Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Kızılay’dan kan bağışına davet

Published

on

Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı (KKTK) Başkanı Sezai Sezen, “Dünya Kan Bağışçıları Günü” dolayısıyla yayımladığı mesajında, ülkedeki kan bağışı bilinci ve kan stoklarının yetersizliğine dikkati çekti.

Sezen mesajında, kanın, tek kaynağı insan olan ve alternatifsiz bir yaşam kaynağı olduğunu belirterek, “Gönüllü, karşılıksız ve düzenli kan bağışları ile dünya genelinde her yıl milyonlarca insan yeniden yaşama tutunmaktadır. Ne yazık ki ülkemizde kan bağışı bilinci ve kan stokları henüz istenen noktada değildir. Özellikle ilk bağış oranları ile kadın ve genç bağışçılarımızın sayısı oldukça düşük bir seviyededir.” ifadelerini kullandı.

“BİR GÜN HERKESİN İHTİYAÇ DUYABİLECEĞİ UNUTULMAMALI”

Kanın acil değil, sürekli bir ihtiyaç olduğunun ve bir gün herkesin kana ihtiyaç duyabileceğinin unutulmaması gerektiğine dikkat çeken Sezen, kan bağışında bulunmanın hayati önem taşıdığını vurguladı.

Sezen, tüm ilçelerde yıl boyunca gerçekleştirdikleri kan bağışı etkinlikleri ile önemli bir başarıya ulaştıklarını kaydederek şöyle devam etti:

“2017 yılında Sağlık Bakanlığı ile başlattığımız ve Türk Kızılayı’nın katkıları ile yürüttüğümüz Kan Bağışçısı Kazanımı Projesi ile bugüne kadar 1106 kan bağışı organizasyonu ile toplam 24 bin 354 ünite kanın toplanmasını sağlamış bulunmaktayız. Ayrıca kan bağışı bilinçlendirme çalışmaları kapsamında 41 bin kişiye de eğitim verilmiştir.”

Halkı kan bağış noktalarında kan bağışına davet eden Sezen, hayatlara umut olan gönüllü kan bağışçılarına minnet ve şükranlarını sunarak Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü’nü kutladı.

Öte yandan Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı’nın 2017 yılında Sağlık Bakanlığı ile başlattığı Türk Kızılay’ın katkıları ile yürütülen Kan Bağışçısı Kazanımı Projesi ile ilgili detaylar da şu şekilde sıralandı:
Gerçekleşen Bağış
2017 – 1460 (5 Ay)
2018 – 8356
2019 – 5036
2020 – 5947 (2019’a göre %18 artış)
2021 – 3.555 (2020’nin ilk 5 ayına göre %98 artış)
Toplam: 24.354 Ünite

1.106 Kan Bağış Organizasyonu
41.000 Kişiye Kan Bağışı Bilinçlendirme Eğitimi

Bağış Kabul Oranı
Başvuru: 32.472
Kan Bağışı: 24.354

Kan Bağış Türüne Göre Dağılım
İlk Bağış: % 19
Tekrarlayan Bağış: % 81

Cinsiyet Dağılımı
Kadın: % 4
Erkek: % 96

Kan Personeli
3 Flebotomist
1 Bağışçı Kazanım Personeli
1 Şoför

Araç Filosu
1 Kan Bağış Otobüsü
1 Kan Bağış Minibüsü
1 Personel Aracı

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Elektronik etiketle ilgili genelge yayınlandı

Published

on

By

1 Şubat 2025 itibarıyla uygulamaya geçmesi hedeflenen elektronik etiketle ilgili genelge yayınlandı.

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı tarafından hazırlanan genelgede, elektronik raf etiketinde ürünün adının, barkodunun, satış fiyatının, son fiyat değişiklik tarihinin ve ürünün menşeinin yazılması gerektiği belirtildi.

Genelde, elektronik raf etiket sisteminde olması gerekenlerle ilgili teknik detaylar da yer alıyor.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, geçtiğimiz haftalarda konuyla ilgili açıklama yaparak, elektronik etiket teknolojisinin yürürlüğe girmesi için hazırlıkların tamamlandığını belirtmişti.

Amcaoğlu, elektronik etiketle yıllık yaklaşık 2,5 milyar dolarlık ithalatın karşılığındaki perakende satış piyasasının denetimini sağlamayı hedeflediklerini duyurmuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

İsias Davası… Duruşma’ya 17.30’a kadar ara verildi; Kısa kararın gece yarısından sonra açıklanması planlanıyor

Published

on

By

İsias Davası duruşmasında Mahkeme Başkanı kısa kararın Türkiye saatiyle sabah 02.30-3.00 gibi açıklamayı planladığını açıkladı.

Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden altıncı duruşmada aile avukatlarının dinlenmesinin ardından 17.30’a (Kıbrıs saatiyle 16.30) kadar ara verildi.

Ara ardından, sanıklar ve sanık avukatlarının dinlenmesine devam edilecek.

Mahkeme Başkanı, savunmanın dinlenilmesinin tahmin edildiği şekilde ilerlediği takdirde, duruşmanın gece 10.30 gibi bitirilmesini, sonrasında verilecek 3-4 saatlik aranın ardından ise kısa kararın açıklanacağını kaydetti.

Ara öncesinde duruşma aile avukatlarının dinlenmesiyle devam etti.

– “Hepsinin olası kasttan yargılanması lazım”

Avukat Tan Okay, 1993 yılında inşa edilen bina hakkında ayrıntılı bilgi verdi.

Bilirkişi raporuna değinen Okay, iddia makamının “Ahmet Bozkurt ve ailesi de orada kalıyordu ve depreme yakalanabilirdi.” tezinden yola çıkılırsa hiçbir davadan olası kast kararının çıkarılamayacağını söyledi. Okay, “Cezayı en üst seviyeden verip, indirim yapmamanız gerekiyor. Hepsinin olası kasttan yargılanması lazım.” dedi.

– “Hukukun uygulanmasını istiyoruz”

Avukat Abdulvahap Deveci ise hukukun uygulanmasını, sanıkların olası kasttan yargılanmasını istedi.
Sanıkların sadece üzgün olduklarını, en ufak bir pişmanlıkları olmadığını söyleyen Deveci, sanıkların en büyük şanssızlığının ise “yan binada ölüler olmaması “ olduğunu söyledi; “yan binada ölü olmadığı için özür dileriz.” dedi.
Sanıkların bir diğer büyük şansızlığının karşı tarafta KKTC devleti olması olduğuna işaret eden Deveci, karşı taraf Türkiye’den olsaydı bu davanın çoktan kapanıp, unutulup gideceğini kaydetti.

– “Binada hiçbir güçlendirme yapılmadı”
Avukat Emrah Genç de, binanın usulsüzlüklerine dikkat çekti, sanıkların binada hiçbir güçlendirme yapmadıklarını söyledi.
Genç, deprem anında kaydedilmiş bir ses kaydı dinleterek, bu ses kaydı yapan iki kişinin kurtarıldığını ancak kan kaybından ve enkaz altında çok uzun süre kaldıklarından hayatlarını kaybettiklerini ifade etti.
“Bu insanlar çocuklarını ararken Ahmet Bozkurt’un kasasını alıp kaçmayı planladığını” söyleyen Genç, mahkeme heyetinin bu kararı verirken vicdana göre hareket edeceğine emin olduğunu kaydetti. “Olası kast” talep ettiklerini ve “davada kravat taktı.” diye bir indirim olmamasını istediklerini belirten Genç, olası kast dışında bir karar çıkarsa bir üst mahkemeye başvuracaklarını söyledi.

– “Olası kast… Bunu gelecek nesillere borçluyuz”
Avukat Fatih Turan, başka bir depremde bu salonlarda buluşmamak için olası kasttan yargılanma çağrısında bulundu, “Bunu bundan sonraki nesillere borç olarak görüyoruz. Kıbrıs bir neslini kaybetti. Bu gelecek nesillere boynunuzun borcu.” dedi.

– “Usulüne uygun çivi bile çakmadılar”
Avukat Füsun Özdoğdu da, memlekette deprem davalarında toplumun vicdanını rahatlatan bir karar olmadığını kaydetti. Sadece Adana’da apartman müteahhidi Hasan Alpargün’e 62 kez ağırlaştırılmış müebbet verildiğine işaret eden Özdoğdu, sanıkların bu binanın yıkılmaması için hiçbir önlem almadığını belirtti. Avukat Özdoğdu, “Sahte bina inşa edip, usulüne uygun çivi bile çakmadılar.” diyerek, olası kasttan hüküm giymelerini talep etti.

– “Bir özeleştiri göremedik”
Avukat Mehmet Eren Turan, bilirkişi raporu ışığında binanın kusurlarına dikkat çekti. Bir suçun birden fazla faili varsa birlikte değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Turan, kamu görevlilerinin davasıyla bu davanın birleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Turan, “Statik projenin uygun olduğunu söyleyip, 20 sene sonra belgelerin sahte olduğunu söyleyemezsiniz. Her biri kasten yapılmış eylemler. Üç ayrı deprem yönetmeliği görmüş binayı otele çevirmeniz mümkün değildir. ”dedi.
Kasten yapılan eylemler sonucu 6 Şubat’ta İsias’ın yıkıldığını, sanıkların artık bilinçli taksir sorumluluğunun tartışılmasının mümkün olmadığını söyleyen Turan, “Otelde bir iyileştirme ve kuvvetlendirme yapıldığına dair bir savunma işitmedik. Bilirkişi raporunu bertaraf eden savunmaların haricinde bir özeleştiri görmedik. Dolayısıyla olası kasttan cezalandırılmaları gerek.” dedi.

Diğer avukatlar da sanıkların olası kasttan ceza almalarını talep etti. Avukatlar, savcılık mütalaasına katılmadıklarını ifade ederek, 72 canın yaşamını yitirmesiyle ilgili verilecek kararda, bilinçli taksirle hüküm verilecekse bile en üst sınırdan cezalandırma olması gerektiğini kaydetti.

Aile avukatlarının dinlenmesinin ardından yargılamaya 17.30’a kadar ara verildi. Ara ardından sanıklar ve avukatların dinlenilmesiyle devam edilecek. Mahkeme Başkanı sabahın ilk saatlerinde kısa kararı açıklamayı planladığını duyurdu.

Devamını Oku

Kıbrıs

KSTU davası 15 Ocak’a ertelendi

Published

on

By

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi (KSTU) soruşturması kapsamında yargılanan okulun genel sekreteri ve hissedarlarından S.G, ile okulun uluslararası ofis sorumlusu A.S., ve asistan B.Ö., bugün yeniden Lefkoşa’da Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Mahkeme, 15 Ocak’a ertelendi.

Sanıklar aleyhinde, “Sahtekarlıkla Para Temini”, “Dolandırıcılık”, “Sahte Belge Düzenleme ve Tedavüle Sürme”, “Hesaplarda Hile ve Sahtekarlık Yapma”, “Suç Geliri Aklama”, “Sahte Banka Ödeme Emrini Tahrik”, “Müstahdem Tarafından Sirkat” suçlamaları bulunuyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam