Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Tatar:AB, Kıbrıs konusunda yanlı tutumundan vazgeçmeli

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 9 Mayıs “Avrupa Günü” dolayısıyla  açıklama yaptı.
Tatar yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği’ne (AB) Annan Planı referandumu sürecinde Kıbrıs Türk halkına verdiği sözleri yerine getirmesi ve Kıbrıs konusunda izlediği yanlı tutuma son vermesi çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın açıklaması şöyle;

Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da 9 Mayıs günü ‘Avrupa Günü’ olarak kutlanırken; Avrupa Birliği’nin kendi temel ilkelerinden uzaklaştığını, bunlara aykırı hareket etmeye devam ettiğini ve Kıbrıs konusunda yanlı tutumunu ısrarla sürdürdüğünü üzülerek görmekteyiz. 

Kıbrıs Türk halkının haklarını dikkate almayan Avrupa Birliği’nin Kıbrıs konusunda izlediği bu tutum endişe verici olduğu kadar, çözüm çabalarına da engel teşkil etmektedir. 

Avrupa Birliği, Kıbrıs’ta çözüm çabalarına yardımcı olmak istiyorsa her şeyden önce yanlı tutumuna son vermelidir. Avrupa Birliği Kıbrıs konusunda yanlı tutumunu sürdürmeye devam ederken, haksız bir şekilde AB üyesi yapılan Güney Kıbrıs, bundan cesaret ve güç alarak bu üyeliği tehdit ve şantaj unsuru olarak kullanmakta, uzlaşmaz tavrını sürdürmekte ve gerçekleşmesi mümkün olmayan federal temele dayalı çözüm şeklini dayatmaya çalışmaktadır. 

Federal temele dayalı çözüm şekli ise Kıbrıs Türk halkının devletini ve egemenlik haklarını yok etmeye, halkımızı azınlık yapmaya yönelik olup Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünü kaldırmayı ve Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmayı içermektedir. 

Devam etmekte olan Ukrayna-Rusya savaşında yaşanmakta olanların da gösterdiği gibi egemenlik haklarımızdan, devletimizden, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçmemiz mümkün değildir. 

Uğraşımız Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmaya ulaşmaktır. Bunun da yolu, gerçekleşmesi mümkün olmayan federal temele dayalı çözüm şeklinden değil, ilk kez Cenevre’de müzakere masasına koyduğumuz egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerimizden geçmektedir. Bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesi olan Türkiye Cumhuriyeti tarafından da desteklenen bu çözüm önerimiz, bölgenin ve Kıbrıs’ın yararına olacak olan tek gerçekçi çözüm yoludur. 

Avrupa Birliği’nin kömür-çelik iş birliğiyle başlayan ve bugünlere varan yolculuğu da KKTC’nin bu yeni vizyonuyla örtüşmektedir.

Bizim anlayışımız, adanın gerçeğini de yakından ilgilendiren özellikle enerji ve iki halkın günlük yaşamını yakından ilgilendiren konularda karşılıklı bağımlılık ilkesinden ve kazan kazan felsefesiyle bir iş birliği tesis etmektir.

Bu doğrultuda attığımız adımlara Kıbrıs Rum tarafının da pozisyonunun olumlu olması halinde gerçek güven yaratıcı önlem olacak ve bu iş birliği mekanizmasının hem adamıza hem de bölgemize tartışmasız yararlar getireceği nettir.

Sürekli olarak dile getirdiğimiz gibi AB’den beklentimiz, temel ilkeleri arasında önemli bir yer tutan halkların egemenlik hakkına saygı ilkesi uyarınca, Kıbrıs’ta ayrı bir halk olan Kıbrıs Türkü’nün egemenlik talebini dikkate alması ve buna uygun şekilde hareket etmesidir.

Bunun yanında bir diğer beklentimiz ise 24 Nisan 2004 tarihinde gerçekleşen Annan Planı referandumu sürecinde AB’nin Kıbrıs Türk halkına verdiği sözleri yerine getirmesidir.

AB, referandum sürecinde; ‘Referandumda Kıbrıs Türkleri evet derse ödüllendirilecek, Rum tarafı hayır derse cezalandırılacak. Kıbrıs Türkleri referandumda evet derse ambargolar kalkacak, Kıbrıs Türkleri açıkta ve soğukta bırakılmayacak’ sözlerini verirken, aradan 18 yıl geçmesine rağmen verilen bu sözlerin bir teki bile yerine getirilmedi. 

AB tarafından verilen sözler yerine getirilmezken, Kıbrıs Türk halkı Rum’un azınlığı olmaya zorlanmakta, insan haklarına aykırı olan izolasyonlar ve ambargolar da hâlâ daha devam etmektedir. Kıbrıs Türk halkı adına Avrupa Birliği’ne çağrım, Kıbrıs konusunda izlediği tek yanlı tutumuna son vermesi ve Annan Planı referandumu sürecinde verdiği sözleri yerine getirmesidir. Rum tarafına tavsiyem ise gerginlik yaratıcı faaliyetlerine ve silahlanmaya son vermesi, diyalog çağrılarımıza olumlu yaklaşmasıdır.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında su konusunda anlaşma imzalandı

Published

on

By

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında, ülkedeki su sıkıntısının giderilmesi için Rum kesimine seyyar arıtma tesisleri nakledilmesi amacıyla bugün bir anlaşma imzalandı.

“Alphanews” haber sitesi anlaşmanın Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) adına Kalkınma İşleri ve Uluslararası Kuruluşlardan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Sultan Al Shamsi tarafından bugün Dubai’de imzalandığını haber verdi.

Bu anlaşmayla birlikte Güney Kıbrıs’ın günlük arıtılmış su üretimini 15 bin metre küp artıracak pozisyonda olacağı belirtilirken, Rum Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada Birleşik Arap Emirlerine Güney Kıbrıs’ın talebine hemen karşılık vermesinden ötürü teşekkür etti.

-Seyyar arıtma tesisleri yola çıkıyor

Öte yandan su sorunuyla başa çıkılması için Birleşik Arap Emirlikleri’nin Güney Kıbrıs’a hibe ettiği 15 seyyar arıtma tesisinin Rum kesimine gönderilmesiyle ilgili sürecin gelişme halinde olduğu ve limanda konteynerlere yüklenmeye başlayan tesislerin birkaç saat içinde Güney Kıbrıs’a sevk edilmesine başlanacağı bildirildi.

Haberde Baf ve Limasol’da yer alacak ünitelerin kurulumu ve devreye alınmasına ilişkin koordinasyon ve teknik iş birliği için önümüzdeki hafta BAE’den uzman bir mühendis ekibinin gelmesinin beklendiği de belirtildi.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan savaş uçaklarının Cammu Keşmir’de devriye uçuşuna Pakistan’dan yanıt

Published

on

By

Hindistan’a ait Rafale savaş uçaklarının dün gece Cammu Keşmir bölgesinde devriye uçuşu yaptığı ve Pakistan’ın da karşılık verdiği bildirildi.

“Associated Press Pakistan” haberinde, Hindistan Hava Kuvvetleri’ne (IAF) ait 4 Rafale savaş uçağının, Cammu Keşmir hava sahasında “Hindistan ulusal coğrafi sınırları içinde” devriye uçuşu yaptığı belirtildi.

Pakistan Hava Kuvvetleri’ne (PAF) ait savaş uçaklarının “Hint unsurların hareketini ivedilikle saptadığı ve zamanında ve dikkatli yanıt verdiği” aktarılan haberde, yanıt sonrası IAF uçaklarının bölgeden geri çekildiği bildirildi.

The Express Tribune haberinde de PAF’ın “Hindistan menşeli saldırganlığa” uygun yanıt vermek için “tamamen hazır ve tetikte olduğu” kaydedildi.

– “Tam operasyonel özgürlük” mesajı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, dün akşam Savunma Bakanı Rajnath Singh ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval dahil üst düzey yetkililerle bir araya gelmişti.

Görüşmeye ilişkin açıklamada, Cammu Keşmir’de 22 Nisan’daki terör saldırısına yanıtın biçimi ve zamanlaması için Hindistan’ın “tam operasyonel özgürlüğe sahip olduğu” bildirilmişti.

– ⁠Pahalgam’daki terör saldırısı

Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan, “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan, hava sahasını Pakistan’a ait uçuşlara kapattı

Published

on

By

Hindistan, hava sahasını 23 Mayıs’a kadar Pakistan’a ait ya da Pakistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını duyurdu.

India Today gazetesinin haberine göre, Hindistan hükümeti, Pakistan’a ait sivil ve askeri uçakların Hint hava sahasını kullanmasını yasaklayan havacılık bildirisi (NOTAM) yayımladı.

NOTAM’da, kısıtlamanın, Pakistan tarafından işletilen veya kiralanan tüm uçakları kapsadığı ve bugünden itibaren 23 Mayıs’a kadar geçerli olacağı belirtildi.

Öte yandan Pakistan da 24 Nisan’da, hava sahasının Hindistan’a ait ya da Hindistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını açıklamıştı.

⁠Pahalgam’daki terör saldırısı
Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam