Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“Engeli Yaşamak” fotoğraf sergisi açıldı

Published

on

Kıbrıs Türk Fotoğraf Derneği (FODER) üyelerinin çektiği fotoğraflardan oluşturulan “Engeli Yaşamak” adlı fotoğraf sergisi, dün akşam Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde izlenime açıldı.

Açılışına Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ve eşi Sibel Tatar’ın da katıldığı ve küratörlüğünü İsmail Gökçe’nin yaptığı sergide 25 fotoğrafçının 100 fotoğrafı sergilendi.

Kültür Dairesi’nin katkılarıyla hazırlanan sergi 19 Temmuz’a kadar ziyaret edilebilecek.

FODER Başkanı Ramadan Gümüşok, Sergi Küratörü İsmail Gökçe ve Engelliler Federasyonu Başkanı Derviş Yücetürk, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı ve Cumhurbaşkanı’nın eşi Sibel Tatar’ın konuşma yaptığı sergi, “hayatın içinden”, “emek/üretim”, “spor-portreler”, “eğitim-öğretim”, “sevgi/şefkat”, “destek”, “portre” bölümlerinden oluşuyor.

Sibel Tatar serginin açılışında yaptığı konuşmada, serginin açılışında bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, sergide emeği geçen FODER, Kültür Dairesi, Engelliler Federasyonu ve Cumhurbaşkanlığı Engelliler Komitesi’ni tebrik etti.

Sibel Tatar, Cumhurbaşkanlığı Engelliler Komitesi Başkanı Ahmet Akdeniz’in serginin hazırlanmasının her aşamasında sanatçıların yanında olduğunu belirterek, engelliler konusunda empati yaratıp, duyarlılığı yansıtmak için Cumhurbaşkanlığında toplantıların yapıldığını söyledi.

Engelliyi anlamak için empati yapmak gerektiğine işaret eden Sibel Tatar, engellilerin toplum içinde yaşadığı engellerin aşılması için gerekli çalışmalarda bulunup, kamuoyu oluşturmanın önemine dikkat çekti.

Cumhurbaşkanlığı himayesinde ve Sibel Tatar öncülüğünde düzenlenen 1.Engelli Hakları Çalıştayı’nda engellilerle ilgili fotoğrafların sergilendiğini dile getiren Sibel Tatar, fotoğraf sanatçılarının engellilerle ilgili empatiyi yaşayıp, engelli olarak yaşamayı başarılı bir şekilde yansıttığını vurguladı.

Engellilerin engelleri aşması ve daha rahat koşullarda yaşayabilmeleri için herkesin birlik olması ve engellilerle birlikte mücadele vermesi gerektiğini anlatan Sibel Tatar, serginin bu amaca hizmeti ettiğini ve bu mesajı verdiğini dile getirdi.

Fotoğrafın mesaj verme ve kamuoyu oluşturmada çok etkili olduğuna işaret eden Sibel Tatar, “Engelli arkadaşlarımız hiçbir zaman kendilerini yalnız hissetmesin, her zaman yanlarındayız” dedi.

Sergi küratörü İsmail Gökçe, açılışta yaptığı konuşmada, sergiyle ilgili bilgi vererek “Fotoğraf dünyayı değiştirmez ama bizim dünyaya bakışımızı değiştirir” dedi.

FODER Başkanı Ramadan Gümüşok da Engeli Yaşamak Fotoğraf Sergisi Projesi’nin Kültür Dairesi Müdürlüğü’nün Derneklere Yardım Tüzüğü kapsamında hazırlandığını söyledi.

10-16 Mayıs 2024 ‘’Engelliler Haftası’nda’’ farkındalık yaratmak amacı ile Derneğin, her yıl olduğu gibi yeni projeler ile üyelerimizin fotoğraf çalışmalarına yön vermeye devam ettiğini kaydeden Gümüşok, şu bilgileri verdi:

“Bu bağlamda fotoğrafta ülkemizdeki farklı engellerle yaşamak zorunda olan insanlarımızın yaşadığı zorlukların yanı sıra yaşamlarında elde ettikleri başarıları belgelemek ve bu proje ile toplumsal farkındalık yaratmayı amaçlamaktadır. Sergimiz Cumhurbaşkanlığı Engelliler komitesi, Lefkoşa Türk Belediyesi Engelliler Birimi ve Engelliler Federasyonu işbirliğinde, farklı alanlardaki engelli bireyleri konu alan fotoğraf çalışmalarından oluşmaktadır.”

Gümüşok, serginin daha önce 16 Mayıs’ta KKTC Cumhurbaşkanlığı 1. Engelli Hakları Çalıştayı kapsamında açıldığını da hatırlattı.

Diğer konuşmacılar da fotoğraf sergisinin engellilerle ilgili farkındalığı artırmaya katkısına işaret ederek duydukları memnuniyeti ifade etti.

Açılışta, sergiye katkıda bulunanlara plaketler de takdim edildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Tabipler Birliği: “Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve Kıbrıs bırakmak için suyumuza sahip çıkalım”

Published

on

By

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi için tüm paydaşlara birlikte hareket etme çağrısı yaptı. Birlik, “Su yaşamın kendisidir. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve Kıbrıs bırakmak için suyumuza sahip çıkalım” dedi.

KTTB Halk Sağlığı, Çevre ve İnsan Hakları Sorumlusu Dr. Cemal Mert yaptığı yazılı açıklamada, her yıl 22 Mart’ta kutlanan Dünya Su Günü’nün, suyun hayati önemini vurgulamak ve su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimine dikkat çekmek amacıyla Birleşmiş Milletler tarafından 1993 yılında ilan edildiğini belirtti.

2025 yılının temasının, “Buzulların Korunması” olarak belirlendiğini kaydeden Mert, bu temanın, buzulların, su güvenliği ve iklim dengesi için vazgeçilmez olduğunu bir kez daha hatırlattığını ifade etti.

Buzulların, dünya üzerindeki tatlı su rezervlerinin yaklaşık yüzde 70’ini barındıran devasa su depoları olduğunu kaydeden Mert, şu bilgileri verdi:

“Bu doğal yapılar, nehirleri besleyerek içme suyu sağlar, tarım ve enerji üretimini destekler. Ancak, iklim değişikliği nedeniyle buzullar hızla erimekte, bu da deniz seviyelerinin yükselmesine ve su kaynaklarının azalmasına yol açmaktadır. Bu durum, dünya genelinde milyonlarca insanın su güvenliğini tehdit etmektedir.”

Kuzey Kıbrıs’ın, kurak iklimi nedeniyle su kaynakları açısından zorluklar yaşadığını ifade eden Cemal Mert, adada yağış miktarının azlığının, yerüstü su kaynaklarını sınırladığını, bunun da yeraltı su kaynaklarının aşırı kullanımına neden olduğunu kaydetti. Mert, bu durumun, yeraltı sularının tuzlanmasına ve su kalitesinin düşmesine yol açtığını belirtti.

-“Su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi Kuzey Kıbrıs için hayati öneme sahip”

Su kaynaklarının sürdürülebilir yönetiminin, Kuzey Kıbrıs için hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Mert, “Türkiye’den deniz altından borularla su getirilmesi projesi, su sıkıntısına çözüm olarak düşünülmüş, ancak bu suyun verimli yönetimi ve altyapı eksiklikleri nedeniyle sorunlar hâlâ devam etmektedir. Gerekli önlemler derhal alınmazsa su sorunu daha da büyüyecektir” ifadelerini kullandı.

Açıklamaya göre, bilimsel araştırmalara dayanarak, on maddelik öneride bulunan Cemal Mert, bunları; entegre su yönetimi, yeraltı sularının korunması, yağmur suyu hasadı, atık suların geri kazanımı, sulama sistemlerinin modernizasyonu, altyapı iyileştirmeleri, deniz suyunun arıtılması, toplumsal katılım, eğitim ve bilinçlendirme, kamu yararı önceliği olarak sıraladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

“Mağusalı Sohbetler”de Süleyman Uluçay konuştu

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Mağusa İlçesi tarafından düzenlenen “Mağusalı Sohbetler” etkinliğinin konuğu Mağusa Belediye Başkanı Dr. Süleyman Uluçay oldu.

CTP’den verilen bilgiye göre, CTP Kadın Örgütü Genel Sekreteri Mine Karaca’nın moderatörlüğünü yaptığı söyleşiye, CTP Gazimağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay, CTP Gazimağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp, CTP Gençlik Örgütü Gazimağusa İlçe Başkanı Enver Gürsoy, belediye meclis üyesi Erhun Şahali, CTP Gazimağusa İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri Halide Dalokay ve Erhun Şahali ile CTP eski Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer katıldı.

-Belediyenin mali durumu düzeltildi

Söyleşide konuşan Gazimağusa Belediye Başkanı Dr. Süleyman Uluçay, göreve geldiklerinden bu yana belediyeyi büyük bir borç yükünden kurtarmak için yoğun çaba harcadıklarını ve bu konuda başarılı olduklarını belirtti. Belediyenin esnafa olan borçlarını ödediklerini, çalışanların geriden gelen sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı primlerini tamamladıklarını vurgulayan Uluçay, kentin altyapı eksiklerini gidermek için de önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

-Trafik düzenlemeleri ve kültürel etkinlikler

Mağusa’daki trafik sorununu hafifletmek amacıyla düzenlemeler yaptıklarını belirten Uluçay, belediye olarak sosyal ve kültürel etkinliklere de büyük önem verdiklerini ifade etti. Dr. Süleyman Uluçay, Mağusa Suriçi’ndeki kültürel mirası korumak ve gerekli restorasyonları yapmak adına Mağusa Belediyesi’nin hizmet verdiğini vurguladı. Söyleşi, katılımcıların sorularının yanıtlandığı interaktif bir bölümle son buldu.

Devamını Oku

Kıbrıs

KEMA Mütevelli Heyeti Başkanı İlseven: “Elbirliği ile ormanlarımızı koruyalım, alanlarını çoğaltalım”

Published

on

By

Kıbrıs Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (KEMA) Mütevelli Heyeti Başkanı İlkay İlseven, ormancılık hizmetlerinin, uzun vade yatırım gerektirdiğine dikkat çekerek, “Bugün dikilen fidanların ağaç olması için yıllara ihtiyaç vardır. Elbirliği ile ormanlarımızı koruyalım, alanlarını çoğaltalım.” dedi.

İlseven yaptığı yazılı açıklamada, dünyada 1972, ülkede ise 1978 yılından beri kutlanan, Dünya Ormancılık Günü’nün, ormanların daha iyi korunması, geliştirilmesi, iyi bir şekilde işletilmesinin önemi ile çok yönlü faydaları gibi konuların çeşitli haberleşme araçlarıyla duyurulması ve halkın bu yöndeki ilgisinin artırılmasını amaçladığını kaydetti.

Dünyanın en önemli yenilenebilir doğal kaynaklarından biri olan ormanların son 30 yıldan bu yana büyük bir tahribatla karşı karşıya olduğunu ifade eden İlseven, her yıl 10-15 milyon hektar ormanlık alanın, insan eliyle yapılan yanlış müdahaleler sonucu çıplaklaştığını belirtti.

Ülke ormanlarında da tahribatın büyük boyutlarda seyrettiğini kaydeden İlseven, “Küresel ısınmanın da yarattığı olumsuzluklar hesaba katıldığında ülkemizde ormancılık gününün önemi her gün daha da artmaktadır. Orman fakiri bir ülke olmamız nedeniyle bu kötü gidişe artık ‘dur’ deyip ivedi ve radikal önlemler almalıyız.” dedi.

Ormanların etkin bir şekilde korunması ve ağaçlandırmalarla alanlarının artırılmasının tedbirlerin başında geldiğini belirten İlseven, şöyle devam etti:

“Ormanlardan beklenen ekonomik, hidrolojik, klimatik, sağlık ve regreasyon hizmetlerinden tüm olarak yararlanılmasının ancak yüzde 18 olan verimli orman açığının süratle kapatılması ile mümkün olacaktır. Uygulamaya konacak planlı programlı ağaçlandırma projeleri sayesinde 76 bin 771 hektar olan orman alanının 100 bin hektara çıkarılması sağlanmış olacaktır. Ülkemizde bunu gerçekleştirmek için potansiyel ağaçlandırma alanları mevcuttur.”

90’lı yıllarda 3-4 milyona çıkan fidan üretiminin bugün 100 binlere gerilediğini ifade eden İlkay İlseven, orman koruması açısından da birçok zafiyetler olduğunu, gerek orman yangınlarıyla mücadele gerekse orman zararlıları ile mücadelede yetersiz ve etkisiz kalındığını kaydetti.

İlseven, çam kese böceğinin yoğun olduğu dönemlerde, sistemin öngördüğü ve tavsiye ettiği yöntem olan havadan biyolojik ilaçlamanın beş yıldır uygulanmamasının da ormanların tahribine neden olduğunu ifade etti.

-“Yangın mevsimden önce tüm tedbirler alınmalı”

Gelecek aydan itibaren ülkede yangın mevsimine girileceğine dikkat çeken İlseven, şimdiden çalışmalara başlanarak, yangın mevsiminden önce tüm tedbirlerin alınmasının büyük önem arz ettiğini vurguladı.

Orman yangınları ile mücadelede eksik olan hava aracının ülkede konuşlandırılmasının zorunluluk olduğunu kaydeden İlseven, ormancılık hizmetlerinde görev yapan teknik ve vasıflı personelin sayıca yetersiz olduğunu belirterek, “Vasıflı teknik eleman istihdamı ivedilikle yapılmalıdır.” dedi.

İlseven, mevcut ormanların etkin bir şekilde korunması, ağaçlandırmalarla orman alanının artırılması ve ormanların sürdürülebilir yönetim ilkeleri doğrultusunda planlanarak işletilmesinin, ulusal ormancılık amaçlarının başında yer alması gerektiğini kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam