Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Fransız savaş uçaklarının KKTC hava sahasını ihlal etmesini “provokasyon” olarak değerlendirdi. Özersay, Türkiye’nin NATO çerçevesinde Fransa’ya karşı bu durumu gündeme getirmesi gerektiğini belirtti.

Halkın Partisinden yapılan açıklamaya göre, Özersay, katıldığı “Gündem Özel” programında, Kıbrıs’ta Fransız savaş uçaklarının KKTC hava sahasını ihlal etmesine ve Kıbrıs Rum yönetiminin silahlanmasına yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Özersay, bu ihlalin ciddi bir provokasyon olduğunu belirterek, Dışişleri Bakanlığının tepkisini geç ortaya koyduğu gerekçesiyle eleştirdi.

Rum liderliğinin hızla artan silahlanmasını da değerlendiren Özersay, “Kıbrıs Rum liderliği kendi boyunu aşan bir role bürünüyor ama yakında bu ceketin kendisine büyük geldiğini görüp hüsrana uğrayacağını unutmasın. Türkiye’nin bölgedeki rolü ve önemi artıyor, Rum tarafı da aslında bunu görüyor. Herkes gerçekçi değerlendirmeler yapmalı ve hayal kurmaktan vazgeçmelidir, bu bölgede istikrar silahlanmaktan değil enerji, ekonomi, ticaret, limanlar ve benzeri konularda işbirliği yapmaktan geçer” dedi.

Hükümetin ihlale karşı üç gün sonra tepki göstermesini eleştiren Özersay, bu durumun bazı soru işaretleri doğurduğunu ve bu bölgenin egemeni olduğumuzu iddia ederken bir itibar erozyonuna sebebiyet verdiğini vurguladı.

Özersay, “Hava sahası ihlali gibi açık bir duruma derhal tepki verilmesi gerekirken, neden üç gün beklendiği konusunda bir açıklama yapılmamıştır. Bu durum uluslararası hukuktaki haklarımızı ve duruşumuz açısından bir zaafiyet görüntüsü oluşturmuştur” ifadelerini kullandı.

Özersay, Türkiye’nin NATO çerçevesinde Fransa’ya karşı bu durumu gündeme getirmesi gerektiğini belirtti ve “Fransa, NATO üyesi Türkiye’yi göz ardı edemez. Bu ihlal, NATO toplantılarında mutlaka gündeme taşınmalıdır” görüşünü dile getirdi.

Rum liderliğinin ABD’ye güvenerek hareket ettiğini söyleyen Özersay, tarihsel hatalara dikkat çekerek, “Makarios zamanında da benzer şekilde boyundan büyük işlere kalkışıldı ve sonuç hüsran oldu. Rum liderliği bugün aynı hatayı tekrarlıyor” dedi.

Kamu çalışanları, emekliler ve Sosyal Sigorta emeklilerinin maaşlarında hayat pahalılığı hesaplamasının değiştirilmesine ve toplu iş sözleşmesi düzeninin değişmesine yönelik yasa tasarılarına karşı çıkan ve bugün genel greve giden 33 sendika, Cumhuriyet Meclisi önünde eylem yaptı.

Sendikaların eylemine binlerce çalışan katıldı. Eylemde yapılan konuşmalarda hükümetin politikaları eleştirildi. Eylemin sunuş konuşmalarını yapan KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, eşit, adil, temiz bir düzende yaşamak için susmayacaklarını söyledi. Eylemi düzenleyen sendika başkanları kürsüye çıkarak katılımcıları selamladı, konuşmalar yapıldı. Eyleme destek veren siyasi partiler, CTP, TDP, BY’ye ve YKP’ye de teşekkür edildi.

-Konuşmalar

Kamu-İş ve Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, hayat pahalılığı ödeneğinin bir artış olmadığını, enflasyondan dolayı bir artış olduğunu belirterek bunu hükümete bir türlü anlatamadıklarını söyledi.

Serdaroğlu, “Demir kapıları yıkabiliriz. Bizim polisle bir derdimiz yok. Derdimiz şu anda içeride olanlardanım. Onlar dışarı çıkacak biz içeriye gireceğiz. Güç bizdedir ” diye konuştu.

Kamu-Sen Başkanı Metin Atan, yoksulluk içindeki halkın cebine el atan hükümetin gideceğini savundu. Bundan sonra sokaklarda olacaklarını kaydeden Atan. “O yasayı geri çekecekler. Her gün grev koyacağız” dedi.

KTAMS Başkanı Güven Bengihan da, gelecek, çocuklar ve car oluş için kavga verdiklerini vurguladı “çocuklara güzel bir ülke bırakma sözümüz var” diye konuştu. Bengihan eylem ve grevlerin sonuç alıncaya kadar devam edeceğini söyledi. Bu başarı için bedel ödemeyenlerim ömür boyu bedel ödeyeceğini kaydeden Bengihan direne direne kazanacaklarını ifade etti.

KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise, izaz ikram giderleri yüzde 400 artarken vatandaşın eczanede ilaç bulamadığını söyledi. Maviş, okullarda öğrencilerin sınıfsız kaldığını belirterek eleştirilerde bulundu. Maviş, grevin yarın da süreceğini bildirdi.

“Özel hastanelere sevk kalemini yüzde 400 artıranlara dur demek için buradayız” diyen Tıp-İş Başkanı Özlem Gürkut, ilk depremde yıkılma riski altındaki hastanelerde hizmet vermeye çalıştıklarını ifade etti. Meclis komitelerindeki tasarıların geri çekilmesini isteyen Gürkut direneceklerini vurguladı.

TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı, sermayenin temsilcilerinin her gün sermayeye destek vermeye devam ettiğini, emekçilere ise ‘param yok’ denildiğini söyledi.

Paranın bulunacağını ve ödeneceğini ifade eden Bıçaklı, TİS imzalamadan önce onay alınmasını düzenleyen tasarı geri çekilene kadar süresiz grevlerin devam edeceğini belirtti.

Bıçaklı, olası grev yasaklarını tanımayacaklarını söyledi; “Ya bu yasalar, ya siz gideceksiniz” dedi.

33 sendikanın hazırladığı ortak açıklamayı KTOEÖS Başkanı Selma Eylem okudu. Eylem, Sol Anahtarı’nın şarkılarıyla tamamlandı.

Mehmetçik Büyükkonuk Belediyesi, 21-25 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası kapsamında Çayırova köy şehitliğinde düzenlenen anma programına katıldı. Programa, Belediye Başkanı Dr. Fatma Çimen Tuğluçok vatandaşlar, Çayırova İlkokulu okul yönetimi ve öğrencileri katılım gösterdi.

Anma programında konuşma yapan Tuğlu, şehitlerin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesindeki katkılarına vurgu yaparak, “Bu topraklarda barış ve huzur içinde yaşayabiliyorsak, bunu aziz şehitlerimize borçluyuz. Onların fedakarlıkları, bizler için hem bir rehber hem de bir sorumluluktur. Onların emanetine sahip çıkmak ve bu mirası gelecek nesillere aktarmak en önemli görevimizdir” dedi.

Mehmetçik-Büyükkonuk Belediyesi olarak, milli mücadele kahramanlarını her zaman rahmet ve minnetle anmaya devam edeceklerini belirten Başkan Tuğlu, bu tür anlamlı etkinliklerin toplumsal dayanışmayı ve birlik duygusunu pekiştirdiğini kaydetti.