Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

ZMO Başkanı Uluçam: Ekilebilir tarım arazilerinin her geçen gün azalması endişe verici boyutta

Published

on

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Erkut Uluçam, ülkede toprak koruma yasası olmaması nedeniyle ekilebilir tarım arazilerinin her geçen gün azalmasının endişe verici boyutta olduğunu belirtti.
Uluçam, toprağı ve yerli üretimi korumanın önemine dikkat çekti.

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Uluçam, 5 Aralık Dünya Toprak Günü nedeniyle mesaj yayımladı.

Birleşmiş Miletler (BM) Genel Kurulu’nun, Aralık 2013’teki 68. olağan toplantısında, 5 Aralık tarihini ‘Dünya Toprak Günü’ olarak kabul ettiğini belirten Uluçam, BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından toprağın önemine dikkat çekmek amacıyla her yıl 5 Aralık’ın “Dünya Toprak Günü” olarak kutlandığını kaydetti.

“Tüm yaşam topraktan başlar ve topraktan biter” diyen Uluçam, şöyle devam etti:
“Toprak tuzlanması ve sodifikasyon, ekosistemi tehdit eden önemli toprak bozunma süreçleridir ve kurak ve yarı kurak bölgelerde tarımsal üretim, gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik için küresel düzeyde en önemli sorunlar arasında kabul edilmektedir.”

“TOPRAK TUZLANMASINI DURDURUN, TOPRAK VERİMLİLİĞİNİ ARTIRIN’’
Bu yıl dünya toprak günü temasının “Toprak tuzlanmasını durdurun, toprak verimliliğini artırın” olduğunu ifade eden Erkut Uluçam, toprak yönetiminde artan zorlukları ele alarak, toprak tuzlanmasıyla mücadele ederek, toprak bilincini artırarak ve toplumları toprak sağlığını iyileştirmeye teşvik ederek sağlıklı ekosistemler ve insan refahını korumanın önemi konusunda farkındalık yaratmanın amaçlandığını belirtti.

Erkut Uluçam, ülkede özellikle Güzelyurt Körfezi sahilinden 6 km iç kesimlere doğru aşırı su çekimi ve yeraltı su kaynaklarını besleyen barajların temizlenmemesi, denize akıp giden sulardan yararlanılamaması nedeniyle yeraltı sularında tuzlanma meydana geldiğini anlattı.

“TARIM TOPRAKLARININ HER GEÇEN GÜN AZALMASI ÜZÜCÜ”
Üreticilerin üretime devam edebilmek için bu suları kullanmaya devam ettiğine dikkat çeken Uluçam, mevcut bir toprak koruma yasası olmaması nedeniyle KKTC’de tarım topraklarının her geçen gün azalmasının üzücü olduğunu belirtti.

Toprak koruma yasası olsa mevcut inşaat arsalarının maddi değerinin daha da artacağına işaret eden Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Uluçam, “Çünkü inşaat alanları kısıtlı kalacaktır ve üçüncü sınıf tarım arazileri veya tarıma elverişsiz araziler imara açılabilecektir” dedi.

“EKİLEBİLİR TARIM ARAZİLERİNİN HER GEÇEN GÜN AZALMASI ENDİŞE VERİCİ BOYUTTA”
Ülke gerçeğine bakıldığında ise toprak koruma yasasının olmaması neticesinde ekilebilir tarım arazilerinin her geçen gün azalmasının endişe verici boyutta olduğunu ifade eden Erkut Uluçam, şunları kaydetti:
“Mevcut tarımsal arazi miktarımız en son 2010 yılında güncellenmiş ve 2010 yılından sonra gerek personel gerekse arazi etüt çalışmaları için yeterli kaynağın ayrılmaması nedeni ile 2010 yılından sonra bu konuda Tarım Bakanlığı tarafından herhangi bir çalışma yapılmamıştır. 2000-2010 yılları arasında toplamda 75.000 dönüm arazi tarım dışı kalmış (inşaat, yol v.s.) ve bu tarım dışı kalan arazilerin büyük bölümü (45.000 dönüm) birinci ve ikinci sınıf tarım arazileridir.

“TÜM TARIMSAL ÜRÜNLERİ İTHAL EDER VE DAHA PAHALIYA TÜKETİR BİR KONUMA GELECEĞİZ”
Bu nedenle yıllar içerisinde üretim ve ithalat rakamlarını yan yana koyduğumuzda tarım arazilerinin azalmasına paralel olarak üretimin azaldığını ve ithalatın arttığını göz ardı etmeye devam edersek ilerleyen süreçte tüm tarımsal ürünleri ithal eder ve de daha pahalıya tüketir bir konuma geleceğiz.”
Uluçam, yurt dışından ithal edilen tarımsal ürünlerin ithal edildikleri yerde daha ucuza alınabildiğini fakat KKTC’de özellikle yaş sebze-meyve ithal eden firmaların bir elin beş parmağından fazla olmadığını ve tekel konumunda çalıştığını belirtti.

“TOPRAĞIMIZI VE YERLİ ÜRETİMİMİZİ KORUMAK ÇOK ÖNEMLİ”
“Buna en bariz örnekler her yıl yaşanan domates krizi” diyen Uluçam, “Domates Türkiye’de hallerde 1,5 TL’ye satılırken biz ithal edilen domatesi marketlerden 15’TL ye aldık. Bu kısır döngü her yıl yaşanmaktadır. Bu nedenle en büyük doğal kaynağımız olan toprağımızı ve buna bağlı olarak yerli üretimimizi korumak çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam