiği yetkiye dayanarak yeni hükümetin oluşumuyla ilgili Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen siyasi partilerle geçtiğimiz hafta içerisinde istişarede bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, UBP Genel Başkanı ve Başbakan Dr. Faiz Sucuoğlu ile de görüşmesine müteakip, Anayasa’nın 106. maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca UBP Girne Milletvekili Ünal Üstel’i, yeni hükümeti kurmakla görevlendirmesinin arından, UBP Parti Meclisi’nin bugün oy birliğiyle Ünal Üstel’i, hükümeti kurmakla yetkilendirmesi; ülkenin içerisinden geçmekte olduğu olağanüstü koşullarda, ülke siyasetinde istikrarın yeniden vuku bulması bağlamında sorumluluk bilinciyle alınan bir karar olmuştur.
Küresel ölçekte yaşanan ekonomik krizin ülkemize olumsuz etkilerinin azımsanamayacak oranda olduğu bir ortamda, halkımızın beklediği hizmete odaklanarak yapısal sorunlara çözümler üretmek; halkımızın beklediği hizmetlere ulaşması ve uzunca süredir yüce meclisin gündeminde olan tasarıların yasalaşması, sorumluluk sahibi her bir siyasetçinin önceliği olmalıdır.
Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik’in 30 Nisan tarihinde yaptığı açıklamada altını çizdiği üzere yetkililerin mevzuata uygun karar vererek erken seçime gerek kalmayacak şekilde adım atması, toplumsal çıkar adına son derece büyük önem arz etmekteydi.
Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anayasa’nın kendisine verdiği yetkiye uygun attığı bu adımın, içerisinden geçilmekte olan olağanüstü koşulları dikkate alarak ülke çıkarlarını ve toplumsal birliği gözeterek gerçekleştiğini yinelemekte fayda görüyor, içerisinden geçmekte olduğumuz sürecin bazı kişisel menfaat ve beklentilerin bir kenara bırakılarak ülke çıkarlarını her şeyin üzerinde tutulmasını emrettiğini bir kere daha vurgulamak istiyoruz.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Anayasa’ya bağlı, halkına ve vicdanına sorumluluk ilkesiyle hareket etmeye her koşulda devam edecektir.

Siyaseti sorun çözme makamından ziyade, kaos aracı olarak konumlandıran, kişisel ihtiras, küçük siyasi beklentilerle yapılan bazı talihsiz açıklamalara bu süreçte büyük bir üzüntüyle şahit olunmuştur. CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın, siyasi bir çözümlemede bulunmadan tamamen Cumhurbaşkanı Tatar’ı itibarsızlaştırma gailesiyle yapıldığını düşündüğümüz, toplumsal çıkara hizmet etmeyen iddia ve suçlamaları, küçük siyasi çıkarların toplumsal çıkarların üzerinde tutulmaması gerektiğini bir kere daha bizlere hatırlatmıştır.

Yaşanan sürecin hukuka uygun lakin “meşru” olmadığını, ortada bir meşruiyet sorunu olduğunu öne süren Tufan Erhürman’ın siyasi kimliğini bir kenara bırakarak olaya hukuk akademisyeni zaviyesinden bakması durumunda, meşruiyet kavramının yasaya uygunluk ve yasallık anlamına geldiğini göreceğini belirtmekte, ülke siyaseti ve halkımızın geleceği adına büyük fayda görüyoruz.
Halkımızın beklediği ve hak ettiği hizmeti alması, bekleyen yapısal ve güncel tüm sorunların çözümü konusuna Cumhurbaşkanı Tatar’ın geçmişte olduğu gibi bugün de Anayasa’nın kendisine verdiği yetki ışığında gerekli adımları atmaktan imtina etmeyeceğinin altını çizerken, herkesin sorumluluk bilinciyle hareket ederek ülkeye hizmet için gerekli inisiyatifi alması gerektiğini yinelemekte fayda görüyoruz.’

 

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam