Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Saner:YDP ve Meclis’te yaşanan nisap sorunu yüzünden istifa kararı aldım

  UBP Genel Başkanı Başbakan Ersan Saner, ” nisap sorunu ve Yeni Doğuş Partisi’nin tehditleri sonucu hükümetin istifasını sunduğunu ” belirtti ve ” Ulusal Birlik Partisi ülke için çok önemlidir, UBP’nin yıpranmasına asla

Published

on

Saner:YDP ve Meclis’te yaşanan nisap sorunu yüzünden istifa kararı aldım

UBP Genel Başkanı Başbakan Ersan Saner, ” nisap sorunu ve Yeni Doğuş Partisi’nin tehditleri sonucu hükümetin istifasını sunduğunu ” belirtti ve ” Ulusal Birlik Partisi ülke için çok önemlidir, UBP’nin yıpranmasına asla izin veremezdim. Tabanımızın, halkımızın sesine kulak vererek istifamı sundum” Dedi.

Katıldığı programda soruları yanıtlayan Saner, “Parlamentoda  yaşadığımız nisap sorunu ve kişisel sorunlar, ayrıca Tarım Sigorta Fonu bütçesini onaylayıp çiftçilere verilmesi adına ortaya konulan çabaya nisap desteği verilmeyerek insanımızı sıkıntıya soktuktan sonra fazla bir şey kalmadı. Mevcut parlamento yapısı ömrünü tamamlamıştır” şeklinde konuştu.

“KİMSE UBP’Yİ TEHDİT EDEMEZ”

Başbakan Saner programda, “ Kıbrıs Türk Siyasi tarihini yazan, mazisi zaferlerle, iktidarlarla dolu, ülkenin en önemli siyasi liderlerini yetiştiren, bir devlet kuran, ülkenin en büyük, en köklü siyasi partisini üstelik Tek başına iktidara yürüdüğü açıkça belli olan bir dönemde 2 vekile boyun eğdireceğime hükümetten çekilmeyi tercih ederim… UBP’yi kimse, ama hiç kimse tehditle, baskıyla, nisap zoruyla sınayamaz.  Bizi sınamak isteyenler buyursunlar bizi sandıkta sınasınlar da görelim. Hodri meydan partisine güvenen hemen seçime gelir” ifadelerini kullandı.

“BİR KATKI OLMAZSA 12 VE 13. MAAŞLARDA SORUN OLABİLİR”

9 aylık zor bir süreçten geçtiklerini hatırlatan Saner, Covid ve mali açıdan çok zorluk çekseler de Anavatan Türkiye’nin desteğini her zaman hissettiklerini söyledi.  Kısa zamanda bir takım önemli çalışmaları hayata geçirmeyi başardıklarını belirten Saner, Ercan’ın 15 Kasım’da açılması için hummalı çalışmanın sürdüğünü vurguladı. Maliye ile ilgili sorular üzerine Saner, “Bir katkı olmazsa 12 ve 13. Maaşlarda sorun olabilir” dedi.

“ YDP’NİN TAVRINA KAYITSIZ KALAMAZDIK”

Parti ortakları ile hükümeti görüşüp kararı bildirdiğini belirten Saner, YDP’nin ayrılma sinyaline kayıtsız kalamayacaklarını, irade kullanarak karar verdiğini söyledi.  Saner, Meclis Grup toplantısında kimsenin hiçbir itirazı olmadığını da açıkladı.  Erken seçim çanlarının çalmaya başladığına işaret eden Saner, erken seçime kadar bir hükümetin görevde olacağını söyledi.  Saner, değerlendirmesinin ardından Cumhurbaşkanı Tatar’ın kısa zamanda bir karar vereceğini ifade etti.

“DİR CUMHURBAŞKANI’NIN”

Saner, UBP’ye görev verilecekse, teamülün genel başkana verilmesi olduğunu hatırlattı.  Takdirin Cumhurbaşkanı’nda olduğuna işaret eden Saner, Tatar’ın partilerle gerekli istişareyi yapabileceğini kaydetti.  Tatar’ın hükümet ya da erken seçim sürecini başlatması halinde, erken seçime hazır olduklarını söyledi. HP’nin seçim hükümeti talebinin hatırlatılması üzerine Saner, “ Halkın tepkisini alacak girişimleri neden yapalım?” diye sordu.  Saner, “Cumhurbaşkanı süreci belirlesin en erken zamanda seçime gidelim” çağrısını yineledi.

“ARALIK SONU SEÇİM OLABİLİR”

Saner soru üzerine “ 6 Şubat artık net bir tarih deği ama Bütçe görüşmelerinden önce seçime gideceğiz gibi görünüyor. Bana göre Aralık Ayı sonu, Ocak Başı seçime gidilebilir” dedi. Cumhurbaşkanı’nın 45 gün içinde görevlendirme süresi olduğuna işaret eden Saner, Tatar’ın hükümet kurulmaması halinde erken seçim kararı verebileceğini hatırlattı.

Kurultayda başkasının seçilme olasılığının sorulması üzerine Saner, Başbakan’ın görevde olduğunu, gerektiği takdirde görevi iade edeceğini söyledi.  Seçim Hükümeti ile ilgili tartışmaların hatırlatılması üzerine Saner, bunu popülist yaklaşım olarak niteledi.

“ERKEN SEÇİM KAÇINILMAZ”

Saner, yeni bir hükümet kurulsa da erken seçimin kaçınılmaz olacağını söyledi.

Soru üzerine Saner, “ Cumhurbaşkanı’nın partiler üstü davranması doğal. Yasal hakları içerisinde gerekeni yapacaktır” dedi.

Saner, görev alması halinde Parti Meclisi’ne gideceğini, kendisinin bir an önce erken seçim istediğini söyledi.

Saner, erken seçimden korksam istifa etmezdim” dedi. Saner, “ Hayatım boyunca statü endişesi yaşamadım. Siyaseti, halka hizmeti seviyorum” diye konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

MEB: Kolejlere kayıt hakkı kazanan 636 öğrencinin yüzde 70’i devlet okullarından

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanlığı, 7 devlet kolejine toplam 636 öğrencinin kayıt hakkı kazandığını açıkladı. Açıklamaya göre, bu öğrencilerin yüzde 70,13’ü devlet, yüzde 29,87’si ise özel okullarda öğrenim gören öğrencilerden oluşuyor.

Bakanlık Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamada, bazı basın-yayın organlarında yer alan “özel okul öğrencilerinin kayıt hakkı kazanma oranlarının yüksek olduğu” yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Açıklamanın sonunda, kamuoyunun “manipülatif” yayınlara itibar etmemesi ve doğru bilgilere yalnızca Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi kanalları aracılığıyla ulaşılması gerektiğini hatırlatıldı.

– 2 bin 272 öğrenci sınava katıldı

Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, ülkede 5. sınıf düzeyinde toplam 4 bin 365 öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin 3 bin 626’sı devlet, 739’u ise özel okullarda eğitim görüyor. KGS’ye devlet okullarından bin 838, özel okullardan ise 434 olmak üzere toplam 2 bin 272 öğrenci girdi.

Devlet okullarında öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık yüzde 51’inin, özel okullardaki öğrencilerin ise yaklaşık yüzde 59’unun sınava girdiğine dikkat çekilerek, bu durumun devlet kolejlerine duyulan ilginin somut bir göstergesi olduğu ifade edildi.

– Yerleşim oranları: Yüzde 70,13’ü devlet; yüzde 29,87’si özelden

Kolejlere Giriş Sınavı’nın cumartesi günü yapılan ikinci aşamasının ardından kayıt hakkı kazanan 636 öğrencinin 446’sı devlet, 190’ı ise özel okullarda öğrenim görüyor. Öğrencilerin yüzde 70,13’ü devlet, yüzde 29,87’si özel okul kökenli.

Devlet okulundan mezun olup, koleje yerleşen öğrenci oranı en yüksek yüzde 96 ile Lefke Gazi Lisesi ve Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde gerçekleşti. Bu okulları sırasıyla yüzde 82,9 ile Güzelyurt TMK, yüzde 82,7 ile İskele Evkaf Türk Maarif Koleji, yüzde 75,5 ile 19 Mayıs TMK ve yüzde 72 ile Gazimağusa TMK izledi.

Lefkoşa’daki Türk Maarif Koleji’ne yerleşen öğrenciler arasında özel okul öğrencilerinin oranı yüzde 67,1 ile diğer okullara kıyasla en yüksek seviyede oldu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman: “Tatar, basına yaptığı açıklamalardan farklı bir şey söylemedi”

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, milletvekillerinin soru sormasının engellendiği Cumhuriyet Meclisi kapalı oturumunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın basında yaptığı açıklamalardan farklı bir şey söylemediğini ifade etti.

CTP’den verilen bilgiye göre, Erhürman, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın talebi üzerine kapalı oturum gerçekleştirildiğini belirterek, “Kapalı oturum talebi gelince, beklentimiz açıkça söylenemeyecek bazı konuların ele alınmasıydı. Ancak, daha önce basında yapılan açıklamaların ötesine geçilmedi, farklı hiçbir şey söylenmedi.” dedi.

Oturumun başında, hükümete mensup milletvekilleri tarafından oy çokluğuyla kabul edilen bir usul kararıyla milletvekillerinin soru sormasının engellendiğini kaydeden Erhürman, “Bu, kesinlikle anlaşılır bir durum değil. Parti başkanları olarak zaten kısa bir süre önce Cumhurbaşkanlığındaki toplantıya katılmış ve görüşlerimizi paylaşmıştık. Ancak milletvekillerinin soru sorma hakkının baştan teminat altına alınarak engellenmesi kabul edilemezdi.” diye konuştu.

“Sayın Tatar’ın Meclis’e gelmesinin ne anlam taşıdığı anlaşılamadı.” diyen Erhürman, oturumun kapalı yapılmasının da hiçbir anlamının olmadığına işaret etti.

-“Hristodulidis’in kurduğu ittifaklar adanın tamamı açısında güvenlik riski oluşturuyor”

Toplantıda İran-İsrail çatışması gibi bölgesel gelişmelerin konuşulduğunu kaydederek, Rum Lider Nikos Hristodulidis’in egemenliği yalnız başına kullanmaya başladığını ifade eden Erhürman, “Kurduğu ittifaklar, adanın tamamı açısından güvenlik riski oluşturmaktadır.” dedi.

Erhürman, “Sayın Hristodulidis, Kıbrıs Türk halkının iradesi olmaksızın adada yaşayan herkes adına karar verme hakkına sahip değildir. Kıbrıs Rum halkı ne kadar egemense, Kıbrıs Türk halkı da o kadar egemendir.” şeklinde devam etti.

– “AİHM kararı, TMK’nın sağlam yapısında bir gedik açtı”

Toplantıda mülkiyet meselesinin de gündeme geldiğini vurgulayan Erhürman, “Sayın Tatar’ın konuşması üzerine, AİHM kararının bir ‘zafer’ anlamı taşımadığını, aksine 2005 yılında kurulan TMK’nın (Taşınmaz Mal Komisyonu) sağlam yapısında bir gedik açtığını ifade ettik. Bu bizim açımızdan sevindirici bir gelişme değildir. TMK, Talat döneminde kurulmuş bir komisyondur ve en son isteyeceğimiz şey, bu yapının zedelenmesidir. Yaratılmaya çalışılan “zafer” algısı gerçeği yansıtmamaktadır.” şeklinde konuştu.

Ersin Tatar’ın dile getirdiği “iki devletlilik” yaklaşımına da değinen Erhürman, söz konusu yaklaşımın dünyada “çözümsüzlük çözümdür” şeklinde anlaşıldığı dile getirdi.

Milletvekillerinin toplantıda soru sorma hakkının dahi ellerinden alındığını yineleyen ve eleştirilerde bulunan Erhürman, “Toplantının kapalı oturumla yapılmasının gerekçesi, kimse tarafından anlaşılamamıştır.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Çavuşoğlu, İstanbul’da “Küresel Sürdürülebilirlik Kalkınma Kongresi”ne katıldı

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education (THE) iş birliğiyle Türkiye’nin ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen “Küresel Sürdürülebilirlik Kalkınma Kongresi”ne katıldı.

Kongrenin açılışında konuşan Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, kongrenin küresel dayanışmanın ve aklın rehberliğinde sürdürülebilir bir dünya kurma çabasının sembolü olduğunu belirtti.

Milli Eğitim bakanlığı basın bürosundan verilen bilgiye göre, 110 ülkeden 5 binin üzerinde uluslararası temsilcinin katılımıyla 16-19 Haziran tarihleri arasında düzenlenen kongrede iklim değişikliği, sosyo-ekonomik eşitlik, sürdürülebilirlik ve yapay zekâ, sürdürülebilir kampüsler, sağlık, enerji ve eğitim, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada üniversitelerin rolü, sürdürülebilir kalkınma ekonomisi gibi kritik konulara odaklanılıyor.

Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, kongrenin, Türkiye’nin ev sahipliğinde ve İstanbul gibi tarihsel, kültürel ve stratejik öneme sahip bir şehirde düzenlenmesinin son derece anlamlı olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, “Bu organizasyon, sadece Türkiye’nin yükseköğretimde ulaştığı seviyeyi değil, aynı zamanda Türk dünyasının ortak değerler ekseninde küresel meselelerde ne kadar güçlü bir ses olabildiğini de göstermektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bizler de, yükseköğretim sistemimizle bu büyük vizyonun bir parçası olmaktan kıvanç duyuyoruz.” dedi.

KKTC’de faaliyet gösteren 22 üniversitenin yalnızca akademik başarılarıyla değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik, iklim farkındalığı, dijital dönüşüm ve toplumsal kalkınma konularında da özgün projelere imza attığını belirten Bakan Çavuşoğlu, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ)’nün sürdürülebilirlik alanında, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ)’nün bilimsel araştırma ve genel sıralamalarında, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ)’nün genç üniversite sıralamasında ve alan sıralamasında, Lefke Avrupa Üniversitesi ise (LAÜ)’nün de Çevre Bilimleri alanında öne plana çıktığını anlattı.

Yüz binin üzerinde öğrencinin eğitim gördüğü KKTC üniversitelerinde, öğrencilerin yüzde 45’inin Türkiye vatandaşı, yüzde 41’inin ise uluslararası öğrenciler olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bu yapının yükseköğretimde tüm dünyada görünür olma imkânı sunduğunu vurguladı.

Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için yükseköğretim sistemlerinin yalnızca bilgi üretmesi değil, aynı zamanda toplumla bütünleşmesi, aktif birer değişim aktörü olması gerektiğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, bu doğrultuda üniversitelerin sosyal sorumluluk projeleri, çevreci altyapı yatırımları, kadınların ve gençlerin güçlendirilmesine yönelik politikaları desteklemesinin büyük önem taşıdığına dikkati çekti.

Kongrede ayrıca, açıklanacak küresel üniversite etki sıralamalarının kurumların stratejik konumlarını değerlendirme açısından önemli bir fırsat olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Bu noktada, Times Higher Education gibi saygın kuruluşlarla iş birliği içinde yürütülen çalışmalar, üniversitelerimizin küresel görünürlüğünü artırmakta ve geleceğe dönük hedefler belirlemekte bizlere rehberlik etmektedir.” dedi.

“Ayrıca, kongre kapsamında ‘Türk Üniversiteleri Pavilyonu’nun da yer alması, Türk yükseköğretiminin uluslararası tanıtımı açısından stratejik bir adımdır.” diyen Çavuşoğlu, bu pavilyonun, hem akademik tanıtım hem de kültürel yakınlaşma bakımından eşsiz bir platform sunmakta olduğunu söyledi.

İklim krizi, toplumsal eşitsizlikler, göç, dijital uçurum gibi zorluklarla dolu bir çağda yaşandığını ifade eden Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Ancak aynı zamanda bu çağ, yenilikçiliğin, yapay zekânın, veri biliminin ve uluslararası iş birliğinin imkânlarını da içinde barındırıyor. Bu nedenle biz eğitimciler, genç nesillere sadece meslek kazandırmakla değil, aynı zamanda yaşanabilir bir dünya bırakmakla da sorumluyuz.

Bugün burada attığımız her adım, yaptığımız her iş birliği, çocuklarımızın daha adil, daha yeşil, daha umut dolu bir geleceğe uyanmasına katkı sağlayacaktır. Bu yolda, KKTC olarak bizler, Türkiye ile dayanışma içinde yürümeye ve yükseköğretim aracılığıyla dünyaya umut olmaya gayret edeceğiz.”

Çavuşoğlu kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen YÖK’e, Times Higher Education yetkililerine, organizasyonda görev alan akademik, teknik ekiplere ve tüm katılımcılara teşekkür ederek; kongrenin ülke, bölge ve dünya için hayırlı sonuçlara vesile olmasını diledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam