Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Özersay: Güney’le ticaret, krizi fırsata çevirebilir

Published

on

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, her krizin fırsatları da beraberinde getirdiğini,  dövizdeki ciddi dalgalanma sonrası yaşanan ekonomik sıkıntının, Kıbrıslı Rumların KKTC’de yapacakları harcamalarla krizin fırsata dönüşebileceğini belirtti.

Yaşanan ekonomik krizin iyi yönetilmesi gerektiğini söyleyen Özersay “Biz bu krizi yönetebiliriz. O yüzden hükümette olmaya talibiz. Geleceğiz ve bu krizi en iyi şekilde yöneteceğiz” diye konuştu.

Özersay katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Özersay,  ülkeye en hızlı ve kolay döviz girdisinin, Güney Kıbrıs’tan sağlanabileceğine dikkat çekerek, “Gerek Kıbrıslı Rumların, gerekse de Güney Kıbrıs’a gelen turistlerin KKTC’ye girişlerinde yapılacak bazı düzenlemelerle, döviz girdisi artacaktır” dedi.

Hükümette oldukları dönemlerde, her yaşanan krizi yeni ve yaratıcı fikirlerle aşmaya  çalıştıklarını, şimdi de somut öneriler yaptıklarını ifade eden Özersay, dünyada akaryakıt fiyatları dalgalansa da bu sürecin bir mekanizma kurularak yönetilebileceğini, gerçekçi çareler üretmenin şart olduğunu vurguladı.

Seçim hazırlıklarıyla ilgili de konuşan Kudret Özersay, Halkın Partisi Parti Meclisin’in hafta sonu kontenjan adayları da ekleyerek aday listelerini kesinleştireceğini ve Yüksek Seçim Kurulu’nun onayına sunacağını söyledi.

Siyasetle ilgili sıkıntılı bir dönem yaşandığını ifade eden Özersay, adaylar arasında uyumun olması, halkın içine sinebilecek, temiz siyaset ve iyi yönetim ilkeleri çerçevesinde topluma güven verecek kişilerin listelere girmesine özen göstereceklerini ifade etti.

“GÜZELYURT İNSANINA HAKSIZLIK EDİLİYOR”

Güzelyurt’ta milletvekili sayısının nüfus-seçmen parametresi nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) bildirimi ile 4’ten 3’e düşmesi konusunu da değerlendiren Özersay, Güzelyurt halkının bu konuda tepkisini haklı bulduğunu ifade etti.
Özersay, bu bölgelerde ilk birinci ve ikinci parti dışındaki partilerin vekil çıkarmakta sıkıntı yaşayacağını ifade ederek, karma oy kullanımı konusunda kafa karışıklığı yaratılıp sonra da bu konuda yapılan yaklaşımı adil bulmadığını vurguladı.
Uzun süre önce Lefke’nin aynı sıkıntıyı yaşadığını, bir süre sonra İskele’nin de aynı sıkıntıyı yaşayacağını, bu uygulamayla o bölgenin köyleştirildiğini ifade eden Özersay, “Bölge insanına haksızlık ediliyor” dedi.
Özersay, Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın adil sonuçlar getirecek şekilde düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

HÜKÜMET ÖNGÖRÜDEN YOKSUN

Son günlerde yaşanan başta akaryakıt zammı ile ilgili konulara da değinen Özersay, “Hükümet süreçleri kötü yönetiyor. Organizasyon becerileri yok. Önceden planlamış olsalar bu durumu öngörebileceklerdi” dedi.
Bu sürecin kötü yönetilmesinden dolayı akaryakıt arzının da sıkıntıya uğratıldığını ileri süren Özersay, Güney Kıbrıs’tan gelen Rumlara akaryakıt satılmaması yönünde açıklamaları da eleştirerek, hükümeti, bu davranışla etnik kökende ayrıma gitmekle suçladı.

Özersay, şöyle devam etti:
“Kapıların açılması, geçişlerin kolaylaştırılması için canımızı yedik, Türk lirasının döviz karşısında değer kaybettiği bu günlerde, güney ile ticaret krizi fırsata çevirmekti.”
“Ülkeye döviz girdisi sağlayacak avantaj yanı başımızda” diyen Özersay,  bu dönemde dövizde sert iniş ve çıkışlar yaşansa, dünyada akaryakıt fiyatları dalgalansa da bu sürecin bir mekanizma kurularak yönetilebileceğini, gerçekçi çareler üretmenin şart olduğunu kaydetti.

“TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE FİYAT ARTIŞI DİZGİNLENEBİLİR”

Kısa vadede vatandaşa nefes aldıracak dokunuşların mümkün olduğu görüşünü dile getiren Özersay, ekonomide acil alınması gereken tedbirler konusuna da değindi.
Kudret Özersay, döviz kurlarının belirli bir yerde sabitlenmesi gerektiğini ifade ederek, temel gıda ürünlerine navlun gibi vergiler eklenmeyerek, çıplak fiyat üzerinden vergi alınmasını ve bunun rafa yansımasının denetlenmesini önerisini dile getirdi.
Bu mekanizmanın oluşturulmasıyla en azından temel gıda ürünleri üzerinde fiyat dizginlemesi yapılabileceğini anlatan Özersay, “Pahalılığı önlemek, en azından temel gıda ürünlerinin fiyat artışını kontrol etmek mümkündür. Sektörün paydaşları da bunu söylüyor” dedi.

Özersay, yalnızca pahalılığı dizginlemek değil, vatandaşın gelirinin artırılması gerektiğini de vurgulayarak, asgari ücretle ilgili iyileştirmenin yanında asgari ücretliye prim desteği verilmesi gerektiğini de söyledi.
Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın hazırladığı orta vadeli programda, genç işsiz oranında artışın öngörüldüğünü ifade eden Özersay, asgari ücretli çalıştıran özel sektörün de desteklenmesi gerektiğini kaydetti.

“YERLİ ÜRÜNLER TEŞVİK EDİLMELİ”

Özersay, bu dönemde yerli ürünlerin teşvikinin de önemine dikkat çekerek, yerli üreticiye destek verilmesi gerektiğini belirtti.

Ülkeye döviz girdileri bağlamında turisti artırmanın gerekliliğine de vurgu yapan Özersay, Ercan Havalimanı’nda yaşanan sıkıntılara da değindi ve web siteleri üzerinden kullanıcı dostu paylaşımlarla ülkeye turist gelişinin sağlanabileceğini anlattı.

“HP BU HÜKÜMETE NİSAP DESTEĞİ VERDİ”

HP’nin seçimden önce bütçenin geçmesi için net bir duruş ortaya koyduğunu da anlatan Özersay şöyle konuştu:
“HP geçen ay ayağını yere vurdu seçim öncesi bütçeyi geçirmekte ısrar etti. Maliye Bakanı yurt dışındaydı, nisabı ben verdim bütçe öyle geçti. HP bu hükümete nisap desteği verdi. Memleket bütçesiz kalmasın, bu seçimden sonra hükümet bütçesiz kalmasın diye. Biz şuna inanıyoruz; biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Eğer seçim sonrası hükümette kalacaksak iş yapmak istiyoruz. Vatandaşın bu sıkıntılarına dokunmak istiyoruz. Şimdi veran olan olsun seçimden sonra bakarız demiyoruz.”

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam