Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

DAÜ KAEM 9. Uluslararası Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Konferansı’na ev sahipliği yapacak

Published

on

Doğu Akdeniz Üniversitesi Kadın Araştırmaları ve Eğitimi Merkezi (DAÜ-KAEM), yarın ve öbür gün 9. Uluslararası Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Konferansı’na ev sahipliği yapacak.

Konferans, akademisyenleri, araştırmacıları, aktivistleri ve öğrencileri bir araya getirerek, cinsiyet ve toplumsal cinsiyet konularındaki güncel eğilimleri ve gelecekteki zorlukları tartışmayı amaçlıyor. Etkinlik, Rauf Raif Denktaş Kültür ve Kongre Sarayı’nda (KÜKOM) düzenlenecek.

DAÜ’den verilen bilgiye göre, yarın saat 11.00’de, KAEM Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Süheyla Üçışık Erbilen tarafından yapılacak açılış konuşmasının ardından, davetli konuşmacı Prof. Dr. Yıldız Ecevit’in “Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmalarının Akademi İçi ve Dışı Tarihsel İzini Sürmek” başlıklı sunumuyla başlayacak. Oturumlar, yarın saat 13.00’te, 4 Nisan Cuma günü ise 10.00’da başlayacak.

-Erkek kimliği ve toplumsal cinsiyet eşitliği konuları ele alınacak

Yarınki oturumlarda Salamis Salonu’nda erkek kimliği, toplumsal cinsiyet normları ve erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliğine katılımı gibi konular tartışılacak.

Katılımcılar, toplumsal cinsiyetin erkek kimliği üzerindeki etkilerini ve erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği hareketine nasıl katkı sağladıklarını ele alacak.

-Toplumsal cinsiyet, hukuk ve kadınların sosyal yaşama katılımı tartışılacak

Othello Salonu’nda ise Kıbrıs Türk toplumunda kadınların emek piyasasına katılımı tarihsel olarak ele alınacak, dijitalleşmenin iş ilişkilerindeki etkileri ve kadınlara yönelik algoritmik ayrımcılık tartışılacak. Ayrıca, çalışma hayatındaki mobbing ve Dipkarpaz örneğinde kadınların ekonomiyle ilişkisi incelenecek.

oturumda, kadın kabin ekibi çalışanlarının emeği, şehir planlamasında kadınların rolü ve LGBTI+ bireylere yönelik önyargılarla mücadele gibi konular ele alınacak.

Son oturumda ise, Kuzey Kıbrıs’taki üreme turizmi, ev içi şiddetle mücadele, kürtaj hakkı, cezaevindeki kadınların toplumsal yaşama katılımı ve Afrikalı öğrencilerin deneyimlerine dair ayrımcılık hukuku perspektifi değerlendirilecek.

-Kadınların hukuki hakları ve medyada temsil edilmesi

Soli Salonu’nda, kadınların vatandaşlık ve miras haklarının tarihsel gelişimi, Türk Medeni Kanunu’nun evlilik hukukuna etkileri ve kadınların hukuki hakları tartışılacak. Medya ve popüler kültürde kadın temsili üzerine geniş bir analiz yapılarak, feminist dergilerden savaş dönemi görsellerine, taşıyıcı annelik metaforlarından Türk dizilerindeki kadın figürlerine kadar geniş bir perspektif sunulacak. Son oturumda ise toplumsal cinsiyet karşıtı hareketler, sosyal medyada cinsiyet karşıtı söylemler, müzik endüstrisinde toplumsal cinsiyet mücadelesi ve Avrupa’daki popülist yaklaşımlar değerlendirilecek.

-Toplumsal cinsiyetin siyasi ve hukuki boyutları

Cuma gün ise, Salamis Salonu’ndaki oturumda, Türkiye’de İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararının toplumsal cinsiyetin inşası, yeniden üretimi ve dönüşümü üzerindeki etkileri tartışılacak. Ayrıca, devlet feminizmi ve Cumhuriyet’in ilk kadın milletvekillerinin feminizm örüntüsü incelenecek.

Kadınların oy hakkı ve karşıt propaganda posterlerindeki temsili de ele alınacak. 2. oturumda, ev, aile ve toplumsal cinsiyet rollerinin değişimi, 2024 yılında cinsiyet eşitliği alanındaki en başarılı ülkeler, Ukraynalı göçmenlerin Kuzey Kıbrıs’taki ev algısı ve kültürel bakış açıları üzerine tartışmalar yapılacak.

oturumda ise, Türkiye’deki nafaka hakkı ve Türk Medeni Kanunu’na ilişkin değerlendirmeler, evlilikten boşanmaya kadınların ataerkil yapılarla mücadelesi ve mülteci kadınların güçlenme deneyimleri kesişimsellik perspektifinden ele alınacak.

-Dijitalleşen dünyada feminizm ve kadın akademisyenlerin durumu

Othello Salonu’nda da, toplumsal cinsiyetin sanattan dijital aktivizme kadar geniş bir yelpazede nasıl temsil edildiği ve dönüştüğü tartışılacak.

İlk oturumda, Akdeniz Havzası’ndaki kadın sanatçılar ve toplumsal cinsiyet temsilleri ele alınacak. İkinci oturumda, dijitalleşmenin toplumsal cinsiyet üzerindeki etkileri tartışılacak.

-Toplumsal cinsiyetin mekânsal etkileri

Soli Salonu’nda ise ilk oturumda, toplumsal cinsiyetin mekân, saldırganlık ve hafıza gibi kavramlarla ilişkisi ele alınacak. Diğer oturumlarda ise, dijitalleşmenin kadınlar üzerindeki etkisi, feminizmin toplumsal değişim süreçlerindeki rolü ve kadın sanatçıların toplumsal cinsiyet temsili üzerine konuşmalar yapılacak.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Özersay: Halkın Partisi Cumhurbaşkanı adayı çıkarmaması yönünde karar almıştır

Published

on

By

Halkın Partisi Parti Meclisi, Cumhurbaşkanlığı seçim gündemiyle Yakın Doğu Üniversitesi Kütüphanesi Konferans Salonu’nda toplandı. Toplantı sonrasında açıklamalarda bulunan Genel Başkan Kudret Özersay, parti olarak Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday göstermeme kararı aldıklarını duyurdu.

Özersay, basın toplantısında yaptığı açıklamada, Meclis dışında olmalarına rağmen yürüttükleri muhalefetin etkili ve sonuç alıcı olduğunu belirterek, ülkenin içinden geçtiği dönemde Cumhurbaşkanlığı makamından ziyade hükümette yer almanın daha anlamlı olduğunu ifade etti.

Özsersay, “Parti Meclisi ülkemizin içinde bulunduğu şartları, konjonktürü dikkate alarak Halkın Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı çıkarmaması yönünde karar almıştır” dedi.

Kıbrıs sorununa ilişkin olarak, Halkın Partisi’nin yerleşmiş kalıpların dışında farklı bir çözüm şeklini tarif ettiklerini ve buna “üçüncü yol” adını verdiklerini belirten Özersay, seçim sürecinde adayların ortaya koyacakları vizyon ve yaklaşımları kendi vizyonlarına göre değerlendireceklerini dile getirdi.

Özersay, “ Bu şekilde parti tabanımıza ve vatandaşlarımıza yol göstermeye çalışacağız, vatandaşların seçimde kararlarını sağlıklı bir şekilde vermelerine, oylarını buna göre vermelerine yardımcı olmaya çalışacağız. Dolayısıyla Halkın Partisi olarak bu Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde aktif bir katılım göstereceğiz, Kıbrıs sorunu ve Cumhurbaşkanlığıyla bağlantılı konularda açıklamalarımızı, önerilerimizi ve eleştirilerimizi yapmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

ÖZersay, ‘Halkın Partisi olarak bu seçim sürecinde partimizle görüşmek isteyen tüm adaylarla görüşeceğimizi, kapımızın açık olacağını ancak hiçbir parti veya aday ile makam-mevki pazarlığı yapmayacağımızı özellikle şimdiden vurgulamak istiyoruz.’ dedi

Devamını Oku

Kıbrıs

Şahali: HP’nin kararına çok şaşırmadım

Published

on

By

CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali, BRT’de katıldığı ‘Net Olalım’ programında Halkın Partisi (HP) Parti Meclisi’nin bu akşam Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik aldığı kararı değerlendirdi.

Şahali, “Haberdar olduğum bir durum bu akşam açıklanmadı. Öncesinde Kudret Özersay ile yaptığımız yüzeysel temas olmuştur. Nihayetinde parti içi prosedürlerin ardından bir temas beklentimiz olmasına yol açacak bir iletişim söz konusuydu. Dolayısıyla şaşırdığımı söylersem doğru olmaz” dedi.

Şahali, bugün kulislere yansıyanın daha farklı bir karar olduğuna da işaret etti.

CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali, “Hem Kudret Özersay ile hem de Turgut Alas ile yaptığım birebir temas doğrultusunda alınan karara çok şaşırmadım” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği’nden 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı mesajı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği Başkanı Kazım And, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, Kıbrıs’ın fethinin 454’üncü, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın (TMT) 67’nci ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın 49’uncu kuruluş yıl dönümünün gurur ve coşkuyla kutlandığını belirtti.

Dernekten yapılan açıklamada, “Dün vardık, bugün varız, sonsuza kadar bu topraklarda var olacağız.” vurgusuyla mücadele ruhunun yaşatılması gerektiği ifade eden And, “Tarihini bilmeyenlerin coğrafyası başkaları tarafından çizilir” gerçeğinden hareketle, eğitim ve bilinçlendirmeye gereken önemin verilmesi gerektiğini kaydetti.

Osmanlı’nın Kıbrıs’ı fethiyle adanın huzur ve güvene kavuştuğunu, üç asırdan fazla barış ve adaletin hüküm sürdüğünü belirten And, bu fethin Türk varlığını adada kökleştirdiğini vurguladı.

Kıbrıs’ın İngiltere’ye devrinin ardından Rumların Enosis hedefiyle 1955’te EOKA’yı kurduğunu, Yunanistan destekli saldırılarla Kıbrıs Türk halkını yok etmeye çalıştığını anımsatan And, bu tehditlere karşı Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kurularak yokluk içinde kararlılıkla direniş mücadelesi yürütüldüğünü ifade etti.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından sağlanan huzur ortamında, TMT’nin düzenli bir orduya dönüştürülerek Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın kurulduğunu belirten And, bu yapının Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ile birlikte halkın güvenliğini sağlamada sarsılmaz bir güç olduğunu söyledi.

And, mesajının sonunda halkın ve silah arkadaşlarının 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nı kutlayarak, “Şehitlerimizi, ebediyete uğurladığımız gazilerimizi ve silah arkadaşlarımızı rahmetle anarken, yaşayan anıtlarımız olan kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunarız.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam