Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Turizm Örgütleri taleplerini hükümete yazılı bildirdi

Published

on

Kıbrıs Türk turizm sektörü örgütleri bugün hükümete gönderdikleri ortak yazıyla turizm sektörünün açılabilmesi için yurda giriş koşullarının Bakanlar Kurulu kararı ile kurallara bağlanmasını talep etti.

Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB) Başkanı Orhan Tolun ile Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) Başkanı Dimağ Çağıner’in imza koyduğu yazıda, örgütlerin talep ettiği kurallara da yer verildi.

Talepler arasında, KKTC’ye Türkiye’den gelecek, aşılanma sürecini tamamlamış yolcuların serbest girişine (başka hiçbir koşul aranmadan) olanak sağlanması ve Türkiye’den gelecek aşısız yolcuların çift PCR testi ile ülkeye girebilmesi de bulunuyor.

“TURİZM SEKTÖRÜNÜ CANLANDIRMAK GEREKİYOR”

Ülkenin, salgın nedeni ile turizm sektörünü kaybettiği, turizm sektöründe çalışan on binlerce insanın işsiz kaldığı belirtilen açıklamada, tarım ve hayvancılığın tıkandığı, esnafın dükkanlarını kapatmak zorunda kaldığı kaydedildi ve hükümetin bu insanlara yardımcı olamadığı savunuldu.

Halkı koruyabilmek için turizm sektörünü canlandırmak gerektiğine değinilen açıklamada, hükümetin sürekli değiştirdiği kararların turizm şirketlerinin çalışmasına engel olduğu ileri sürüldü.

ÖRGÜTLERİN TALEPLERİ

KITSAB VE KTOB hükümetten, ülkeye Güney Kıbrıs’taki havaalanlarını kullanarak, kara kapılarından geçerek gelecek olanlara, Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından belirlenen giriş koşullarının aynen uygulanmasını, bu koşulların yerine getirilip getirilmediğinin kara giriş kapılarında kontrol edilmesini talep etti.

Ülkeye Türkiye’den gelecek, aşılanma sürecini tamamlamış yolcuların serbest girişine (başka hiçbir koşul aranmadan) olanak sağlanması, Türkiye’den gelecek aşısız yolcuların çift PCR testi ile ülkeye girebilmesi ve ülkeye gerek Güney Kıbrıs’taki, gerekse Türkiye’deki hava limanlarını kullanarak gelecek ve yolculuklarını 24 saat içinde tamamlayacak transit yolculara, çıkış ülkesinin durumuna göre uygulama yapılması talepler arasında yer aldı.

Yazıda, Güney Kıbrıs’ta tatil yaptıkları sırada Kuzey Kıbrıs’a gelmek isteyen turistlerin kara kapılarından geçişleri sırasında uygulanacak kuralların, Kıbrıslı Rumlar ile Kıbrıslı Türklere uygulanan kurallar ile aynı olması talebi de iletildi.

Açıklamada, “Bunlar, bizim isteklerimizden bağımsız olarak turizm piyasasından pay alabilmemiz için uymamız gereken kurallardır. Bu kurallara uyum sağlayamamamız durumunda 2021 turizm sezonunun bütünüyle kaybedilmiş olacağı ve daha sonraki turizm faaliyetlerinin de bu sonucun etkisinde kalacağı kesindir.” denildi.

Belirtilen esasların basit ve anlaşılabilir bir Bakanlar Kurulu kararı ile saptanarak tur operatörleri ile paylaşılmasına olanak verilmemesi halinde, 2021 yılı turizm sezonunun kaybedileceği, 2021-22 kış sezonu ve hatta 2022 yaz sezonunda da çalışacak tur operatörü bulunamayacağı uyarısında da bulunuldu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

(original_title)

Published

on

By

Başbakanlık Müsteşarı Hüseyin Cahitoğlu, bugün yeniden mahkemeye çıkarıldı. Mahkeme, yürütülen soruşturma kapsamında zanlının 5 gün daha poliste tutuklu kalmasına karar verdi.

Cahitoğlu aleyhinde “Rüşvet Alma, Rüşvet Teklif Etme, Rüşvet Talep Etme, İrtikap, Görevi Kötüye Kullanma, Kanunsuz Patlayıcı Madde Tasarrufu ve Kanunsuz Ateşli Silah Tasarrufu” suçlamaları bulunuyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

(original_title)

Published

on

By

Güzelyurt Kaza Mahkemesi’nde görülen sahte diploma davası kapsamında hakkında soruşturma yürütülen Fatma Ünal, sağlık sorunları nedeniyle bugün mahkemeye çıkmadı.

“Sahte diploma” soruşturmasında yargılanan Ünal’ın duruşmaya katılamaması üzerine, mahkemeye doktor raporu sunuldu.

Mahkeme, davayı 18 Aralık’a erteledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

(original_title)

Published

on

By

Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), KKTC’nin, acil olarak, kapsamlı tasarrufu ve mali disiplini sağlayacak, kayıt dışılığı önleyecek ve pahalılıkla mücadeleyi içerecek reformlara ve tedbirlere ihtiyacı olduğunu kaydetti.

KTTO yazılı açıklamasında Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ele alınan 2026 Mali Yılı bütçesini değerlendirdi.

Bütçede öngörülen 25,2 milyar TL’lik açığın, kamu maliyesinin sürdürülebilir olmadığını açık bir şekilde ortaya koyan en önemli göstergelerden olduğunu kaydeden Oda,  “2024 yılı itibariyle bütçe açığı kalıcı bir yapısal özellik eğilimi gösterirken, 2026 bütçesinde öngörülen yüksek açık, hızla büyüyen borç stoku ve artan faiz ödemeleri, KKTC kamu maliyesinin sürdürülebilirlik açısından kritik bir eşiğe geldiğini göstermektedir” dedi.

Bütçe açığının yapısal bir nitelik kazanmasının, kamu kaynaklarının giderek daha büyük bir bölümünün faize ayrılmasına ve maliyenin manevra alanının daralmasına yol açtığını ifade eden KTTO, şöyle devam etti:

“Borçlanmalar çok büyük oranda yatırım yerine cari harcamaların finansmanına gitmekte, bu da faiz yükünü artırmaktadır. İç borç stokunun (DİBS) 14 milyar TL’yi aşması ve 2026 yılında 6,5 milyar TL faiz ödemesi öngörülmesi, ekonomik büyüme, özel sektör yatırımları ve kamu hizmetlerinin finansmanı üzerinde ciddi baskı oluşturmaktadır. Bu tablo, mali disiplinin güçlendirilmesi ve yapısal tedbirlerin gecikmeden hayata geçirilmesi gerektiğine işaret etmektedir.”

Komite çalışmaları sonrası Genel Kurula sevk edilen 2026 Mali Yılı bütçesinin yaklaşık yüzde 75’nin personel giderleri, cari transferler ve sosyal güvenlik kurumuna devlet primi harcamalar için kullanılacağını belirten Oda, “Bu kalemlerin ortak özelliği bütçenin en büyük, hayat pahalılığı ayarlamaları ile hızlı ve otomatik büyüyen, esnek olmayan, aşağı yönde hareket edemeyen ve bütçe üzerinde kalıcı baskı oluşturmalarıdır. Bu ve buna benzer katı harcamalar enflasyonu takip eden değil, maliyet enflasyonunu körükleyen, özel sektörde ücret baskısı yaratarak ücret–fiyat sarmalını tetikleyen niteliklere sahiptir. Bu sorun, yıllar içinde oluşmuş ve KKTC’nin en önemli sorunu haline gelmiştir. 2026 yılı bütçesinde de bu konuda herhangi olumlu bir gelişme görülmemektedir. Bu eğilimler hayat pahalılığı sarmalı ile birlikte devam ederse 2026 yılında da kronik açık, hızlanan borçlanma, artan faiz yükü ve mali sürdürülebilirlik riski kaçınılmaz hale gelecektir.” ifadelerini kullandı.

KTTO, bu sorunlara karşılık kamu gelirlerindeki artışların, ekonomik büyüme kaynaklı olmaktan çok mal ve hizmet fiyatlarının enflasyon etkisi ile yükselmesinden kaynaklandığını ve “göstermelik” olduğunu savundu.

Kamu yönetiminin, yasa ile belirlenmiş olan enflasyon muhasebesi kurallarını uygulamamakta ısrar ederek, enflasyonun şişirdiği fiyatlara dayanarak gelirlerini artırmaya çalıştığını savunan Oda, kamu yönetiminin, “batan batsın ama ben maaş ödemeye devam edeyim” anlayışı ile hareket ettiğini iddia etti.

“KKTC bütçesinin sorunları o kadar büyümüştür ki ekonomi tartışmalarının odağında bile devletin gelir-giderleri ve maaş ödemeleri yer alır duruma gelmiştir.” diyen Oda kamu maliyesinin ekonominin kendisi olmadığını belirtti. Oda, “Kamu maliyesi, ekonomiden sağlanacak kaynakla zorunlu kamu hizmetlerini sürdürmek amaçlı bir organizasyon olmak yerine, Kıbrıs Türk ekonomisinin başlıca amacı ve sorunu haline gelmiştir. KKTC bütçesinin çok ciddi bir reforma tabi tutulmasının zamanı çoktan gelmişti; artık geçmek üzeredir.” dedi.

Uzun yıllardan beri KKTC’nin esaslı bir kamu reformuna ihtiyacı olduğunun altını çizdiğini kaydeden KTTO, “Bu reform yaklaşımı, kamu sektörünün yeniden şekillendirilmesini; sağlık, eğitim ve altyapı ihtiyaçlarımızın karşılanmasını hedeflemek zorundadır. KKTC’nin, acil olarak, kapsamlı tasarrufu ve mali disiplini sağlayacak, kayıt dışılığı önleyecek ve tüm kesimlerin en önemli sorunu haline gelmiş olan pahalılıkla mücadeleyi içerecek reformlara ve tedbirlere ihtiyacı vardır.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam